AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, son gelişmelerle alakalı açıklama yaptı.



Çelik'in yaptığı konuşmadan satırbaşları ise şöyle:

Biz devlet adına millet nezdinde siyaset yapmayacağız dedik, millet adına devlet nezdinde siyaset yapacağımızı söyledik. Biz bu güne kadar hiçbir çete ve cuntaya boyun eğmedik ve eğmeyeceğizde.

Bildiğiniz gibi demokratik ülkelerde medya dünyanın 4. gücü olarak adlandırılıyor.Bir zamanlar merkez medya denilen bazı medya kuruluşları, hükümetleri deviriyor ve istedikleri insanları başa getiriyordu. O dönemler artık geride kaldı. Ancak bu 4. gücün bazı temsilcileri hala Türkiye de zaman zaman farklı misyonlar yükleniyorlar üstlerine.

Hürriyet Gazetesi'nin yöneticisi sayın Ertuğrul Özkök dün köşesinde yazdığı ''Ara Rejim Çuvallıyor'' yazısı ile, bizim ara rejim kurduğumuzu öne sürmüştür. Kimin ara rejimci olduğunu biz çok iyi biliyoruz. Gazetecilerin fişlendiği, gözaltına alındığı dönemlerde sayın Ertuğrul Özkök gibi köşe yazarları cuntacıların gözdesi köşe yazarlarından idi. Şimdi aynı isimler bizi ara rejim kurmak ile suçluyor.

Biz 28 Şubat sürecinde sayın Özkök'ün yönetimindeki Hürriyet Gazetesi'nin attığı manşetleri çok iyi biliyoruz. 'Tayyip muhtar bile olamaz', 'Gerekirse silahlı mücadeleye gireriz', '411 el kaosa el kaldırdı' gibi manşetler atarak iktidarlar üzerinde oluşturdukları baskılar ile milletin iradesini hiçe sayarak yerine kendi iradelerini yansıttırıyorlardı.

Sayın Başbakan'ın siyaset yasaklı olduğu zamanlarda ise, Hürriyet gazetesinin attığı manşetler şöyle idi hatırlayalım, Erdoğan Belediye Başkanı olabilir mi?, hayır olamaz, Erdoğan vali olabilir mi? hayır olamaz, Erdoğan vekil olabilir mi? hayır olamaz, gazete o dönemde işte bu tarz manşetler atmıştır.

Sayın Oktay Ekşi zamanında şakşakçılar arasındaydı. Ben diyorum ki keşke Ertuğrul Özkök'te Sayın Ekşi gibi Balyozcular ile beraber CHP'den aday olsaydı da, kadro tamamlanmış olsaydı.

Cumhuriyet elden gidiyor dediler, baktılar bu tutmuyor, bir süre sivil dikta var dediler, baktılar bu da tutmuyor, sonra ne olursa cemaatlar var diyorlar.

Artık sayın Oktay Ekşi'nin düdüğü kırılmıştır. Tarih doğru yazmayan gazeteciyi de yazar. Biz bugüne kadar cuntacıların yanında yer alan kalemşörlere boyun eymedik, bundan sonrada eğmeyeceğiz. Özkök gibi gazeteciler sıranın kendilerine geleceğinden mi korkuyor. Çünkü kendisinden şüphesi olanların endişesi olur.

Son 3 - 4 gündür ülkede kaos yaşanıyor. Maalesef Yüksek Seçim Kurulu'nun düzensiz yaptığı bir çalışma sonrasında, bir takım insanlara gün doğdu, onlarda bunu fırsat bilerek kırıp döktüler. Biz demokratik tepkilere saygılıyız ancak başkasının malına canına zarar verilirse bunu tasvip edemeyiz.

İllede krizlerin çözülmesi için birilerinin canını mı yitirmesi gerekiyor. Bundan nemalanan iki parti vardır, MHP ile BDP, bu iki zıt kutup bundan besleniyor. Bu partiler ne olsa AK Parti'den biliyorlar. Neymiş efendim bu olay sonrasında Başbakan çıkıp açıklama yapmamış, her olaydan sonra Başbakan'ın çıkıp açıklama mı yapması gerekiyor.

2005 yılında sayın Başbakan Diyarbakır'da Kürt sorunu sadece Kürtlerin değil bizimde sorunumuzdur dedi. Daha önceki iktidarlar döneminde hayal bile edilemiyecek şeyler AK Parti iktidarında gerçekleştirildi. Dolayısıyla Başbakan'ın gündeminde bu mesele yoktur diyenler yanılıyorlar. Biz zaten bu meselenin ana hatlarını belirlemişizdir ve bu sorunun çözümüne kadar elimizden gelenide yapacağızdır.


habervaktim