AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Ertuğrul ÖZGÜL]

CHP'li Kılıçdaroğlu, Taraf'da yayınlanan “AKP ve Gülen'i Bitirme Planı” başlıklı haberde yer alan belge hakkında açıklama yaptı. İşte olaya CHP'nin bakışı:

'Belge sahte de olsa doğru da olsa Başbakan gereğini yapmak üzere harekete geçmeli'

CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Taraf Gazetesi'nde yayınlanan “AKP ve Gülen'i Bitirme Planı” başlıklı haberde yer alan belge sahte de olsa doğru da olsa Başbakanın gereğini yapmak üzere harekete geçmesi gerektiğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, “Eğer sahte ise Sayın başbakanın çok daha aktif bir şekilde bunun gereğini yapmak üzere harekete geçmesi gerekiyor. Doğru ise de gereğini yapmak üzere harekete geçmesi gerekiyor. İki halde de Sayın Başbakanın verdiği sözün arkasında duracağını, umuyoruz ve diliyoruz”dedi.

Kılıçdaroğlu, eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın Başbakanla Dolmabahçe'de yaptığı görüşmeye ilişkin sözlerini “Elbette bir başbakanla bir genelkurmay başkanı devlet meselelerini görüşmüş olabilirler. Ama bu görüşmenin izdüşümleri devlet arşivlerine yansır” sözleriyle değerlendirdi.

CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Taraf Gazetesi'nde yayınlanan “AKP ve Gülen'i Bitirme Planı” başlıklı haberde yer alan belge sahte de olsa doğru da olsa Başbakanın gereğini yapmak üzere harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, “Eğer sahte ise Sayın Başbakanın çok daha aktif bir şekilde bunun gereğini yapmak üzere harekete geçmesi gerekiyor. Doğru ise de gereğini yapmak üzere harekete geçmesi gerekiyor. İki halde de Sayın Başbakanın verdiği sözün arkasında duracağını, umuyoruz ve diliyoruz” dedi. Kılıçdaroğlu, eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın Başbakanla Dolmabahçe'de yaptığı görüşmeye ilişkin sözlerini “Elbette bir başbakanla bir genelkurmay başkanı devlet meselelerini görüşmüş olabilirler. Ama bu görüşmenin izdüşümleri devlet arşivlerine yansır”sözleriyle değerlendirdi.

Kılıçdaroğlu, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Ercan İpekçi ve Sabah-Atv grevcilerini kabulünde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Genelkurmay Başkanlığı'ndan, Taraf Gazetesi'nde yer alan “darbe planı” belgesiyle ilgili yapılan açıklamanın hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, bu sürecin sağlıklı gelişebilmesi için öncelikle basına uygulanan sansürün kaldırılması gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, “Madem ki özgürce tartışacağız, o zaman bu süreçte bu yasak kaldırılacak ve insanlar özgürce tartışacaklar. Bu süreç açılmalı. Belgenin sahte olup olmadığı, belgenin birileri tarafından oraya konulup konulmadığı, bu sağlıklı tartışma sürecinde ancak ortaya çıkabilir. Bu süreci laboratuarlarda yapılan çalışmalar, deneyler, kriminal çalışmalar destekleyebilir. Ama bu yasağın ivedilikle kalkması gerekir diye düşünüyorum.”dedi. Kılıçdaroğlu, “Başbakan belgeyle ilgili gereğini yapacağım diyor, gereği ne olabilir, Genelkurmay Başkanını mı görevden alacak?” şeklindeki bir soruya ise “Sayın Başbakan bu tartışma süreci sonunda eğer gerçekten birileri tarafından bu belge, sahte olarak üretilsin ya da doğru olsun. İki halde de gereği yapılmalı. Eğer sahte ise Sayın başbakanın çok daha aktif bir şekilde bunun gereğini yapmak üzere harekete geçmesi gerekiyor. Doğru ise de gereğini yapmak üzere harekete geçmesi gerekiyor. İki halde de Sayın Başbakanın verdiği sözün arkasında duracağını, umuyoruz ve diliyoruz.”karşılığını verdi.

“DOLMABAHÇE GÖRÜŞMESİ DEVLET ARŞİVLERİNDE OLMALI”

Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ile Dolmabahçe'de yaptığı görüşmeyi “Dolmabahçe devlet işidir” diyen eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın sözlerini de değerlendirdi. Bir başbakanla bir genelkurmay başkanının elbette devlet meselelerini görüşmüş olabileceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Ama bu görüşmenin izdüşümleri devlet arşivlerine yansır. Kişilere özgü, ölünceye kadar, açıklanmayacaktır diye bir kavram sağlıklı çalışan bir devlet yönetimlerinde olmaz. En azından Sayın Büyükanıt'ın kendisinden sonra gelen genelkurmay başkanına bu görüşmelerin içeriğini ve ayrıntılarını anlatması gerekir. Madem devlette devamlılık dediğimiz bir kavram vardır, devlet kişilere özgü olarak büyümez ve küçülmez, kişilere özgü olarak bilgilenir ya da bilgilenmez diye bir kavram yoktur. Devletin bütün kurumlarının çalışma tarzları, belgeleri devletin arşivlerinde olur. Devletin bürokrasisi taşır. Devletin hafızası, devletin bürokrasisinde olur. Kişilerin hafızaları, devletin hafızaları demek değildir. Bu görüşleri açıklamayabilirler. Ama o zaman bu görüşmelerin ayrıntılarının devletin arşivlerinde yer almasını sağlarlar”diye konuştu.

“MİZAH UNSURU OLARAK KABUL EDİYORUM”

Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'a yönelik “Belgeleri alnına çivilerim” sözü nedeniyle kendisi hakkında dava açıldığının ve bir AKP milletvekilinin de bu sözleri tehdit unsuru olarak gördüğünün hatırlatılması üzerine de “Bunu bir mizah unsuru olarak kabul ediyorum. Herhalde ilgili AKP milletvekili de mizah yapmıştır. Bu mizahın cumhuriyet savcıları tarafından ciddiye alınmasını da anlamış değilim” dedi.

MHP'Lİ VURAL: BÖYLE BİR BELGE KABUL EDİLEMEZ

MHP Genel Başkan Vekili Oktay Vural da böyle bir belgenin kabul edilemez olduğunu söyledi. "Gerçekten böyle bir belge var mı yok mu, orada hazırlanmış bir belge yoksa bu belgenin TSK'da hazırlandığına ilişkin bu komployu yapanlar kimler, bütün bunların açığa kavuşturulması gerekir." diyen Vural, "Bu yönüyle bakıldığında siyasal mücadele elbette siyasi partiler tarafından yapılmalıdır. Ama Genelkurmay Başkanlığı ve hükümet nezdindeki bu gelişmeler maalesef basın yoluyla tartışılır hale geliyor. Bu da meselenin siyasileştirilmesi isteğini ön plana çıkarıyor." şeklinde konuştu.

Vural, askeri siyasete bulaştıran bu tür girişimlerin hem demokrasi hem TSK'yı yıprattığını söylerken, böyle bir konunun kabul edilemez olduğunu söyledi. Vural, belenin hangi amaçla hazırlandığının Genelkurmay tarafından açığa çıkartılması gerektiğini vurguladı. "Böyle bir belgeyi kim hangi amaçla hazırlamıştır. Bunların açığa çıkartılması lazımdır." diyen Vural, şöyle konuştu: "Bu belge Genelkurmay da hazırlanmadıysa, TSK'yı yıpratmak, asker-sivil ilişkileri gerilimi ekseninde Türk siyasetini yeniden dizayn etmek isteyenler tarafından mı hazırlandı, bunların açıklığa kavuşması lazım. Böyle bir mağduriyet edebiyatına, sanki birileri hukuk dışında kendileriyle uğraşıyormuş gibi bir edebiyatı kullanmak için bir yerlerde hazırlanmışsa bunları ortaya koymak lazım. Bu belge bir yerlerde hazırlanmışsa o kişinin belgeleri arasına nasıl girmiştir, bunu açıklığa kavuşturmak lazım. Bu belge orada bulunup nasıl bir gazeteciye verilmiştir, bunların açığa kavuşturulması lazım. Bu belgeler gizli değil mi? Kim servis etmiştir, hangi amaçlar için, bunların açıklığa kavuşturulması lazım. Bu soruları sormak için de belki de yayın yasağını ortadan kaldırmakta fayda var."



(CİHAN)

[FarukARSLAN.]

Çirkin komplo olarak nitelendirilen "İrtica ile mücadele planı" tartışmalarında CHP ilginç bir tutum sergiledi. Erdoğan, Baybuğ görüşmesi ve AK Parti grup toplantısında Başbakan Erdoğan'ın verdiği net mesajları değerlendiren CHP'li Onur Öymen, tepkileri erken bulduğunu öne sürdü ve resmen hükümeti suçladı... İşte Öymen'in şok eden sözleri:

CHP, 'ÇİRKİN KOMPLO'DA SUÇLUYU BULDU

-Tepki göstermeden önce aklın süzgecinden geçirmek lazım. Tepkiyi erken buluyoruz ortada bir araştırma yapılmış değil. Sanki TSK böyle bir çalışma içindeymiş gibi yansıttılar.

-Genelkurmay Başkanlığı çalışmanın izine bile rastlanmadığını açıkladı. Araştırma yapıldığı anlaşılıyor. Başbakanın dava açıyoruz demesi erken. Kimi suçlayacaksınız, davayı kime açacaksınız. Gerçekse elbette ki gereken yapılır. Aynı duyarlılığı ana muhalefet partisine karşı sahte belgeler düzenlendiğinde de göstermesi gerekiyordu.

-Erdoğan Başbuğ görüşmesi... Keşke bu görüşmeden önce Başbakan konuşmasaydı. Sanki gerçek olabilme ihtimalini gözlediği izlenimini verdi. Bu yapılan, akla uygun geliyor mu? Sayın Başbakan'ın bu gibi görüşmeler hakkında kamuoyun bilgi verme durumu yoktur. Bir kısmını mezara kadar götüreceğini söylüyor. Ama şeffaflık önemli, bunları açıklamalı. Genelkurmay'ı töhmet altında bırakan yayınlar yapıldı. Bunları hatırlıyoruz. TSK'ya sahip çıkmak herkesin görevidir.

-Belge gerçek olsa bile... İhtimaller üzerinde konuşulmaz ama doğruysa bile bunu genelkurmaya mal etmenin bir anlamı yoktur. Bunu vesile ederek genelkurmayı yıpratma çabası düşündürücüdür. Asılsız olması ihtimali yüksek belgelere bakarak kurumları yıpratmamak gerek. Bizim yandaşlarımıza karşı bize tertipler yapılacak, bir iki gün sonra belge geliyor. Bizim serin kanlı davranmak gerek. Suç işleyen varsa, bunun tespit edilmesi gerekiyor. Başka durumlarda da Başbakan'ın aynı duyarlılığı sergilediğini göremedik. Hükümet, yargının özgürce çalışmasını sağlamak ve sonucu beklemektir. Bizim hükümetten beklediğimiz serin kanlı davranması ve şeffaflık içinde konuların araştırılmasıdır. Sahte belgeler düzenleyerek kurumları yıpratmak isteyenlere gereken cezaları vermektir.




habervaktim.com

[Ertuğrul ÖZGÜL]

Baykal: Konu derhal aydınlatılsın
Baykal, "irtica planı" iddialarına ilk kez grup toplantısında değindi. "Konu derhal aydınlatılsın" diyen Baykal, "eğer belgeler sahteyse o zaman herşey değişecek" dedi.

Taraf'ın ortaya çıkardığı "İrtica Planı" iddiaları hakkında ilk kez konuşan CHP lideri Baykal, "belgeyle ilgili gerçek derhal ortaya çıkarılmalıdır" dedi. Konunun takipçisi olduğunu belirten Baykal, kendileri hakkında da bir çok iddia ortaya atıldığını ancak hepsinin fos çıktığını kaydetti. Baykal, "Oyun içinde oyunlar, tezgahlar sahte çalışmalar büyük imkanları kullanarak yapılan bu çalışmaları biliyoruz. Ergenekon davası sürerken ortaya çıkarılan belgelerin de bu nedenle ortaya atıldığını da biliyoruz" dedi.

Başbuğ'un Hürriyet'e yaptığı açıklamayı memnuniyetle karşıladıklarını belirten Baykal, "şimdi bunu Genelkurmay böyle bir belgeyi yaptı mı, yapmadı mı? Dün yapılan açıklamaları bu bağlamda olumludur. TSK gerekeni yapar hiç kimsenin kuşkusu olmasın" dedi.

Baykal, konunun derhal aydınlığa kavuşturulması gerektiğini belirtirken, "Eğer bu belgeler sahte çıkarsa Türkiye'de herşeyin yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu ortaya çıkar" diye konuştu.

timetürk.com