AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Ertuğrul ÖZGÜL]

Guantanamo’daki ABD’li gardiyanın, İslam’ı seçiş hikâyesi… Gardiyan Brooks, esirlerin imanı ve İslam hakkındaki tatlı konuşmaları beni derinden etkiledi diyor…





Amerika’nın Küba’daki Guantanamo Üssü’nde esir tuttuğu Müslümanların konuştuklarını dinleyen Amerikalı asker Hold Brooks, sonunda duyduklarının doğruluğuna kanaat getirerek İslam’ı seçti.

Amerikalı asker Hold Brooks, görevi sırasında diğer nöbetçi arkadaşları gibi boş vakit geçirmek yerine İngilizce konuşmayı bilen mahkûmları dinlemeyi tercih ediyordu. Duyduğu hadisler onu o kadar etkilemişti ki artık nöbet boyunca bu konuşmaların geçtiği zindanların başından ayrılmaz oldu. Bununla beraber esirlerin her türlü zulme işkenceye karşın dimdik duruşları, iman ve gelecek umutlarının hiç kaybolmaması kendisini Müslüman olmaya itti. 500 esirle uzun uzun tartışmasının ardından 2003 yılının Aralık ayında gece yarısını yarım saat geçe Kelime-i Şahadet getirerek İslam’ı din olarak seçtiğini ilan etti.

“Orada Allah’ı (c.c.) tanımanın keyfiyetini belirleyen kanunlar bulunmuyor.” İşte Fransız Le Monde gazetesi’nin muhabiri Ramy Urdan, Guantanamo’da, 500 esirle arasında geçen uzun tartışmalardan sonra Kelime-i Şahadet getirdiğinde imanın tadına vardığını söyleyen Amerikan askeri Teri Hold Brooks hakkında hazırladığı raporuna böyle başladı.

“Kelime-i Şahadet getirdiğimde saate baktım; saat 00.29’u gösteriyordu. Saati hatırlamama karşın günü tam olarak hatırlayamıyorum. Ancak 2003 yılının Aralık ayı idi.” diye Hold Brooks, İslam’a ilk girdiği ilk anları bu şekilde vasıflandırıyor. Daha sonra o gece Faslı Ahmet er-Raşidi ile İslam dini üzerine süren uzun tartışmanın ardından İslam dinine girmeye karar verdiğini ifade ediyor.

Guantanamo’ya Yeni Bir Macera Gözüyle Bakıyordu

Arizona Eyaletinde gazetenin özel muhabirliğini yapan Urdan, Hold Brooks’un Guantanamo’da İslam’a giren ilk gardiyan olduğunu belirtti.

Gardiyan asker, İslam’a giriş partisini ‘müthiş’ diye vasıflandırırken partiye birçok esirin katıldığını, bu yeni arkadaşlarının kendisine ‘Mustafa’ ismini vermeyi kararlaştırdıklarını söyledi. Ancak Brooks bu ismine daha sonradan Abdullah’ı da ekleyerek Mustafa Abdullah adını aldı.



Abdullah, ilk defa bu hapishaneye gönderilmesi kararı çıktığında, daha önce hiçbir hapishane görmemiş biri olarak yeni bir maceraya atılacağı düşüncesiyle çok mutlu olduğunu ifade ediyor. Ancak hapishaneye daha girmeden şok olmuştu. Oraya götüren yol çok korkunçtu. Hapishaneye ulaşır ulaşmaz bu parmaklıkların ardındaki kişilerin gerçekten tüm bu masraflı icraatları yapmayı gerektirecek derecede tehlikeli olup olmadıklarını içinde sorgulamaya başlamıştı.

Bütün Nöbetini Esirleri Dinleyerek Geçiriyordu

Gardiyan Abdullah, İslam’a önem vermesinin sebebini esir koridorlarında gezerken Ortadoğu, Afganistan, Filistin ve İslam hakkında duyduğu hadislere dayandırıyor. Brooks, tüm gecesini, bu konuşmaları dinleyebilmek için konuşmaların yapıldığı zindanların önünde geçiriyordu.

Abdullah’ın dediğine göre günler geçtikçe, vaktini diğer arkadaşları gibi boş şeylerle geçirmek yerine esirleri dinlemeyi tercih ettiği ve özellikle de orada beraberce yaşamak zorunda oldukları şuuruyla aralarında karşılıklı saygı ortamı oluşmuştu. Abdullah diğer gardiyanların vakitlerini porno filmler izleyerek veya masa tenisi oynayarak geçirdiklerini, onlarla faydalı bir konuda konuşmanın imkânsız olduğunu belirtti.

Abdullah şöyle sürdürüyor; “Bu hapiste, olası mümkün en kötü koşullarda en kötü mekânlarda yaşamak zorunda bırakılan insanlar gördüm. Ancak bu onların imanlarını ya da geleceğe yönelik emellerini hiç sarsmadı.”

Tanrının Varlığına İnanmıyordu

Mustafa Abdullah Guantanamo anılarını hakkında şunları söylüyor; “Guantanamo’dan önce Allah’a inanmıyordum... İslam’la beraber imanın tadına vardım. Doğru olan İslam dinidir. Dahası artık ben Allah’a hizmet eden bir kulum. İslam, mutlak haktır dindir.”

Abdullah, Fas’a gönderilen arkadaşı er-Raşidi ile de iletişim kurduğunu, onun kendisine ilham verdiğini söylüyor. Abdullah bir yayınevi anlaşma imzaladı. Bir yazarın yardımıyla şu anda tecrübesi hakkında bir kitap yazıyor. Bu kitaptan, hayatını değiştirebilmek için para kazanabilmeyi umuyor. Guantanamo esirlerine yardım edebilmek için Phoenix Üniversitesi’ndeki idarecilik görevini terk etti. Mustafa Abdullah sözlerini “İslam kâmil bir dindir” sözleriyle noktalıyor.

Amerikan Başkanı Barack Obama 7 yıl önce kurulan ve özellikle Irak Savaşı’nın başlarındaki skandallarıyla kendini duyuran Guantanamo Üssü’nün kapatılması kararına imza atmıştı. Bu karar çerçevesinde üssün bu yıl sonuna kadar kapatılması öngörülüyor.

Haber Merkezi / TİMETURK