04-15-2009, 23:08 | #1 |
Gül Bahreyn Meclisi'nde konuştu
Obama'nın Türkiye'deki mesajlarını anımsatan Cumhurbaşkanı "İslam dünyasının kendisini anlatmasının tam zamanı" dedi
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ABD Başkanı Barack Obama'nın Türkiye ziyaretinde verdiği olumlu mesajlara dikkat çekerek, ''Bu çerçevede bütün dünyanın, özellikle de Arap dünyasının, İslam dünyasının da kendi tezlerini en iyi şekilde, bölünmeden, bir bütünlük içerisinde güçlü bir şekilde seslendirmesinin tam zamanıdır'' dedi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Bahreyn Ulusal Meclisine gelişinde, Şura Konseyi Başkanı Ali bin Salih El Salih ve Temsilciler Meclisi Başkanı Halife bin Ahmet El Dahrani ve diğer yetkililer tarafından kapıda karşılandı. Meclis temsilcileriyle görüşmesinin ardından Gül, Bahreyn Ulusal Meclisine hitaben bir konuşma yaptı. Bahreyn Ulusal Meclisi'nde ilk kez Bahreyn'den olmayan birisine konuşma hakkı verildiğine dikkat çeken ve teşekkür eden Gül, iki ülke arasındaki güçlü ilişkilerin her geçen gün daha da geliştiğini kaydetti. Bahreyn Kralı Hamad bin İsa El Halife ile dünkü görüşmelerinin verimli geçtiğini anlatan Gül, ''Bahreyn ile Türkiye arasında yeni bir sayfa açıyoruz. Mevcut olan ilişkileri daha ileriye taşımakta kararlıyız'' dedi. Bahreyn'in geçirdiği reform süreciyle bölgesinde öncü bir ülke olduğunu belirten Gül, ''Unutmayın Meclis, milletin kalbi demektir. Bütün fikirlerin serbestçe tartışıldığı, herkesin düşündüğü ne varsa görüşlerini ortaya koyduğu, vatanın güçlenmesi, halkının daha iyi olması için fikirlerini paylaştığı bir mekandır. O bakımından bu çatı gerçekten çok önemlidir'' dedi. Gül, Türkiye'de de özellikle son 6-7 yıl içinde ekonomik ve siyasi alanda önemli reformlar yapıldığını anlattı. ''TÜRKİYE, AB İÇERİSİNDE İSLAM DÜNYASININ GÖRÜŞLERİNİ EN İYİ ŞEKİLDE TEMSİL EDECEK ÜLKEDİR'' Türkiye ile AB arasındaki katılım müzakerelerinin devam ettiğini hatırlatan Gül, ''İnanıyorum ki Türkiye, AB içerisinde bütün İslam dünyasının kaygılarını, görüşlerini en iyi şekilde temsil edecek, ifade edecek bir ülkedir'' dedi. Türkiye'nin Bahreyn'in bağımsızlığını ilk tanıyan ve ilk diplomatik ilişki kuran ülkelerden biri olduğunu hatırlatan Gül, ilişkileri daha ileriye taşımak için her iki tarafta da arzu ve siyasi irade bulunduğunu ve bunun ekonomik ilişkilere de yansıdığını kaydetti. Gül, iki ülke arasındaki ticaret hacminin son 5 yılda 9 kat aratarak 44 milyon dolardan 500 milyon dolara yaklaştığını, 2010 yılı sonuna kadar da bu rakamın 1 milyar doları geçeceğini açıkladı. Ticaret dışında sağlık, tarım, turizm ve enerji gibi sektörlerin de her iki tarafın yararına geliştirileceğini dile getiren Gül, bu yönde anlaşmalar imzalandığını hatırlattı Savunma alanındaki işbirliğine de büyük önem verdiğini söyleyen Gül, ''Bahreyn'in Kıbrıslı Türkler üzerindeki haksız izolasyonların kaldırılmasına yönelik çalışmalarını da takdirle karşılıyoruz'' dedi ve bu kapsamdaki karşılıklı ziyaret ve görüşmelerin önemini vurguladı. Gül ayrıca 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda Bahreyn'de yaşayan Türk çocukları kabul ederek bir geleneği sürdürdüğü için Temsilciler Meclisi Başkanı El Dahrani'ye teşekkür etti. Türkiye ve Bahreyn'in farklı medeniyetlere ve kültürlere ev sahipliği yaptığını, bu nedenle her iki ülkenin medeniyetler arası işbirliği ve diyaloga önem verdiğini belirten Gül, İstanbul'da düzenlenen Medeniyetler İttifakı İkinci Forumu'na Bahreyn Dışişleri Bakanının katıldığını anımsattı. Türkiye ile Bahreyn'in bölgesel ve uluslararası konularda ortak görüşlerde olmasından duyduğu memnuniyeti ifade eden Gül şunları kaydetti: ''Türkiye, Körfez Bölgesinin barış, istikrar ve güvenliğine son derece önem vermektedir. Türkiye olarak Körfez Bölgesine tarihi bağlarla bağlıyız. Bahreyn'in esenliği, refahı ve huzuru bizim için önemlidir. Bölgedeki tüm ilişkilerin temelinde toprak bütünlüğüne saygı, içişlerine karışmama ve iyi komşuluk ilişkilerinin bulunması gerektiğine inanıyoruz.'' - "OBAMA DİYALOGA ÖNEM VERİYOR, İSLAM DÜNYASININ KENDİNİ ANLATMASININ TAM ZAMANI" ABD Başkanı Barack Obama'nın Türkiye ziyaretine de değinen Gül, Obama'nın Türkiye-ABD ikili ilişkilerinin yanı sıra İslam dünyasına yönelik olumlu mesajlar verdiğini hatırlattı. Gül, ''ABD şüphesiz ki dünyanın en önemli ülkesidir ve onun politikaları dünyaya huzur da sıkıntı da getirmektedir. Bu bakımdan yeni Başkan'ın diyaloga önem veren politikasının değerli olduğu kanaatindeyim. Yeni Başkan dünya meselelerinde, diğer ülkelerle olan ilişkilerinde tek taraflı hareket etmeyeceğini ifade etmektedir. 