AK Gençliğin Buluşma Noktası
Makale & Deneme Makale ve deneme içerikleri.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 01-19-2010, 01:40   #1
Kullanıcı Adı
Kur'ânTalebesi
Standart Filistin’de bir gül açtı kan kırmızısı…

Beyaz yüreğimde bir yara… kapanmıyor… dağlanıyor!!!

Günlerden birgün. Bir öncekine benziyor, bir sonrakine benzeyecek. Güneş aynı yerden doğuyor, aynı çizgiye ulaşacak batarken. Peki ya ben! Ben ne olacağım? Yüreğimde bu yarayı ne kadar daha taşıyacağım?
Bilmiyorum…

Seni seviyorum çocuk! Kırmızıya boyanmış coğrafyanı… yorulmadan düşlüyorum seni. Hatıralarını taze tutayım diye bir an bile ara vermiyorum düşlerime. Yaşıtların oyuncaklarla oynarken senin eline tutuşturulan sapanı düşünüyorum. Derdin kadar gererek, içine küçük sandığım o kocaman yüreğini taş niyetine koyarak, “İsabet Ya Rabbi…” diyerek salıverişini yüreğini. Düştüğü yerden ebabil duaları duyuyorum.
İşte seni bu yüzden çok seviyorum…

Önümde bir uzun yol. Sonu görünmüyor, kimse hayır söylemiyor! Olsun, önemi yok. Yolcuya kızıp yolu terk etmek yok! Yürünecek! Bu hisle işte bir adım daha. Ha gayret, belki de menzil o kadar uzak değildir. Ha gayret yüreğim. Ardına bakma, ardından bıraktıklarımız artık bize ait değil. Neyle karşılaşırız diye hiç sorma! Bilmiyorum…

Seni seviyorum çocuk! Heybetin çok zaman beni korkutuyor ama olsun. Eğer ben korkuyorsam şahin gözlerin kime düşmanca bakıyorsa onlar da korkuyordur. Bu düşünce beni mutlu ediyor. Arkadaşlarınla verdiğin sözü duydum. “Kimden gelirse gelsin zulme, her kim olursa zalime karşı” yılmadan mücadele edecekmişsiniz. Ey çocuk! Hiç demez misin ben neden yaşıtlarım gibi değilim? Bu coğrafya da doğmak senin tercihin değil, biliyorum. Biz de olabilirdik senin yerinde. Gündüzleri sapan geren ellerimiz geceleri duaya açılabilirdi. Her gün arkadaşlarımızdan biri eksik toplanabilirdik. O çocuk dillerimiz yokluklarında anne-baba demeyi unutabilirdi. Ama kader! Kan senin coğrafyana düştü ama inan kızıllığı yüzümüze vurdu çocuk. Kızmazsın hiç bize, biliyorum.
İşte seni en çok da bundan seviyorum!

Boylu boyunca uzanıyor yol. Bir yanımdan arabalar akıyor, diğer yanımdan insanlar. Bu ikisinin arasında sıkışmış kalmışım sanki. Hareket etmiyorum. Kimse beni fark etmiyor. Sanki dünya benim etrafımda dönüp bana neler olduğunu göstermeye çalışıyor. Gerçekten neler oluyor. Bilmiyorum…

Seni seviyorum çocuk! Dediler ki geçenlerde yaralanmışsın. Kıpkızıl kan yüzünde ama hiç ağlamamışsın. Bu nasıl olabilir. Sen daha çocuk değil misin? Oyun oynarken düşüp dizini kanatman ve onun için ağlaman gerekmez mi? Nedir seni bunca ayrı kılan. Aklımdan olacağım çocuk, söyle bana sende nasıl bir yürek var böyle. Bu düşmana çevirdiğin şahin bakışlar babandan mı miras sana? Arkadaşlarına karşı bu şefkatin, elinden tutup kaldırmaların, ekmeğini paylaşmaların, “ağlama Allah bizimle” deyişlerin, bu şefkatin annenin emanetimi sana. Yüreğinde benim içinde yer var mı çocuk Mahpus et beni, müebbet oku hesabıma. Bana da yer ayır bağrında çocuk!
Senin yanında öyle ufaldım ki…

Bana ne anlatmaya çalışıyor dünya. Bu kadar kalabalığın içinde kaybolduğumu mu? Dünden ibret almayan, yarını umursamayan bu kadar çok insan nasıl olur… adımlarını bilinmeze atan! Bilmiyorum…

Seni anlıyorum çocuk! Gitmelisin… uzun zamandır sevdiklerinle ve seni sevenlerle buluşmayı bekliyorsun. Sana kal diyemem. Buna hakkım yok. Biliyorum gitmelisin. Keşke biraz daha kalsaydın yanımda. Hayat seninle tutundum ben çocuk! Mücadeleyi sen öğrettin bana. Nasıl durulacağını hayatın karşısında ve nasıl vurulacağını zalimin yüzüne! Bana nefes almayı öğrettin çocuk! Neyse… şimdi git, bekletme seni bekleyenleri. Önce dur, temizleyeyim yüzündeki kanları. Merak etme kurşuna dokunmayacağım.
O senin madalyan, biliyorum…

Bunca insan! Kendinden başka kimse onları ilgilendirmiyor. Nasıl da yürüyorlar fütursuzca. Nasıl da yaşıyorlar hiç bir şey olmamış gibi. Nasıl da gülebiliyorlar! Artık biliyorum.Biz, onca kalabalık bir çocuğun yüreğinde boğulduk. Aslında nefes almıyoruz, sadece bunu farketmiyoruz.
Yazık!

Nerdesin be çocuk! Seni şimdiden çok özledim!
Bir dahaki güne dek;
Her zerrede hükmünü icra eden ilim ve kudret sahibi Yüce Zat’a…
Alemleri yaradan, alemlere sığmayıp insanın kalbine sığana…
Kalbinizin sahibine emanet olun!
Eyvallah!

Beyazıt İslamoğlu

 

  Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi