Şirket yöneticiliğini bıraktı, 'çaycı' oldu - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Ertuğrul ÖZGÜL** · 05-12-2009, 07:41

ABD'de mastır yapan eşinin her telefon açışında "Çayı özledim" demesi Esra Öztiryaki'nin hayatını değiştirdi. Yöneticiliği bırakan genç kadın, çay dükkânı açtı

Esra, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi'ni bitirdi ve çok önemli bir şirkette üst düzey yönetici oldu. Öğrenciyken tanışıp aşk yaşamaya başladığı Mutfak Kralı Tahsin Öztiryaki'nin oğlu Murat'la nişanlandı. Geçen yıl Buzada'da evlendikten sonra eşi Murat Öztiryaki, mastırını tamamlamak üzere 2 aylığına gittiği Amerika'dan her telefon açışında "En çok annemin demlediği çayları özledim" diyordu. Esra, "Demek benden daha çok çay içmeyi özledin" diyerek eşine bu sözlerden çok alındığını belli etti. Sonra durumu kayınvalidesi Zübeyde hanıma anlattı. Gelin ve kayınvalide dönüşünde genç adama ilginç bir sürpriz hazırladı. Esra çalıştığı işi bıraktı ve "çaycı" olmaya karar verdi. Kayınpederi Tahsin Öztiryaki'nin İstinye Park'taki Osmani adlı restoranının yanıbaşında "Deml-i Keyf" adlı bir çay dükkânı açtı.

HER YERDE ÇAY VAR

Türkiye'nin çeşitli yerlerinde yetişen çaylar dışında Yeni Zelanda, Tayland, Cezayir, Uruguay, Pakistan, Macaristan, Kamboçya ve dünyanın her yerinden getirttiği çaylarla her türlü "demleme" tarzını sunmaya başladı. Yaptığı işin detaylarını anlatan Esra Öztiraki, "Geliştirdiğim özgün formüllerle harmanlar yapıp kombinasyonlar kuruyorum. Sadece çay keyfi için değil sağlık amaçlı çaylar da ikram ediyoruz" diyor. Esra Öztiryaki çayın hikâyesini anlatırken masalcı abla kıvamına erişiyor ve şunları söylüyor: "Çayı 5 bin yıl önce Çinliler keşfetmiş tesadüfen. Birkaç çay yaprağı rüzgârdan uçmuş devrin İmparatoru Shen Nung'un kaynayan suyunun içine düşmüş. Adam suyu içince öyle rahatlamış ki. Hemen emir vermiş: 'Bundan böyle ben de siz de bu sudan içeceksiniz.' Böylece kulaktan kulağa dilden dile çayın namı duyulmuş Çin'de. Sonuçta çay bir gelenek olmuş." Şimdi Çin'in dünyanın 2 numaralı çay üreteni olduğunu da sözlerine ekleyen Esra Öztiryaki, konuşmasını şöyle tamamlıyor: "Birinci ise Hindistan. Aslında Türkiye de hatırı sayılır durumda ve dünya 4'üncüsü. Avrupa'ya ilk kez çayı getirip tanıştıran Hollandalı denizciler. Sonra İngilizlerin milli içeceği olmuş adeta. İngiltere'de günde 170 milyon fincan çay içiliyormuş."

İşte özel bir formül

Deml-i Keyf'in çay keyfi formüllerinden biri de şu: Yeşil kakule, mango, Nepal masala, şeftali ve tarçın çubuğunu birer tatlı kaşığı kullanarak harmanlayın. Sonra aynı miktarda Rize çayını da katıp yeniden harman yapın. Su kaynama noktasına gelince ateşi söndürüp o suyu seramik demliğe alın. Harmanı içine atın. 3 dakika sonra boğazlara, mideye, hazımsızlığa da iyi gelecek, uyku kaçırmayacak ve keyifle içilecek çayınız hazır. (Sabah)

**nazLI** · 05-12-2009, 11:14

aşk mı kıskançlık mı şimdi bu

ilginçç

05-12-2009, 07:41	#1
Kullanıcı Adı Ertuğrul ÖZGÜL	Şirket yöneticiliğini bıraktı, 'çaycı' oldu ABD'de mastır yapan eşinin her telefon açışında "Çayı özledim" demesi Esra Öztiryaki'nin hayatını değiştirdi. Yöneticiliği bırakan genç kadın, çay dükkânı açtı Esra, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi'ni bitirdi ve çok önemli bir şirkette üst düzey yönetici oldu. Öğrenciyken tanışıp aşk yaşamaya başladığı Mutfak Kralı Tahsin Öztiryaki'nin oğlu Murat'la nişanlandı. Geçen yıl Buzada'da evlendikten sonra eşi Murat Öztiryaki, mastırını tamamlamak üzere 2 aylığına gittiği Amerika'dan her telefon açışında "En çok annemin demlediği çayları özledim" diyordu. Esra, "Demek benden daha çok çay içmeyi özledin" diyerek eşine bu sözlerden çok alındığını belli etti. Sonra durumu kayınvalidesi Zübeyde hanıma anlattı. Gelin ve kayınvalide dönüşünde genç adama ilginç bir sürpriz hazırladı. Esra çalıştığı işi bıraktı ve "çaycı" olmaya karar verdi. Kayınpederi Tahsin Öztiryaki'nin İstinye Park'taki Osmani adlı restoranının yanıbaşında "Deml-i Keyf" adlı bir çay dükkânı açtı. HER YERDE ÇAY VAR Türkiye'nin çeşitli yerlerinde yetişen çaylar dışında Yeni Zelanda, Tayland, Cezayir, Uruguay, Pakistan, Macaristan, Kamboçya ve dünyanın her yerinden getirttiği çaylarla her türlü "demleme" tarzını sunmaya başladı. Yaptığı işin detaylarını anlatan Esra Öztiraki, "Geliştirdiğim özgün formüllerle harmanlar yapıp kombinasyonlar kuruyorum. Sadece çay keyfi için değil sağlık amaçlı çaylar da ikram ediyoruz" diyor. Esra Öztiryaki çayın hikâyesini anlatırken masalcı abla kıvamına erişiyor ve şunları söylüyor: "Çayı 5 bin yıl önce Çinliler keşfetmiş tesadüfen. Birkaç çay yaprağı rüzgârdan uçmuş devrin İmparatoru Shen Nung'un kaynayan suyunun içine düşmüş. Adam suyu içince öyle rahatlamış ki. Hemen emir vermiş: 'Bundan böyle ben de siz de bu sudan içeceksiniz.' Böylece kulaktan kulağa dilden dile çayın namı duyulmuş Çin'de. Sonuçta çay bir gelenek olmuş." Şimdi Çin'in dünyanın 2 numaralı çay üreteni olduğunu da sözlerine ekleyen Esra Öztiryaki, konuşmasını şöyle tamamlıyor: "Birinci ise Hindistan. Aslında Türkiye de hatırı sayılır durumda ve dünya 4'üncüsü. Avrupa'ya ilk kez çayı getirip tanıştıran Hollandalı denizciler. Sonra İngilizlerin milli içeceği olmuş adeta. İngiltere'de günde 170 milyon fincan çay içiliyormuş." İşte özel bir formül Deml-i Keyf'in çay keyfi formüllerinden biri de şu: Yeşil kakule, mango, Nepal masala, şeftali ve tarçın çubuğunu birer tatlı kaşığı kullanarak harmanlayın. Sonra aynı miktarda Rize çayını da katıp yeniden harman yapın. Su kaynama noktasına gelince ateşi söndürüp o suyu seramik demliğe alın. Harmanı içine atın. 3 dakika sonra boğazlara, mideye, hazımsızlığa da iyi gelecek, uyku kaçırmayacak ve keyifle içilecek çayınız hazır. (Sabah)

05-12-2009, 11:14	#2
Kullanıcı Adı nazLI	aşk mı kıskançlık mı şimdi bu ilginçç

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)