Zübükzadelere tavsiyeler! - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**ishakyilmaz** · 03-08-2009, 16:15

Zübükzadelere tavsiyeler!

Yaklaşan yerel seçimler öncesinde Anadolu Gençlik Dergisi seçimler ile ilgili öyle bir makale yayınladı ki gülmekten kırılacaksınız. İşte Anadolu Gençlik Dergisi'nden Şems Şeyma Açıkay'a göre seçim kazanma sanatı…

Tahmininizin aksine Aziz Nesin´i değil Abraham Maslow‘ u anarak başlayacağım satırlarıma tanımadıkları ya da yanlış tanıdıkları Rab´leri katından onlar için rahmet istemek nasıl bir ironidir bilinmez ama insan psikolojisinin babası Maslow özetle der ki, “ancak karnı tok insan sosyal statüsünü dert edinebilir…” Fizyolojik ihtiyaçlarını edinen insan güvenlik ihtiyaçlarını ait olma ve sevgi ihtiyacı çerçevesinde değerler ihtiyacını da kazandıktan sonra en son basamak olarak kendini gerçekleştirme ihtiyacı ile tastamam bir ihtiyaçlar listesi elinde ancak düşünebilir makam mevki, şan şöhret derdini Elbette para olmadan siyasete atılıp yepyeni çıkarlar, taze rantlar elde etmek hayaldir… Kişinin önce ayağını ona göre uzatacağı bir yorganından fazlası olmalıdır. Fazlası olması gerekmektedir.

Devletin dokunulmaz gücü olan ülke yapısında, gücü satın alan paradır mantığıyla hareket ediliyor olması bu bakımdan doğru bir önerme. Aynı zamanda güç sahibi olmak için harcanan para, parasını daha artırmak için gücünü kullanma ile sonuçlanır. Bu doğru orantı tecrübe ile sabit olduğuna göre. Ahlaki değerlerden yoksun bencilce, para hırsının güç hırsına, yani önce parayı daha büyük güce, sonra büyük gücü daha çok paraya dönüştürme döngüsüdür. Siyaset ise bu çark için sadece alelade bir araçtır… Bunları neden yazıyorum, politika bir kültürel meseledir. Bazı kültürlerde politikacılık mesleği dürüstlük ve hizmet kavramlarını çağrıştırırken bizim kültürümüzde hırsızlık, rüşvet, ahlaksızlık gibi kavramları çağrıştırır ki, haksız bir çağırışım değildir bu. Yaklaşan yerel seçimlerle yukarıda anlatılan insan tipindeki bir aday neden seçilmek ister? a) Kendinde o liyakati ve potansiyeli gördüğü için, b) Hizmet etme aşkının içinde açtığı amansız yaraları merhem bulmak için c) (kem niyet besleyerek tabi(!)) Nitelikli hırsızlığın kitabını yeniden elden geçirmek için d) İlkesizlik ve riyakarlık kavramlarının vücud bulmuş halini aleme teşhir için e) Diğer şıklarla yormayın kendinizi “c ve d” şıkları yazının da bahsedilen stereotipin de muhtevasını ortaya koymaktadır…

Doğru şıkkın da işaret ettiği gibi bizim gibi gelişmekte olan veya az gelişmiş diğer dünya ülkelerinde vaziyet pek farklı değildir?

ANDROİD ADAY

İyi ki Cumhuriyet rejimi ile yönetilmekteyiz. Belli bir yaşa gelmiş herkesin eşit oranda seçilebilme hakkı işimizi daha da kolaylaştıracaktır böylelikle…

Cebine bir miktar kağıtsal gücünü koyan taşra şiveli müteahhit olur, mahalle bakkalı, tüccar olur çok yatkın mesleklerdir, hasılı kelam ticaret erbabı olmak hüsnü kabuldür. Zira “satış“ işinden çokça anlamak ihtisasını bu yönde geliştirmek elzemdir. Öncelikle kimseler üzerine alınmasın oluşturacağımız bu “android seçkin” tipinin gerçeklerle uzaktan yakından ilgisi yoktur (diyeceğim ama güvenirliliğimi yitirmekten kaygı duyuyorum)…
Eğer bu sizin ilk seçilme tecrübeniz olacaksa, ideolojik temeli ne olursa olsun “gücün partisi” ni tercih edin, zira onlar odunu dahi aday gösterse seçtirecek kudrette yapılanmalardır… Bu çizgide bol bol el etek öpün ama bu esnada da “biz kimseye bağlı değiliz” sloganını da dilinize yerleştirin…

