08-15-2008, 00:14 | #1 |
Bir gencin tövbesi
Bir gencin tövbesi
Allahü teâlâ, peygamberi Musa aleyhisselâma hitap edip " (Ey Musa! Filân mahallede, bizim dostlarımızdan biri vefat etti. Git onun işini gör. Sen gitmezsen, bizim rahmetimiz onun işini görür) buyurdu. Hazret-i Musa, emir olunduğu mahalleye gitti. Oradakilere: -Bu gece, burada, Allahü teâlânın dostlarından biri vefat etti mi? diye sorunca: -Ey Allahın peygamberi! Allahü teâlânın dostlarından hiç kimse vefat etmedi. Ama filân evde zamanını kötülüklerle geçiren fâsık bir genç öldü. Fıskının çokluğundan, hiç kimse onu defnetmeye yanaşmıyor, dediler. Musa aleyhisselâm: -Ben onu arıyorum, buyurdu. Gösterdiler. Hazret-i Musa, o eve girdi. Rahmet meleklerini gördü. Ayakta durup, ellerinde rahmet tabakları olup, Allahü teâlânın rahmet ve lütfunu saçıyorlardı. Hazret-i Musa, yalvararak münacaat etti: -Ey Rabbim! Sen buyurdun ki, o''Benim dostumdur.'' İnsanlar ise fâsık olduğuna şahitlik ediyorlar. Hikmeti nedir? Allahü teâlâ: (Ey Musa! İnsanların onun için fâsık demeleri doğrudur. Ama günahından haberleri var, tövbesinden haberleri yok. Benim bu kulum, seher vakti, toprağa yuvarlandı ve tövbe etti. Bizim huzurumuza sığındı. Ben ki, 'ım! Onun sözünü ve tövbesini kabul ettim. Ona rahmet ettim ki, bu dergâhın ümitsizlik kapısı olmadığı anlaşılsın!) buyurdu
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |