![]() |
#1 |
![]() CHP, MHP ve BDP ise retçi cephenin üçlüsü! Parti olarak kararları 'Hayır'... Ancak bu üç partinin de tabanı, partinin tavanıyla aynı fikirde değil! İşte son referandum analizi!
![]() Anayasa referandumuna 60 gün kala siyasi partilerin tabanlarıyla ilgili analizler gelmeye başladı. AK Parti Anayasa değişikliğiyle ilgili referandumda tulum halinde 'Evet' diyor. CHP, MHP ve BDP ise retçi cephenin üçlüsü! Parti olarak kararları 'Hayır'... Ancak bu üç partinin de tabanı, partinin tavanıyla aynı fikirde değil! Bu gerçek, partileri içten içe oldukça rahatsız ediyor. MHP tabanı korkutuyor... Retçi cepheden referandumda tabanından en çok korkan parti MHP. Onu BDP ve CHP izliyor. Özellikle orta yaş üzeri MHP'liler 12 Eylül'deki idamları, işkenceleri bir türlü unutmuyor. 'Şehitlerin hürmetine' diyen MHP tabanının önemli bir bölümü referandumda 'Evet' diyeceğini açıklıyor. MHP'de 'evet'çiler sadece orta yaş üzeri olanlar değil. Genç kesimden 12 Eylül zulmünü direk yaşayanlardan dinleyenler ve okuyup öğrenenler, konuyu hükümete indirgemeden referandumda 'evet' diyeceklerini açıklıyorlar. Bir de BDP ile aynı kulvarda olmaktansa 'evet' derim diyenlerin durumu var. Sonuçta; MHP'de 'evet' diyenlerin oranının, yüzde 45-50 aralığında olması bekleniyor. Aslında referandum MHP içindeki yeni çözülmelerinde başlangıcını oluşturacak. Zira MHP tabanı partinin duruşundan çok memnun değil ve bu zamana kadar 'kol kırılır yen içeride kalır' stratejisiyle rahatsızlıklarını çok fazla belli etmiyordu. Ancak Bahçeli'nin uzlaşmaz tavrının da bileşimi ile kesin olan şey; referandumda evetlerin kazanmasıyla da MHP'de yeni bir dönemin başlanmasına taban tarafından zorlanacak olması. MHP neden 'hayır' diyor? MHP, CHP ile birlikte değişiklik karşıtı tutum izliyor. Bunun sebebi MHP yönetiminde olan kişilerin 12 Eylül'ün sıkıntılarını çekmemiş olması. Parti divanında Mehmet Şandır dışında hiçbir üye 12 Eylül'de yargılanmamış. Yani darbe ile olumsuz hatırası olmayanlardan oluşuyor. 12 Eylül'de MHP davasından yargılanan Mehmet Şandır'ın ise parti içindeki konumu nedeniyle 'hayır' cephesinde yer aldığı kulislerde yüksek sesle ifade ediliyor. BBP tabanıyla tek ses! Referandumda AK Parti dışında 'evet' diyecek, tavanı ve tabanın tek ses olduğu bir başka parti de Büyük Birlik Partisi. 12 Eylül idamları ve işkenceleri konusunda çok hassas olan BBP, bir başka 12 Eylül'de tabanıyla birlikte 'evet' oyu atarak geçmişteki baskıcı düzene hayır demiş olacak. Partinin liderinden tabanında kadar hiçbir kesiminde bu konu hakkında farklı ses duymanın imkanı yok. BBP Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çayır, "İdam edilen arkadaşlarım için referandumda 'evet' oyu kullanacağım" diyor. Dava arkadaşlarının, darbe dönemindeki bütün sıkıntıları kemiklerine kadar hissettiğini hatırlatan Çayır, ülkücü camianın çoğunluğunun da kabul yönünde oy vereceğini düşünüyor. Kalan günlerdeki bütün mesailerini 'referanduma evet' için harcayacaklarını ifade eden Çayır, siyasî konumları sebebiyle pakete 'hayır' diyecek olan arkadaşlarının gönlünde de 'evet' yattığını belirtiyor. Çayır, "İdam edilen arkadaşlarım için referandumda 'evet' oyu kullanacağım." diyor. Referandumu "Geçmişle hesaplaşmak adına büyük bir fırsat" olarak niteleyen Çayır, ülkücü camianın büyük bir çoğunluğunun da 'değişime evet' diyeceğini vurguluyor. Saadet Partisi de 'evet'çi! Saadet Partisi de hem parti hem de seçmenleriyle birlikte referandumda 'evet' oyu kullanacak. SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Türkiye'de demokratikleşme yolunda ileri bir adım içerdiği için anayasa değişiklik paketiyle ilgili referandumda 'evet' oyu kullanacaklarını açıkladı. SP'nin kararı tabanında tıpkı BBP tabanı gibi algılandı. Partide bu konu hakkında her hangi bir muhalefet bulunmuyor. Kongreden taze destekle çıkan Kurtulmuş'un parti içerisindeki otoriteyi de tamamen ele aldığı belirtiliyor. Saadet Partisi'nin bu desteği de referandumun kilit oylarından birisi olacağa benziyor. BDP izah edemiyor... MHP'den sonra en fazla evet gelecek parti tabanı BDP. Zira onlarda MHP tabanı gibi partilerinin neden 'Hayır' dediklerinin bir türlü anlayamıyorlar. 12 Eylül'de darbe yiyen tabanı temsil eden bu grup da BDP'nin baskıcı tarzına rağmen sandıkta Evet diyerek partilerine ders verecek. 12 Eylül darbesinde 'Diyarbakır cezaevi' içerisinde yaşananlar sonrasında Kürtlere ağır işkencelerin yapıldığını savunanlar şimdi o dönemin yargılanması ve sorgulanmasına hayır diyor. Bilinçli tabanı tarafından eleştirilen ve oyunun rengi noktasında sorgulanan BDP'nin PKK'nın etkisinde kalmasından bu şekilde karar aldığı belirtiliyor. Diyarbakır Cezaevi ve Kürtlere işkenceyi anlayışını sürekli gündeminde tutan ama referanduma hayır diyen bu anlayış, Güneydoğu Anadolu bölgesinde sandıkta beklediklerinin tam tersi bir durumla karşılaşacak gibi. Bunun işaretleri referandum yaklaştıkça çok sık alınmaya başladı. Diyarbakır'dan, Hakkari Muş, Bitlis ve Van'a kadar birçok şehirde duyarlı sivil toplum kuruluşları 'evet'in desteklenmesi konusunda önemli açıklamalar yapıyor, etkinlikler düzenliyor. Neden 'evet' oyu verilmeli denildiğinde CHP, MHP ve BDP'nin bu konuda aynı fikirleri paylaşmasına dikkat çekiyorlar. Evet'çiler, bunun bile referandumda 'evet' denmesine yeterli bir cevap olması gerektiğinin altını çiziyorlar. BDP'den gelecek evet oylarının ise partinin genel oylarının en az yüzde 20-25'ine eşit olacağı bildiriliyor. CHP kara kara düşünüyor Referandumda en hayırcı gözüken parti CHP. Partinin genel merkezi kara kara düşündürüyor. Zira ülkücülerle birlikte Medrese-i Yusufiye'de türlü işkencelerden geçirilen, idamlar yaşayan bu taban da neden 12 Eylülcüleri yargılayacak yasalara hayır denilmesini bir türlü anlayamıyor. Bu nedenle de CHP tabanı, yani sol; doğal mayası olan insan hakları, eşit hukuk kuralları ve işkencenin durdurulması gibi önemli konularda partilerinin aldığı 'hayır' kararını bir türlü içlerine sindiremiyor. CHP'den de referanduma 'evet'e en az yüzde 15-20 arasında oy bekleniyor. Türkiye Partisi de 'Evet'çi Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, "Referandumda değişikliğe evet oyu kullanacağız" diyenlerden. Şener'e göre, bir Anayasa değişikliğinde o anda iktidarda kim var diye yorumlamak doğru değil. Anayasalar kalıcı metinlerdir. Soyut ve genel hükümleri içerirler. Dolayısıyla ülkenin neyi ne kazandığı ve ne kaybettiğini değerlendirmek lazım. Şimdi tartışmalar bu iktidarın elinde bu değişiklikler ne anlam ifade eder biçimde ele alınmakta. Bu ele alınış biçimi yanlış. Türkiye Partisi de tabanıyla birlikte 'evet' demeyi tercih eden ve bu konuda tek görüşe sahip olan partilerden. Özetle; kendi tabanlarına yenilecek gözüken bu üçlü retçiler referandumda 'evet'e boyun eğecekler! Kısaca, iktidarla birlikte muhalefetin tabanın da 'evet' diyeceği referandumda, alınacak yüzde 57-62 aralığındaki oylar, Türkiye'de yeni bir dönemi başlatacak. toplumsalhafiza
![]() |
|
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Siyasette Laf Mananın Zıddıdır...!
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|