Ülke için yükselen değer ne ise ona göre ibrenizi belirleyin, toplumun dini hassasiyetlerini muhakkak kollayın, cumalara gidip, namazlarda boy gösterin, hatta seher vakti takıp kameraları ardınıza Eyüp Sultan´da gözyaşı dökün…

Kamera demişken yazılı-görsel medya ile ahbaplığı geliştirmeye bakın, ağabeylerinizin düştüğü hataya düşün saçlarınızı her daim yana tarayın ( meşhur yanılgı) daha fotojenik (!) görünürsünüz fotoğraflarınızda… Ankara şehrinde Bakanlıklar adında bir yerleşke vardır sorun öğrenin, gidin görün- görünün yolun sonu milletin meclisine bağlanır, ihmal etmeyin ekabirlerin alıştığı simalardan olun…

Gel zaman git zaman aranan insanlardan olun, paravan bir sivil toplum örgütü ile bağlar edinin, platformlar kurun, kanarya sevenler derneği çok yatkındır bu tip organizasyonlara unutmayın, bu platformlar adına demeç manyağı olun yerli yersiz her konuda görüşünüzü bildirip, fikrinizi beyan buyurun, dikkat çekin, toplumsal hafızada yer edinin, tanınan bilinen adam olun, şöhretin kirli sularında yüzün…

Yalan söyleyin, çekinmeyin unutmayın ki, yalanın mübah olduğu haller vardır! Hatırlayın hem siz hizmet etmek için bu yola çıktınız sizin kutsal(!) amacınıza ulaşmanızda her yol meşrudur unutmayın, Niccolo Makyavel adında bir eski zaman düşünürü var okuyun feyz alın söylediklerini harfiyen uygulayın…

Eskilerin düştüğü bir başka yanılgıya düşmeyin, unutmayın ki büyükşehirlerde artık kömür ile ısınan hane sayısında giderek artan bir azalma var, yoksula gurebaya torbalarla kömür dağıtmaktan vazgeçin, aşın kendinizi seçim kampanyanız dahilinde kart kart doğalgaz dağıtın abone yapın, yaptırın halka hizmet temel amacınızdır unutmayın…

Birinci vazifeniz her ne şerait (şeriat değil kimse beyhude yere korku duymasın) ve vaziyet içinde olursa olsun riyakar olmaktır kafanıza kazıyın… Hangi cemiyetin içine girerseniz girin oraya mutlak uyum gösterin, mütedeyyinler cemaatinde bildiğiniz (uydurduğunuz) ne kadar hayır dua varsa cümlelerinize serpiştirin, ailenizin “din kartvizitini” bol bol kullanın, diğer yandan cumhuriyet çocukluğunu da kimseye bırakmayın, National Geographic okuyun bukalemun adında bir hayvan var tanışın, kaynaşın, özdeşleşin kendisi ile…

TDK sözlüğünde “a” harfini bulun, “açılım” kelimesinin karşılığını iyice bir ezberleyin her ne kadar sözcük karşılığında “açılma işi” yazsa da inat edin bir de “gayri resmi politik kavramlar sözlüğü” ne göz atın…

Rüşvet alın verin, hiç çekinmeyin rüşvet lezzetinin verdiği o sarhoş edici tat ile dost meclislerinde timsah gözyaşları dökün, dert yanın “doymak bilmeyen yamyamlardan” söz edin, rüşvet trafiğine yetişemediğinizden yakının ama dikkat edin etrafta bulunan bir ses kaydı başınıza dert açabilir… Suçüstü de yakalansanız inkar edin bir teknik mucize olan “montaj” yöntemine sığının… “Komplo” kelimesini dağarcığınızdan eksik etmeyin…

Mal varlığınızı asla ve kat´a kendi üzerinize almayın hanım ve çocuklar ne güne duruyor… Kazanın, zaten bu tavsiyelerimize uydukça çok daha fazlasını kazanacaksınız alışın, gayrimenkule girin, hisse senedi, tahvil alın ama sakın şeytana uyup kendi adınıza almayın hiçbirini… Siz bizi dinleyin.

Ha bir de velev ki sizden “mal varlığını açıkla” gibi gereksiz taleplerde bulunan kendini bilmezler oldu, açıklayın korkmayın içiniz rahat olsun, nasılsa siz hizmet aşkı ile yanıp tutuşan dürüst (!) şerefli (ünleme gerek var mı?) bir siyaset adamısınız açıklayın gitsin, yok eğer aralarında “eşinizin çocuklarınızın varlığını da açıklayın ” diyen iş bilir tipler çıkarsa da korkuya mahal yok! Açıklayın ama sakın ola da aynı anda açıklamayın! Örnekleri vardır, takip edin, öğrenin…

Gün oldu da siyaset arenasında kendinize en gediklisinden bir yer buldunuz, bu insanharcar, adamyutar çarkın en sağlam dişlilerinden biri oldunuz, unutmayın durmak yok yola devam her daim, hedef büyütün, daha fazlasını isteyin, delikanlılığın kitabını yazın, mangalda kül bırakmayın, sataşın, kavga edin çekinmeyin nasılsa danışıklı dövüştür, yeter ki meydanda olun görünün, Kasımpaşa adıyla bilinen bir güzide semt var, gidin ara sıra sokaklarında gezinin, havası iyi gelecektir…

Gerekli, gereksiz her siyasi polemikte düelloya girişin “ben kimselere benzemem ülenn” pozları atın, düello dediğimize bakmayın bu her anlamda sizi kazançlı kılacaktır TV'lerde canlı canlı görünüp reytinginiz artacak, kamuoyunuz oluşacaktır merak etmeyin olur da, düello sizi tatmin etmezse balon temin edin, patlatın bu yaygın bir terapi yöntemi olmakla beraber, neticesinde kesin tedavi ile sonuçlanmış bir iyileşme biçimidir… Yine de “tüm bunlar bana yetmez” dahası, fazlası diyorsanız, Aziz Nesin adında biri var, sorun bir de onun meşhur romanı, sizin şifanız oradadır inanın başucu kitabınız olacaktır muhakkak, mutlaka alın edinin, okuyun, hayrını görün…

