05-30-2009, 18:45 | #1 |
Gülen'e hava ve karadan suikast planı
Gülen'e hava ve karadan suikast planı
PKK’nın ‘Türkiye Meclisi’ yapılanmasına yönelik iddianamede ABD’de yaşayan Fethullah Gülen’e ‘havadan veya karadan’ suikast hazırlığı tesbiti de yer aldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın PKK’nın “Koma Ciwaken Kurdistan Türkiye Meclisi-Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK/TM) Yapılanması”na yönelik yürüttüğü ve üçü DTP Genel Başkan Yardımcısı 52 kişinin tutuklandığı soruşturma kapsamında ilk iddianame hazırlandı. Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edilen iddianamede örgütün Fethullah Gülen’e suikast düzenlemek istediği ileri sürülürken, Başbakan Erdoğan’ın Diyarbakır ziyareti sırasında kentte eylem yapılması yönünde talimat verildiği belirtiliyor. Sekiz kişi koordine ediyor İddianamede, Diyarbakır’da iki yıl boyunca fiziki ve teknik takibi yapılan sekiz kişilik “Yerel Yönetimler Komisyonu’nun KCK Türkiye Meclisi” adına faaliyet yürüttüğünün tespit edildiği kaydedildi. Bu komisyon üyelerinin PKK’nın kent merkezlerindeki eylemlerini koordine ettikleri, yargısal ve mali çalışma yaptıkları kaydedildi. Ayrıca Türkiye’de faaliyet yürüten KCK/TM mensuplarının, “KCK Anayasası” gereğince örgütün Avrupa sorumlusu olan Sabri Ok ile sürekli görüşme içerisinde oldukları belirtildi. (Taraf) Erdoğan’ın mitingi niye kalabalık? Yaklaşık 40 bin görüşme kaydının da yer aldığı iddianamade PKK’nın Avrupa sorumlusu olan “Amed” kod adlı Sabri Ok’un, DTP Genel Başkan yardımcıları Kamuran Yüksek, Bayram Altun ve Abdullah Öcalan’ın avukatları Şinasi Tur ve Ebru Günay ile yaptığı telefon görüşmelerine yer verildi. Ok’un, AKP’nin 29 Mart yerel seçimleri öncesinde Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda gerçekleştirdiği ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı mitingle ilgili, DTP Genel Başkan Yardımcısı Yüksek ve avukat Tur ile ilgili çeşitli görüşmeler yaptı. Ok’un,Yüksek ve Tur’a mitingin neden kalabalık olduğu yönünde sorular sorduğu ve bundan duyduğu rahatsızlığı telefon görüşmesinde dile getirdiği belirlendi. Ok’un, Kamuran Yüksek ile yaptığı telefon görüşmesinde, DTP Diyarbakır milletvekilleri Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak’ın yapılacak bazı görüşmeler için Avrupa’ya gelmesi gerektiği ve bu konuda “mazeret” bildirmemeleri gerektiğini dile getirdiği belirtildi. ABD’de yaşayan Fethullah Gülen’e suikast iddiası da “Yerel seçimlerden sonra Gülen Cemaati lideri Fethullan Gülen’e suikast düzenlenmesi teklifinin değerlendirileceği...” ifadeleriyle iddianameye girdi. Konuyla ilgili sanıklar Herdem Kızılkaya ve Hüseyin Zorlu arasında geçen telefon görüşmesi iddianameye şöyle yansıdı: Herdem Kızılkaya: Hareketi hemen yakalıyormuş. (İsrail’den alınan Heronlardan bahsediyor) Hüseyin Zorlu: Hareketi yakalıyor ve odaklanıyormuş. Yaklaşıyor, ondan sonra orada takibe alıyor, tam nereye girecek anlaşılıyor ya. Bilgi geldi, ondan sonra içinde şey vardı. Biz sağlam kaynak şey yapmışsız, FETHULLAH’la şey, falan SUİKAST. Ya uçak ya da şey karada...” Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, PKK’ya yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 52 kişi tutuklanmıştı. Başsavcılıkça hazırlanan iddianamede sanık olarak sadece Serdar Ziriğ yer aldı. Ziriğ hakkında “terör örgütüne üyelik” suçundan 10 yıla kadar hapis cezası istendi. Diğer 51 sanıkla ilgili iddianamenin önümüzdeki günlerde hazırlanması bekleniyor. “Başbakan’a yumurta attıralım” Başbakan Erdoğan’ı Diyarbakır ziyareti sırasında meydana gelen olaylarla ilgili telefon görüşmeleri PKK iddianamesine girdi: Hüseyin Yılmaz: Erdoğan’ı Diyarbakır’a sokmamak lazım Bayram Altun: Ne zaman geliyor o...., Hüseyin Yılmaz: Bu gün mü geliyor yarın mı geliyor. Mehmet Abbasoğlu: Araba nerde? Hüseyin Yılmaz: Dostum araba o ..........ordadır. Senanik Öner: Bu iki bin (2000) kişiye görev .......ısrar edin her biriniz diyelim ki iki (2) kişi getirin ne kadar eder altı bin (6000) kişi eder demi bi on bin (10.000) kişiyle mesela Başbakan’ın gelişi protesto edilse çok önemli olur (X-1/Erkek): Nasıl yapacaklar protestoyu neyle yapacaklar Senanik Öner: Herhangi bir yerde yapabilirler (X-1/Erkek): Buraları netleşmiş miydi o yarınki şeyi nasıl ....... Mehmet Abbasoğlu: ......benim önerim şeydir yani Diyarbakır da her ferdin 50’şer kişilik gruplarla korsan yürüyüşler yapsınlar, Başbakan’a yönelik sloganlar atsınlar “Katil Erdoğan Diyarbakır’dan Defol” diye ...... Diyarbakır’ın gündemini böyle şey yapsınlar. Kimisi üstüne yumurta atsın .......domates atacak mesafeyi .......ama mesafeye nasıl gelecen ya onu organize edeceksin işte çıkacak apartmana, apartmana çıkacak tak diye atacak Senanik Öner: Yetişmez Mehmet Abbasoğlu: Orda da yani şimdi orda da bide kimseye atılamasın yani bi evden yumurta attıracaksın. “Osman Diyarbakır için ne yaptı ki” PKK iddianamesine konulan telefon görüşmelerinde, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’in Başbakan Erdoğan’ı karşılamaya gitmemesi için uyarılması isteniyor. Görüşmelere göre örgüt Baydemir’den memun değil. Serdar Ziriğ: ..... Bana söyle de Osman Başkana da, Osman Başkan olduğu günden bu güne ne yapmış? Bayram Altun: Osman Serdar Ziriğ: Evet Bayram Altun: Osman çok şey yapmış ya, Serdar Ziriğ: Ne yaptı mesela? Bayram Altun: .............. Serdar Ziriğ: Ne yaptı? Bayram Altun: Yiğidi öldür hakkını yemeyelim. Serdar Ziriğ: Ne yaptı? Söyle peki şunu yaptı de. Bayram Altun: Kim Serdar Ziriğ: X Bayram Altun: Osman’ı da.. ....... saldırtacaksın yani Serdar Ziriğ: Saldırtmayacağım ne yaptı yani ben onu öğrenmek istiyorum. Bayram Altun: Yaptı .. yapmış bi şeyler .... Serdar Ziriğ: Ney? Bayram Altun: Ne bilim bi sürü şey yapmış yani. Serdar Ziriğ: Ney ney ............ bi tanesini de görelim hadi bir sürü şey yapmış bi sürü şey yaptı diyene kadar de ki şunları şunları şunları yapmış. Bayram Altun: ............... Serdar Ziriğ: Ney ney? Bayram Altun: .................. görmüyorsun Diyarbakır’ın çehresi değişmiş yani Serdar Ziriğ: Diyarbakır’ın çehresini değiştiren Osman değil ki Osman ne yaptı bana onu söyle. Tatlıses’e konser yasağı iddianamede İddianamede PKK’nın türkücü İbrahim Tatlıses’e Avrupa’da konser yasağı getirdiği, bu yasağın kaldırılmasına yönelik yapılan girişimlerle ilgili telefon görüşmeleri de yer aldı. Hüseyin Zorlu: İbrahim TATLISES’in görüşmek istiyormuş Nadir: Ne diye? Hüseyin Zorlu: Almanya’da, hani arkadaşlar ona konser yasağı koymuşlar ya, yasağın kalkması ile ilgili biz kimle görüşelim? Avrupa’mı burada mı? Biz muhatapları ile görüşmek istiyoruz demiş. Herdem Kızılkaya: Vereceksin bize tam 10 milyar dolar hıııııııhııııı Hüseyin Zorlu: Ya onlar bir miktar şey hazırlamışlar. Yani ceza şeyimizi verelim, paradır yav bir miktar verelim, bir şeylere hazırlar. Yani öyle bir şeye hazırlar, para ......falan hani Avukat: Öcalan’dan hep fırça yiyiyorum “Amed” kod adlı Sabri Ok’un, Abdullah Öcalan’ın avukatı Ebru Günay ile Mart 2009’da yaptığı bir telefon görüşmesi de iddianameye kondu. Avukat Günay, Öcalan’la görüşmelerinde “sıkça kendisinden fırça” yediğini anlattığı ifade edildi. Sabri Ok: Sana kızmadı mı Ebru Günay: Ben hızlı konuşuyorum, fırça yiyorum, ondan sonra bu defa niye iyi özetlemedin, özetlemiyorsun, niye kısa cümlelerle formüle etmiyorsunuz diye fırça yiyorum, ben anlamadım ki habire fırça yiyip duruyorum ben. Yalçınkaya’dan ‘kapattıracak’ kabul AKP kapatma davası iddianamesinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e siyasi yasak getirilmesine gerekçe olarak Gül’ün Fethullah Gülen’in yurt dışındeki okullarına destek vermesini gösteren Yargıtay Başsavcısı Abdurrrahman Yalçınkaya bu okullarda okuyan öğrencileri dün makamında kabul etti. Yedinci Türkçe Olimpiyatları için Türkiye’de bulunan Fethullah Gülen cemaatinin Kırgızistan, Kenya, Madagaskar, Finlandiya, Tacikistan ve Gürcistan’da açtığı okullarda okuyan 12 öğrenciyi başsavcılık makamında kabul eden Yalçınkaya’nın sıcak geçen görüşmede öğrencilere Türkçe’yi nasıl öğrendiklerini sorduğu ve güzel Türkçeleri nedeniyle tebrik ettiği öğrenildi. Aynı Yalçınkaya kapatma davası iddianamesinde Gül’e siyasi yasak isterken şu gerekçeyi ileri sürmüştü: “Laik devlet yapısını değiştirerek yerine dini kurallara dayalı bir devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurmak suçundan hakkında dava açılan Fetullah GÜLEN isimli tarikat liderinin yurt dışında kurduğu okullar bir ticari şirket olarak değerlendirilip temas ve işbirliği yapılması, Abdullah Gül’ün Dışişleri Bakanı olduğu dönemde Bakanlığın genelgesi ile Büyükelçi-liklerimizden istenmiştir.” (Taraf)
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|