AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Ertuğrul ÖZGÜL]

Eski Genelkurmay Başka-nı Yaşar Büyükanıt'ın 32. Gün programındaki tarihî itirafları tartışma doğurdu. Görevli olduğu dönemde telefonunun dinlendiğini söyleyen Büyükanıt'a cevap veren Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, 'endişe yaşıyorduysa gereğini neden yapmadığını' sordu.



MHP'li Mehmet Şandır da, kendisinin Ergenekon mağduru olduğunu savunan Büyükanıt'a karşı çıktı: "Bazı insanların konuşma hakkı yoktur, gereğini yapmak zorundadır." Büyükanıt'ın 27 Nisan 'e-muhtırasını' kendisinin yazdığına ilişkin açıklamalarına tepki gösteren hukukçular ise darbe ve muhtıraların anayasal suç olduğunu vurguladı.


Hukukçular: Darbe ve muhtıra anayasal suç
Eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın 32. Gün isimli programda darbeleri haklı gösteren ve 27 Nisan 'e-muhtırasını' kendisinin yazdığına ilişkin açıklamaları tartışma doğurdu. Darbe ve muhtıraların anayasal düzene karşı hareket olduğunu hatırlatan hukukçular, bunun hukukî yaptırımlar gerektirdiğine vurgu yapıyor. Yargı camiasına göre, Büyükanıt'ın demokrasi anlayışı tartışmalı. Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı Avukat Sinan Kılıçkaya, Büyükanıt'ın 'gece yarısı bildirisinin muhtıra olmadığı, durum tespiti yapıldığı' yönündeki görüşüne katılmıyor. Kılıçkaya'ya göre, bu hukuka aykırı bir durum. "Kaldı ki, genelkurmay başkanlarının bu çeşit görev ve sorumlulukları yoktur." ifadelerini kullanan Kılıçkaya, Büyükanıt'ın beyanlarının Ergenekon'un varlığını gösteren delillere eklendiğini söylüyor. Eski Başsavcı Reşat Petek de bildiriye sahip çıkılmasını hukuka ve demokrasiye uygun bulmuyor. Bunun, TSK personelinin aldığı eğitimin gözden geçirilmesi gerektiğini gösterdiğini belirten Petek, "Bir yandan illegal yapılanmaya karşı çıkarken, diğer yandan demokrasiye müdahale niteliğinde bildiriyi sahiplenmesi tam bir tezat." diyor. Petek, Büyükanıt'ın açıklamalarının Ergenekon soruşturmasının sağlam temellere dayandığını bir kez daha gösterdiğini aktarıyor: "'Ben de Ergenekon mağduruyum.' diyor. Büyükanıt, Ergenekon'un illegal bir yapılanma olduğunu hiyerarşik olarak desteklenmediğini tescil etti."

RIDVAN AKAR: DAHA CESUR OLMASINI BEKLERDİM

Büyükanıt'ı Mehmet Ali Birand ile birlikte misafir eden Rıdvan Akar, emekli paşanın açıklama yaparken cesur davranamadığı görüşünde. Büyükanıt'ın kanıtlar karşısında daha cesur olmasını beklediğini ifade eden Akar, "Büyükanıt, TSK'yı ve onun prestijini koruma zorunluluğu hissetmiş olabilir. Çünkü iddialarla ortadaki belgeler birbiriyle çok örtüşüyor." şeklinde konuşuyor. Akar, Büyükanıt'ın sorulara gerekli cevapları vermemiş olmasını, "Belki yargıyı etkilemek istemedi, belki de arkadaşını korumak istedi." sözleriyle yorumladı.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım: Büyükanıt şikayetçi olmalıydı
Yasal kurullar dışında dinleme yapılması suçtur. Burada bir çelişki var, telefonunun dinlenildiğini söyleyenler şikâyetçi olmuyor. Gidip savcıya 'Benim telefonum dinleniliyor.' diyecekler. Eski Genelkurmay Başkanı da böyle bir endişe yaşıyorduysa bunun gereğini yapmalıydı.

MHP Grup Başkan Vekili Mehmet Şandır: Bazı insanların konuşma hakkı yoktur
Eski Genelkurmay Başkanı çok önemli şeyler söyledi. Ama dün bu konuların takipçisi olma görevlisiydi. O zaman 'Bu görevinizi yapmadınız mı?' diye sorarlar. Dolayısıyla biz Sayın Büyükanıt'ın söylediklerinden çok, tavrını doğru bulmadık. Bazı insanların konuşma hakkı yoktur, yapmak zorundasınızdır.

TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya: Beyanlar demokrasi sınavında pozitif değil
Emekli askerî bürokratların açıklamaları, demokrasiye katkısı olmasa bile geçmişi anlama bakımından bir veri oluşturur. Büyükanıt'ın görüşlerine katılmıyorum. Demokrasi sınavında pozitif olarak karşılanmayacak beyanlardır. 27 Nisan muhtırasının, demokrasinin herhangi bir kriteriyle örtüşmesi mümkün değil.

Genelkurmay İletişim Daire Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak: Tamamen kendi görüşleridir
TSK'dan emekli olmuş personelin kamuoyuna yansıyan görüş ve düşünceleri, tamamen o kişilerin görüşleri olup o görüşler üzerinde bizim bir değerlendirme yapmamız doğru değildir. TSK, görev alanında yasal sınırlar içerisinde çalışmalarını yürütmekte, görüş ve önerilerini ilgili makamlara iletmektedir.

NERGİHAN ÇELEN İSTANBUL