AK Gençliğin Buluşma Noktası


Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 09-26-2008, 22:21   #1
Kullanıcı Adı
MelekTube
Standart Dosta doğru giderken..
Peygamber efendimizin hastalığı iyice ağırlaşınca, ensardan (Medineli Müslümanlardan) bazıları yere oturmuş ağlıyorlardı. O esnada Peygamberimizin amcası Hz. Abbas ile Hz. Ebû Bekir oradan geçiyorlardı. Ağlayan sahabelere yaklaştılar ve "Niçin ağlıyorsunuz?" diye sordular.


Onlar da: "Bir zamanlar Allah'ın Resulü ile yaptığımız sohbetleri hatırladık ona ağlıyoruz" dediler. Bu iki sahabeden biri Resûl-i Ekrem'in yanına gitti ve Medineli Müslümanların halinden söz etti. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz, başına bir sarık bağlayıp minbere çıktı ve bir konuşma yaptı. Bu O'nun minberdeki son konuşması oldu.

Allah'a hamdü sena ettikten sonra şöyle dedi:

"Ey insanlar! Hele şöyle yakına gelin" sahabeler etrafına toplanınca Resûlullah şunları söyledi:

"Ensar (Medineliler) günden güne azalacak, başkaları ise çoğalacaktır. Size ensara iyi davranmanızı vasiyet ediyorum. Çünkü onlar benim yakınlarım ve sırdaşlarımdır. Onlar verdikleri sözde durup üzerlerine düşen yardımı yaptılar. Bunu karşılığında da hak ettikleri cennete kavuşacaklardır. Ensarım iyilik edenlerine sizlerde iyilik ve ikram ediniz. Fenalık yapanları affediniz."

Daha sonra Resûl-i Ekrem sözlerine şöyle devam etti:


"Allah Teálá bir kulunu, iki şeyden birini seçmekle serbest bıraktı: Dilediği kadar dünya nimetini tercih edecek veya Allah'ın yanındaki nimetleri tercih edecek. O kul da Allah'ın yanındaki nimetleri seçti."

Bu sözleri duyan Hz. Ebû Bekir bir yandan durmadan ağlıyor, bir yandan da "Ya Rasûlallah! Anamız, babamız, hepimiz sana kurban olalım" diyordu. Enes diyor ki, biz onun bu sözlerine şaşıp kaldık. Hatta oradakilerin bazısı şöyle diyordu:

"Şu yaşlı adamın yaptığına bak! Peygamber Efendimiz, dilediği kadar dünya nimetini veya Allah'ın yanındaki nimetleri seçmekte serbest bırakılan bir kimseden söz ediyor; o ise: Ya Resûlallah analarımız, babalarımız, hepimiz sana kurban olalım diyor. Ne tuhaf!"

Meğer dünya nimetleriyle, Allah'ın yanındaki nimetlerden birini seçmekte serbest bırakılan kul Peygamber Efendimizmiş. Bunu hiç birimiz anlamadık.

Bunu içimizde en iyi anlayan da Ebû Bekir'miş. Peygamber Efendimiz sözlerini şöyle tamamladı:

"Bana, hiçbir karşılık beklemeden malını ve dostluğunu cömertçe sunan tek insan Ebû Bekir'dir. Eğer ümmetimden birini dost edinecek olsaydım, Ebû Bekir'i dost edinirdim.

Fakat din kardeşliği ondan da üstündür. Mescide açılan kapıları kapatın, sadece Ebû Bekir'in kapısı bırakılacak, diğerlerini kapatın. Peygamberimiz vefalıydı. Kendisine gönül kapısını açan dostuna evinin kapısını açıyordu. Hangimiz Hz. Ebû Bekir gibi bir dostu özlemiyoruz ki.

 

MelekTube isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi