04-18-2010, 17:41 | #1 |
Ya hep ya hiç mi?
Ya hep ya hiç mi?
Ak Parti iktidara geldiği günden beri –diğer icraatı yanında- ülkede demokratikleşmenin yollarını açmaya, darbe dönemlerinden kalma tıkanıklıkları aşmaya, insan hak ve özgürlükleri alanını genişletmeye çalışıyor. Bu amaca ulaşabilmek için birçok teşebbüste bulundu, kendi hataları, kusurları, acemilikleri olsa da sonuç alınamamasının baş sorumlusu siyasi ve sivil (birçoğu meşruiyet ve demokrasi dışı) muhalefet oldu. "12 Eylül anayasası baştan sona değiştirilmelidir, yeni bir anayasa şarttır" diyenler, bu iktidar isteneni yapmaya kalkışınca "şimdi olmaz, bunlarla olmaz, biz yapmalıyız, bizimle uzlaşmaları gerekir..." diyerek ipe un serdiler, niyet okudular, açıklanan amaçların dışında amaçlar aradılar, rejimin tehlikeye gireceğinden söz ettiler, laiklik tabusunu öne sürdüler, mecliste engellediler, anayasa mahkemesini devreye soktular, medyayı etkili bir şekilde kullandılar... İşte bu yüzden yeni bir anayasa mümkün olmadı. Ülkeyi askeri vesayetten ve yargıçlar devleti olmaktan çıkarmak, partilerin tepesinde demoklesin kılıcı gibi asılı duran kapatılma korkusunu ortadan kaldırmak için hiç değilse zorunlu olan bazı maddeleri değiştirmek üzere harekete geçildi, aynı çevreler yine aynı terane ile ortalığı karıştırmaya çalışıyorlar. Neymiş efendim? Böyle bölük pörçük değişiklik bir işe yaramazmış. Yargı abluka altına alınıyormuş. Kuvvetler ayrılığı ilkesi çiğneniyormuş. Parti kapatmanın zorlaştırılması konusunda ileri gidilmiş... Bunlar bahane, aslında her partinin ve çevrenin çıkarları bakımından talepleri var, bunlar yerine getirilse diğer bahaneler ortadan kalkıveriyor. CHP örneğine bakalım. Önce bütünüyle karşı çıktılar, uzlaşmak için görüşmeyi bile kabul etmediler. Anayasa mahkemesi tehdidini tekrarladılar. Arkadan "üç madde dışında hiçbir madde ile problemimiz yok, bu üç maddeyi paketten çıkarın geri kalanı destekleyelim" dediler. Ama bir yandan da komisyonda bütün maddelere muhalefet şerhi koydular. Görülen odur ki, bütünü veya zorunlu olan bazı maddeleri mutlaka değiştirilmesi gereken, bunda ülke ve millet menfaatinin bulunduğu müsellem olan bugünkü anayasaya dokundurmak istemeyenlerin asıl saiki "ülke ve millet için yararlı, hatta zorunlu olma" değil, kendi menfaat ve politikalarına uygun olup olmamadır. Bir madde değiştiriliyorsa ve bu da gerekli ise "niçin filan madde değiştirilmiyor, o madde kalacaksa hiçbiri değişmesin..." şeklindeki bir mantık ve itiraz he zaman yerinde, faydalı ve samimi olmayabiliyor. Değişiklik tasarısı meclise geliyor, saniyesi milyarlara mal olan müzakerelerde sonuç alınamayacağını bilerek yapılacak engellemeleri de, bu değişikliğe kimin destek kimin köstek olduğunu da millet görecek ve not edecektir. Özellikle iktidar milletvekilleri büyük bir imtihanla karşı karşıyadırlar. Dilerim millet ve memleket için hayırlısı ne ise o olur! Hayrettin Karaman /YENİŞAFAK
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|