Kılıçtaroğlunun Danışmanları bankamatik çıktı - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Ertuğrul ÖZGÜL** · 08-17-2010, 11:45

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2002'de ortaklarının eşlerini “danışman” olarak Meclis'e taşıdığı ortaya çıktı. Ancak bu danışmanların Meclis'te mesai yapmadıkları, sadece “bankamatik danışman” konumunda bulundukları iddia edildi.

HABERVAKTİM ÖZEL-

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 2002 yılında Oluşum Mali Müşavirlik adlı şirketteki hisselerini ortaklarına devredip siyasete girdiğinde, ortaklarının eşlerini “danışman” olarak Meclis'e taşıdığı ortaya çıktı. Ancak bu danışmanların Meclis'te veya CHP Genel Merkezinde mesai yapmadıkları, sadece “bankamatik danışman” konumunda bulundukları iddia edildi. Her iki “danışman” da, www.habervaktim.com'un sorularına, “Meclis'e gelip boş boş oturmak daha mı iyi. Kılıçdaroğlu'na her konuda rapor hazırlıyoruz” diye cevap verdiler. Ancak her ikisi de hazırladıkları bir tek rapor konusu söyleyemedi.

ORTAK EŞLERİNDEN DANIŞMAN
Nursel Öztürk: Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nda müfettiş idi. Eşinin ortağı olan Kılıçdaroğlu 2002 yılında milletvekili olunca, “danışman” olarak geçici görevle TBMM'ye başladı, ancak Meclis'te pek görülmedi.
Hülya Saygı: Kalkınma Bankası'nda çalışıyorken, eşinin ortağı Kemal Kılıçdaroğlu'nun milletvekili olması sebebiyle 2007 seçimlerinde TBMM'de, emekliye ayrılan Nursel Öztürk'ten nöbeti devraldı. Kendisini Meclis'te tanıyan bilen yok.

Kılıçdaroğlu'nun eski ortakları Mehmet Şirin Öztürk ve Mustafa Saygı halen adı geçen şirketin yöneticileri. Kılıçdaroğlu, 2002 yılında milletvekili seçilince hisselerini bu iki ortağına devretti.

ORTAKLIK BİTTİ AMA DANIŞMANLIK KADROSU AÇILDI
Kılıçdaroğlu, 2002 yılında siyasete girip CHP'den milletvekili seçilince, aynı yıl ortağı Mehmet Şirin Öztürk'ün eşi Nursel Öztürk'ü Meclis'e danışman olarak aldı. Meclis'teki gazetecilerin Kılıçdaroğlu'nun bu adla bir danışmanı olduğunu bile bilmediği halde, 2007'de Nursel Öztürk emekli oldu. Bu sefer Kılıçdaroğlu, şirketin diğer ortağı olan Mustafa Saygı'nın eşi Hülya Saygı'yı aynı kadrodan danışman yaptı. Hülya Saygı, halen kadrosu Meclis'te görüldüğü halde, işyerine uğramayan “danışman”lardan.

DANIŞMAN HANIM'IN ÖFKESİ
Kılıçdaroğlu'nun 2002'de “danışmanlık” kadrosuyla Meclis'e taşıdığı, 2007'de buradan emekli olan ilk danışman Nursel Öztürk, “Neden sizi Meclis'te hiç görmedik?” sorusuna, “Ben Kemal Bey'e dosya hazırladım. Kaldı ki gerisi sizi hiç ilgilendirmez” demekle yetindi.

BİLDİĞİ TANIDIĞI İNSANLARI İŞE ALMASI SİZCE DE MANTIKLI DEĞİL Mİ?
2007 yılında Nursel Öztürk emekli olduktan sonra Kılıçdaroğlu'nun “danışman” kadrosuyla Meclis'e taşıdığı Hülya Saygı, “Kemal Bey niye hep iş ortaklarının eşlerini danışman olarak alıyor? Sizce bunda bir tuhaflık yok mu?” sorumuza, “Politikacıların tanıdığı, bildiği insanlarla çalışmasından daha doğal ne olabilir” diye cevap verdi. Öztürk, Meclis'e neden gelmediğine dair sorumuza ise, “Meclis'e gelip boş boş orada oturmak daha mı iyi. Ben Kemal Bey'e her türlü konuda rapor hazırlıyorum” dedi. Öztürk, bu sözleriyle Meclis'te sürekli mesai yapan ve milletvekillerinin pek çok işlerini gören diğer danışmanları zan altında bıraktığını hatırlattığımızda ise, “Benim çalışma şeklim böyle. Siz nereden bileceksiniz ki benim hangi raporları hazırladığımı, nasıl çalıştığımı” diye konuştu.

“KABİLİYETİM VAR RAPOR HAZIRLIYORUM”
Kendisinin bir çok konuda rapor hazırlama kabiliyeti bulunduğunu da iddia eden Hülya Saygı, “Benim yüksek okul tahsilim var. Yani sanılmasın ki hiçbir şey yapmadan boş oturuyorum. Ekonomik ve teknik konularla ilgili raporlar hazırlıyorum. Ayrıca bu konuda sizi ikna etmek durumunda da değilim. Sayın Kılıçdaroğlu benim çalışıp çalışmadığımı taktir edecektir” dedi.

MAAŞ POLEMİĞİ
Hülya Saygı, Meclis'ten maaş almadığını, kadrosunun başka bir kamu kurumunda olduğunu da anlatırken, muhabirimizin “Ama nasıl olur, geçici görevle TBMM'de görevlendirilmiş olduğunuz için, kadronuzun bulunduğu kurumdan ve Meclis'ten çifte ücretlendirme ile maaş alıyorsunuz” şeklindeki hatırlatması üzerine, “Evet ama Meclis'e gelip boş boş oturmak çalışmak mı sayılıyor? Ben üzerime düşeni yapıyorum, raporlarımı hazırlıyorum” diye cevap verdi.

HABERVAKTİM.COM/ÖZEL

**Gönülden** · 08-17-2010, 15:21

Bugün bu haberi okuduğumda bir okuyucunun yorumu gözüme takıldı..."Tenekenin yaldızları erken dökülmeye başladı."

**EpiVaTeS** · 08-17-2010, 15:31

Alıntı:

Hülya Saygı, Meclis'ten maaş almadığını, kadrosunun başka bir kamu kurumunda olduğunu da anlatırken, muhabirimizin “Ama nasıl olur, geçici görevle TBMM'de görevlendirilmiş olduğunuz için, kadronuzun bulunduğu kurumdan ve Meclis'ten çifte ücretlendirme ile maaş alıyorsunuz” şeklindeki hatırlatması üzerine, “Evet ama Meclis'e gelip boş boş oturmak çalışmak mı sayılıyor? Ben üzerime düşeni yapıyorum, raporlarımı hazırlıyorum” diye cevap verdi.

Halkçı dandikkemal bunada bir açıklama getirsin bakalım...
Namussuz herif...

**Ertuğrul ÖZGÜL** · 08-17-2010, 15:33

Adamlar boş boş oturmayı sevmiyorlarmış demekki.....

**Akl-ı Selim** · 08-17-2010, 15:37

Aslında haddini bilerek , gerçeklerin bir gün elbet ortaya çıkacağını unutmadan meydanlarda nara atsaydı.Bugün bunları ezik bir ıııııııııııııııııı sesiyle cevaplamak zorunda belkide kalmazdı................

08-17-2010, 11:45	#1
Kullanıcı Adı Ertuğrul ÖZGÜL	Kılıçtaroğlunun Danışmanları bankamatik çıktı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2002'de ortaklarının eşlerini “danışman” olarak Meclis'e taşıdığı ortaya çıktı. Ancak bu danışmanların Meclis'te mesai yapmadıkları, sadece “bankamatik danışman” konumunda bulundukları iddia edildi. HABERVAKTİM ÖZEL- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 2002 yılında Oluşum Mali Müşavirlik adlı şirketteki hisselerini ortaklarına devredip siyasete girdiğinde, ortaklarının eşlerini “danışman” olarak Meclis'e taşıdığı ortaya çıktı. Ancak bu danışmanların Meclis'te veya CHP Genel Merkezinde mesai yapmadıkları, sadece “bankamatik danışman” konumunda bulundukları iddia edildi. Her iki “danışman” da, www.habervaktim.com'un sorularına, “Meclis'e gelip boş boş oturmak daha mı iyi. Kılıçdaroğlu'na her konuda rapor hazırlıyoruz” diye cevap verdiler. Ancak her ikisi de hazırladıkları bir tek rapor konusu söyleyemedi. ORTAK EŞLERİNDEN DANIŞMAN Nursel Öztürk: Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nda müfettiş idi. Eşinin ortağı olan Kılıçdaroğlu 2002 yılında milletvekili olunca, “danışman” olarak geçici görevle TBMM'ye başladı, ancak Meclis'te pek görülmedi. Hülya Saygı: Kalkınma Bankası'nda çalışıyorken, eşinin ortağı Kemal Kılıçdaroğlu'nun milletvekili olması sebebiyle 2007 seçimlerinde TBMM'de, emekliye ayrılan Nursel Öztürk'ten nöbeti devraldı. Kendisini Meclis'te tanıyan bilen yok. Kılıçdaroğlu'nun eski ortakları Mehmet Şirin Öztürk ve Mustafa Saygı halen adı geçen şirketin yöneticileri. Kılıçdaroğlu, 2002 yılında milletvekili seçilince hisselerini bu iki ortağına devretti. ORTAKLIK BİTTİ AMA DANIŞMANLIK KADROSU AÇILDI Kılıçdaroğlu, 2002 yılında siyasete girip CHP'den milletvekili seçilince, aynı yıl ortağı Mehmet Şirin Öztürk'ün eşi Nursel Öztürk'ü Meclis'e danışman olarak aldı. Meclis'teki gazetecilerin Kılıçdaroğlu'nun bu adla bir danışmanı olduğunu bile bilmediği halde, 2007'de Nursel Öztürk emekli oldu. Bu sefer Kılıçdaroğlu, şirketin diğer ortağı olan Mustafa Saygı'nın eşi Hülya Saygı'yı aynı kadrodan danışman yaptı. Hülya Saygı, halen kadrosu Meclis'te görüldüğü halde, işyerine uğramayan “danışman”lardan. DANIŞMAN HANIM'IN ÖFKESİ Kılıçdaroğlu'nun 2002'de “danışmanlık” kadrosuyla Meclis'e taşıdığı, 2007'de buradan emekli olan ilk danışman Nursel Öztürk, “Neden sizi Meclis'te hiç görmedik?” sorusuna, “Ben Kemal Bey'e dosya hazırladım. Kaldı ki gerisi sizi hiç ilgilendirmez” demekle yetindi. BİLDİĞİ TANIDIĞI İNSANLARI İŞE ALMASI SİZCE DE MANTIKLI DEĞİL Mİ? 2007 yılında Nursel Öztürk emekli olduktan sonra Kılıçdaroğlu'nun “danışman” kadrosuyla Meclis'e taşıdığı Hülya Saygı, “Kemal Bey niye hep iş ortaklarının eşlerini danışman olarak alıyor? Sizce bunda bir tuhaflık yok mu?” sorumuza, “Politikacıların tanıdığı, bildiği insanlarla çalışmasından daha doğal ne olabilir” diye cevap verdi. Öztürk, Meclis'e neden gelmediğine dair sorumuza ise, “Meclis'e gelip boş boş orada oturmak daha mı iyi. Ben Kemal Bey'e her türlü konuda rapor hazırlıyorum” dedi. Öztürk, bu sözleriyle Meclis'te sürekli mesai yapan ve milletvekillerinin pek çok işlerini gören diğer danışmanları zan altında bıraktığını hatırlattığımızda ise, “Benim çalışma şeklim böyle. Siz nereden bileceksiniz ki benim hangi raporları hazırladığımı, nasıl çalıştığımı” diye konuştu. “KABİLİYETİM VAR RAPOR HAZIRLIYORUM” Kendisinin bir çok konuda rapor hazırlama kabiliyeti bulunduğunu da iddia eden Hülya Saygı, “Benim yüksek okul tahsilim var. Yani sanılmasın ki hiçbir şey yapmadan boş oturuyorum. Ekonomik ve teknik konularla ilgili raporlar hazırlıyorum. Ayrıca bu konuda sizi ikna etmek durumunda da değilim. Sayın Kılıçdaroğlu benim çalışıp çalışmadığımı taktir edecektir” dedi. MAAŞ POLEMİĞİ Hülya Saygı, Meclis'ten maaş almadığını, kadrosunun başka bir kamu kurumunda olduğunu da anlatırken, muhabirimizin “Ama nasıl olur, geçici görevle TBMM'de görevlendirilmiş olduğunuz için, kadronuzun bulunduğu kurumdan ve Meclis'ten çifte ücretlendirme ile maaş alıyorsunuz” şeklindeki hatırlatması üzerine, “Evet ama Meclis'e gelip boş boş oturmak çalışmak mı sayılıyor? Ben üzerime düşeni yapıyorum, raporlarımı hazırlıyorum” diye cevap verdi. HABERVAKTİM.COM/ÖZEL

08-17-2010, 15:21	#2
Kullanıcı Adı Gönülden	Bugün bu haberi okuduğumda bir okuyucunun yorumu gözüme takıldı..."Tenekenin yaldızları erken dökülmeye başladı."

08-17-2010, 15:33	#4
Kullanıcı Adı Ertuğrul ÖZGÜL	Adamlar boş boş oturmayı sevmiyorlarmış demekki.....

08-17-2010, 15:37	#5
Kullanıcı Adı Akl-ı Selim	Aslında haddini bilerek , gerçeklerin bir gün elbet ortaya çıkacağını unutmadan meydanlarda nara atsaydı.Bugün bunları ezik bir ıııııııııııııııııı sesiyle cevaplamak zorunda belkide kalmazdı................

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)