AK Gençliğin Buluşma Noktası
Haberler Dünyadan ve Ülkemizden son dakika haberler burada.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 09-09-2011, 14:25   #1
Kullanıcı Adı
OTTOMAN
Arrow ERDOĞAN, İsraili Tekrar Uyardı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Türkiye'den özür dilemedikçe, tazminat ödenmedikçe ve Gazze'ye ambargo uygulaması kaldırılmadıkça, Türkiye-İsrail ilişkilerinin düzelmesinin, normalleşmesinin beklenemeyeceğini söyledi.

Erdoğan, Lüksemburg Başbakanı Jean Claude Junker ile baş başa ve heyetlerarası görüşmenin ardından ortak bir basın toplantısı düzenleyerek, açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladılar.

Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin, ''Netenyahu, 'doğru ve haklı bir yolda olduklarını' söyledi. İsrail Savunma Bakanlığı da Heron'ların tamir edilmediği için geri gönderilmediğini bildirdi. Hem bu açıklamaları nasıl değerlendirirsiniz, ayrıca bizim orada kaç tane Heronomuz var?'' soruları üzerine, ''Tabii İsrail Başbakanı Netenyahu kalkıp da 'yanlış yolda olduklarını söyleyecek değil veyahut uluslararası sularda yanlış yaptık demeyecek'' dedi.
Erdoğan, şöyle konuştu:
''Ama bilenen bir gerçek var ki, uluslararası sularda siz seyahat eden herhangi bir gemiye ne olursa olsun böyle bir saldırı hakkına sahip değilsiniz, denizden, havadan... Uluslararası sularda, bu seyahat eden gemilerden biliyorsunuz bir tanesi, 33 ülkeden insanın katıldığı bir insani yardım götüren 3 gemiden bir tanesi, sadece o insanların olduğu ki, 450 civarında insanın olduğu bir operasyondur ve bu askeri bir operasyondur ve bu İsrail tarafından yapılmıştır. Bunu artık bilmeyen yok. Ve kendileri içerde bir tane silah dahi yakalayamamışlardır, bulamamışlardır. Bunlar da ortada...

Öldürülen 9 vatandaşımızla ilgili ki, bir tanesi biliyorsunuz Furkan Doğan. Türk kökenli ABD vatandaşıdır ve 35 mermi bunların vücuduna isabet etmiştir. Ve Furkan'ın kaşına ne yazık ki sıkılan mermi, gözü ile kaşı arasında 3 santimetre mesafeden sıkılmış bir mermidir, kurşundur. Bunların bütün resimlerle, belgeleri her şeyi mevcuttur. 9 tane vatandaşımızın öldürülmesi olayı bu şekilde ortadadır. Ve bunların bütün adli tıp raporları her şeyi mevcuttur. Ve Cenevre'de biliyorsunuz, bunun bir alçaklık olduğu, bunu insan haklarının ihlali olduğu ve burada bir orantısız güç kullanımı olduğu' çok açık ifade edilmiş ve böyle bir tablo içinde Netenyahu ve çevresindekiler kendi içlerindeki çelişkiyi, çatışmayı dünyaya farklı şekilde yansıtırken, aslında özür ve tazminat noktasında belli bir noktaya kendileri gelmişken, tabii iktidardaki sıkıntılarını dışarıya farklı bir şekilde yansıtmak durumunda olmuşlardır.

Şu anda da biz, biz Türkiye olarak, dün de açıkladım, aynı şeyi söylüyorum; özür dilenmedikçe, tazminat ödenmedikçe, Gazze'ye ambargo uygulaması kaldırılmadıkça, Türkiye-İsrail ilişkilerinin düzelmesi, normalleşmesi beklenemez.

Bununla ilgili B planımızı açıklamıştık. Tekrar burada açıklamayı gereksiz buluyorum. ''
  • HERON'LARIN TAMİRİ
İnsansız hava aracı Heron'ların tamiriyle ilgili soruyu yanıtlarken de Başbakan Erdoğan, ''bu işin bir tarihi olduğunu'' söyledi.

Erdoğan, ''Bu verilen tarihte bunlar teslim edilmemiştir. Tamir, bakım ile ilgili verilen bir takvim ve bu takvimde bunlar teslim edilmemiştir. Şu anda oradaki bizim insansız hava araçlarımız, bildiğim kadarıyla son olarak 6 taneydi, bunlar oradadır. Ve bu 6 insansız hava aracının tamir edilerek zaten bize teslimi gerekir, çünkü bunların hepsinin parası ödenmiştir. Ve bu bakımları da sözleşmenin gereğidir ve burada da özellikle ticari ahlak noktasında bunu çok önemsiyoruz. Biz, şu anda süratle onların bu bakımlarını yapıp teslim edecekleri inancını koruyoruz'' dedi.

