![]() |
#1 |
![]() Parasal Sistem (Herkesin anlayacağı dilden ekonomi) (ÇBS-4)
2 yorum var - 13 Ocak 2009 00:56 "Kimse özgür olduğuna inanan birinden daha iyi bir köle olamaz." - Johann Wolfgang von Goethe Neredeyse kökleşmiş dine dönüşen "parasal sistem", dünya üzerinde en az sorgulanan inanç sistemlerinden biri. Paranın nasıl yaratıldığı, onu yöneten politikalar ve toplumu gerçekte ne kadar etkilediği, çoğu kesimin kayıtsız kaldığı meselelerdir. Herkes "param olsun da" düşüncesine yönlenmiştir. Nüfusun %1'inin dünya zengiliklerinin % 40'ına sahip olduğu, ger gün 34.000 çocuğun yoksulluk ve önlenebilir hastalıklardan öldüğü, ve nüfusun % 50'sinin günde 2 dolardan az kazandığı bir dünyada bir nokta çok açık. Bu işte büyük bir yanlışlık var. Bu nedenle, parasal sistemin nasıl işlediğini anlamak, neden bu şekilde yaşadığımızı anlamamız açısından çok önemli. Ekonomi genellikle karmaşık ve sıkıcı olarak algılanır. Ekonomik terimlerin çok fazla oluşu ve göz korkutucu matematik, insanları anlama çabalarından caydırır. Bİrkaç sene önce, Amerikan Merkez Bankası "FED", Modern Para Çarkı 1 isimli bir belge yayınladı. Bu yayın, kurumsallaşmış para yatırım sürecini, FED ve desteklediği küresel ticari bankalar tarafından uygulandığı şekliyle anlatıyordu. Dökümanın giriş sayfasında amacını şöyle açıklıyor : ![]() "Bu dökümanın amacı, kısmi rezerv sisteminde temel para yaratma sürecini açıklamaktır." Daha sonra birtakım bankacılık terimleri ile örnekleyerek kısmi rezerv sistemini açıklar. Anlaşılır dilde tercümesi aşağı yukarı şöyledir: Amerikan hükümeti bir miktar paraya ihtiyacı olduğuna karar verir, Amerikan merkez bankası'nı (FED) arar ve diyelim ki 10 milyar dolar ister. ![]() FED cevap verir ve der ki; "Tabi ki, sizden 10 milyar dolarlık devlet tahvili satın alırız". Böylece Amerikan hükümeti bir miktar kağıt alır, üzerlerine birtakım resmi görünen tasarımlar yapar ve onları hazine tahvili olarak isimlendirir. ![]() Daha sonra bu tahvillerin toplam değerini 10 milyar dolar olarak belirler ve FED'e gönderir. Karşılığında FED çalışanları da onlar için birtakım etkileyici kağıt parçaları çıkarır. Bu sefer onlara kağıt banknot derler. ![]() Toplam değerleri 10 milyar dolar olarak belirlenir. FED daha sonra bu kağıt banknotları hazine tahvilleri ile takas eder. Bu takas tamamlandığında, Hükümet, 10 milyar dolar değerindeki banknotları alır ve bir banka hesabına yatırır.Bu işlemden sonra , kağıt banknotlar resmen para haline dönüşür ve 10 milyar dolar Amerikan para kaynağına eklenir. Ve işte , 10 milyar dolar değerindeki para yaratılmış oldu. Tabi ki bu örnek sadece bir genellemedir. Gerçekte tüm bu işlemler bilgisayarda gerçekleşir. Kağıt hiçbir zaman kullanılmaz. Aslında Amerikan para kaynaklarının sadece %3'ü basılı para olarak mevcuttur. Diğer %97'lik kısım sadece elektronik ortamda bulunur. ![]() Hazine tahvilleri, tasarım olarak borç enstrümanlarıdır. FED bu tahvilleri, havadan yarattığı para ile satın aldığında , hükümet aslında tüm bu parayı FED'e geri ödeyeceğine dair söz verir. Başka bir deyişle; para , borç ile yaratılır. (Paranın veya bir artı değer 1in borçtan veya yükümlülükten yaratıldığı paradoksu, insanın kafasını karıştırabilir. İlerde bu konu daha da netleştirlecektir.) Böylece takas gerçekleşti. Ve şimdi 10 milyar dolar bir banka hesabında bulunuyor. İşte bu noktada işler ilginçleşiyor. Kısmi rezerv uygulamasına dayanarak ,10 milyar dolarlık hesap bir anda bankanın rezerv 1 2i haline gelir. Tıpkı bankadaki diğer hesaplar gibi. Ve "Modern Para Çarkı" kitapçığında belirtilen para rezervi gereksinimlerine göre; ![]() "Bir banka, mevcut banka hesaplarına karşılık yasal olarak belirlenmiş rezerv bulundurmak zorundadır." Ardından bunu sayısallaştırarak belirtir: "Mevut yönetmelikte, hesaplar karşılığında gereken para rezervi oranı %10'dur:" Bu şu anlama gelir; 10 milyar dolarlık bir hesap için gereken rezerv miktarı %10, yani 1 milyar dolardır, ve bu gerekli rezerv olarak saklanır. Fakat geriye kalan 9 milyar dolar, fazla rezerv olarak değerlendirilir ve yeni krediler vermek için kaynak olarak kullanılır. Şimdi, bu 9 milyar dolarlık rezervin ilk baştaki 10 milyar dolardan geldiğini varsayarsak, mantıklı olabilir. Fakat işin aslı gerçekte öyle değildir. Gerçekte olan, 9 milyar dolar, mevcut hesapta bulunan 10 milyar dolara dayanarak havadan yaratılır. ![]() İşte bu şekilde para kaynağı şişirilir. Modern Para Çarkı kitapçığında da belirtildiği gibi, ![]() "Tabiki onlar (yani bankalar) aslında hesaplarında bulunan parayı kredi olarak vermezler. Eğer bunu yapmış olsalardı, yeni para üretmeye gerek kalmazdı. Kredi verdiklerinde gerçek yaptıkları, emre yazılı senet kabul etmektir (yani kredi kontratları). Karşılığında ödünç alanın hesabına krediyi (yani parayı) aktarırlar." Başka bir deyişle, 9 milyar dolar havadan yaratılabilir. Basitçe sadece böyle bir krediye ihtiyaç ve halihazırda rezerv gereksinimini sağlayan 10 milyar dolarlık hesap olduğundan. Şimdi diyelim biri bu bankaya gitti ve havadan yaratılmış 9 milyar dolarlık krediyi ödünç aldı. Normal olarak çektiği bu krediyi alır ve kendi bankasının hesabına yatırır. Ve işlem yine kendini tekrar eder. Yatırılan o 9 milyar dolar bankanın rezervi olur. %10'u rezerv olarak izole edilir ve 9 milyarın %90'ı yani 8.1 milyar doları, yeni krediler vermek için kaynak olarak kullanılır. Ve tabi ki bu 8.1 milyar dolar kredi olarak verilip tekrar bir bankaya yatırıldığında 7.2 milyar, daha sonra aynı işlemle 6.5 milyar, sonra 5.9 milyar vs.vs... Bu para yatırma, yoktan kredi verme döngüsü teknik olarak sonsuza kadar gidebilir. Matematiksel hesaplama ile 10 milyar dolar rezerv ile 90 milyar dolar yaratabilir. ![]() Başka bir deyişle, bankacılık sistemi içine giren her para, hesabının dokuz katı para havadan yaratabilir. Şimdi, Kısmi Rezerv Bankacılık sisteminde paranın nasıl yaratıldığını anladık. Peki bu havadan yaratılmış paranın değeri nereden geliyor? Cevap: Tabi ki mevcut olan paradan. Aslında yeni yaratılan para, sirkülasyonda olan mevcut paranın değerini çalıyor. Para havuzu , mevcut mal ve servislere olan talep hesaba katılmaksızın şişiriliyor. Ve arz 1 ile talep 1 dengeyi oluşturduğu için, fiyatlar artıyor, her bir banknotun satın alma gücü düşüyor. ![]() İşte buna genel olarak enflasyon deniyor. Aslında enflasyon, halkın sırtına yüklenmiş gizli bir vergidir. "Genelde aldığımız tavsiye nedir? Evet, parayı şişirelim. Paranın değeri ile oynayalım demezler, paranın değerini düşürelim demezler, güvende olan insanları kandıralım demezler, faizleri düşürelim derler. Gerçek aldatma, paranın değeri ile oynadığımızda gerçekleşir. Havadan para ürettiğimizde, hiçbir birikimimiz yoktur. Sadece "sermaye" vardır. Özetle sorum şu : Enflasyon sorununu, ki bu sorun para havuzunun şişirilmesidir, daha fazla para basıp daha fazla enflasyon üreterek nasıl çözmeyi bekliyorsunuz?" -Ron Paul. Tabi ki çözemeyecekler. Enflasyon, kısmi rezerv sistemine dayanan finansal sistemin yapısında vardır. Para kaynağını arttırmak için, ekonomideki mal ve hizmetin orantılı genişlemesinin dışında, her zaman paranın değeri düşecektir. Aslında doların, para kaynağına karşı tarihi değerlere göz atacak olursak kesin olarak bu nokta kendini gösterecektir. ![]() Ters ilişki ise belli. 1913'de 1 dolar'ın değeri için 2007'de 21.60 dolar gerekiyordu. Bu, Federal Rezerv ortaya çıktığından beri %96 devalüasyon demektir.(1940'daki 1 TL ile bugün 18.5 TL alınıyor. Bu oran külçe altın üzerinden hesaplandı. Ki bu da paradan sıfır atıldığı için. TL'nin itibarı için paradan sıfır atılmasa bu rakamın gerçek karşılığı 18.500.000 TL olurdu . Varın devalüasyonu siz hesaplayın) Şimdi, eğer bu sürekli devam eden enflasyon gerçeğiyse, saçma ve ekonomik olarak kendine zarar verdiği gözüküyor. Finansal sistemimizde para borçtur, borç da para. ![]() Birleşik Devletler'de, 1950-2006 yılları arası para arzı grafiği ile aynı zamandaki ulusal borç grafiği. İlginçtir ki, grafiklerin eğilimleri hemen hemen aynı. Ne kadar para varsa, o kadar borç vardır. Ne kadar borç varsa, o kadar para vardır. Başka bir açıdan bakarsak, cüzdanınızdaki her banknot, birisinin birisine borcudur. Hatırlatmak gerekirse; Paranın varolabilmesinin tek yolu, kredilerden geçer. Bu yüzden, hükümet dahil, ülkedeki herkes borçlarını ödeyebilecek durumda olsaydı, piyasada dönen tek bir dolar bile olmazdı. Eğer para sistemimizde borç olmasaydı, ortada hiç para olmazdı - Marriner Eccies - FED Yöneticisi (30 Eylül 1941) FED olduğu sürece, daimi borç garantidir. Özetlemek gerekirse, böylelikle, paranın kredilerle oluşan borçtan yaratıldığı gerçeğini görmüş olduk. Bu krediler bir bankanın rezervlerini baz alır. Bu rezervler, mevduatlardan türetilmiştir. Bu kısmi karşılık sistemine göre, bir mevduat orjinal değerinin 9 katına kadar para yaratabilir. Sırasıyla, varolan para arzını azaltmak (yani piyasaya para sürmek), sokakta ücretleri arttırır. Ardından, borçtan yaratılan, ve ticarette dönen tüm bu para ile, insanlar asıl borçlarından ayrılmış hale gelir. İnsanlar hayat pahalılığından korunabilmek için, para arzından yeterince para çektiklerinde de, bir eşitsizlik meydana gelir. Faiz: Hükümet FED'den para ödünç aldığında, veya bir kişi bir bankadan para ödünç aldığında, bu parayı her zaman ham bir faizle geri ödemek zorundadır. Diğer deyişle, neredeyse varolan her bir banknot, önünde sonunda faizi ödenmiş olarak bir bankaya dönmek zorundadır. Ancak eğer tüm para Merkez Bankası'ndan ödünç alınmışsa, ve ticari bankalar tarafından kredilerle genişletilmişse, "sermaye" olması gereken para, para arzının içinde yaratılmış demektir. Öyleyse, ortaya çıkan tüm bu faizleri kapatacak para nerede? Hiçbir yerde. Hiç varolmadı. Bu dallanmalar çok şaşırtıcı seviyede. Bankalara geri ödenen paranın miktarı, piyasada dönen paranın miktarını her zaman aşacaktır. İşte bu, sabit bir ekonomide enflasyonun ortaya çıkmasının sebebidir. Faiz nedeniyle ortaya çıkan sürekli bütçe açığını kapatmak için, her zaman yeni paraya ihtiyaç duyulur. Bu aynı zamanda, matematiksel olarak iflas kurumunun sistemdeki tam tarifi anlamına gelir. Toplumda kısa çöpü çekenler her zaman fakirler olacaktır. Bu köşe kapmaca oyununa benzer: Müzik durduğunda, biri dışarda kalır. ![]() Bu bankalar başlı başına sürekli servet akışıs sağlar. Dolayısıyla,eğer ev satın almak için aldığınız kredi (mortage) ödemenizi yapamazsanız, mülkünüzü elinizden alırlar. Fark ettiğinizden öfkelenebilirsiniz ki; bu yalnızca kısmi karşılık sisteminin, sizi kaçınılmaz borç ödeyememeye sürüklemesi değil, aynı zamanda, bankanın size kredi olarak verdiği paranın, başından beri hiç varolmadığıdır. Peki Neden?
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() napolyon un en cok hangi sözünü seviyorum biliyor musun "para,para,para"
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() haydin gidiyik kominis olmaya.De hadi
![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 | |
![]() Alıntı:
|
||
![]() |
![]() |
![]() |
#5 | |
![]() Alıntı:
Tipik novek işte... Lenin gelse seni katlederdi.. Her seferinde komünizmin kirli yönlerini kabul ediyor ortaya kapitalizmi sürüyor kapitalizmde yaptı diye... Yoldaş yapma böyle şeyler ya... |
||
![]() |
![]() |
#6 |
![]() islam nasıl insanları katledin diye birşey demezse fakat bazı musluman bunu yapıyorsa komunizmde insanları katledin demez.
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#8 | |
![]() Alıntı:
materyalizmin temelidir vahşet... e komünizmde materyalist bir sistem olduğundan nerede komünal bir devrim görsek orada vahşeti görüyoruz... |
||
![]() |
![]() |
#9 |
![]() yapmayın arkadaşlar dünya varolduğudan beridir kominist rejime ihtiyaç duymuştur.
Ah be lenin gibi insancıl ir lidere dünya narış ve huzur için ihtiyaç duyuyor. Çok saol novek sen ve senin gibiler olmasa bu işçinin sesini kim duyucak. Buraşardan bile hislerimize tercüman oluyorsun sen ve senin gibilerin hakkını biz işçiler ödeyemeyiz. Çok duygulandım... |
|
![]() |
![]() |
#10 |
![]() kapitalisti, sosyalisti, komünisti, dinsizi, imansızı mı kaldı ? baksana BM de Güvenlik Konseyinde farklı ideolojilere sahip ülkeler "çıkarları" için bazı konularda aynı yönde karar alabiliyorlar. sen hala kapitalist, sosyalist diyorsun. aralarında nerdeyse fark kalmadı. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|