Oksijene İhtiyacımız Yok - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Nagihan** · 08-04-2008, 22:41

Giderken gölgelerini bize bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve gölgelerini de yanlarında götürdüler.Ayrılmak için karanliğın en koyu anınını beklediler.Bir gece yarısı herkes uyurken,ayaklarının uçlarına basarak,çıt çıkarmadan sırra kadem bastılar.Gece bekçilerinin düdüklerini,cırcır böceklerinin sesleriyl eİfenerlerini yıldızların parıltılarıyla bastırdılar.Her şey planlanmış ancak ele geçer korkusu ile yazılmamıştı.Yıllardır birbirlerinin kulaklarına fısıdadıkları şeyler,bir bir gerçek olmuştu işte.Bahçelerde gruplar oluşturmuşlar,kaldırımlarda birikmişlerdi.

Giderken nefeslerini size bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve nefeslerini de yanlarında götürdüler.Bunca yıl soluk alıp verdikleri alanları bir bir terk ettiler.Senelerce nefes tüketip anlatamadıklarını bir çırpıda anlattılar gidişleriyle.Yaşadıkları yerlerde derin çukurlar bıraktılar,bir de meçhul seller;o çukurları dolduracak olan...

Giderken yağmurlarını size bırakacaklar sanmıştınıs değil mi?İşte gittiler ve yağmurlarını daa yanında götürdüler.Her birini özeknle süzüp,içilecek kaynağa getirdikleri bin bir kaynağı da.Manzarayı bir görseydiniz;onlar gruplar halinde önden yürüyorlardı,peşlerinde çaylar,dereler,nehirler ve balıklar...

Giderken şemsiyelerinin size bırakacak şanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve şemsiyelerini de yanlarında götürdüler.Şiddet yanlısı yağmurlar,çığ yanlısı karlardan sizi koruyacak başka şemsiyeler bulmalısınız artık.Tabi bulabilirseniz!Bir düğmeye bastığınızda pareşüt gibi açılan şemsiyeleriniz mi var?Hani her rüzgarda ters yüz olan o oyuncaklar mı?

Giderken meyvelerini size bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve meyvelerini de yanlarında götürdüler.Narlarını,incirlerini,elmalarını,turuçl arını,kayısılarını,eriklerini...Bahçe bahçe ,kasa kasa götürdüler.Ne mi yapacaksınız meyvesiz?Tablolardaki resimlere bakabilir,plastikten meyvelerle süsleyebilirsiniz masanızı.

Giderken topraklarını size bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve topraklarını da yanlarında götürdüler.Ne sandınız,siz sonradan gelmiştiniz,onlar yerliler...Bu topraklarda en çok onların hakları olduğunu siz de kabul edersiniz.Öyle olmasalardı böyle kök salarlar mıydı içine .Ellerinde avuçlarında ne varsa döküp saçarlar mıydı?

Giderken sessizliklerini size bırakacak sammıştınız değil mi?İşte gittiler ve sessizliklerini de yanlarında götürdüler.Yanlız düğün alaylarında,asker uğurlamlarında ve maçlarda değil,her vesileyle patlattığınız kornalarınızı,alkışlarınızı ve bağırışlarınızı size bıraktılar.Hafta sonları yanlarına geldiğinizde bıraktığınız yorgunluklarınızı da...

Giderken seslerini size bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve seslerinide yanlarında götürdüler.Kafesteki son kuşlarda öldüğünde geride bu seslerden hiç bir iz kalmayacak.Daha önce kaybettiğiniz kuş seslerinden yararlanabilirsiniz tabi.Gözlerinizi yumup teybinizin düğmesine basmanız yeterli.

Giderken süslerini size bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve süslerini de yanlarında götürdüler.Hangi güzel,gittiği yere takılarını götürmez?Hangi güzel,terkettiği yere bırakır taçlarını,çiylerini,çiçeklerini??Pılılarını pırtılarını değil,çalılarını çırpılarını otplayıp gittiler.Kelebeklerini,böceklerini,arslanlarını ve sürüngenlerini de yanlarına almayı ihmal etmeden.Son döktükleri yapraklarını,kitaplarımıza ayraç yaparak,kaldığımız yeri unutmuyalım diye toprağımıza karışarak gittiler.Bir gece yarısı herkes uyurken,uyananlara okuyacakları veda mektubu yerine,yokluklarını birakarak karanlığın içinde hışırtıyla yürüdüler.

***
"Nerede bir fidan görürseniz onu hemen sökün!!'Emir böyle miydi?Eller fidanların boynunu sıktıgına göre böyleydi.İki bin fidan sölüp kaçmışlardı.Konya'nın Çeltik ilçesinde yapımı sürdürülen gölet çevresine,kısa bir süre önce dikilen,iki bin kavak ve söğüt fidanlarının tamamının,kimliği belirsiz kişilerce söküldüğünü bildiren gazeteler,haberi eksik yazmışlardı.İki bin fidanı sökenlerin kimliği belirsiz değil belliydi.Onlar oksijene,suya ve toprağa ihtiyacı olmayan "Zombiler"di.Fidanların bir kısmı götürülmüş,diğerleri ise söküllüp bulunduğu yere bırakılmıştı.Yaşayan ölüler ,yani "Zombiler",fidanların dibine bir de not bırakmışlardı:"Oksijene ihtiyacımız yok!!"
**

Bir sabah uyandığımızda bütün ağaçlar yeryüzünü terk etmiş olacak.
Giderken bize yokluklarından başka bir şey bırakmadan.

