05-11-2008, 16:23 | #1 |
Darbeyi övmek hukuka aykırı değilmiş....
Bayan Çölaşan'ın 1960 darbecileri hakkında söylediklerini duymayan kalmamıştır. Ama duymyanlar için ben yine hatırlatayım.
Danıştay Başsavcısı Tansel Çölaşan, 27 Mayıs'ı ihtilal olarak görmenin hata olacağını belirterek, ''1960 ihtilali aslında bir devrimdir'' dedi. Ankara Barosu tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla ''Kadın Olmak'' konulu sempozyumun, ''Hukukta Kadın'' başlıklı oturumunda konuşan Çölaşan, kadınlara yönelik en ağır baskının din adına yapılan baskı olduğunu söyledi. Çölaşan, ''Hem özgürlük diyorsunuz hem de kapanmak istiyorsunuz. Kapanmanın özgürlüğü olur mu?'' dedi. Çölaşan, kapanmanın Kur'anı Kerim'de yer almadığını, Kur'anı Kerim'de kadın ve erkeğe iffetli olmanın öğütlendiğini, avret yerlerinin kapatılması gerektiğinin emredildiğini söyledi. 1960 ihtilalini konu alan bir belgesel izlediğini ve belgeselde ihtilalin bugünün üniversite öğrencileri tarafından değerlendirildiğini anlatan Çölaşan, öğrencilerin o dönemde bir başbakanın idam edilmesini vahşice bulduklarını dile getirdiklerini kaydetti. Çölaşan, büyük özverilerle kurulan Cumhuriyetin belirsizliğe gittiği gören halkın, ihtilal öncesi toplumsal bir öfkeye kapıldığını anımsatarak, ''Kimse idam cezasını istemez ama o dönemde bunlar idam edildiğinde toplumsal bir coşku vardı. 27 Mayıs'ı burada ihtilal olarak görmek hata olur. 1960 ihtilali aslında bir devrimdir'' diye konuştu. Her ihtilalin, darbenin mutlaka kötü sonuçlar doğurmayacağını savunan Çölaşan, şunları kaydetti: ''O dönemde, 1950 yılından önce Türkçe ezan vardı, Menderes dönemiyle ezanın Arapça'ya çevrildiğini biliyoruz. Vatan cepheleri ile ikiye ayrılan bir toplum gördük. O dönem çocuk kafamla Türkçe ezanın güzelliğini gördüm, ailemden namaz kılmayı öğrenmek istedim. O kadar çok sevdim. Neden sevdim? Çünkü çok güzel ve inadına temiz bir sesle Türkçe ezanı dinliyordum. O ses bana dini sevdirdi. Sonra birden bizden olmayan o dille, Arapça ile ezan başladı. Ben o etkiyi kaybettim. Ondan sonra da hiç düşünmedim namaz kılmayı... Kaynak:Anadolu Ajansı , referans:http://www.samanyoluhaber.com/haber-94049.html Bayan Çölaşan'ın bu sözleri Mazlum-Der tarafından yargıya taşınmıştı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı görevsizlik kararı vererek, Mazlum-Der'in şikayet dilekçesini gerekli incelemenin yapılması için 18 Mart'ta Danıştay Başkanlığı'na göndermişti. Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu, söz konusu dilekçeyi inceledikten sonra Çölaşan ile ilgili herhangi bir inceleme yapılmasına yer olmadığına karar verdi..... Bunun üzerine söylenebilecek tek şey var. KRAL ÇIPLAK.... Türk adaletine güvenmiyorum. Yargı tarafız değildir Türkiye'de. Yargıçlar ideolojilerini yaptıkları işe karıştırıyorlar. İnsan gibi yaşama hakkımızı elimizden alıyorlar. Hukuksuz bir ülke, ışıksız bir dünya gibidir. Kahrolsun hukuğu kendi çıkarlarına alet edenler ve Türkiye'yi karanlığa gömmek isteyenler.
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
05-11-2008, 16:29 | #2 |
Darbeyi övmek hukuka aykırı değilmiş....
Bağımsızlığına kavuşmuş, anti emperyalist (!) Türkiye cumhuriyeti....
Bu rezillik sizi utandırmıyor mu? Düşmanın mandasında olmaktan ne farkı var ? |
|
05-11-2008, 17:40 | #3 |
Darbeyi övmek hukuka aykırı değilmiş....
darbenin kendisi hukuka aykırı mı ki dabecileri övmek hukuka aykırı olsun?.BU anayasa olduğu müddetçe de darbeler hukuka aykırı olmaz...
|
|
05-11-2008, 18:11 | #4 |
Darbeyi övmek hukuka aykırı değilmiş....
iyi o zaman bende öveyim..
Su anayasa mahkemesine bir halk darbesi gerekli 8) |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|