![]() |
#1 |
![]() 27 Nisan'da Abdullah Gül'ün, cumhurbaşkanlığı seçilmesinin önüne 367 seti koydular, halk 22 Temmuz'da bunu yıktı. Aynı güçler bu kez "FEDAKARLIK" oyunu sergiliyor.
Bu kez oyunun adı FEDAKARLIK 1982’den beri Anayasa’da bulunan ve daha önce 3 kez Cumhurbaşkanı seçen hükümlere rağmen Abdullah Gül’ün 27 Nisan'da cumhurbaşkanlığına seçilmesi engellendi. Oysa CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne dayatması ile ilk kez aranan 367 şartı, daha önceki 3 seçimde aranmamıştı. Turgut Özal’ın seçilmesinde muhalefet partileri boykota gitti Meclis’e katılmadı. Erdal İnönü liderliğindeki SHP ve Sülemyan Demirel liderliğindeki DYP Meclis’e katılmamıştı. Turgut Özal, 31 Ekim 1989’da yalnızca ANAP’lı milletvekillerinin oyları ile seçildi. Abdullah Gül’ün önüne dayatılan üçte iki katılım çoğunluğu şartı aransa idi Turgut Özal Köşk’e çıkamayacaktı. Eğer 1993’te üçte iki katılım şartı aranmış olsa idi demokrasi tarihiminizin en az oyunu alarak seçilen Süleyman Demirel cumhurbaşkanı olamayacaktı. NİSAN’DA OYNANAN OYUN YENİDEN SAHNEDE Abdullah Gül, 27 Nisan’da yapılan ilk turda oylamaya katılan 361 üyeden 357’sinin oyunu aldı. Aynı günün akşamı, Genelkurmay Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen bir e-muhtıra yayınladı. Bu ülkede Başbakanlık yapmış, Dışişleri Bakanlığı yapmış bir isim olan Gül’ün adaylığına açıkça tavır konuldu. Dışişleri Bakanlığı döneminde ülkenin en gizli sırlarına vakıf olan bir ismin, daha sembolik bir makam kabul edilen cumhurbaşkanı seçilmesine karşı çıkıldı. Derin güçlerin yönlendirmesi ile Anavatan lideri Erkan Mumcu ve DYP lideri Mehmet Ağar, milletvekillerinin oylamaya katılmak için Meclis’e girmesine engel oldu. Meclis, cumhurbaşkanını seçemeyen duruma düştü. Ülke erken seçime gitti ve toplum Abdullah Gül’e yapılanların haksızlık olduğu sonucuna vardı. 3 Kasım 2002’de yüzde 34.5 oy alan AK Parti, 4,5 yılın sonunda oylarını yüzde 46.5’e yükseltti. Toplumun bu tercihinin üzerinden daha iki hafta bile geçmeden şimdi aynı oyun bu kez farklı bir şekilde yeniden oynanmaya kalkılıyor. Halk, üzerinde uzlaştığı ismi ortaya koydu. İki seçmenden birisi Ak Parti’ye oyunu verirken, aynı zamanda “Benim adayım Abdullah Gül” dedi. Yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde 367 gibi bir engelin de bu seçimde olmayacağı orta yere çıktı. MHP lideri Bahçeli, seçimler sırasında Meclis Genel Kurulu’nda bulunacaklarını açıkladı. Benzeri bir açıklama da “bağımsızlar” olarak giren DTP’lilerden geldi. Şimdi Gül’ün, halkın tercihleri yolunda cumhurbaşkanı seçilmesinin önünde bir engel bulunmuyor. Bu tablo ortaya çıkınca, aynı güçlerin sergilediği oyunun adı “FEDAKARLIK” oldu. Abdullah Gül’ün kendisinden çekilmesi isteniyor. “Seçilmek senin hakkın ama aday olma çekil” deniyor. 27 Nisan sonrasında her türlü oyuna göüğüs geren, her türlü askeri müdahaleye karşı duran, azgın azınlığın gemleri azıya almasına karşı verilen mücadelenin ardından bu kez “FEDAKARLIK” dayatması önüne çıkarılıyor.
![]() |
|
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() sayin gül fedakarlik yaparak 5 ay cumhurbaskanligindan feragat etti..bundan sonra sayin gülün köske cikmasina hic bir mani yoktur...
o makam gülün hakkidir ve hak sahibine teslim edilmelidir.. |
|
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|