AK Gençliğin Buluşma Noktası
Protesto Tüm protestolarımızı burada paylaşıyoruz. Küfür ve hakaret etmek yasaktır.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 11-19-2009, 20:08   #1
Kullanıcı Adı
rıfat gökalp
Thumbs down ENCÜMEN-İ DANİŞ,Ergenekon'un ÜST KURULU Mu?







ENCÜMEN-İ DANİŞ ERGENEKON'UN ÜST KURULU MU?




ETÖ'nün son dalgasında gözaltına alınanlara 'Encümen-i Daniş' hakkında soru sorulduğunu üç gündür gazeteler yazıyor. Peki Encümen-i Daniş nedir? Ergenekon'un üst kurulu mu? Üst düzey bürokratların arkadaş toplantısı mı?





PANİĞİN NEDENİ OPERASYON KORKUSU MU?



Encümen-i Daniş üyelerinin bir anda paniğe kapılması ve bugüne kadar medyada boy göstermeyen emekli Genelkurmay Başkanları dahil, farklı ağızlardan açıklama yapılması "bir operasyon korkusu mu var" sorusunu gündeme getirdi.



Çünkü Encümen-i Daniş oldukça esrarengiz bir kurum ve üyelerinin Ergenekon'ün üst düzeyiyle çeşitli kontaklarının olduğu biliniyor.



Özellikle Genelkurmay içindeki 1 numara olduğu iddiaları medyaya yansıyan Org. Karadayı'nın, "üyelerinin çok titizlikle seçildiği" cümleleri, "seçicinin kim olduğu" sorusunu akla getiriyor.



Tetikçiler, kurumlarla kontak kuranlar ve ideologlardan oluştuğu belirtilen Ergenekon yapılanmasının, fikir kulübü denilebilecek ayağının Encümen-i Daniş olduğu da iddilar arasında.





Fehmi Koru (Taha Kıvanç)



Erk arıyorsanız, Encümen-i Daniş'i takdim ederim


Son dalgayla gözaltına alınanlara 'Encümen-i Daniş' hakkında soru sorulduğunu yazdı gazeteler. Dikkatinizi çekmişse merak da etmişsinizdir. Çok meraklılarınız arasından beni ayıplayanınız çıkmışsa sevinirim.



Geçen yılın başlarında bazı komutanların birbiri ardına itirafları medyaya yansıdığında bu işin arkasında başka bir iş olacağından duyduğum kuşkuyla yazdığım Kulis'in başlığı 'İtiraf mevsimi' idi. Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun görev süresi biterken yerine Org. Hilmi Özkök gelmesin diye katlandığı zahmeti yazmıştı bir meslektaş...



Kıvrıkoğlu'nun "Bu açıklamaları yapmaya bir-iki eski bakan da beni teşvik etti" dediğini işitince şunları yazmıştım: "Encümen-i Daniş'ten arkadaşları olmalı o eski bakanlar... Belki de, bu tarzda bir çıkışı Encümen-i Daniş olarak planlamışlardır... / Yoksa hiç duymadınız mı Kıvrıkoğlu'nun da içinde yer aldığı, bazı eski politikacılar ve akademisyenlerden oluşan Encümen-i Daniş'i... / Ben onu anlatmaya başlayana kadar 'Neden?' sorusu üzerinde düşünün derim."



Şimdi fark ediyorum ki, o günlerde verdiğim anlatma sözünü tutmamışım.



Oysa Encümen-i Daniş bir zamanların kudretlularının ileri yaşlarda da güç politikası oynamalarını sağlayan kuruluşun adı.



'Kuruluş' dediysem "Üyeleri kimlerdir?" merakından kurtulmak için Dernekler Masası'na müracaat ederek cevap alabileceğinizi sanmayın. Herhangi bir merkezi de yok bu kuruluşun... Ancak kendileri fena halde varlar. 15 günde bir toplanıyor ve ülkenin durumunu görüşüyorlar. Genel Sekreterin kaleme aldığı raporu Başkanın imzasıyla seçtikleri devlet yöneticilerine gönderiyorlar.




Süleyman Demirel ile Ahmet Necdet Sezer Çankaya Köşkü'nde otururlarken onlara gönderirlermiş, başbakanlara da... Sezer "Aksatmadan gönderin" demiş, gönderileni okur ve gereğini yerine getirirmiş...




Öğrendiğime göre, Encümen-i Daniş'in 'mektup arkadaşı' listesinde Abdullah Gül ile Tayyip Erdoğan yok... Herhalde Meclis Başkanı Köksal Toptan ile Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ'a gidiyordur raporları...



Eski başbakanlar, bakanlar, genelkurmay başkanları, kuvvet komutanları, sefirler, tanınmış bürokratlar, bazı üniversite hocaları... 40 kişiyle sabit tuttukları, ancak ölümle boşalan üyeliklerine mevcutların tamamının onayıyla yeni isim seçen kuruluşun üyeleri hep devlette üst düzey görev yapmış insanlar...



Moda Deniz Kulübü'nde iki haftada bir yapılan toplantılarına katılım genellikle yüksek oluyor...



Çok çok uzun yıllar önce toplantı mekânlarına tesadüfen uğrayıp bu kadar önemli simayı birarada gördüğümde merakım tutuşmuştu. Aradım, o zaman yazdığım Encümen-i Daniş yazımı bulamadım. Ortalıkta dönmekte olan garipliklerin kaynağını keşfettiğimi düşünmüştüm o gün; şimdiden geçmişe bakınca fazla hatalı düşünmediğim anlaşılıyor...


Sağolsun, dönemin başbakanı Tansu Çiller 40 kişi adına önemli bir şahsın imzasıyla kendisine gönderilen mektubu 1995'te basına sızdırmıştı da Encümen-i Daniş adıyla bir kuruluşun varlığını geniş kitleler o vesileyle öğrenmişti.



"Uzun zamandan beri açıkça ve pervasızca, anayasaya dayalı demokratik ve laik düzenimizi kökten tahrip etmeyi ve yerine şeriata dayalı devlet düzenini zorla uygulamayı amaçlayan beyan, eylem ve davranışlara girildiği görülmektedir" diye başlıyordu mektup ve "Türkiye'yi temelinden yıkmak, ülkeyi ve milleti bölmek isteyen sorumsuz kurum ve kişilere karşı şu yasal, idari ve yargıya yönelik ciddi tedbirlerin alınmasını öneririz" diye devam etmekteydi.



İstedikleri, öncelikle Kur'an Kurslarının yaygınlaştırılmaması, İmam Hatiplerin sayısının da azaltılmasıydı.



1995'te talep ettiklerinin hayata geçirilmesi için 28 Şubat post-modern darbesinin yaşanması gerekti. Ülkeye 28 Şubat sürecini yaşatan komutanların hepsi, istisnasız hepsi, Encümen-i Daniş'te üye olarak hizmet veriyorlar bugün...



DP iktidarının daha en başlarında garip bir-iki icraatı vardır; meselâ Milliyetçiler Derneği'nin kapatılması... O icraatların Encümen-i Daniş üyelerinin Bayar ve Menderes ikilisine gönderdikleri mektupların sonucu olduğu anlaşılıyor.



Yakın zamanların en önemli -fakat akim kalmış- eylemlerinden biri de,
Turgut Özal'ı cumhurbaşkanı seçtirmeme girişimiydi. Encümen üyeleri aralarından Fethi Çelikbaş'ı aday göstererek seçimi kilitlemeyi düşündüler; bunu yaptılar da... Özal onlara rağmen seçildi.





2007 yılında yaşanan 367 saçmalığı ile cumhurbaşkanlığı seçiminin kilitlenmesinde oynadıkları rolü bilmiyoruz; ama tahmin edebiliyoruz.



Tarihini 1800'lü yıllara kadar dayandırıyor, yakın tarihini bile Atatürk'ün silâh arkadaşlarıyla başlatıyorlar, ama Encümen-i Daniş'in bir 'erk' (yoksa 'ERKE' mi demeliydim?) haline gelişi Fahri Korutürk dönemiyle başlıyor. 1980 sonrasının bir ürünü Encümen-i Daniş, 1980 sonrası olanların bir bölümü de onların ürünü...



Demek savcılar 'Encümen-i Daniş' konusunu da soruşturuyorlar ha!