LÜKSEMBURG ANKARA'DA BÜYÜKELÇİLİK AÇIYOR
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2010 yılında Lüksemburg ile Türkiye arasındaki 140 milyon dolarlık ticaret hacmini 500 milyon dolara çıkarmayı hedeflediklerini bildirdi.

Erdoğan, Lüksemburg Başbakanı Jean Claude Juncker ile başbaşa ve heyetlerarası görüşmenin ardından ortak bir basın toplantısı düzenledi.

Başbakan Erdoğan, Lüksemburg Başbakanı Juncker'in, daha önce 2003 yılında Türkiye'yi ziyaret ettiğini anımsatarak, Türkiye'nin o günden bu yana çok büyük bir değişim ve dönüşüm yaşadığını söyledi. Erdoğan, ''Bende AK Parti Genel Başkanı sıfatıyla, Kasım 2002'de yani iktidara geldiğimizin ilk 14-15 günündeki yoğun ziyaretlerimiz arasında ki bir ziyaretimi de Lüksemburg'a yapmıştım. Her iki ziyaretin güzel anıları hafızamda tazeliğini koruyor. İkincisi de Kasım 2004'te olmuştu, oralardan gerçekten unutulmaz hatıralarla döndük'' dedi.

İki ülke arasındaki ilişkilerin ''mükemmel'' olarak nitelenebileceğini ifade eden Erdoğan, uluslararası bir çok toplantılarda bir araya gelmek suretiyle durum değerlendirmelerini, gerek ikili gerek bölgesel olarak yapma fırsatı bulduklarını kaydetti.

Bugünkü görüşmede Başbakan Juncker ile Türkiye Lüksemburg ilişkilerini nasıl ileriye taşıyabileceklerini, gerek ikili, gerekse heyetler arası görüşmelerde ele aldıklarını belirten Başbakan Erdoğan, siyasi, ekonomik, ticari ve bunun yanında AB ile ilgili gelişmeleri değerlendirdiklerini söyledi.

Başbakan Erdoğan, görüşmede dünyadaki son dönemde yaşanan gelişmeleri de ele aldıklarını bildirdi.

Başbakan Erdoğan, ''Hepsinden öte, Lüksemburg yakın bir zamanda Ankara'da bir büyükelçilik açıyor. Bundan büyük bir memnuniyet duyduğumuzu da ifade etmek istiyorum. Söz konusu büyükelçiliğin açılması kararını Lüksemburg'un Türkiye'ye atfettiği önemin bir göstergesi olarak telakki ediyoruz. Benzer biçimde Lüksemburg'un İstanbul'da bir başkonsolosluk açmasının ikili ekonomik ilişkilerimize ivme kazandıracağını düşünüyorum'' dedi.

Lüksemburg'un Avrupa'nın önde gelen finans merkezlerinden birisi, dünyanın en büyük ikinci yatırım fonu merkezi olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, Lüksemburg'un özel bankacılık faaliyetlerinde de lider konumda bulunduğunu bildirdi.

İstanbul'u küresel bir finans merkezi haline getirmek için yoğun bir gayret içinde olduklarını dile getiren Başbakan Erdoğan, bu süreçte Lüksemburg'la işbirliğine özel bir önem atfettiklerini söyledi.

Erdoğan, iki ülke arasındaki işbirliğini güçlendirme noktasında atılacak her adımın, her iki taraf için son derece önemli olacağını belirtti.

Başbakan Erdoğan, iki ülke arısındaki ticari faaliyetlerin de her geçen gün geliştiğinin altını çizdi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

''2010 yılında Lüksemburg ile 140 milyon dolar olan dış ticaret hacmimiz, bu yılın ilk 6 ayında 104 milyon dolar durumundadır. Bu da şunu gösteriyor ki, yıl sonu itibariyle 2010 yılındaki dış ticaret hacminin üzerine çıkacağız. Fakat biz bunu da yeterli görmüyoruz. Çok daha bu konuda ileri rakamlara ulaşmamız lazım ve bunun için de ben değerli dostuma ilk hedefi 500 milyon dolar olarak koyalım diyorum. Ve 500 milyon dolara da en kısa zamanda ulaşmayı temenni ediyorum. Lüksemburg Türkiye'ye doğrudan yatırım yapan ülkeler arasında yer alıyor. 2011'in ilk 5 ayındaki Lüksemburg kaynaklı yatırımlar, 182 milyon dolara ulaştı. Lüksemburg merkezli dünyanın en büyük çelik şirketi Türkiye'de ve yine Türk ortaklı Irak'ın kuzeyinde yaptığı yatırımlardan bizler memnuniyet duyuyoruz ve bu yatırımlarını daha da geliştirmeyi, artırmayı hedeflediğini de biliyorum. Benzer şekilde Lüksemburg'da yerleşik çeşitli yatırım fonlarının Türkiye'ye yatırım yapmaya yönlendirilmesini de arzu ediyoruz. İkili ekonomik ve ticari ilişkilerimizin ahdi çerçevesinin tamamlanmasına ilişkin çalışmalarımız da sürüyor. İki ülke arasında gelir ve servet üzerinden alınan vergilerde, çifte vergilendirmeyi önleme ve vergi kaçakçılığına engel olma anlaşmasını değiştiren protokol, 14 Temmuz 2011 tarihi itibariyle yürürlüğe girdi.''

