AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Ömer Bekir]

çok önemli ve her müslümanın muhakkak bilmesi gereken meselelerden birisidir

Özürlünün Abdesti:

Devamlı burun kanaması, idrar tutamama, yaranın devamlı kanaması, devamlı yellenme, hayız ve nifas dışında kadınlarda daimi akıntı gibi, abdesti bozan hastalıklara özür denir.


Özürlü Kimdir:

İki namaz arasında;
Örneğin: Öğle namazı vaktinin girdiği andan itibaren ikindi namazının vaktinin girmesine kadar olan zaman içerisinde yukarıda zikrettiğimiz özürlerden abdest alıp öğle namazını kılacak kadar bir zaman bile beri(uzak) olamayan kişidir.

Görüldüğü gibi bir kişiye özürlü denilebilmesi için özrünün iki namaz arasını tamamen kaplaması gerekir.
Buna "Hakiki isti'ab (gerçek kaplama)" denir.

Veya bu süre içerisinde bir müddet kesilse de bu müddet zarfında abdest alıp o vaktin namazının kılmanın mümkün olamaması da kişiyi özür sahibi yapar.
Buna da "Hükmi isti'ab (hükmen kaplama)" denir.


Özürlünün Hükmü:

Her namaz vakti için abdest alır. Aldığı abdestle o vakit içinde özürlülük kendisiyla sabit olan özrün dışında abdesti bozan yellenme, küçük abdest gibi yeni bir şey meydana gelmedikçe dilediği kadar farz, vacip, sünnet, eda ve kaza namazı, Cuma ve bayram namazı kılabilir, Kabe'yi tavaf edebilir, Kur'an-ı Kerim'i tutabilir.

Özürlünün abdesti, abdest aldığı bu vaktin çıkmasıyla bozulur. Yeni namaz vakti için vakit girdikten sonra tekrar abdest alması gereklidir.
Bir yaradan devamlı kan akması sebebiyle özürlü olan kişinin, bu kanın bulaştığı elbiseyle namaz kılması caizdir.

Buraya kadar anlatılanlar bir kimsenin özürlülüğünün sabit olması için bulunması gereken şartlardır.
Özürlülük sabit olduktan sonra özrün, sonraki vakitte bir defa bulunması, kişinin hala özürlü sayılması için yeterlidir.


Mesela: Öğle vakti boyunca devam ettikten sonra ikindi vakti içerisinde, sadece bir defa kan gelmesi, özrün devamı için kafidir.
Tam bir namaz vakti; yani bir namaz vaktinin başından sonuna kadar özür kesilmedikçe kişi özürlü olmaktan çıkmaz, kesilirse çıkar.


Özürlü İle İlgili Meseleler:

Öğle ezanı okunmadan önce bir kimsenin kolundan kan akmaya başlasa, öğle namazı vakti girdikten sonra da devam etse, bu kişi ne yapmalıdır?
a) Önce akıntıyı herhangi bir yolla durdurmaya çalışmalı. Akıntıyı durdurmaya muvaffak olursa, abdest alıp namazını kılar.
b) Akıntıyı durdurmaya muvaffak olamazsa, öğle namazının vaktinin çıkmasına az bir zaman; yani abdest alıp namazı kılacak bir vakit kalıncaya kadar bekler. Sonra akıntı devam etse de abdest alıp namazını kılar.
c) İkindi ezanı okunduğunda akıntısı kesilmeyen bu kişi özürlü kabul edildiğinden akıntıyla beraber kıldığı öğle namazı geçerlidir.
İkindi namazı için vaktin sonunu beklemesine gerek yoktur. Vakit girdikten sonra abdest alıp namazını geçiktirmeden kılar.

kısaca toparlamak gerekirse:
bir yerinden kan veya irin vs. gelen kişi önce o kanı akıntıyı durdurmaya çalışır durdurabilirse zaten özürlü sahibi olmaz abdestini alıp namazını kılar.
Fakat durduramazsa ve öğle ezanından önce kanamışsa öğle vaktinin çıkmasına az bir zaman kala ikindi vaktine yakın bir zamanda yani bir abdest alıp namazını kılacak kadar bir vakit kalasıya kadar bekler ve akıntı devam etse bile abdestini alır ve ikindi vakti girmeden hemen öğle namazını kılar.
ikindi vaktinin girmesi ile birlike akıntı kesilirse o kişi özür sahibi olmaz, fakat ikindi vakti girdiğinde bir miktar akıntı gelse bile o kişi artık özür sahibi olmuş olur yani bir kişi özür sahibi olabilmesi için o sahip oluğu özrün üzerinden bir vakit geçmesi ve diğer vaktin girmesi gerekir.
özür sahibi kişinin aldığı abdest diğer vaktin girmesi ile bozulur ve vakit girdikten sonra tekrar abdest alır bundan sonra artık yeni giren vaktin sonunu beklemesine gerek kalmadan namazını geçiktirmeden hemen kılabilir..


Rûhul Furkan Tefsiri-Mahmud Ustaosmanoğlu(k.s)

A.Mahmut Ünlü-Abdest risalesi

Ömer Nasuhi Bilmen-tefsir kitabı(Mehmet Talû sadeleştirmeli)

[redyellow]

Teşekkürler, güzel bilgiler.