ZAMAN

 

rıfat gökalp isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 11-19-2009, 20:14   #2
Kullanıcı Adı
rıfat gökalp
Standart











Eski komutanlardan MASONİK mesaj



İki emekli Genelkurmay Başkanı Org. Karadayı ve Kıvrıkoğlu'nun dün Encümen-i Daniş sonrası çekilen fotoğraflarındaki "el hareketi" hakkında ağır ithamlar...

İki emekli Genelkurmay Başkanı Org. İsmail Hakkı Karadayı ve Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun, dün Encümen-i Daniş toplantısından sonra çekilen bir fotoğrafı çok ağır ithamlar eşliğinde mail grupları arasında dolaşmaya başladı.

Dün Moda Deniz Kulübü'nde yapılan Encümen-i Daniş toplantısının çıkışında çekilen fotoğrafta, Org. Karadayı ve Org. Kıvrıkoğlu ikilisi elleri çeketlerinin içine doğru sokulmuş biçimde objektiflere yansıdılar.




Geçmişten beri bunun Masonik bir işaret olduğu bilinirken, mail gruplarında dolaşan bu fotoğraf eşliğinde yapılan yorumlarda, iki Orgeneral'in "bize sahip çıkın" mesajı verdiği iddia ediliyor.



Mail gruplarında çığ gubu büyüyen yorumlarda Ergenekon'un arkasında masonların olduğu, İtalya ve İspanya'da yapılan Gladyo operasyonlarında, derin yapılanmaların altından P2 Mason Locası'nın çıktığı belirtiliyor. Yorumlarda Encümen-i Daniş'in de benzer bir yapılanma olduğu vurgulanarak, iki Orgeneral'in Masonlara ait bir işaret olduğu belirtilen "çeket içi yarım el" mesajını bu nedenle verdikleri belirtiliyor.

İnternet üzerinden hızla yayılan bu maillere yönelik bir işlem yapılıp yapılmayacağı, iki orgeneralin şikayetçi olup olmayacakları bekleniyor.
rıfat gökalp isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 11-19-2009, 20:18   #3
Kullanıcı Adı
rıfat gökalp
Standart



Hüseyin GÜLERCE
- ZAMAN

Encümen-i Daniş'te masonlar var mı?


Vatandaş olarak bunu bilmek, bizim hakkımızdır. Demokrasi açıklık rejimi ise, şeffaflık herkes için geçerliyse, masonluk da gizli bir örgüt değilse, merakımızın giderilmesi gerekir...


Eski MGK Genel Sekreteri emekli Org. Tuncer Kılınç'a Encümen-i Daniş sorusu sorulmasaydı, bu konu hiç gündeme gelmeyecekti. Gördük ki, Encümen-i Daniş öyle sıradan bir sivil toplum örgütü falan değil. Üyeleri oldukça yaşlı ama Türkiye'nin ihtiyar heyeti ile karşı karşıya değiliz.
Tamam, oturup konuşmuşlar ama iş orada kalmamış, raporlar, mektuplar yazmışlar. Bunları cumhurbaşkanlarına, başbakanlara göndermişler. En önemlisi de, mesela 1994'te Cumhurbaşkanı Demirel'e gönderdikleri mektupta yazılanlar, üç sene sonra karşımıza aynen 28 Şubat kararları olarak çıkmış. ETÖ ile Encümen-i Daniş arasında ne ilgi var?

Bu topluluğun en önemli üyelerinden birinin, yani eski Genelkurmay Başkanı emekli Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun adı, o çok merak edilen "1 Numara" olarak geçiyor. ETÖ davasının en önemli sanıklarından İP lideri Doğu Perinçek önceki gün "1 numara İsmail Hakkı Karadayı değil, Hüseyin Kıvrıkoğlu'dur." deyiverdi. Hedef mi saptırıyor, tehdit mi ediyor, mesaj mı veriyor anlaşılamadı. Tam da onun böyle konuştuğu gün, Kıvrıkoğlu, Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ'u ziyaret etti.
Karadayı ve Kıvrıkoğlu'nun, sanki suç kendilerine de bulaşırmış tavrı ile Veli Küçük için, "o adamı tanımam", "Cumhuriyet Gazetesi'nin hisse devrinde demek benim adımı kullanmış." demeleri kafaları hayli karıştırdı. Veli Küçük de, "Ayıp olmuyor mu?" kabilinden "Emrinizde çalıştım, o adam değilim." dedi. Öyle ya komutanlar, Şemdinli'deki bir astsubayı bile tanıyıp, "iyi çocuktur" diye hatırlarken, Karadayı'nın koskoca jandarma generalini tanımaması, hafıza kaybı ile izah edilebilir mi?

İtalya'da Gladyo davasına bakan, devlet içindeki çeteleri, cinayet örgütlerini çökerten ve onlara liderlik yapan sivil kadroları mahkûm ettiren Felice Casson, çok önemli bir noktaya ısrarla işaret ediyor. "Gladyo'nun beyin takımı P2 Mason Locası'nın mensuplarından oluşuyor." diyor. Geçtiğimiz pazartesi günü gazetemizde Ali İhsan Aydın'ın, Casson ile yaptığı röportaj yayınlandı. "Gladyo ile ilgili düzenlediğiniz operasyon içinde yüksek yargı mensupları da var mıydı?" sorusuna Casson şu cevabı veriyor: "Evet. Özellikle Propaganda Due (P2) mason locası söz konusu olduğunda... Roma'dan, Floransa'dan yüksek yargı mensuplarının işin içinde olduğu görüldü."
Casson'un ifadelerini okurken, Gladyo davası ile ETÖ davası arasındaki müthiş benzerlik ilk dikkati çeken husus oluyor. Orada beyin takımı masonlardan oluşuyorsa, ister istemez "bizde durum nedir?" sorusu akıllara geliyor. Hele bir de Encümen-i Daniş'in en çok başörtüsü, imam hatip ve Kur'an kursları ile mücadele ettikleri ortaya çıkınca daha da işkilleniyorsunuz. Çünkü, hatırlayınız, Meclis'te başörtüsü ile ilgili Anayasa değişikliği kabul edildikten ve CHP değişikliği Anayasa Mahkemesi'ne götürdükten sonra, konuya Fransız mason locası da müdahil olmuştu. Tıpkı Encümen-i Daniş gibi onlar da Türkiye'nin etkili çevrelerine bir mektup yazdılar. Hem de öyle gizli bir mektup değil, açık mektup...
Haber yine Zaman'da Ali İhsan Aydın imzasıyla 16 Şubat 2008'de "Fransız masonlardan başörtüsü fetvaları" başlığı ile çıktı. Konu, Kıta Avrupası'nın en eski ve en büyük mason locası olan Büyük Doğu'nun (Grand Orient) Paris'teki toplantısında gündeme geldi. Fransa Büyük Üstad'ı Jean-Michel Quillardet, başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılması için "geriye gidiş" ifadesini kullandı ve TBMM'den geçen düzenlemenin "Türk laikliğinin yeniden tanımlanması yolunda açılan tehlikeli bir gedik" olduğunu savundu. Quillardet, başörtüsünün İslamî olmadığını, Kur'an'da yer almadığını ve sonradan üretildiğini ileri sürdü. Türkiye'deki masonlarla sağlam bir diyalog kurduklarını söylemeyi de ihmal etmedi.
Ben buradan yetkililere sesleniyorum. Encümen-i Daniş kurulduğundan beri, üyeleri arasında mason var mıdır? Varsa bunlar kimlerdir?
Vatandaş olarak bunu bilmek, bizim hakkımızdır. Demokrasi açıklık rejimi ise, şeffaflık herkes için geçerliyse, masonluk da gizli bir örgüt değilse, merakımızın giderilmesi gerekir...

HÜSEYİN GÜLERCE - ZAMAN

[email protected]
rıfat gökalp isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 11-19-2009, 20:36   #4
Kullanıcı Adı
rıfat gökalp
Standart
Eski genelkurmay başkanı;iSMAİL HAKKI Karadayı Encümeni danişi anlatıyor(1.ses kaydı)



iSMAİL HAKKI Karadayı,Erkan mumcu'ya pezevenk hakaretinde bulunarak Abdullah gül'ün cumhurbaşkanı seçilmemesi için mumcu'yu MECLİS'e girmemesi için tehdit ediyor(2.ses kaydı)





iSMAİL HAKKI Karadayı,Cumhurbaşkanı ve Başbakanlara mektup yazarız ve TBMM'ne alternatif olarak kurdukları DOSTLAR MECLİSİ'ni anlatıyor(3.ses kaydı)

rıfat gökalp isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi