![]() |
#1 |
![]() Şemdinli savcımız vardı hani..
Aslında kendisi, Van Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi Savcısı idi ama.. “Şemdinli olayları” diye bilinen patlamanın izini takip edip, asli failler hakkında ciddi bir iddianame düzenlediği için hedef tahtasına oturtulmuştu.. Görüntüdeki faillerin yanısıra; onların arkasındaki üst noktaların, etkili generallerine de uzandığı için, HSYK tarafından savcılıktan ihraç edilmişti. “Avukatlık bile yapamaz” bir konuma getirilmişti. İşte o savcı, geçtiğimiz hafta HSYK kararı ile, mesleğe tekrar dönmenin sevincini yaşıyor. Savcı Ferhat Sarıkaya sevinç yaşıyor da, hakim ve savcı odaklı dernekler, sendikalar ne yapıyorlar? Onların da sevinmeleri, iki satır açıklama ile bu sevinçlerini ifade etmelerini bekliyorsunuz değil mi? Bekleyin, yaparlar belki.. Ne YARSAV’dan bir açıklama var.. Ne de Yargısen’den.. Hani, “Niye geri aldınız o savcıyı?” diye açıklama yapsalar, hiç şaşmam.. Belki de, “Şerefli generallerimizin bazılarına suç isnadında bulunan bu savcının, değil mesleğe geri alınması, Türkiye’de yaşamasına bile izin verilmemelidir” diye açıklama hazırlıkları bile olabilir. Bugüne kadar yaptıkları açıklamaların hepsi, önümüzde duruyor çünkü.. Nerede bir darbeci varsa, onun arkasındalar. Nerede dürüst bir savcı, dürüst bir hakim varsa, “Bize ne canım” modundalar.. Yargıç ve savcıların haklarını koruma amaçlı olarak kurulan YARSAV yetkililerine her sorduğumuzda, "Biz savcı Sarıkaya hakkında ihraç kararı alındığında, henüz kurulmamıştık. Onun için bu konuda derneğimizin bir açıklamasına rastlamamışsınız" diyorlardı. Tabiî takîyye yapıyorlardı. YARSAV, ihraç kararı alındığında henüz kurulmamıştı ama, o ihraç kararını veren HSYK üyelerinin çoğu YARSAV'a üye olmuşlardı.. Düşünebiliyor musunuz, yargıç ve savcıların haklarını gözetmek için kurulmuş bir derneğin üyeleri, bir savcının tüm haklarını elinden alan işleme imza atıyorlar. Ve o dernek de, “Bizim derneğimizin amacı, yargıç ve savcı haklarını gözetmektir. Bizim derneğimize üye olacak kişiler; yargıçların, savcıların haklarını kısıtlayıcı bir işleme imza atmışsa, o kişinin bizim derneğimizde işi olamaz” diyememişti. O savcı ne yapmıştı? Kumar mı oynamış, rüşvet mi almış, adliyeye kadın-kız mı getirmişti? Hayır. İddianame düzenlemişti. Yani görevini yapmıştı. Ve görevini yaptığı için savcılıktan ihraç edilmişti. YARSAV üyesi HSYK'cıların kararı ile.. Çok şükür ki; şimdi HSYK’nın yapısı, hakim ve savcıların tabanından gelenlerin oyları ile seçilenlerden oluştu da, Van Savcısı Ferhat Sarıkaya, göreve tekrar geri alındı. Geri alındı ama, yargıç ve savcıların haklarını koruduğu iddiasındaki derneklerin yetkililerinden olumlu tek açıklama yok.. Hatta tam aksine, Ferhat Sarıkaya’yı mesleğe geri alan HSYK kararında, Erzurum Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi Savcısı Osman Şanal’ın yetkilerinin de kendisine iade edilmesi kararlaştırılmış ya.. O karara hemen itiraz ettiler, “istemezük” açıklaması yaptılar.. Böylece anladık ki; her ne kadar savcı ve hakimlerin mesleki hakları için kurulmuş olsalar da, darbecilerin hakları için açıklama yapıyorlar.. Osman Şanal’a özel yetkisi iade edilince, rahatsızlıklarını ifade etmekten geri durmuyorlar.. Ferhat Sarıkaya ihraç edildiğinde, tek bir açıklama yapmıyorlar.. Sarıkaya mesleğe geri alındığında, “Doğrusu yapılmıştır” diyemiyorlar.. Darbecilerin gerçek yüzünü, ilk defa bir iddianamede dile getiren bir savcıyı, kendi derneklerinin üyelerinin imzaladıkları karar ile savcılıktan atılmasına sessiz kalmışlardı.. Ama bir başka savcı ile ilgili kararı, hemen aynı gün tepki ile karşıladılar.. Tüm bu tavırları ile; YARSAV da, Yargısen de mesleki bir örgüt değil, ideolojik bir dernek olduklarını ispatladılar. Sarı sendikacılık yapdıklarını, ortaya koydular.
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|