![]() |
#11 |
![]() Gelinen aşamada olayın gidişatını gören kişi yine Başbakan oldu. Zira bilançoda şunları farketti:
1- İşçiler giderek organize olmakta ve rakip siyasilerin kozuna dönüşmekteydi. 2- Tekel işçilerinin şahsında yüzbinlerce işsiz kendini ifade etmeye başlamıştı. 3- Açlık grevinden ölüm vakası çıkması halinde bunun bedeli ağır olabilirdi. 4- İktidara karşı cephelenen illegal unsurlar işçilerin masumiyetinin ardına saklanarak tehlikeli oyunlar sahneleyebilirdi. Öte yandan sosyal boyutuna rağmen Tekel işçileri ile ilgili şu gerçekleri de dile getirmemiz gerekli: 1- Milyonlarca işsiz varken Tekel işçilerine kamu güvenceli iş verilmesi bir imtiyaz değil mi? 2- Özel sektör işsizleri tazminatlarını bile doğru düzgün alamazken kamudaki işçilerin mali hakları verildikten sonra devlette önerilen işi beğenmemeleri ne kadar savunulabilir? 3- Özelleştirme işsizlerine, kıdem hakkı doğurmayacak şekilde 10-11 ay, düşük ücretle iş teklif edilip, bunun dayatmaya dönüşmesi ne kadar adil? Özetle, Tekel başta olmak üzere özelleştirilen şirketlerde istihdam edilen işçilerin akıbeti, herkesin üzerinde düşünmesi gereken bir konu. Satılan kamu varlığının ederi kadar, o kuruluşta çalışanların değeri de bu hesapta yer alması gereken hayati unsur. |
|
![]() |
![]() |
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
bugün, bölüm, bölümler, etkileyen, hayat, hayatınızı, okuduklarınızda |
Konuyu Toplam 16 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 16 Misafir) | |
|
|