LİNK: http://www.anadolugenclik.com.tr/tr/...p?p=oku&id=855

03-08-2009, 16:15	#1
Kullanıcı Adı ishakyilmaz	Zübükzadelere tavsiyeler! Zübükzadelere tavsiyeler! Yaklaşan yerel seçimler öncesinde Anadolu Gençlik Dergisi seçimler ile ilgili öyle bir makale yayınladı ki gülmekten kırılacaksınız. İşte Anadolu Gençlik Dergisi'nden Şems Şeyma Açıkay'a göre seçim kazanma sanatı…Tahmininizin aksine Aziz Nesin´i değil Abraham Maslow‘ u anarak başlayacağım satırlarıma tanımadıkları ya da yanlış tanıdıkları Rab´leri katından onlar için rahmet istemek nasıl bir ironidir bilinmez ama insan psikolojisinin babası Maslow özetle der ki, “ancak karnı tok insan sosyal statüsünü dert edinebilir…” Fizyolojik ihtiyaçlarını edinen insan güvenlik ihtiyaçlarını ait olma ve sevgi ihtiyacı çerçevesinde değerler ihtiyacını da kazandıktan sonra en son basamak olarak kendini gerçekleştirme ihtiyacı ile tastamam bir ihtiyaçlar listesi elinde ancak düşünebilir makam mevki, şan şöhret derdini Elbette para olmadan siyasete atılıp yepyeni çıkarlar, taze rantlar elde etmek hayaldir… Kişinin önce ayağını ona göre uzatacağı bir yorganından fazlası olmalıdır. Fazlası olması gerekmektedir. Devletin dokunulmaz gücü olan ülke yapısında, gücü satın alan paradır mantığıyla hareket ediliyor olması bu bakımdan doğru bir önerme. Aynı zamanda güç sahibi olmak için harcanan para, parasını daha artırmak için gücünü kullanma ile sonuçlanır. Bu doğru orantı tecrübe ile sabit olduğuna göre. Ahlaki değerlerden yoksun bencilce, para hırsının güç hırsına, yani önce parayı daha büyük güce, sonra büyük gücü daha çok paraya dönüştürme döngüsüdür. Siyaset ise bu çark için sadece alelade bir araçtır… Bunları neden yazıyorum, politika bir kültürel meseledir. Bazı kültürlerde politikacılık mesleği dürüstlük ve hizmet kavramlarını çağrıştırırken bizim kültürümüzde hırsızlık, rüşvet, ahlaksızlık gibi kavramları çağrıştırır ki, haksız bir çağırışım değildir bu. Yaklaşan yerel seçimlerle yukarıda anlatılan insan tipindeki bir aday neden seçilmek ister? a) Kendinde o liyakati ve potansiyeli gördüğü için, b) Hizmet etme aşkının içinde açtığı amansız yaraları merhem bulmak için c) (kem niyet besleyerek tabi(!)) Nitelikli hırsızlığın kitabını yeniden elden geçirmek için d) İlkesizlik ve riyakarlık kavramlarının vücud bulmuş halini aleme teşhir için e) Diğer şıklarla yormayın kendinizi “c ve d” şıkları yazının da bahsedilen stereotipin de muhtevasını ortaya koymaktadır… Doğru şıkkın da işaret ettiği gibi bizim gibi gelişmekte olan veya az gelişmiş diğer dünya ülkelerinde vaziyet pek farklı değildir? ANDROİD ADAY İyi ki Cumhuriyet rejimi ile yönetilmekteyiz. Belli bir yaşa gelmiş herkesin eşit oranda seçilebilme hakkı işimizi daha da kolaylaştıracaktır böylelikle… Cebine bir miktar kağıtsal gücünü koyan taşra şiveli müteahhit olur, mahalle bakkalı, tüccar olur çok yatkın mesleklerdir, hasılı kelam ticaret erbabı olmak hüsnü kabuldür. Zira “satış“ işinden çokça anlamak ihtisasını bu yönde geliştirmek elzemdir. Öncelikle kimseler üzerine alınmasın oluşturacağımız bu “android seçkin” tipinin gerçeklerle uzaktan yakından ilgisi yoktur (diyeceğim ama güvenirliliğimi yitirmekten kaygı duyuyorum)… Eğer bu sizin ilk seçilme tecrübeniz olacaksa, ideolojik temeli ne olursa olsun “gücün partisi” ni tercih edin, zira onlar odunu dahi aday gösterse seçtirecek kudrette yapılanmalardır… Bu çizgide bol bol el etek öpün ama bu esnada da “biz kimseye bağlı değiliz” sloganını da dilinize yerleştirin… Ülke için yükselen değer ne ise ona göre ibrenizi belirleyin, toplumun dini hassasiyetlerini muhakkak kollayın, cumalara gidip, namazlarda boy gösterin, hatta seher vakti takıp kameraları ardınıza Eyüp Sultan´da gözyaşı dökün… Kamera demişken yazılı-görsel medya ile ahbaplığı geliştirmeye bakın, ağabeylerinizin düştüğü hataya düşün saçlarınızı her daim yana tarayın ( meşhur yanılgı) daha fotojenik (!) görünürsünüz fotoğraflarınızda… Ankara şehrinde Bakanlıklar adında bir yerleşke vardır sorun öğrenin, gidin görün- görünün yolun sonu milletin meclisine bağlanır, ihmal etmeyin ekabirlerin alıştığı simalardan olun… Gel zaman git zaman aranan insanlardan olun, paravan bir sivil toplum örgütü