11-04-2008, 13:19 | #1 |
Bahçeli'den Erdoğan'a ağır ithamlar
MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grubunda yaptığı konuşmada Başbakan Erdoğan'a ağır ithamlarda bulundu ve terör olaylarından AK Parti hükümetini sorumlu tuttu.
Bahçeli şunları söyledi: "Bölücülük üzerinden kirli siyaset yapan Başbakan'ın tutumu dehşet vericidir. Polis kordonu altında salonlarda yaptığı parti toplantılarında ve başlatılan sokak kampanyası ülkemizin nasıl bir kaosa sürüklendiği ortada. Bizzat bir Başbakan'ın yakından şahitliğinde yaşanan geliymelerle AKP zihniyetinin terörle mücadeleden ders çıkarmadığı çok net ortada. Bu ağır sorunu basit bir belediyecilik seöveiyesine indirgemiş ve silahlı örgütlerin ve silahsız uzantılarının eylemlerini tanımlamaktan ısrarla kaçınmıştır. Çöp toplamama ve kepenk kapattırma karşısındaki tepkisi oy kaybındandır." "Kendisi neyin siyasetini yapmaktadır. Bölücü mehrakların söylemleri ile kendi kimlik siyaseti arasında nasıl bir farklılık bulunuyor. İki parti arasında yaşanan gerilimin sebebi ve Başbakan'ın cesaret verici söylemleri yeni bir senaryoya işaret ediyor. Erdoğan, bunun yanısıra silahla konuşanların demokrasiden konuşamayacağını söyleyerek PKK'yı siyasete davet etmekte ve yol göstermektedir. Barış isteniyorsa silahların susması gerekir söylemi ne dediğini bilmiyora ya da başka bir senaryonun hazırlandığına işarettir. Başbakan bunu millete açıklamak zorundadır. PKK saldırıları durursa Başbakan kiminle masaya oturacaktır." "Bu hain planlar bugün Türkiye'yi 89 yıl önce olduğu gibi bir karar aşamasına getirmektedir. Vatandaşlarımız bu tehditlere rağmen tuzaklara düşmemiş, karvdeşliğimizin devamı yolunda hem bölücülere hem de AKP zihniyetine göstermişlerdir. AKP ve Başbakan yıllardır ektiği rüzfarı şimdi fırtına ile biçmekötedir. Terör örgütünün stratejik anlamda yeni bir safhaya geçtiğini görüyoruz. Yıllardır süren gaflet ve ihanet arasındaki gidiş gelişlerin ilk ağızdan itirafı olarak yorumluyoruz Başbakan'ın son açıklamalarını. 6 yıllık iktidarı döneminde bu düştüğü aczin itirafıdır. Bu kayıp yılların faturasının telafisi çok zor. Bu zaafiyetin milletimizdeki karşılığı yüzlerce şehit ve gazi, can ve mal kaybına uğramış vatandaşlar ve tahrip edilen bin yıllık kardeşlik ruhudur. Bunun bir bedeli mutlaka olmalı. AKP bunun bedelini mutlaka ödemeli. Düştüğü gafleti doğrudan itiraf etmeli." "Belirsizlik sarmalı her tarafı hakimiyeti altına almıştır. Meselelerdeki teşhiste bulunan kafa karışıklığı ekonomik krizin derinleşmesine neden olmaktadır. Bu nafile girişimler iye yaramamıştır. Ekonominin yaşadığı sıkıntı hali reel sektöre yansımıştır. Şirket ve kooperatif sayısında önemli düşüşler olmuştur. Kurulan iş yeri sayısı da azalmıştır. Kapanan iş yeri sayısı ise geçen yıla göre 70.8 artmıştır. Erdoğan'ın IMF üzerinden yürüttüğü polemik ekonomiye yönelik bir çözüm arayışının olmadığını göstermiştir. Erdoğan, rest çektiği IMF'yi 2003'te kutsamıştır. İktadır boyunca IMF ile içli dışlı olan AKP bu sayede ayakta kalmış ve sendelediği her anda IMF'nin eline sarılmıştır. Bu çıkışlar hükümete