04-03-2010, 12:52 | #1 |
"Sol maskeli" örtülü operasyonlar ve bu sahnenin aktif üyeleri!
"Sol maskeli" örtülü operasyonlar ve bu sahnenin aktif üyeleri!
Medyanın örgütlenme biçiminin bugün tartışma konusu olan karşıtlık-yandaşlık meselesine etkisini ele almaya devam ediyoruz. Daha önceki bölümlerde bu örgütlenme biçiminin kodlarını çözmüş, somut isimler üzerinden de “resmi” göstermeye çalışmıştık. TUTKUN AKBAŞ YAZDI MEDYAGÜNDEM 03/04/2010 Bugün medyada etkin olan, köşe başlarını tutan, vitrindeki isimlerin kariyer öykülerinin de bu noktada önemli olduğunun altını çizmeye çalıştık. Medyada bugün hakim olan ideoloji ve duruşun muhafazakarlık karşıtı bir zihin dünyasından beslendiğini, özellikle iktidar karşıtlığında bu ideolojinin ne kadar etkili olduğunu göstermek istedik. Bu noktada bazı isimlerden söz etmeye devam ediyoruz. Nasıl Doğan grubunda Ertuğrul Özkök merkezli bir güç dengesi varsa, buna benzer önemli bir denge de Zafer Mutlu cephesinde olduğu söylenebilir. Vatan gazetesini yıllarca Aydın Doğan gölgesinde çıkaran Mutlu ekibi bugün Milliyet’te Doğan grubunun üst düzey yöneticilerinden biri. Mutlu’nun sağ kolu Tayfun Devecioğlu. Medyada hakim olan “statüko”nun korunması stratejisinin etkin savunucularının özellikle Vatan gazetesinde yer alması altı çizilmesi gereken bir ayrıntı. Güngör Mengi, Ruhat Mengi, Can Ataklı, Mustafa Mutlu bu anlamda öne çıkan köşe yazarları arasında bulunuyor. Tabii bu isimlere Milliyet’e transfer olan Mehmet Tezkan’ı da eklemekte fayda var. Medyadaki karşıtlar ve yandaşlar kamplaşmasında adlarını verdiğimiz bu isimler yüksek yoğunluklu bir statükonun muhafazası kampanyası yürütüyorlar. Medyada bir de “örtülü” karşıtlık stratejisi yürüten isimler var. Bu isimlerin bir ayağının Zafer Mutlu ekibiyle bağlantılı, (Özellikle Vatan Gazetesi cephesi) bir ayağının NTV grubu, bir ayağının da CNN Türk cephesinde yer aldığını görüyoruz. Bunların da gazetecilik kariyerlerinde 90’lı yıllardan bu yana “yoldaşlık” yapmış isimler olduğunu belirtelim. Bir dönem Türk basınında “okul” işlevi görmüş Nokta dergisinin de o isimlerin buluşma adresi olduğunu görüyoruz. Cumhuriyet bir dönem neyse Nokta da aynı misyonu yansıtıyor. Vatan, Milliyet, NTV, CNN Türk ekseninde öne çıkan isimler arasında ise Ruşen Çakır, Doğan Akın ve Kadri Gürsel isimlerinin özellikle altını çizmek gerekiyor. Ruşen Çakır muhafazar kesime yönelik araştırmalarıyla o mahallede popülaritesi son derece yüksek bir isim olmasına ve mahallenin kodlarını çözdüğünü iddia etmesine rağmen, medyadaki gruplaşmada öne çıkan bir isim olarak not edilmeli. Vatan gazetesi yazarı aynı zamanda. NTV’de program yapımcısı. Adı Taraf’ın ortaya çıkardığı Balyoz darbe planı belgelerinde “faydalanılacak gazeteciler” listesinde de yer aldı. O listede Milliyet yazarı Kadri Gürsel de bulunuyordu. Kadri Gürsel, Ruşen Çakır ve Doğan Akın 90’lı yıllarda beraber aynı basın kuruluşunda yöneticilik yapmış, ortak bir kader paylaşmış da isimler. 1998 yılında Milliyet gazetesinin piyasaya çıkardığı haftalık haber dergisi Artıhaber’de Çakır ve Gürsel derginin editörleri arasındaydı. Akın da derginin Ankara Temsilcisi görevindeydi. Doğan Akın sonrasında Milliyet gazetesinde uzun yıllar haber sorumluluğu görevini üstlendi. Mehmet Yakup Yılmaz’la beraber çalıştı. Şu an Akın t24 isimli internet sitesinin sahibi. O site tempo24 adıyla Doğan dergi grubunun bir projesi olarak yayın hayatına başlamıştı. Dergi grubunun da genel müdürü halen Mehmet Yakup Yılmaz. İnternet sitesi projesinin başına Yılmaz, Doğan Akın’ı getirmiş, fakat ekonomik nedenlerle site kapatılmıştı. Doğan Akın da şu an bağımsız olarak internet portalının yayını sürdürüyor. Sitenin yazarları arasında NTV grubundan Çiğdem Anad, CNN Türk Haber Koordinarötü Rıdvan Akar da bulunuyor. Doğan Akın’ın sahibi olduğu t24 adlı site özellikle Erzincan’da yürütülen Ergenekon soruşturmasında tutuklanan Başsavcı İlhan Cihaner’le ilgili haberleriyle adından söz ettirmişti. Cihaner’in Erzincan’da cemaatlere karşı yürüttüğü soruşturmanın iddianamesi sadece bu sitede yayınlanmıştı. Sitenin özellikle muhafazakar kesime yönelik haberleri, karşıtlık stratejisinin farklı bir modeli olarak uygulanıyor. Daha çok sol kökenli bir ekibin medyanın örgütlenme modelinde inisiyatif sahibi isimler olarak etkin bir rol üstlendiklerinin altını çizmekte fayda var. Ruşen Çakır’ın NTV’deki Basın Odası programının sürekli konukları ise Mehmet Yakup Yılmaz, Nuray Mert ve Nazlı Ilıcak. Çakır’ın Nuray Mert’ke ilişkisi uzun yıllar öncesine dayanıyor. Bu noktada medyada kodlarını kimsenin çözmediği bir ayrıntıyı paylaşmak istiyoruz. Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’e tutuklama kararı çıktığı gün NTV haber kanalı bu gelişmeyi “Başsavcıya abluka” altyazısıyla duyurdu. İnternet medyasında da büyük tartışma yaratan bu gelişme sonrasında NTV Haber Müdürü Mustafa Hoş sorumluluğu üstlenip görevden ayrıldı. İşte NTV’nin “Başsavcıya abluka” haberiyle gelişmeyi duyurduğu dönem, t24 adlı internet sitesi Cihaner’in yürüttüğü cemaat soruşturmasının iddianamesini yayınladı. Özellikle Doğan grubu gazeteleri t24’ü kaynak göstererek bu haberi öne çıkardılar. NTV’nin bu olayda gösterdiği refleks, t24’ün aslında Cihaner’i aklama stratejisine dayalı yayını bu ekibin “ortak” hareket ettiklerine ilişkin ilk ciddi somut gösterge oldu. Cihaner haberlerinde özellikle Doğan grubunun aldığı tavır, NTV, Vatan gazetesi, CNN Türk ve t24 internet sitesinde o dönem “ortak akıl” ürünü yayıncılık tarzıyla faş edildi. Doğan grubu gazeteleri Başsavcı Cihaner’in küçük kızının film CD’lerine polis tarafından el konulmasını “ajitatif” bir üslupla ve birinci sayfasına taşıdığı haberlerle okuyucusuyla paylaştı. Alt metni “haksızlık yapılıyor” mesajlı haberler öne çıkarıldı. Adlarını zikrettiğimiz bu isimler “demokrat”, “özgürlükçü” çizgiye sahip olduklarını söyleseler de, biz bunun aksini iddia ediyoruz. Ahmet Hakan, Soner Yalçın ve Oray Eğin örneğinde “açıktan karşıtlık” stratejisinin Ruşen Çakır ve Doğan Akın gibi isimler özelinde de “maskeli” biçimde yürütüldüğü tezini ortaya atıyoruz. Bu isimlerin de Türk basınının iç dizaynında etkin bir rol üstlendiklerinin altını çiziyoruz. Ne demek isteğimizi yine bir örnekle besleyelim. Doğan Akın sahibi olduğu internet sitesinde ses getirici analizler yazıyor aynı zamanda. “Yandaş medyanın gözüne biber gazı mı kaçtı?” 2 Nisan 2010 tarihli analizinde Doğan Akın özellikle Sabah, Star, Bugün, Yeni Şafak gazetelerini TEKEL işçilerinin Ankara’daki eylemini birinci sayfadan görmedikleri için eleştiriyor. İşçi yanında, sol bir ideolojiye dayalı gibi görünen analizinde haksızlığa uğrayan, bu nedenle de hakkını aramak için eylem yapan işçinin “yandaş medya” tarafından görmezden gelindiği tezini işliyor. İşte bu örnek medyadaki karşıt cephenin aslında “psikolojik harp” stratejisi yürüttüğünün de bir göstergesi. Ankara’daki son eylemlerde görüldü ki, TEKEL işçileri arasına karışan birileri kaldırım taşlarını söküp, polise attı, etrafa zarar verdi. Başbakan Erdoğan da bu nedenle “provokatörler” dedi. TEKEL işçileri üzerinden birileri provokasyona kalkışmıştı. Şimdi mesele şu: t24’de Doğan Akın’ın ya da Hürriyet’te Yılmaz Özdil’in TEKEL işçileri üzerinden iktidara ve yandaş diye suçladıkları medyaya “çakma” stratejileri ne kadar samimi ve sahici? Doğan Akın ve onun gibi sol refleksle işçiyle dayanışma görüntüsü altında yürüttükleri karşıtlık modelinde, işçiler arasına karışmış provokatörler neden görülmüyor? Bu eylemler masum işçinin hakkını araması gibi neden gösteriliyor? İşte bugün medyada maskeli biçimde yürütülen kamplaşma ve karşıtlık politikasının varlığını göstermek adına bu çelişkiyi ve vakayı kayıt düşmek istiyoruz. Mesele ne işçinin hakkını gaspetmek, ne de polisin işçiye biber gazı sıkmasından ibaret. Kaldırım taşı sökerek şiddeti tırmandıran TEKEL işçisi mi yoksa işçinin arasına karışmış provokatörler mi? Peki neden karşıtlar provokasyonu görmezden geliyor? Yoksa provokasyondan bir medet mi umuluyor? DEVAM EDECEK...
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
can ataklı, cnntürk, doğan akın, mutluu, ruhat mengi, t24, tayfun devecioğlu, vatan, zafer |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|