A.Ali Ural-Makyaj Yapan Ölüler kitabından

08-04-2008, 22:41	#1
Kullanıcı Adı Nagihan	Oksijene İhtiyacımız Yok Giderken gölgelerini bize bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve gölgelerini de yanlarında götürdüler.Ayrılmak için karanliğın en koyu anınını beklediler.Bir gece yarısı herkes uyurken,ayaklarının uçlarına basarak,çıt çıkarmadan sırra kadem bastılar.Gece bekçilerinin düdüklerini,cırcır böceklerinin sesleriyl eİfenerlerini yıldızların parıltılarıyla bastırdılar.Her şey planlanmış ancak ele geçer korkusu ile yazılmamıştı.Yıllardır birbirlerinin kulaklarına fısıdadıkları şeyler,bir bir gerçek olmuştu işte.Bahçelerde gruplar oluşturmuşlar,kaldırımlarda birikmişlerdi. Giderken nefeslerini size bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve nefeslerini de yanlarında götürdüler.Bunca yıl soluk alıp verdikleri alanları bir bir terk ettiler.Senelerce nefes tüketip anlatamadıklarını bir çırpıda anlattılar gidişleriyle.Yaşadıkları yerlerde derin çukurlar bıraktılar,bir de meçhul seller;o çukurları dolduracak olan... Giderken yağmurlarını size bırakacaklar sanmıştınıs değil mi?İşte gittiler ve yağmurlarını daa yanında götürdüler.Her birini özeknle süzüp,içilecek kaynağa getirdikleri bin bir kaynağı da.Manzarayı bir görseydiniz;onlar gruplar halinde önden yürüyorlardı,peşlerinde çaylar,dereler,nehirler ve balıklar... Giderken şemsiyelerinin size bırakacak şanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve şemsiyelerini de yanlarında götürdüler.Şiddet yanlısı yağmurlar,çığ yanlısı karlardan sizi koruyacak başka şemsiyeler bulmalısınız artık.Tabi bulabilirseniz!Bir düğmeye bastığınızda pareşüt gibi açılan şemsiyeleriniz mi var?Hani her rüzgarda ters yüz olan o oyuncaklar mı? Giderken meyvelerini size bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve meyvelerini de yanlarında götürdüler.Narlarını,incirlerini,elmalarını,turuçl arını,kayısılarını,eriklerini...Bahçe bahçe ,kasa kasa götürdüler.Ne mi yapacaksınız meyvesiz?Tablolardaki resimlere bakabilir,plastikten meyvelerle süsleyebilirsiniz masanızı. Giderken topraklarını size bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve topraklarını da yanlarında götürdüler.Ne sandınız,siz sonradan gelmiştiniz,onlar yerliler...Bu topraklarda en çok onların hakları olduğunu siz de kabul edersiniz.Öyle olmasalardı böyle kök salarlar mıydı içine .Ellerinde avuçlarında ne varsa döküp saçarlar mıydı? Giderken sessizliklerini size bırakacak sammıştınız değil mi?İşte gittiler ve sessizliklerini de yanlarında götürdüler.Yanlız düğün alaylarında,asker uğurlamlarında ve maçlarda değil,her vesileyle patlattığınız kornalarınızı,alkışlarınızı ve bağırışlarınızı size bıraktılar.Hafta sonları yanlarına geldiğinizde bıraktığınız yorgunluklarınızı da... Giderken seslerini size bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve seslerinide yanlarında götürdüler.Kafesteki son kuşlarda öldüğünde geride bu seslerden hiç bir iz kalmayacak.Daha önce kaybettiğiniz kuş seslerinden yararlanabilirsiniz tabi.Gözlerinizi yumup teybinizin düğmesine basmanız yeterli. Giderken süslerini size bırakacaklar sanmıştınız değil mi?İşte gittiler ve süslerini de yanlarında götürdüler.Hangi güzel,gittiği yere takılarını götürmez?Hangi güzel,terkettiği yere bırakır taçlarını,çiylerini,çiçeklerini??Pılılarını pırtılarını değil,çalılarını çırpılarını otplayıp gittiler.Kelebeklerini,böceklerini,arslanlarını ve sürüngenlerini de yanlarına almayı ihmal etmeden.Son döktükleri yapraklarını,kitaplarımıza ayraç yaparak,kaldığımız yeri unutmuyalım diye toprağımıza karışarak gittiler.Bir gece yarısı herkes uyurken,uyananlara okuyacakları veda mektubu yerine,yokluklarını birakarak karanlığın içinde hışırtıyla yürüdüler. * "Nerede bir fidan görürseniz onu hemen sökün!!'Emir böyle miydi?Eller fidanların boynunu sıktıgına göre böyleydi.İki bin fidan sölüp kaçmışlardı.Konya'nın Çeltik ilçesinde yapımı sürdürülen gölet çevresine,kısa bir süre önce dikilen,iki bin kavak ve söğüt fidanlarının tamamının,kimliği belirsiz kişilerce söküldüğünü bildiren gazeteler,haberi eksik yazmışlardı.İki bin fidanı sökenlerin kimliği belirsiz değil belliydi.Onlar oksijene,suya ve toprağa ihtiyacı olmayan "Zombiler"di.Fidanların bir kısmı götürülmüş,diğerleri ise söküllüp bulunduğu yere bırakılmıştı.Yaşayan ölüler ,yani "Zombiler",fidanların dibine bir de not bırakmışlardı:"Oksijene ihtiyacımız yok!!" Bir sabah uyandığımızda bütün ağaçlar yeryüzünü terk etmiş olacak. Giderken bize yokluklarından başka bir şey bırakmadan. A.Ali Ural-Makyaj Yapan Ölüler kitabından

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)