![]() |
#1 |
![]() Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Türkiye'den yapılan başvurularda verdiği kararlar, bu mahkemenin adeta ülkemizi bölmek için uğraştığı düşüncelerini beraberinde getiriyor. Şimdi de HADEP'in kapatılmasıyla ilgili davada “PKK'yla bağlantısı olduğunun tespit edilemediği” gerekçesiyle Türkiye'yi haksız bulan AİHM'in; ülkemiz için tartışmalı olan ve bölücü örgüt mensuplarının açtığı tüm davalarda Türkiye aleyhine kararlar verdiği gözleniyor. Aynı AİHM, yüzde 99'unun Müslüman olduğu Türkiye'de dinî değerler ve özgürlükler üzerine açılan davalarda ise, özgürlükler aleyhine hüküm veriyor. PKK'YI AİHM TAZMİNATLARI FİNANSE EDİYOR Bugüne kadar Türkiye'den AİHM'e yapılan inanç özgürlüğü ile ilgili konularda ekseriyetle dava geri çevrilir veya uzlaşma tavsiyesi çıkarken, PKK'lıların başvurularında devlet ağır tazminatlar ödemeye mahkum edildi. AİHM'in Türkiye'ye, başta PKK olmak üzere sol örgüt mensuplarına ödettirdiği para, milyonlarca Avroyu buluyor. 2005 yılı başından 2007 yılı ilk yarısına kadarki AİHM kararları sonucu Türkiye tazminat olarak başta PKK mensupları ve sempatizanları olmak üzere sol örgütlere 5 milyon 500 bin Avro ödedi. AİHM'in bölücüler lehine verdiği kararlar, PKK gibi örgütlerin Türkiye'de daha fazla seslerinin çıkmasını sağlarken; özgürlükler aleyhine verdiği kararlar ise yasakçıların ekmeğine yağ sürüyor. Bu da devlet-millet kaynaşmasının engellenmesine yol açıyor. AİHM'in farklı davalarda takındığı çelişkili tutum, Türkiye'deki çatışmaların daha da derinleşmesine yol açıyor. AİHM'in Türkiye'deki çatışmaları adeta körükleyen birkaç kararı şu şekilde: ÖCALAN KARARI 12 Mayıs 2005 günü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin temyiz kurumu niteliğindeki Büyük Daire'si, Abdullah Öcalan'ın ‘adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine' hükmetti. Mahkeme, 1999 yılında görülen davada Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 3, 5 ve 6'ncı maddelerinin ihlal edildiğine karar verdi. DEP KARARI AİHM, 1993 yılında kapatılan Demokrasi Partisi (DEP) üyelerinin, Türkiye aleyhine yaptığı şikayet başvurusunu da haklı buldu. AİHM; Osman Özçelik, Kemal Bilget, Kemal Okutan, Bahattin Günel ve Murat Bozlak'ın yaptığı başvuru üzerine Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüyle ilgili 10. ve adil yargılanma hakkıyla ilgili 6. maddesinin Türkiye tarafından ihlal edildiğine hükmetti. Türkiye, AİHM kararı gereği kapatılan DEP'in Başkan Yardımcısı Bilget'e mahkeme masrafları da içinde olmak üzere 8 bin 72 Avro maddi tazminat ödedi. RP KARARI Aynı AİHM, RP'nin kapatılmasında ise Türkiye'yi haklı buldu. 31 Temmuz 2001'de açıklanan kararda, RP'nin kapatılmasında parti yöneticilerinin başvuruları reddedildi. AİHM, kapatılma kararının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı olmadığı yönünde görüş beyan etti. Anayasa Mahkemesi, 18 Ocak 1998'de Refah Partisi'ni kapatmıştı. LEYLA ŞAHİN KARARI İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Leyla Şahin, 1998'de derslere başörtüsü takarak girdiği gerekçesiyle aldığı disiplin cezasının insan haklarına aykırı olduğunu savunarak, AİHM'e başvurdu. AİHM, Leyla Şahin'in yaptığı başvuruyu reddetti. Dava Büyük Daire'ye taşındı. Büyük Daire de 10 Kasım 2005'te açıkladığı kararda, Türkiye'nin insan hakları ihlalinde bulunmadığı görüşüne vardı. Mahkeme, Leyla Şahin'in 5. sınıfa kadar başörtülü okumasını görmezden gelerek, “sınırlamanın başvuruyu yapanın üniversiteye kayıt olmadan önce de var olduğu ve bu sınırlamanın başvuru sahibi tarafından bilinmesi gerektiği” görüşünü savundu. SOSYALİST PARTİ, ÖZDEP KARARLARI Bölücü politikaları ile dikkat çeken ve PKK politikalarını her platformda savunan Sosyalist Parti, 10 Temmuz 1992'de Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı. Parti yöneticileri AİHM'e başvurdu. AİHM, Türkiye'yi 50 bin dolar tazminat ödemeye mahkum etti. 19 Ekim 1992 yılında kurulan Özgürlük ve Demokrasi Partisi Anayasa Mahkemesi'nce kapatıldı. ÖZDEP de AİHM'e başvurdu. AİHM'in 8 Aralık 1999 tarihli ÖZDEP kararında Türkiye haksız bulundu. ZANA DA HAKLI BULUNDU! Leyla Zana'nın eşi Diyarbakır eski Belediye Başkanı Mehdi Zana da AİHM tarafından haklı bulundu. YAŞ ZEDELER KARARI TSK'dan ihraç edilen Kara ve Deniz Kuvvetleri mensubu 2'si albay, 2'si binbaşı, 4'ü yüzbaşı, 1'i teğmen ve 4'ü astsubay 13 şikayetçi, 2000 yılında AİHM'e başvurarak YAŞ kararı ile ordudan atıldıklarını, bu kararların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) inanç özgürlüğü, adil yargılama, cezaların yasallığı maddelerine aykırı olduğunu belirtti. AİHM, “orduda din özgürlüğü olmadığı” tezini savunan eski TSK mensuplarına, aynı Leyla Şahin kararında olduğu gibi “Silahlı Kuvvetler'e mensup herkes bu disipline uymakla yükümlüdür” cevabını verdi. AİHM'E GÖRE DİN DERSİ İSE HAK İHLALİ Başörtüsü yasağı ve Refah Partisi'nin kapatılmasını haklı bulurken, terör örgütü PKK mensuplarının başvurularında devleti mahkûm eden AİHM, zorunlu din dersinin de insan haklarına aykırı olduğuna hükmetti. 2001'de 7. sınıftaki kızı E.Z.'nin din dersine girme zorunluluğunun kaldırılması için yargıya başvuran, ancak sonuç alamayan baba Hasan Zengin'in başvurusunu değerlendiren AİHM, zorunlu din dersinin insan haklarına aykırı olduğuna karar verdi. BAŞÖRTÜSÜNE RED AİHM, Sakarya İmam Hatip Lisesi'nde başörtülü olarak derslere girmeleri engellenen Fatma Karaduman ve Sevil Tandoğan adlı iki öğretmenin başvurusunu da reddetti. EŞCİNSELLERİN HAKKI VAR, MÜSLÜMANLARIN YOK Müslümanlarla ilgili sayısız çifte standarda imza atan AİHM, eşcinsellerin de söz konusu cinsel tercihin gereklerini yerine getirmelerinde ayrımcı ve yasaklayıcı bir tutumla karşı karşıya olduklarına hükmederek, bu konuda tam serbestlik yönünde bir karar verdi. habervaktim.com
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|