03-10-2009, 23:57 | #1 |
Son ana kadar “İTTİHAD-I İSLAM”
Enver Paşa 1918′de Teşkilat’ı Mahsusa’nın resmen tasfiye edilmesini istedi. Bunun yerine Umum Alemi İslam İhtilal Teşkilatı’nı kurdu. İhtilal Teşkilatı İngiliz ve Fransız sömürgeciliğine karşı pek çok milli örgütü de çatısı altında topladı. Enver Paşa’nın ölümüyle örgüt dağıldı
Enver Paşa 1918′de yurt dışına çıkmadan önce Teşkilat-ı Mahsusa’ya vekalet eden Hüsamettin Ertürk’ü çağırdı. Osmanlı yenilmişti. İttihat ve Terakki Hükümeti çekilmişti. Enver Paşa, Ertürk’e Teşkilat’ı resmen feshetmesini istedi. Ancak varlığı sürecekti. Silah ve cephaneler gizli depolara aktarılacaktı. Teşkilat’ın kadroları, gizli silah ve cephane depoları büyük ölçüde Milli Mücadele’ye intikal edecekti. SON ANDA BİLE MİSAFİRLERİ DÜŞÜNDÜ 1918 sonlarında İslam dünyasının çeşitli yerlerinden gelen ve Teşkilat-ı Mahsusa tarafından misafir edilen yüzlerce subay, din adamı, aşiret reisi ve şeyh vardı. Bunların başında Şeyh Ahmet Şerif Sunusi geliyordu. Enver Paşa, Ertürk’e talimat veriyordu: “Topkapı Sarayı’nda misafir edilen Şeyh Sunusi Hazretleri, Fatih medreselerinde barındırdığımız bunca şeyh, Mısırlı umera ve zabitan, velhasıl misafiran-ı İslamiye namı altında İstanbul’da topladığımız mücahitlerin hepsi gidinceye kadar iaşe edilecek. Bunların salimen memleketlerine firarlarını temin etmelisin. Aman Hüsamettin Bey elinden gelen yardımı esirgeme, hepsi imparatorluğumuza hizmet etmişlerdir, ileride de edeceklerdir” diyordu. Enver Paşa, Türk-İran İslamları Birliği Reisi İranlı Şeyh Esad Efendi, İranlı nazır Nizam üs-saltana ile yüze yakın İranlı zabitan ve mücahit, eski İran Şahı Muhammed Ali’nin biraderi Salarüddevle’nin salimen İran’a gönderilmesini istiyordu. Paşa’nın son sözleri şuydu:“Teşkilat-ı Mahsusa’nın bundan sonraki ismi Umum Alemi İslam İhtilal Teşkilatı olacaktır. Siz de Teşkilat’ın İstanbul şubesi reisisiniz. Bunu kuran benim, sizi seçen benim.” İRA’YA ELLİ BİN LİRA Teşkilat-ı Mahsusa yerine ikame edilen “İslam İhtilal Cemiyetleri İttihadı” ya da İttihad-ı Selamet-i Milli’nin merkez üyeleri Enver Paşa, Ziya Bey, İbrahim Tali, Halil Paşa, Sami Bey, Seyfi Bey, Azmi Bey’di. Örgütte Mısır’ı Dr. Ahmed Fuad, Suriye’yi Şekip Arslan, Kuzey Afrika’yı Muhammed Yasin Hamza, Hindistan’ı Bereketullah Efendi ve Cemal Paşa temsil ediyordu. Merkezi Berlin’de olan örgütün başkanı Talat Paşa’ydı. 1920′de Bakü’deki Şark Milletler Kurultayı’na Enver Paşa Kuzey Afrikayı temsilen katılıyordu. Zafer Toprak’ın “Toplumsal Tarih” dergisinin Temmuz 1997 sayısındaki makalesinde yer verilen Fransız gizli raporuna göre Örgüt Damat Ferit, Süleyman Şefik Paşa ve Anzavur’u ortadan kaldıracaktı. Yanı sıra Tunus ve Mısır’lı devrimcilere birer milyon Frank, IRA(İrlanda Kurtuluş Ordusu)’ya da 50 bin lira verilecekti. Örgütün 1921′de Berlin’deki kongresine Mısır’dan Şeyh Abdulmecid el- Bekr, Mahcub Sabit, Abdulaziz Çaviş, Şeyh Mehmet Necid, Türkiye’den Küçük Talat, Hasan Fehmi, Hacı Evliya Efendi, Fevzi Bey ve Bahattin Şakir, Tunus’tan Şeyh Salih Tunusi, Seyyid Mehmet Ganimi, Mustafa Şefik Bey, Rusya’dan Abdurreşit İbrahim, Mehmet Begof, Cafer bey(Seyitahmet Kırımer), Emin Kekirof, Hacı Mecdi Efendi, Suriye’den Mehmet İhsan Bey, Bulgaristan’dan Hafız Sadık, İran’dan Mirza Hüseyin Daniş, Hacı Musib Efendi ve Seyid Abdusselam katılıyordu. SÖMÜRGEYE KARŞI BİRLİK İttihad-ı Selamet-i İslam, İslam Komünterni oluşturmaya dönük faaliyetlerin merkeziydi. Berlin’de Şark Kulübü, Roma’da Şark Mazlum Halkları İttihadı, İttihad-ı Selamet-i Milli’nin yan örgütleriydi. Şark Kulübü İran komünistlerine ait Azad-i Şark Dergisi’ne kol kanat gerdi. Şark Kulübü Başkanı Şekip Arslan’dı. Kulüb, Mısır, Suriye, Hindistan, Afganistan, Türkiye, Azerbaycan, Tunus, Fas, Cezayirli devrimcilerin buluşma yeriydi. Enver, Talat ve Cemal Paşalar ile Bahattin Şakir ve Azmi Bey’in şehit düşmeleriyle Örgüt zaafa uğradı. Buna rağmen örgütün 1923′te Berlin, Mısır, Tunus, Suriye, Hindistan, Rusya, Ankara, Fas-Cezayir-Tunus’u içeren sekiz birimi vardı. 1924′de Osmanlı İmparatorluğu tasfiye edilince Örgütün Türk kanadı dağıldı. Ortaya çıkan otorite boşluğunu bu kez Mısır’daki Hizbül Vatani doldurdu. Kimler gelip, kimler geçmiş Libya, Balkanlar ve Birinci Cihan Harbi’nde faal olan Teşkilat-ı Mahsusa ile ilişkili yüzlerce isim var zikrediliyor. Bunlar arasında Celal Bayar gibi Cumhurbaşkanları, Refik Saydam, Şükrü Kaya, Rauf Orbay gibi başbakanların yanı sıra bakanlık yapan Hafız Mehmet, Kara Kemal, İhsan Eryavuz, Behiç Erkin, Reşit Galip Aydın, Ali Çetinkaya, Kazım Özalp, Süleyman Şefik Paşa, Prof. Fuat Köprülü, Kara Said Paşa, milletvekilleri Fahrettin Erdoğan, Müfit Özdeş, Yenibahçeli Nail(Keçili), Filibeli Hilmi, Kara Vasıf, Fuat Bulca, Tahsin Uzer, Sabit Sağıroğlu, Nuri Conker, Ali Fethi Okyar, Halil Türkmen, Memduh Şevket Esendal, Halet Bey, Ubeydullah Efendi, İsmail Canbolat, Emrullah Barkan, Ruşeni Barkın da yer alıyor. MİTHAT PERİN’İN BABASI TEŞKİLATTAN İzmir’in işgali sırasında Yunan ordusuna ilk kurşunu sıkan gazeteci Hasan Tahsin de Teşkilat’ın fedailerindendi. Toplum Gönüllüleri Vakfı Başkanı İbrahim Betil’in dedesi Karakaş İbrahim Bey, 1955′deki meşhur 6/7 Eylül Olayları’nda sivrilen İstanbul Ekspres’in eski sahibi ve milletvekili Mithat Perin’in babası Celal Perin, Selanik’teki Yeni Asır gazetesinin yazarı Kemalettin İren da Teşkilat’a hizmet etti. Eşref Bey’in söylediğine göre Teşkilat, Musevi Prof. Avram Galanti, Rum doktor İstalyanos ve Ermeni Keseryan Efendi’den cömertçe istifade etmişti. Teşkilat mensubu bir Osmanlı subayı olan ve ihanet içine giren Nuri Said Paşa, Irak’ta defalarca Başbakanlık yaptı. 1958′deki Irak devriminde kadın kılığında kaçmaya çalışırken öldürüldü. MALTA’DA MISIRLI DÖRT BAŞBAKAN Eşref Bey’le Malta’da birlikte tutsak kaldığı dostlarından Saad El Zaglul, İsmail Sıtki ve Muhammed Mahmut Paşalar, Mısır’da Başbakanlık yaptı. Şeyh Hamed El Basel Mısır İslam İhtilal Komitesi’nde çalıştı. Zaglul, Mahmut ve Sıtki Paşalar Teşkilat’ın Mısır kanadıyla ilişkiliydiler. Hidiv yaveri Hasan Hüsnü Şefik, Ata Hüsnü Paşa, El Ahram yazarı Muhammed’üs Sabahi, Emin Attar, Mahcub Sabit ve Mithat Sami Teşkilat’ın vefakar dostlarıydı. Hintli Mevlana Mahmud’ul Hasan ile Teşkilat’ın İskenderiye Şubesi’ni yöneten İbrahim Ethem bey de Malta’dadır. Atatürk, Şeyh Sunusi’yi övüyordu Teşkilat-ı Mahsusa’nın büyükleri arasında yer alan Şeyh Ahmet Sunusi, Kuva-yı Milliye hareketini destekledi. Anadolu’yu gezerek vaazlar verdi. İslam dünyasının Anadolu hareketine destek vermesi için çalıştı. Büyük Millet Meclisi Reisi Mustafa Kemal Paşa, Meclis’te Şeyh Sunusi’nin onuruna davet verdi. Atatürk, konuşmasında Şeyh’i şöyle takdim ediyordu:“Bütün alem-i İslam’ın hürmet ve muhabbetini hakkıyle kazanmış olan bu tarikati ve onun mümtaz mümessilini, riyasetinde bulunduğum Büyük Millet Meclisi namına hürmetle selamlar ve kendisine davamıza gösterdikleri necip alaka ve bizi bu yolda mücadeleye devam hususunda vaki teşviklerinden dolayı minnetle anarız. Afrika’nın en tabii reisini, en salahiyettar hükümdarını ve bize mazideki emsalsiz mücahedeleriyle rehber olmuş Sunusileri de burada kalbimizden gelen en büyük takdir ve takdis hisleriyle alkışlarız.” Rauf Denktaş Kıbrıs TMT’nin elemanıydı Teşkilat-ı Mahsusa geleneğine uygun bir örnek, Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı’ydı. Hükümetin, Genelkurmay’ın resmi sorumluluğu dışında, ama bilgisi ve desteği dahilinde, 1958′de Özel Harp Dairesi Başkanı Tümg. Danış Karabelen tarafından kuruldu. TMT’nin Kıbrıs başkanı Yarbay Rıza Vuruşkan’dı. Sahte isim ve mesleklerle Kıbrıs’a giden uzman subaylar, Kıbrıslı Türkleri örgütledi, eğitti, silahlandırdı. Teşkilat mensuplarının genel adı “Mücahitler” idi. KKTC eski Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, “TMT’nin 1 numaralı mücahidi” sıfatıyla teşkilata kaydedildi. 3 yılda hücreler halinde 5 bin mücahit eğitildi. Rıza Vuruşkan’ın sağ kolu olan Denktaş, 17 yıl varlığını sürdüren TMT’nin mensubuydu. Kürt mücahitler Kanal’da çarpıştı İslam dünyasından pek çok alim ve aydın, İttihad-ı İslam projesine destek verdi. Teşkilat-ı Mahsusa’ya kol kanat gerenlerin etnik dağılımı İslam dünyasının renklerini taşıyordu. Aynı ideal etrafında toplanan isimler şöyleydi: Kanal harekatında savaşan Kürt mücahitlerin komutanı Hilmi Musallimi, Tunuslu Şeyh Salih Tunusi, Mısırlı Şeyh Abdulaziz Çaviş, Lübnanlı Dürzi Şekip Arslan, Mehmet Akif, Sibiryalı Abdulreşit İbrahim, Libyalı Şeyh Şerif Ahmet Sunusi, Hintli Mevlana Berekatullah, Muhammed Ali-Şevket Ali Ebul Said El Arabi, Kürt Şeyh Cevad Berzenci’nin damadı Yusuf Şetvan, Cezayirli Emir Ali ile Emir Halit. Gandi’yi etkilemişler Teşkilat-ı Mahsusa ile ilişkilendirilen bazı isimler: “Beşiktaş yöneticisi Mehmet Ali Fetgeri, Atatürk’ün başyaveri Rüsuhi Savaşçı, Dr. Fuat Sabit Ağacık, Şeyh Şamil’in torunu Sait Şamil, Prof. İsmail Hami Danışmend, Müşir Deli Fuad Paşa, Nuri Killigil ve Halil Kut Paşalar, MAH Başkanı Naci Perkel, Genelkurmay Başkanı Nafiz Gürman, Alevi Balabanlı ve Şadıllı aşireti reisleri Gül Ağa ile Kırmo Yusuf, Prof. Halim Sabit Şibay, Vehip Paşa, Prof. Ali Hüseyinzade, Filistinli lider Hacı Emin El Hüseyni, Süleyman Numan Paşa. Teşkilat’ın Hindistan’daki etkisini ise Eşref Bey şöyle özetliyor: “Hindistan’daki gizli teşkilatımız, büyük muvaffakiyetler kaydetti. Din farkı olmaksızın Müslüman-Budist-Brahman topluluklarını Müstakil Hindistan ideali etrafına toplayan teşebbüsümüze, Gandi, Mevlana Mehmet Ali , Said Han, Mevlana Mahmut Hüseyin, Ali Şevket, Muhammed Ali Cinnah, şair İkbal, Nehru gibi mücahitler toplandı.” alıntı_siyahsancak.com_
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|