  • -AVRUPA BİRLİĞİ İLE İLİŞKİLER-
Başbakan Erdoğan, Lüksemburg'un Türkiye'nin AB üyelik sürecine başından itibaren ''en geniş manada destek verdiğini'' ifade ederek, bugünkü görüşmelerde de bu desteği verme yaklaşımını ''değerli dostum'' diye nitelendirdiği Junker'de gördüğünü söyledi.

Türkiye-AB müzakerelerinin, 3 Ekim 2005 Lüksemburg'da düzenlene hükümetlerarası konferans toplantısıyla başladığına işaret eden Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bu güne kadar müzakere sürecinde görüşmeleri tamamlanan yegane fasıl olan, bilim ve araştırma faslı da haziran 2006'da Lüksemburg'da düzenlenen hükümetlerarası konferans toplantısı sırasında müzakere, orada fasıl itibariyle kapatıldı, bu da önemli bir adımdı. Lüksemburg, Avrupa Adalet Divanı, Avrupa Sayıştayı, Avrupa Yatırım Bankası gibi çok sayıda önemli AB kurumlarına da ev sahipliği yapıyor. Böyle de bir özelliği var. Bütün bunlar zaten büyük önem atfettiğimiz Lüksemburg'u daha da önemli kılıyor. Değerli dostum Juncker, bir duayeni ve Avrupa bütünleşmesinin güçlü bir savunucu olarak bu desteğinin bizim açımızdan çok önemli olduğunu özellikle vurgulamak isterim. Bu desteğin önümüzdeki dönemde de somut biçimde devam edeceğine olan inancım tamdır.

Bugün Avrupa'da serbest dolaşımla özdeşleşen Lüksemburg'daki Schengen, sınır kasabası, farklı kültürlerin birleşmesini simgeliyor. Ve burada Türkiye'ye yönelik bir haksızlığın olduğunu kendisiyle paylaştım. Ve sağolsun kendileri de bu düşüncemizi aynen paylaştılar. Ve Türk vatandaşlarının tabi oldukları vize uygulamalarının Türkiye'nin ortaklık hukukundan kaynaklanan müktesep haklarının ihlali niteliği taşıdığının, başta Adalet Divanı olmak üzere bazı AB üyesi ülkelerin mahkemelerinde alınan yargı kararlarıyla bir kez daha teyit edildiğini Sayın Junker'e dile getirdim. Bu konuda AB üyesi ülkelerinin üzerlerine düşeni yerine getirmeleri gerektiğini kendilerine ifade ettim.

Başbakan ile bugünkü görüşmelerimizde bölgemizde yaşanan diğer gelişmeleri de değerlendirme fırsatımız oldu. Ayrıca küresel mali ve ekonomik durumu da değerlendirdik. Kendileri yarın G-7 ülkelerinin maliye bakanları toplantısına Eurogrup Başkanı sıfatıyla iştirak etmek suretiyle Marsilya'ya gidecekler.''

Bu ziyaret, iki ülke arasındaki mevcut iyi ilişkilerin daha da ilerlemesi için önemli bir adım teşkil ettiğini belirten Erdoğan, bu ilişkilerin güçlenerek devam edeceğine olan inancını dile getirdi.
Jean Claude Juncker "EKONOMİK İLİŞKİLERİMİZ GELİŞMELİ"
Lüksemburg Başbakanı Jean Claude Juncker, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki vize sisteminin düzeltilmesi gerektiğine işaret ederek, "Geri kabul anlaşmasının ve vizelerin serbest bırakılmasının eş zamanlı olarak çözüme kavuşmasını ve bunun her iki taraf için de tatmin edici bir şekilde gerçekleştirilmesini istiyoruz" dedi.

Juncker ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlık Merkez Bina'da baş başa ve heyetlerarası görüşmenin ardından ortak bir basın toplantısı düzenlediler.

Türkiye ile Lüksemburg arasındaki ilişkilerin çok iyi olduğuna dikkati çeken Juncker, ancak iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi gerektiğini belirtti.

