10-19-2009, 20:26 | #1 |
Hakan ÜNSAL "İmdada Arda ve Baros yetişti!"
Daha 1. dakikada maç, “Bugün çok pozisyon ve heyecan var. Sizi yerinize oturtmam!” diyordu. Galatasaray zaten çok pozisyona giren bir takımken, üstüne bir de Hugo Broos, Umut’u önde tek bırakıp kontra düşüncesiyle sahaya çıkınca, arkayla fazla yaslanan Trabzon ilk yarıda çok pozisyon verdi. İlginç; belki de en çabuk kontraya çıkan takım olan Trabzon, maçın ve ikinci yarının başında bu özelliğini kullanabildi. Galatasaray ilk yarıda Trabzon yarı alanında ve ceza sahasında o kadar rahat oynadı ve pozisyonlara girdi ki, belki de şimdiye kadar yaptığı maçlar içerisindeki en kolay ilk yarısını oynadı. Trabzon ilk yarıda ne orta sahada kalabalık olmanın avantajını kullanabildi, ne de iki kenarını kapatabildi. İlk 45’te Kewell, Keita ve Ayhan’ın şovunu seyrettiler. Fizik gücü yerine gelmiş bir Ayhan, Galatasaray için ne kadar önemli bir güç olduğunu bir kez daha gösterdi. Serbest vuruştan yenilen golde uyuyan defanstan sonra takım da uyumaya hatta bir sonraki Fenerbahçe deplasmanının rüyasını görmeye başladı. Rüyayı kabus yapan ve takımı uyandıran Colman oldu. İkinci yarıda roller değişmiş, orta sahada Colman ve Ceyhun’la kontrolü eline almış olan Trabzon, 45’le 65 arası çok etkili oynadı ve maçı kazanacak pozisyonları buldu. Fakat maçın başından beri sahada neredeyse hiç olmayan Baros ve Arda ikilisi Galatasaray’ın imdadına yetişti. Çok entresan bir maç oldu. İlk yarıda Galatasaray maçı kazanacak kadar pozisyona girerken, ikinci yarıda defansın büyük hatalarıyla birlikte kaybedecek kadar pozisyonlar verdi. Trabzon maçında defansta yaşanan sıkıntıları görünce Saracoğlu deplasmanının Galatasaray için her zamankinden daha zor olacağı belli. Rijkaard’a söyleyeceğim bir şey var. Birincisi Barış’ı daha çok kullanması hatta Saracoğlu’nda faydalanması. İkincisi defansına çeki-düzen vermesi. Yoksa 10 yıllık süreç 11 yıla çıkar!
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|