09-04-2008, 18:27 | #1 |
ONLAR EŞLERİNE NASIL HİTAP EDİYORDU..?
İşte İslam büyükleri ve Kanuni’nin eşlerine sevgi sözcükleri: Sevginin, insan psikolijisine olumlu katkı yaptığını vurgulayan Mevlânâ Hazretleri aşk ve sevginin benliği hor ve hakir kılıp, insanı yükselttiğine dikkat çekiyor. “Onsuz bütün beden tamahtan ibarettir. Tamah ise alçaltandır. Sevgi ve şefkat insanın, öfke ve şefkat ise hayvanın temel hasletleridir. Sevgi güneştir; ama kusurları örtmede gece gibi olun!” şeklinde özetler aşk ve sevgiyi. Osmanlı İmporatorluğu’nun en şaşaalı döneminde yaşamış ve koca imparatorluğun bir anlamda kaderine hükmeden kararlara etki eden birisi olarak Hürrem Sultan’ın bu anlamda Kanuni Sultan Süleyman’a yazdığı mektup ve ona hitapta kullandığı ifadeler çok önemli; “Ayağınızın bastığı toprağı yüzlerce defa öptükten sonra, benim güneşim ve saadetimin sermayesi sultanım.” “Eğer siz, bu ayrılık ateşi ile yanmış, ciğeri kebap, sinesi harap olmuş, gözleri yaşla dolmuş, gecesini gündüzünden ayıramayacak kadar hasret denizinde boğulmuş biçareyi; aşkınızla, Ferhat ve Mecnun’dan beter olmuş âşık kölenizi sorarsanız, sultanımdan ayrı olduğumdan beri bülbül misâli âhım ve feryatlarım dinmemiştir. Öyle bir hale düştüm ki, bu hasretin verdiği kahrı ve acıyı, RABBİM düşmanlarıma vermesin.” Saraya bir esir olarak getirilen Hürrem Sultan’ı görür görmez Kanuni Sultan Süleyman Han’ın da bir anda âşık olduğunu haber verir kaynaklar. İnsan bir kere de âşık olunca artık onu anlatmayla geçer bütün vakti. Hürrem Sultan’ın Kanuni’ye yazdığı o sözlerden sonra şimdi gelin hep birlikte Kanuni Sultan Süleyman’ın onun için neler yazdığına bakalım: “Benim birlikte olduğum, sevgilim, parıldayan ay’ım, can dostum, en yakınım, güzellerin şahı sultanım. Hayatımın, yaşamımın sebebi cennetim, kevser şarabım. Baharım, sevincim, günlerimin anlamı, gönlüme nakşolmuş resim gibi sevgilim, benim gülen gülüm. Sevinç kaynağım, eğlenceli meclisim, nurlu parlak ışığım, meşalem. Turuncum, narım, narencim,+ hayatımın aydınlığı. Gönlümdeki Mısır’ın sultanı, varlığımın anlamı, İstanbul’um, Karaman’ım, Bütün Anadolu ve Rum ülkesindeki diyara bedel sevdiğim. İbrahim Hakkı Hazretleri’nin eşlerine yazdığı mektuptan şefkat, sevgi ve aşk dolu ifadeler de şöyle: “İzzetli, hürmetli, hakikatli, adamlıklı, şefkatli, hatırlı, gönüllü, asilli, usullu, akıllı, izanlı, hünerli, marifetli, üsluplu, yakışıklı, güzel huylu, tatlı dilli, uzun boylu ince belli, ayıpsız hatunum, helalim Firdevs Hatun huzuruna, derun-i dilden ve can u gönülden selamlar ve dualar edip ol mübarek nazik hatırın sual ederiz, Huda’nın birliğine emanet veririz. Benim nazlı yar-ı gamgusârım. Benim şenliğim, şöhretim, benim sevdiğim, keyfim, benim canım Firdevsim! Neylersin n’işlersin, ne keyftesin, ne fikirdesin, ne haldesin, ne demdesin? Benim güzelim, garip gönlünü ne ile eğlersin? Benim güzel keyfim, senden ayrılmak ne çetin ahval imiş bilmezdim.
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
09-04-2008, 18:32 | #2 |
ONLAR EŞLERİNE NASIL HİTAP EDİYORDU..?
Paylaşım için teşekkürler.
Yukarıda yazılanlar edebi yönden güzel ama ben bu şekildeki sözleri hiç bir zaman tasvip etmedim etmeyeceğim de. |
|
09-04-2008, 18:42 | #3 |
ONLAR EŞLERİNE NASIL HİTAP EDİYORDU..?
Teşekkür ederim..Bence hoş ve samimi sözler..Osmanlı padişahlarını ''hanımlarını ikinci planda gören,küçümseyen,her gece bir cariyeyle uyuyan'' kişiler olarak göstermeye çalılşanlara en güzel cevap bunlar bana göre..Hanımlarına değer veren devlet adamları..Padişahlarımıza hayrandım ve bir kez daha hayran kaldım..
|
|
09-04-2008, 18:43 | #4 |
ONLAR EŞLERİNE NASIL HİTAP EDİYORDU..?
hürrem:
- “Ayağınızın bastığı toprağı yüzlerce defa öptükten sonra, benim güneşim ve saadetimin sermayesi sultanım.” günümüzde en adi aşıklar bile bunlardan güzel sözler sarfediyor. iki gün sonra bakıyoruz ikiside ayrı yerlerde! başka aşklara yelken açmış bekliyorlar. güzel söz söylemiş olmak için konuşmak önemli değil. ayrıca ayağımın bastığı yerin sevgili tarafından yüzlerce defa öpülmesi de saçma olduğu kadar banal, gereksiz ve anlamsız. kanuni: -İstanbul’um, Karaman’ım, Bütün Anadolu ve Rum ülkesindeki diyara bedel sevdiğim. diyor büyük aşkı hürrem sultana! bunların kanuniye ait olması çok düşük bir ihtimal. söylemiş olsa bile 'mizah' olsun diye kelam etmiştir halifeliğe sahip, büyük osmanlı devletinin, İslam'ın sancaktarlığını yapan, haçlılara savaş meydanlarını dar eden koca bir cihan padişahının basit bir sevgiliyi devletinden değerli görmesi mümkün değil. çok seviyor olabilir ama bir osmanlı padişahı için en değerli hazine hükmettiği devletidir. |
|
09-04-2008, 19:25 | #5 | ||
ONLAR EŞLERİNE NASIL HİTAP EDİYORDU..?
Alıntı:
Alıntı:
Koskoca halife ve hükümdar eşine böyle bir terbiyesizliği asla yapmaz.. Eşi onun namusudur ona mizahen aşk sözleri söylemez..Mizahen şiirler yazmaz..Koskoca padişahın işi gücü yok eşine mizahen aşk sözleri yazacak..Benim kafam almıyor sizinki alıyorsa birşey diyemem.. |
|||
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|