AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[sudaduran]

2009'da rekor kârlılık yakalayan Türk bankalarının ilk çeyrek sonuçları geçen yıldan bile daha iyi bir döneme işaret ediyor






Türkiye bankacılık sisteminin 2010 yılı mart ayı itibariyle kâr hacmi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22 artışla 6,1 milyar lira oldu.

Türkiye Bankalar Birliği'nin (TBB) internet sitesinde bankacılık sisteminin 2010 yılı ilk çeyrek performansına ilişkin veriler açıklandı.

TBB verilerine göre, yılın ilk 3 ayında bilanço toplamı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14 oranında büyüdü. Toplam aktifler Mart 2010 itibariyle 824 milyar lira seviyesinde gerçekleşti.

Mart 2009'a göre, toplam aktifler hem mevduat bankalarında hem de kalkınma ve yatırım bankalarında yüzde 14 oranında artarken, aynı dönem itibariyle, kamu bankalarının toplam aktifler içindeki payı 1 puan yükseldi, yabancı bankaların payı 1 puan azaldı. Özel bankaların payı değişmedi.

Aynı dönemde mevduatın krediye dönüşme oranı, Mart 2009'a göre 3 puan azalarak yüzde 76'ya geriledi. Mart 2010 itibariyle, bu oran kamu bankalarında yüzde 56, özel bankalarda yüzde 79 ve yabancı sermayeli bankalarda yüzde 102 oldu.

Bireysel krediler Mart 2010 itibariyle, geçen yılın aynı dönemine göre kurumsal kredilerden daha hızlı büyüdü. Bu büyümede konut kredilerindeki artış etkili olurken, konut kredilerinin toplam kredi stoku içindeki payı yüzde 10'dan yüzde 11'e yükseldi.

Takipteki kredilerin toplam krediler içindeki payı yıllık bazda artmaya devam etmekle birlikte, Aralık 2009'a göre geriledi. Bu dönemde özel karşılıklar takipteki kredilerden daha hızlı artarken, karşılıkların takipteki kredileri karşılama oranı yükseldi. Karşılık öncesi takipteki kredilerin bilanço içindeki payı yüzde 2,5, toplam kredilere oranı ise yüzde 5 düzeyine çıktı.

Mart 2010 itibariyle bankacılık sisteminde sermaye yeterliliği standart rasyosu Mart 2009'a göre 1,6 puan artarak yüzde 20,2'ye ulaştı.

FAİZ GELİRLERİ 19 MİLYAR LİRAYI AŞTI

Yılın ilk çeyreğinde bankacılık sektörünün faiz gelirleri 19,2 milyar lira, faiz giderleri 8,6 milyar lira oldu. Net faiz gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 oranında artarak 10,6 milyar lira düzeyinde gerçekleşti.

Kar hacmi, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 22 artarak 6,1 milyar liraya yükselirken, verilere ilişkin raporda şu görüşlere yer verildi:

''Faiz oranlarındaki gerileme, toplam aktiflerin ortalama vadesinin, toplam pasiflerin ortalama vadesinden daha uzun olması nedeniyle, kar hacmini olumlu etkilemiştir. Bununla beraber, bu etki zayıflamaya başlamıştır. Önümüzdeki dönemde, kar hacminin, büyük ölçüde kredi stokundaki değişime bağlı olarak belirlenmesi beklenmektedir.''

TBB verilerine göre yıllık bazda özkaynak karlılığı yüzde 18,3, yıllık bazda aktif karlılığı ise yüzde 2,5 düzeyinde gerçekleşti.

ÜÇ AYDA SADECE 2 ŞUBELİK ARTIŞ, 2 BİN YENİ İSTİHDAM

Mart 2010 itibariyle bankaların şube sayısı, Aralık 2009 dönemine göre, 2 adet artarak 9 bin 29'a, personel sayısı ise 2 bin 91 kişi artarak 174 bin 493'e yükseldi.

Geçen yıl sonuna göre, aktif büyüklüğü itibariyle ilk 5 bankanın mevduat payı 1 puan artarken, kredi ve mevduat paylarında değişiklik olmadı. İlk 10 bankanın aktif, mevduat ve krediler içindeki payı değişmeyerek, sırasıyla yüzde 87, yüzde 91 ve yüzde 85 düzeyinde gerçekleşti.



-SERMAYE YAPILARI-



Buna göre, mart 2010 döneminde, toplam özkaynaklar baz alındığında, bankacılık sektörü hisselerinin yüzde 19,7'si halka arz edilmişken, halka arz edilmeyen yüzde 80,3'lük bölümün yüzde 56,1'i Türkiye'de yerleşik olan, yüzde 24,2'si Türkiye'de yerleşik olmayan yatırımcılara ait bulunuyor.

Halka arz edilme oranı mevduat bankalarında yüzde 21,9, kalkınma ve yatırım bankalarında ise yüzde 3,1 seviyesinde gerçekleşirken, mevduat bankalarında halka arz edilmeyen hisselerin yüzde 51,2'sinin Türkiye'de yerleşik olan, yüzde 27'sinin Türkiye'de yerleşik olmayan yatırımcılara ait olduğu dikkati çekiyor.

Kalkınma ve yatırım bankaları grubunda halka arz edilmeyen hisselerin Türkiye'de yerleşik olan yatırımcılara ait olma oranı yüzde 93,3, Türkiye'de yerleşik olmayan yatırımcılara ait olma oranı ise yüzde 3,7 oldu.
AA