olan güveni sarsmıştır." "Tüm bunlara rağmen hükümetten gelen çelişkili açıklamalar IMF ile ilişkilerde ne yapılacağının kararlaştırılamadığını gösteriyor. Her anın faturası milletimizin sırtına yüklenecek. Krizin ekonomik sistemde mesafe aldığı bir dönemdeyiz. İstikrar masallarına inat ekonominin tüm kesimlerinde feryatlar yükselmektedir. Zamların milletimizin soluğunu kestiğini anlayamıyorlar. Doğalgaz zammı ortada. Böylece 5 kez yapılan zamda toplam artış yüzde 82.15 olmuştur. Bu zammın sebebi biriken yüktür ve fatura milletimize kesilmiştir. Elektrik fiyatlarını da kaçınılmaz olarak yükseltecektir. Petrol ve döviz fiyatları ortadayken bu zamları anlamak mümkün değildir. Mazeret göstererek işin içinde sıyrılamazlar. Bu zammı AKP hükümeti izah etmelidir. Milletimizi soğuğa mahkem edenleri bizde hukukta mahkum edeceğiz. Bunun için ne gerekiyorsa yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın." habervaktim.com
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
11-04-2008, 18:52 | #2 |
ak'ı görse karanlığa sığınacak olan birisinin gönderebileceği türden bir mesajın bölüm yetkilisi tarafından gönderilmesini anlamak mümkün değil,hazretleri(!)her zaman ki üslubuyla nakaratif metinleri kendi parti kürsüsünden okumuş,almış onu haber vaktim sayfasına taşımış ,,tüm bunlara eyvallah'da gardaşlık;bize ait yani ak partiye gönül yada oy vermiş kimselere ait bir sanal ortamda yakışıksız ve çirkin isnatlarla dolu teraneleri bu mukaddes sayfalarda görmek zorundamıyız??doğu ve güneydoğudan vazgeçmiş bir siyasi anlayışın,kürt kökenli yurttaşlarımıza miyop gözlerle bakan bir bakışın ülkede birlik ve beraberliği sağlayabileceğini umut etmek ancak be ancak ufuksuz vede tek tipe bürünmüş kimselerin bekleyebileceği türden beklentilerdir,seçim bölgesinin az ötesine gidemeyen bir lider diğerini ötekileştiren bir anlayış ademe mahkum olmaya mahkumdur,diğer yandan dünya, küresel krizin etkisiyle zangır zangır titrerken,kapitalizm ve liberal ekonomi kalem erbabları tarafından gözden geçirilirken,dünya devletlerinin ilgili bakanları endişe içerisinde bir araya gelip çözüm için akıl yürütürken ak parti yönetimindeki türkiye cumhuriyeti devleti kelimenin tam anlamıyla dim dik ayaktadır,dtp'nin ve paragöz tüsiadın eş zamanlı çıkışlarının altında ak partisinin elini zayıftlatma isteği vardır,anadolu kardeşliğini yok etme,sermayesinide iç etme vardır,böyle alengirli bir zamanda ak parti yerine milliyetçi hareket partisi ya da x partisi iktidar olmuş olsa idi,fona devredilmeyen tek bir banka bile kalmazdı,döviz alıp başını gider,elektrik ve doğal gaza daha fazla oranda zam yapılır,azgın azınlık sevinçten el şaplatırken toplumun büyük kesimi adeta kan ağlardı,,,,,,,,,,,iyi ki varsın ak parti ve iyi ki varlar AK KADROLAR,,,
|
|
11-04-2008, 19:26 | #3 |
Başbakan bu sokak eylemlerinden dolayı doğuya yaptığı gezileri iptal etseydi eminim ki Bahçeli bu kez de "korkak" ilan ederdi başbakanı. Bu adam bırakmayacak günlük siyaseti, anlamayacak günü birlik siyasetin artık para etmediğini...
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|