Lüksemburg Maliye Bakanı'nın birkaç ay önce Türkiye'ye geldiğini hatırlatan Juncker, Maliye Bakanı'nın Türkiye'ye önümüzdeki bahar aylarında tekrar geleceğini ve böylece ilişkilere yeni bir ivme kazandırılacağını söyledi.

Özellikle finans hizmetleri ve bankacılık alanlarında ilişkilerin ivme kazanacağını ifade eden Juncker, iki ülke arasında bu konuda imzalanan anlaşmanın en kısa sürede yürürlüğe girecek olmasından dolayı çok mutlu olduklarını kaydetti.

Türkiye ile Lüksemburg arasında hava yolu bağlantılarının iyileştirilmesi konusundaki müzakerelere de çok önem atfettiklerini bildiren Juncker, her iki ülkenin de bu konuda 1988 yılında terk edilmiş olan müzakerelere yeniden başlamasını arzu ettiklerini söyledi.
  • ERDOĞAN "MÜZAKERELERİN HIZLANMASINI İSTİYORUZ"-
Türkiye'ye gelen Lüksemburglu turist sayısının gittikçe arttığını ifade eden Juncker, 2010 yılında 10 bin Lüksemburg'lu turistin Türkiye'yi ziyaret ettiğini, bu rakamın 2011'de 40 bine çıkacağını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Çok sayıda Lüksemburglunun tatillerini Türkiye'de geçirdiğini görmek hepimize yardımcı olacaktır. Bu, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliği konusundaki davasını savunmamızı güçlendirecek, destekleyecek bir etken olacaktır. Bütün bu müzakereleri izliyoruz zaten. Bunları dostlukla izlemek istiyoruz. Çünkü Türkiye ile Avrupa Birliği'nin müzakerelerinin hızlanmasını istiyoruz. Öteki tarafın vermiş olduğu karar nedeniyle sürekli askıya alınmasını istemiyoruz, ara verilmesini istemiyoruz. Türk vatandaşlarına da Avrupa vatandaşlarına da bu konudaki irademizi göstermek istiyoruz.

Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üye olması konusundaki irademizi ortaya koymamız gerekiyor. Bunun bir işareti de vize sisteminin düzeltilmesi olacaktır. Şu an bu konuda bir sıkıntı var. Türkiye'nin de en az Avrupa Birliği'ne üye olmayan başka ülkelerle aynı muameleyi görmesini istiyoruz. Bu konuda Sayın Başbakan'ın ve Türk hükümetinin defalarca ifade etmiş olduğu vizeler konusundaki görüşünü tamamen paylaşıyoruz. Geri kabul anlaşmasının ve vizelerin serbest bırakılmasının eş zamanlı olarak çözüme kavuşmasını ve bunun her iki taraf için de tatmin edici bir şekilde gerçekleştirilmesini istiyoruz."

Türkiye'nin ekonomik başarılarını hayranlıkla izlediklerini de dile getiren Juncker, Türkiye'nin Avrupa'nın altıncı büyük ekonomik gücü olduğuna işaret etti.

Türkiye'nin büyüme oranlarının birçok Avrupa ülkesinin hayranlıkla takip ettiği oranlar olduğunu vurgulayan Juncker, "Türkiye kamu maliyesini olağanüstü büyük bir başarıyla yönetmeyi ve denetlemeyi başardı. Bu açıdan baktığımız zaman Türkiye gerçekten başka Avrupalı devletlere de örnek olacak bir ülke" dedi.
  • ERDOĞAN "PKK'YI TERÖRİST ÖRGÜT OLARAK GÖRÜYORUZ"
Bir gazetecinin, terör örgütü PKK'nın mali kaynaklarının Lüksemburg'a kaydığı yönündeki haberleri hatırlatması ve bu konudaki görüşünü sorması üzerine Juncker, bu konuda Türkiye ile yakın işbirliği içinde olduklarını ve ilgili birimlerin görüştüğünü kaydetti.

Bu çerçevede Lüksemburg'la ilgili olarak birkaç ay önce ortaya atılan iddiaları incelettiklerini bildiren Juncker, şunları kaydetti:

"Biz, PKK'yı terörist örgüt olarak görüyoruz. PKK, Lüksemburg'dan yola çıkarak herhangi bir faaliyet yürütüyor değil. Lüksemburg mali temelinde bir faaliyet yürütüyor değil. Eğer öyle olsaydı zaten biz de gerekeni yerine getirirdik. Şunu bilmekte yarar var; terörizme karşı mücadelede ve terörist faaliyetlerden ortaya çıkarılan kara paranın aklanması için yürütülen faaliyetlerde Türk Hükümeti ile Lüksemburg Hükümeti arasındaki işbirliği herkesin bilmesi gerekir ki, son derece yakın bir işbirliğidir" diye konuştu.

Kaynak

 

OTTOMAN isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi