07-20-2009, 15:35 | #1 |
sen/yüreğimdeki coğrafyanın güneşe bakan yanı...
Ben hiç seni dudaklarıma yazmadım ki / sadece yüreğime içirdim gözlerinin tüm renklerini Zaman; yokluğun Mekan; sensizlik.. Yazan; ben.. Yaşayan; ben.. Köklerime iliştirilmiş ayrılığı kutsadım yine. Toprak baharın gelinliğini giymeye hazırlandığı şu zamanda ben yine bana dar gelen ayrılığın libasını biçtim yüreğime. Susmayı denedim suskunluğunun bana denk gelen diliminde. Susamadım / Harf harf kanattım içimin yeni bitme filizlerini. Sesini çektin kuyularımdan.. Debisini yitirmiş bir nehir kadar yaralıyım ben. Çocukluğumun siyah beyaz fotoğraflarına düştü hecelerim. Benim hiç tahtadan yapılmış arabam olmamıştı küçüklüğümde.. Keza şimdi yüreğimin yaralarını saracak bir limanım yok ömrümün gençliğinde. Şimdi sevda kapılarımın hepsi üzerinden kilitli. Durmak bilmeyen bir yara gözlerin.. Dönmeyeceksin biliyorum gittiğin yerden.. Dönme sakın.. Ben seni sensiz yaşatacak kadar büyük sevdim bozkır topraklarımın en yeşil zemininde.. Ben seni yaşamadım ki / Sadece gözlerinden cümle bir kurdum hayat romanına.. Ben seni saramadım ki / Sadece gülüşlerinden bir baharı çizdim karakış sahifelerime.. Ellerimle bir umutla ektiğim güller soldu artık. İçtiğim sularözlediğim duraklar unutuldu. Sesin kaybolmuş tüm şarkılarda.. Söyle hadi bu sensizliği hak edecek kadar ne yaptım sana. İç cebimde reddedilmiş yüzümün suretini ararken hangi katil beni nüfusuna kabul eder ki. Hangi geçmiş beni karanlığında gusleder ki ? Ve hangi toprak hangi su temize çeker ki ayrılığın kirlerini ? En zoru susmak biliyor musun. Tıpkı senin yaptığın gibi. Susarak bendeki seni alma cesaretini bulmuşken kendindeneden beni öldürmeyi teklif etmiyorsun ellerine.. Bir masaldan ibaret olmayan Elif’imizi gözlerime gömecek bir mezar aramaktan vazgeçmeyeceksin biliyorum. Yüreğimin tüm toprakları benim yaralarımın cesetleriyle dolu iken kalbimin infazı gecikmekte biliyorum. Bu arada sakın satırlarımı yanlış anlama. Ben seni beni bende öldürme hevesi güden bir katil olarak iz’an etmiyorum. Ben sadece kendimin tuttuğu bir katilin suretini arıyorum gözlerimde. Cesedim kurtlanmadan cümlelerimde intihar ediyorum… Kollarım sen kadar güçsüz.. Yaralarım ben kadar yamalı.. Seni özlemin en hararetli zamanında iken ben Sen içindeki beni susturmaya yelteniyorsun.. Beni öldürmeye teşebbüs edenlere göz yumuyorsun.. Durma / devam et.. Dedim ya ben seni sensiz yaşayacak kadar büyütmüştüm seni.. Ha sensiz ha senli.. Dudaklarımda en büyük anlamdın sen.. Yüreğimdeki coğrafyanın güneşe bakan yanıydın sen.. Ve ben.. Bir de mavi deniz.. Unutmayacağız seni sen bizi unutsan da.. Ve de unutturmayacağız seni… Ne satırlar seni bırakacak.. Ne de bu yürek… Sen / Yüreğimdeki coğrafyanın güneşe bakan yanı.. Gözlerine perde çekmekle güneşi silemezsin yüreğinden.. Sen / Dudaklarımla kurabildiğim en geniş en büyük anlam.. Dudaklarına suskunluğu mıhlayıp Susmakla yüreğindeki beni bitiremezsin… " Sen beni yabancı ellere yar etsen de… Ben seni sonbaharlara gelin etmeyeceğim… Sen / Yüreğimdeki coğrafyanın güneşe bakan yanı.. Güneş varoldukça Dudaklarımda kurabildiğim en büyük anlam olarak kalacaksın / yaşayacaksın.. İsmail SARIGENE
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
07-20-2009, 20:30 | #2 |
Şiirin konusu içeriği güzel fakat ben yine de kafiyeli hece ölçüsü olan şiirlerden yanayım
|
|
07-20-2009, 22:49 | #3 |
şimdi yüreğimin yaralarını saracak bir limanım yok ömrümün gençliğinde
paylaşım için teşekkürler |
|
07-20-2009, 23:07 | #4 |
Susmayı denedim suskumluğunun bana denk gelen diliminde..
Sesini çektin kuyularımdan..... Teşekkürler güzel bir şiirdi..(+) |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|