ile bağlar edinin, platformlar kurun, kanarya sevenler derneği çok yatkındır bu tip organizasyonlara unutmayın, bu platformlar adına demeç manyağı olun yerli yersiz her konuda görüşünüzü bildirip, fikrinizi beyan buyurun, dikkat çekin, toplumsal hafızada yer edinin, tanınan bilinen adam olun, şöhretin kirli sularında yüzün… Yalan söyleyin, çekinmeyin unutmayın ki, yalanın mübah olduğu haller vardır! Hatırlayın hem siz hizmet etmek için bu yola çıktınız sizin kutsal(!) amacınıza ulaşmanızda her yol meşrudur unutmayın, Niccolo Makyavel adında bir eski zaman düşünürü var okuyun feyz alın söylediklerini harfiyen uygulayın… Eskilerin düştüğü bir başka yanılgıya düşmeyin, unutmayın ki büyükşehirlerde artık kömür ile ısınan hane sayısında giderek artan bir azalma var, yoksula gurebaya torbalarla kömür dağıtmaktan vazgeçin, aşın kendinizi seçim kampanyanız dahilinde kart kart doğalgaz dağıtın abone yapın, yaptırın halka hizmet temel amacınızdır unutmayın… Birinci vazifeniz her ne şerait (şeriat değil kimse beyhude yere korku duymasın) ve vaziyet içinde olursa olsun riyakar olmaktır kafanıza kazıyın… Hangi cemiyetin içine girerseniz girin oraya mutlak uyum gösterin, mütedeyyinler cemaatinde bildiğiniz (uydurduğunuz) ne kadar hayır dua varsa cümlelerinize serpiştirin, ailenizin “din kartvizitini” bol bol kullanın, diğer yandan cumhuriyet çocukluğunu da kimseye bırakmayın, National Geographic okuyun bukalemun adında bir hayvan var tanışın, kaynaşın, özdeşleşin kendisi ile… TDK sözlüğünde “a” harfini bulun, “açılım” kelimesinin karşılığını iyice bir ezberleyin her ne kadar sözcük karşılığında “açılma işi” yazsa da inat edin bir de “gayri resmi politik kavramlar sözlüğü” ne göz atın… Rüşvet alın verin, hiç çekinmeyin rüşvet lezzetinin verdiği o sarhoş edici tat ile dost meclislerinde timsah gözyaşları dökün, dert yanın “doymak bilmeyen yamyamlardan” söz edin, rüşvet trafiğine yetişemediğinizden yakının ama dikkat edin etrafta bulunan bir ses kaydı başınıza dert açabilir… Suçüstü de yakalansanız inkar edin bir teknik mucize olan “montaj” yöntemine sığının… “Komplo” kelimesini dağarcığınızdan eksik etmeyin… Mal varlığınızı asla ve kat´a kendi üzerinize almayın hanım ve çocuklar ne güne duruyor… Kazanın, zaten bu tavsiyelerimize uydukça çok daha fazlasını kazanacaksınız alışın, gayrimenkule girin, hisse senedi, tahvil alın ama sakın şeytana uyup kendi adınıza almayın hiçbirini… Siz bizi dinleyin. Ha bir de velev ki sizden “mal varlığını açıkla” gibi gereksiz taleplerde bulunan kendini bilmezler oldu, açıklayın korkmayın içiniz rahat olsun, nasılsa siz hizmet aşkı ile yanıp tutuşan dürüst (!) şerefli (ünleme gerek var mı?) bir siyaset adamısınız açıklayın gitsin, yok eğer aralarında “eşinizin çocuklarınızın varlığını da açıklayın ” diyen iş bilir tipler çıkarsa da korkuya mahal yok! Açıklayın ama sakın ola da aynı anda açıklamayın! Örnekleri vardır, takip edin, öğrenin… Gün oldu da siyaset arenasında kendinize en gediklisinden bir yer buldunuz, bu insanharcar, adamyutar çarkın en sağlam dişlilerinden biri oldunuz, unutmayın durmak yok yola devam her daim, hedef büyütün, daha fazlasını isteyin, delikanlılığın kitabını yazın, mangalda kül bırakmayın, sataşın, kavga edin çekinmeyin nasılsa danışıklı dövüştür, yeter ki meydanda olun görünün, Kasımpaşa adıyla bilinen bir güzide semt var, gidin ara sıra sokaklarında gezinin, havası iyi gelecektir… Gerekli, gereksiz her siyasi polemikte düelloya girişin “ben kimselere benzemem ülenn” pozları atın, düello dediğimize bakmayın bu her anlamda sizi kazançlı kılacaktır TV'lerde canlı canlı görünüp reytinginiz artacak, kamuoyunuz oluşacaktır merak etmeyin olur da, düello sizi tatmin etmezse balon temin edin, patlatın bu yaygın bir terapi yöntemi olmakla beraber, neticesinde kesin tedavi ile sonuçlanmış bir iyileşme biçimidir… Yine de “tüm bunlar bana yetmez” dahası, fazlası diyorsanız, Aziz Nesin adında biri var, sorun bir de onun meşhur romanı, sizin şifanız oradadır inanın başucu kitabınız olacaktır muhakkak, mutlaka alın edinin, okuyun, hayrını görün… LİNK: http://www.anadolugenclik.com.tr/tr/...p?p=oku&id=855

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)