AK Gençliğin Buluşma Noktası
Haberler Dünyadan ve Ülkemizden son dakika haberler burada.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 02-02-2012, 17:52   #1
Kullanıcı Adı
LâHuTî
Standart Gazeteci değil, Karasu'nun adamları

Malum çevrelerce sürekli gündemde tutulan “gazeteciler hapse atılıyor” iddiasının baştan sona KCK ve Ergenekon soruşturmalarını sulandırmaya dönük bir yaygara olduğu ortaya çıktı.




“Mesleklerini icra ederken tutuklanmış gazeteciler” olarak gösterilmeye çalışılan KCK tutuklularının görev yaptıkları ROJ ve ANF'den son 1 yılda yayınlanan kodlu mesajlar sonucunda ülke genelinde tam 312 illegal eylem yapıldığı, bu eylerler sonucunda 230 güvenlik görevlisi ile 196 vatandaşın yaralandığı, 12 kişinin de hayatını kaybettiği saptandı.

BUNLAR MI GAZETECİ?

PKK/KCK terör örgütü İdeolojik Alan Merkezi'nin “Propaganda-ajitasyon çalışmalarının yürütülmesi ve süreklileştirilmesi”ni amaç edindiği; başında Mustafa Karasu'nun bulunduğu; “Önderlik çizgisine göre basın- yayın politikaları” oluşturduğu öğrenilirken, bu yapının 2001 yılından itibaren Kuzey Irak'ta teknik ve ideolojik eğitim faaliyetleri yürüttüğü ortaya çıktı. Tutuklanan isimlerin Karasu'ya bağlı bu çarktan geçmiş isimler olduğu öğrenildi.

Bu bilgileri Akit Ankara Temsilcisi Yener Dönmez ifşa etti.

Dönmez'in yazısı şöyle:

Gazeteci İtirafnamesi

Türkiye'de basın özgürlüğünün olmadığı yönünde kamuoyu oluşturulmaya çalışılıyor.
Avrupa Parlamentosu, Alman Yeşiller Partisi gibi uluslararası çevrelere bu iddialar aktarılarak yargı ve hükümet üzerinde baskı oluşturulma hedefleniyor.
Türkiye Gazeteciler Sendikası, “Türkiye'de 72 gazetecinin tutuklu olduğu, bunların gazetecilik faaliyetlerinden ötürü tutuklandığı” propagandasını yapıyor.
Uluslararası kuruluş CPJ ise “Türkiye'de gazetecilik faaliyeti nedeniyle tutuklu gazeteci sayısının 8 olduğunu” belirtiyor.
Herkese özeleştiri, iç denetim vs. öneriyoruz.
İtiraf edilsin.

Türkiye'deki bütün darbelerin ve darbe süreçlerinin içinde gazeteciler güçlü biçimde oldu.

Mafyayla, çetelerle, organize suç örgütleriyle iç içe gazeteciler oldu.

Patronu devleti soyarken, siyasiler üzerine baskı kurarak bu soygunu kolaylaştıran gazeteciler oldu.
Terör örgütleriyle içli dışlı bir şekilde, onların ideolojileri doğrultusunda çalışan gazeteciler oldu.
Türkiye'de kirli meslek grupları sayılacaksa bunların başında gazeteciler gelir.

Medya gücünün alçakça kullanılmasının sayısız örneğine sahiptir Türkiye.
Şuanki tartışma Ergenekon ve KCK tutuklamaları üzerinden gidiyor.

1 – KCK

KCK terör örgütünün İdeolojik Alan Merkezine bağlı Basın Komitesi'ne operasyon yapıldı.
Tutuklananlardan sadece Çağdaş Ulus'un Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'ne ait basın kartı vardı diğer hiçbirinin yoktu.
Bunlar terör örgütü üyesi olmak ve örgütsel faaliyetleri nedeniyle tutuklandı.

PKK/KCK terör örgütünün sözleşmesinin 14. maddesinde düzenlenen altı alan merkezinden birisi olan İdeolojik Alan Merkezi'nin görevlerinden bir tanesi “Propaganda-ajitasyon çalışmalarının yürütülmesi ve süreklileştirilmesi” olup Basın Komitesi de bu alan merkezi içerisinde yer alıyor.

