AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Gönülden]

Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Emine Ülker Tarhan, bugün Türkiye'de, yarı bağımlı yargının tam bağımlı bir yargı haline getirilmeye çalışıldığını savunan Tarhan, "Yargı üzerinden demokrasiyle oynanmaktadır.O nedenle biz Anayasa değişikliğiyle amaçlananın, bir demokratikleşme değil, darbe anayasası üzerine bir kaçak kat çıkma girişimi olduğunu düşünüyoruz." dedi.



Tarhan, hakkında yakalama kararı çıkarılan muvazzaf TSK personelinin görevden alınmaması sorununun 'teferruat' olduğunu söyledi.

Bursa Barosu'nun davetiyle 'Yargı Bağımsızlığı' konulu bir konferans veren Tarhan, soruları da cevaplandırdı. 'Haklarında yakalama kararı çıkan muvazzaf TSK personeliyle ilgili herhangi bir işlem yapılmamasını, gözaltına alınan olmamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?' yönündeki soruya muhatap olan Emine Ülker Tarhan, şunları kaydetti: "Bunlar hepsi birer teferruat. Aslında resmin tamamına bakmak ve değerlendirmek gerekir. Zaten biz endişelerimizi bu noktada paylaşıyoruz. Siyasallaştırılmaya çalışılan yargı, aslında yargı değildir. Eğer bir yargı siyasallaştırıldıysa, bir parti yargısı haline getirildiyse, demokrasilerde olması gereken yani yargının yapması gereken denetim görevini de artık yargı yapamaz hale gelir. Bugün Türkiye'de böyle bir sorunla karşı karşıyayız. Yargı siyasallaşmıştır, emir ve talimatla hareket eder duruma gelme tehlikesi yaşamaktadır. Bu nedenle de bu sorular birer teferruattır. Resmin tamamına bakmak gerekir. Asıl olan yargının emir ve talimatla hareket etmemesi. Türk yargıçlarının asla kimsenin yargıcı olmaması, herhangi bir partinin yargıcı olmaması. Bugüne kadar bize hiç kimsenin 'Benim' diye hitap ettiğini duydunuz mu? Her sözüne 'benim' diye başlayan birtakım yöneticilerin 'Benim yargıcım' dediğini duydunuz mu? Biz kimsenin yargıcı değiliz. Türk yargıçları herhangi bir partinin yargıcı olmaya da bugünkü veya yarınki siyasi iktidar bu hiç fark etmez, kimsenin yargıcı olmaya niyetimiz yok."

"TAMAMEN YARGI DIŞLANARAK HAZIRLANMIŞ BİR PAKET"
12 Eylül darbesinin ardından hazırlanan anayasa ile yargının yarı bağımlı hale getirildiğini ifade eden Tarhan, "12 Eylül Anayasası, tamamıyla yürütme odaklı bir anayasadır. Fakat bu yarı bağımlı, yürütme ağırlık yapı, 2010 değişiklikleriyle artık tam bağımlı bir yapıya dönüştürülme tehlikesi taşımaktadır. O nedenle biz Anayasa değişikliğiyle amaçlananın, bir demokratikleşme değil, darbe anayasası üzerine bir kaçak kat çıkma girişimi olduğunu düşünüyoruz. Buna halktan ruhsat istendiğini düşünüyoruz. Bugün Türkiye'de, yarı bağımlı yargı tam bağımlı bir yargı haline getirilmeye çalışılmakta. Yargı üzerinden demokrasiyle oynanmaktadır. Bu nedenle YARSAV olarak bu konuda endişelerimizi paylaşmak ve halkı bilgilendirmek amacıyla Anadolu'nun çeşitli kentlerinde çalışmalar yapıyoruz." diye konuştu.

Tarhan'ın konuşması esnasında mikrofonun arızalanması seyirciler tarafından tepkiyle karşılandı. Anayasa değişikliği yapılırken görüşlerinin alınmamasını eleştiren Tarhan, şu görüşleri dile getirdi: "Anayasanın yargı bölümündeki değişikliklerin öznesi olan bize, yargıçlara, savcılara, yüksek yargıya, barolara, barolar birliğine bu konudaki değişiklikler ilgili görüş sorulmadı. Yargı tamamen dışlandı bu süreçte. Adeta bugün önümüze gelen paket, yargısız bir infaz için hazırlanmış bir pakettir. Tamamen yargı dışlanarak hazırlanmış bir pakettir."

cihan