AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[elif zeynep]

BBP HELİKOPTERİ DÜŞTÜ MÜ, DÜŞÜRÜLDÜ MÜ?



Helikopter alandan neden ayrıldı?

Düşen helikopterin bulunmaması üzerine BBP'liler İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın yolunu keserek protesto etti.
BBP lideri Muihsin Yazıcıoğlu'nu taşıyan helikopterin Yazıcıoğlu'nun konuşması devam ederken miting alanından ayrılması dikkat çekti.

Parti yetkilileri helikopterin alandan ayrıldığını ve bir süre sonra geri döndüğünü belirtti. Aynı şekilde Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nu Kahramanmaraş'tan Yozgat'a götürürken düşen helikopterde hayat kurtaracak önemli bir cihazın eksik veya bozuk olduğu ortaya çıktı.

Bu cihaz, uçak, helikopter ve diğer hava araçlarında bulunması zorunlu olan 'Acil Durum Yer Belirleme Vericisi' ELT olarak tanımlanıyor. Ulaştırma Bakanlığı yetkilileri bu cihazın bozuk ya da helikopterde bulunmadığını belirtiyor. Yazıcıoğlu'nu taşıyan helikopterden, 'Uydu Yardımlı Arama Kurtarma Sistemi'ne sinyalinin alınmaması cihazda sorun olduğunu ortaya koyuyor. Yetkililerin verdiği bilgiye göre eğer söz konusu cihaz olsa ya da sağlıklı bir şekilde çalışsaydı düşen uçağın yeri nokta vuruşunda olduğu gibi kısa zamanda belirlenebilirdi. Çünkü, Denizcilik Müsteşarlığı'nda Türkiye'nin hava ve denizlerini kontrol edebilen "Ana Arama Kurtarma Koordinasyon Merkezi" bulunuyor. Merkeze gelen sinyallerle, hava ya da deniz aracının hangi şirkete ait olduğu, kuyruk ve diğer bilgilerini anında tespit ediyor. Cihazın bozuk ya da helikopterde olup olmadığını, kazayı araştıracak olan Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ortaya çıkaracak. Helikopterin yerini tespit etmek için kazazede 6 kişinin cep telefonlarının yaydığı sinyaller, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Başkanlığı'na (BTK) bağlı Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) ile GSM operatörleri tarafından takibe alındı. Helikopterin düştüğü ilk saatlerde alınan güçlü sinyaller, izleyen saatlerde kesildi. BTK yetkilileri, sinyallerin kaybolmasının nedenini telefonların şarjının bitmesine ya da tamamen kapsama alanı dışına çıkılmasına bağlıyor. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı ve GSM operatörlerinin verdiği bilgiler çerçevesinde Yazıcıoğlu ve beraberindekilerin bulunduğu alan arama kurtarma ekiplerine bildirildi. Ancak helikopterin düştüğü alanda baz istasyonu sayısı az olduğundan, nokta vuruşu yapılamıyor. Uzmanlar, "Baz istasyonu sayısı ne kadar fazla ise cep telefonu sinyalinin alındığı alan da o kadar daraltılabilir. Ancak helikopterin düştüğü bölgede baz istasyonu sayısı az olduğundan çok daha geniş bir alan tanımlanabildi." diyor. Selim Kuvel, Ankara

Arama çalışmalarında son durum

Başbakanlık Türkiye Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü, BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun da bulunduğu helikopteri arama çalışmalarının aralıksız devam ettiğini bildirdi.

Genel Müdürlükten yapılan yazılı açıklamada, Genelkurmay Başkanlığına ait 2 skorsky ve 1 casa uçağının saat 04.30'da hareket ederek, bölgede arama çalışmalarına başladığı belirtildi.

Açıklamada, Emniyet Genel Müdürlüğüne ait H-160 tipi bir helikopterin de arama çalışmalarına katılmak üzere saat 05.25'de Nevşehir'den bölgeye hareket ettiği kaydedildi.

Çalışmaların 345 jandarma subay, astsubay ve erbaş, Kahramanmaraş Sivil Savunma Birlik Müdürlüğü ekipleri, Adana Sivil Savunma Birlik Müdürlüğünden 27 personel, 8 araç ve 1 arama köpeği ile 897 geçici köy korucusu ve 60 AKUT personeliyle devam ettiği belirtilen açıklamada, ''Sağlık Bakanlığına ait 14 ambulans ve 2 medikal kurtarma ekibi bölgede hazır bekletilmektedir. Arama çalışmaları aralıksız devam etmektedir. Gelişmeler takip edilmektedir'' denildi.

BBP'den tepki sesleri: Helikopterin hâlâ bulunamaması Türkiye'nin ayıbıdır

BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindekileri taşıyan helikopterin bulunması başlatılan çalışmalara katılan BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Şanverdi, ''Aziz Türk milleti bugün tarihinin en acı günlerinden birini yaşamaktadır'' dedi.

Şanverdi, Göksun ilçesine bağlı Kurucuova köyünde gazetecilere yaptığı açıklamada, BBP hareketinin lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun 14-15 saat önce ''feci bir helikopter kazası geçirmiş olmasına rağmen'' şu ana kadar maalesef bulunamadığını, yanındakilere ve helikoptere de ulaşılamadığını söyledi.

''Kendisiyle birlikte 6 tane can, şu gördüğünüz dağlarda yatmaktadır. Ama maalesef biz BBP'ye gönül verenler ve Alperen gençleri olarak akşamdan beri burada kendimiz, el fenerleriyle Genel Başkanımızı aramaya, bulmaya çalışmaktayız'' diyen Şanverdi, çalışmalarını Yazıcıoğlu'nu buluncaya kadar sürdüreceklerini, buradan ayrılmayacaklarını dile getirdi.

Şanverdi, şöyle konuştu:

''Bugün burada tarihin en acı günlerinden biri yaşanmaktadır. Aziz Türk milleti bugün, tarihinin en acı günlerinden birini yaşamaktadır. BBP Genel Başkan Yardımcısı olarak yetiklilere sesleniyorum. Bu işte yetkili olanlar, Bakanından Başbakanına kadar, Valisinden Garnizon Komutanına kadar şapkasını önüne koyup düşünmelidir. Eğer bir siyasi partinin genel başkanı bir helikopter kazası geçiriyor ve 14-15 saat içerisinde helikopter dahi bulunamıyorsa bu Türkiye'nin ayıbıdır. Bunu burada kınıyorum. Askerlerimize, erlerimize, AKUT elamanlarımıza ve arazide gezen diğer sivil kurtarma ekiplerine teşekkür ediyorum. Onlar bizimle beraber uyumadılar, bizimle beraber bütün imkansızlıklara rağmen helikopteri aramaktadırlar, halen de arıyorlar.

Şimdi İçişleri Bakanı az önce beyanatta bulundu. Biz arazideyiz ve akşamdan beri buradayız. Kaza olduktan 2 saat sonra ben buraya intikal ettim. Hiçbir helikopter görmedik. Hiç kimse de helikopter görmedi. Hiçbir uçak da görülmedi. Ben Bakanımıza kendim sordum. Bu devlet bu kadar aciz mi, Kuzey Irak'ta, sınırlarımızda bir teröristi yürürken gösteren devlet, televizyonlara veren devlet nerede? Bir helikopteri nasıl bulamaz?''

'Uydu kanalıyla istedikleri yerde uçak düşürtüp kaza yaptırıyorlar'

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen Ergenekon davasının 2. iddianamesinde, muvazzaf olduğu dönemde Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı Teknik İstihbarat Daire Başkanı olarak görev yapan şüpheli Hasan Atilla Uğur'un yaptığı görüşmelerde suikast yöntemleri ile ilgili ilginç bir konuşma yer alıyor.

25.04.2008 tarihinde saat 20.14'de Eyüp ile yaptığı görüşmede H.A.Uğur'un "(Uydu kanalıyla istedikleri yerde istedikleri aracı bak bu yolda giden araç ta olabilir, kaza yaptırabiliyorlar, uçağı düşüttürebiliyiorlar, gemiyi batırttırabiliyorlar, bu çok özel bir Yahudi Grubun elinde evet ) Alo", "E anladım şey yapmayın yani kusura bakmayın biz de o şekilde oturmak zorunda kaldık, yanlış anlaşılmasın Savcıda" dediği belirtiliyor.

(CİHAN)