'Biz karar alacağız ve bu kararı uygulamaya hepinizi çağıracağız' dememektedir. Tam tersine 'Biz önemli olaylarda herkesi dinleyeceğiz, herkesle müşterek hareket etme niyetindeyiz' demektedir. Bu, önemli bir politika değişikliğidir. Bunun, dünyada bir iyimserlik havası estirdiğini hepimizin görmesi gerekir. Bu çerçevede bütün dünyanın, özelikle de Arap dünyasının, İslam dünyasının da kendi tezlerini en iyi şekilde, bölünmeden bir bütünlük içerisinde güçlü bir şekilde seslendirmesinin tam zamanıdır. Eğer çeşitli bölünmeler, parçalanmalar varsa, bütün bunları bir an önce gidermek gerekir ki güçlü bir şekilde meseleler, görüşler neyse bunlar doğru bir şekilde aktarılabilinsin. Zaman geçmeden bunun geçekleştirilmesinin önemli olduğu kanaatindeyim. ABD Başkanı tek taraflı hareket etmeyeceğini dünyaya deklare etmiştir. Gerek NATO zirvesinde, gerekse Türkiye yaptığı ziyaretteki görüşmelerimizde biz sadece ikili ilişkileri değil, bir çok konuyu detaylı bir şekilde ele aldık. Fikirlerimizi ve düşüncelerimizi, ki bu düşüncelerin sizlerin de düşünceleri olduğuna inanıyorum, bunları güçlü bir şekilde Amerikan tarafına aktarma fırsatını buldum. Bunu bütün ülkelerin özellikle de Arap dünyasının, Körfez ülkelerinin bunları güçlü bir şekilde yapmasının tam zamanıdır'' şeklinde konuştu. -''ORTADOĞU KİTLE İMHA SİLAHLARINDAN ARINMALI" Filistin'e yönelik İsrail saldırılarında duyulan üzüntüyü de dile getiren Gül, "Filistin meselesinin çözümü, Filistinlilerin birliğinden ve bütünlüğünden geçmektedir. Filistinliler birleşmeden, bir bütünlük içerisinde olmadan kendi tezlerini güçlü bir şekilde aktaramazlar. Filistin birlik ve bütünlük içerisinde olduktan sonra çözüm de iki devletli yoldan geçmektedir'' diye konuştu. Irak'ta yaşananlara da değinen Gül, Türkiye'nin Irak'ın birlik, beraberlik ve toprak bütünlüğünün korunmasına verdiği önemi vurgulayarak, "Unutmayalım ki bölünmenin sonu yoktur. Bu bölünme, bazen etnik temel üzerinde olabilir, bazen mezhep farklılığı üzerinde olabilir. Eğer bölünme bir kez başlatılır ve bölünme savunulmaya başlanırsa, bunun sonu gelmez. Öyle olur ki küçük bir köyde aşağı-yukarı mahalle olur, bir aile içerisinde de kardeşler bölünmeye başlar'' dedi. Bölgenin istikrar ve güvenliği için atılacak doğru adımların, mevcut sorunların çözümüne önemli katkı sağlayacağını belirten Gül, bu adımlardan birinin tüm Ortadoğu'nun kitle imha silahlarından arındırılması perspektifinin canlı tutulması olduğunu söyledi. BM'nin bu doğrultuda aldığı kararları anımsatan Gül, ''Bu yönde adımlar atmaya çalışmak, bir hayal peşinde koşmak olarak görülmemelidir. Çünkü bunun hukuki meşruiyeti BM'de Birinci Körfez Savaşı'ndan sonra alınmıştır. Kitle imha silahlarına sahip olmanın hiçbir ülkeye ilave güvenlik sağlayamayacağını, aksine ilave istikrarsızlık getireceğini bilmek zorundayız. Bunu engellemek, bizden sonra gelecek kuşaklara borcumuzdur'' diye konuştu. Bölge ülkelerinin kitle imha silahlarının yayılmasının önlemesine ilişkin tüm uluslararası düzenlemelere taraf olmasını içtenlikle istediğini ifade eden Gül, İran'ın nükleer programıyla ilgili diplomatik yollardan barışçıl bir çözüm bulunması dışında bir seçeneğin düşünülemeyeceğini söyledi. Şura Başkanı El Salih ise yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Gül'ün ziyaretinden onur duyduklarını belirterek, iki ülke arasındaki ilişkilere verilen önemi vurguladı. Türkiye'nin bölgede barış ve istikrara katkı sağlayacak girişimlerini her zaman desteklediklerini belirten El Salih, Türkiye'nin sürekli bir şekilde Arap meselelerine, özellikle de Filistin meselesine verdiği desteği takdirle izlediklerini ifade etti. El Salih, Türkiye'yi Ortadoğu'da güvenlik, refah ve barışın gerçekleşmesi için olumlu rol oynayacak bir ülke olarak gördüklerini vurguladı. Gül'ün konuşmasının ardından milletvekilleri, Cumhurbaşkanı'na takdim edildi. Daha sonra Gül ve milletvekilleri anı fotoğrafı çektirdiler. Haberturk
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|