Örgüt üst düzey yöneticilerinden Avareş/Hüseyin Ali Kod adlı Mustafa Karasu, Basın Komitesi Başkanı.
Komite, sözleşmeye göre “Önderlik çizgisine göre basın- yayın politikalarını oluşturmakla” görevli.
Örgüt, Basın-Yayın alanını dizayn etmek amacıyla 2001 yılından itibaren Kuzey Irak'ta her 2 yılda bir toplantı yapar.

Örgüt Kuzey Irak'ta Basın Akademisi, Basın Okulu adı altında teknik ve ideolojik eğitim faaliyetleri yürütüyor.

Tutuklanan isimler Karasu'ya bağlı bu çarktan geçmiş olanlar.
Bir örnek: ROJ Tv'den yayınlanan kodlu eylem alt yazısı sonrasında yapılan saldırıda Serap Eser hayatını kaybetti.
Son yılda ROJ ve ANF'den yayınlanan kodlu eylemler sonucunda şehirlerde yapılan 312 illegal eylem sırasında 230 güvenlik görevlisi ve 196 vatandaş yaralandı, 12 kişi hayatını kaybetti.


2- ERGENEKON

Ergenekon örgütünün önceliklerini belirleyen ana belgesi “Ergenekon” dokümanında, “Medya” başlığı altında; Ergenekon'un kendi medya kuruluşlarını oluşturması ve diğer medya kuruluşlarını kontrol altına alması gerektiği belirtilmiştir.

Lobi dokümanında ise, örgütün gerçekleştirdiği faaliyetlerde amaçlara uygun kamuoyu oluşturulması ve kamuoyu desteğinin sağlanması için medya kuruluşlarının yönlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Ergenekon tutuklu sanığı Doğu Perinçek'in yönlendirdiği Aydınlık dergisi yıllar boyunca örgütün amaçları doğrultusunda dezenformasyon faaliyetlerinde bulunmuştur.
Aydınlık grubunun tek vasfının dezenformasyon olmadığı ele geçirilen dokümanlarda da görülmüştür.
İşçi Partisi Genel Merkezi'nden ele geçirilen “yargı-nusretsenemden” isimli dijital bir klasörde, Yargıtay binasına ait suikast için hazırlandığı değerlendirilen detaylı bir keşif çalışmasına ait kroki bulunmuştur.
Örgütün medya yapılanması içerisinde yer alan Oda Tv'ye yönelik operasyonda, “Ulusal Medya 2010” isimli bir örgüt dokümanı bulunmuş, bu dokümanın yapılan incelemesinde, Ergenekon'un medya yapılanması ile ilgili yeni çalışmalar yaptığı ve özellikle dava süreci ile ilgili yeni stratejiler belirlediği tespit edilmiştir.
Oda Tv. iddianamesinde sanıklar hakkında şu suçlamalar yer alıyor:

- Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik Etmek Amaçlı Yürütülen Faaliyetler

- TSK'yı Darbe Yapmaya Teşvik Etme Amaçlı Yürütülen Faaliyetler

- PKK Terör Örgütüne Destek Amaçlı Yürütülen Faaliyetler

- Siyaset Dünyasına Yön Vermek Amaçlı Yürütülen Faaliyetler

- AK Parti'ye Yönelik Yürütülen Faaliyetler

- Ergenekon Soruşturması ve Dava Sürecini Etkilemeye Yönelik Faaliyetler

- Devlet Güvenliğine İlişkin Bilgi ve Belgelerin Temin Edilmesi

- Kişisel Verilerin Hukuka Aykırı Olarak Kaydedilmesi ve Özel Hayatın Gizliliğini İhlali


Özetle, PKK/KCK ve Ergenekon gibi yasa dışı örgütler medyanın gücünün son derece farkında ve bunu kullandılar.

Medya da kendisini gönüllü kullandırttı.
İçerdekiler bu kişilerden ibaret…
Ve bunlara gazeteci denmez.
Diyen mesleğe ihanet eder.

HABERVAKTİM

 

LâHuTî isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 02-02-2012, 17:57   #2
Kullanıcı Adı
Hüdaverdi
Standart
Danıştay salsırısını gerçekleştiren kişi de gazeteci kimliğiyle giriş yapmıştı.Onu da kollasınlar ki kolluyorlarda.

  Alıntı ile Cevapla
Alt 02-02-2012, 18:04   #3
Kullanıcı Adı
Terennüm
Standart
dokunan yanıyor
Terennüm isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi