AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Cihannur]

MHP'de tavanla taban kopuk 12 Eylül'de ayrışma yaşanacak



Muğla Üniversitesi'nin ülkücü kökenli öğretim üyesi Prof. Dr. Namık Açıkgöz, MHP'nin referandum tavrıyla ilgili önemli tespitler yaptı.

12 Eylül Referandumunun Ülkücü Hareket için 'üçüncü bir ayrışma ve saflaşmaya' yol açacağını savunan Prof. Açıkgöz, "Muhtemelen, sonuçta 'evet' de çıksa, 'hayır' da çıksa, MHP, 27 Nisan 2007 günü TBMM'deki Cumhurbaşkanlığı Seçiminin yapıldığı oturuma katılmayan ANAP ve DYP'nin akıbetine uğrayacaktır." öngörüsünde bulundu. Açıkgöz, anayasa değişikliğine giden yolda CHP ve BDP kurumsal bir homojenlik gösterirken, Ülkücü Hareket'te bir tavan-taban uyuşmazlığı yaşandığına dikkat çekti. Bu durum için de, "Ülkücü taban veya bağımsız ülkücüler CHP ve BDP ile aynı paralelde tavır sergilemezken, tavanda bir paralellik görüntüsünün yansıması, ülkücü saflaşmanın tetikleyici unsuru olacağa benzemektedir." değerlendirmesini yaptı. Turgutlu'da, 14 Ağustos 1979'da, Marksist bir grubun saldırısına uğrayarak katledilen ülkücülerden; Zeki Yamankara, Emin İzbudak, Ali Aktan ve Arif Şanlı'yı mezarı başında anan Açıkgöz, "Bu gençler yaşasaydı, söyleyeceklerime katılırlardı." ifadesini kullandı.

Prof. Dr. Namık Açıkgöz, "Ülkücü olmak başka; MHP'li olmak başka' sözü, galiba, esas şimdi pratikteki karşılığını bulacak." görüşünde. Ülkücüleri 'sistemin imalat hatası' olarak tanımlayan Açıkgöz, "Sanırım 1970'lerde sistemin 'imalat hatası' olan Ülkücü Hareket, kendi 'imalat hataları'nı da doğurmuş. İşte bugün anayasa değişikliğine 'evet' diyecek olanlar, 'Ülkücülerin imalat hatası' bağımsız ülkücülerdir." şeklinde konuştu. 28 Şubat'ın Milli Görüş hareketini ayrıştırdığını, 12 Eylül 2010 Referandumunun da, Ülkücü Hareket'i ayrıştıracağını söyledi. Bu ayrışma için de şu yorumları yaptı: "12 Eylül anayasa referandumu süreci, Ülkücü Hareket'teki üçüncü büyük ayrışma ve saflaşma olacaktır. Saflar yeniden dizilirken, bazı 'imalat hatası' ülkücüler, 1970'lerin mirasına sahip çıkarak demokrasiden yana tavır koyacaklardır. Bazıları da ülkücülerin hep eleştirdiği 1960 ve 1980 darbelerinin ve bunların kurumlarının savunucuları konumunda kalarak tarihî ülkücü çizgi dışına çıkacaklardır."

Öte yandan Erzurum'un Tortum ilçesi Pehlivanlı Belediyesi'nin MHP'li başkanı Yunus Keskin, partisinin 'hayır' kararına tepki göstererek istifa etti ve AK Parti saflarına katıldı. 12 Eylül'de ülkücülerin işkenceden geçtiğini ve bu nedenle darbe anayasasının değiştirilmesine 'evet' demek için partisinden ayrıldığını belirterek, "Milletin iradesine ipotek koyanlarla, bölücülerle aynı safta olmamak için ve referandumda 'evet' oyu kullanmak için MHP'den ayrıldım." dedi.

Zaman 15.08.2010