AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Halid Meşal]

"Yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden maddi yardım alan siyasi partiler temelli olarak kapatılır.”

Yeni kapatma davaları yolda mı?

Dün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Makedonya dönüşü uçakta gazetecilerin ortak sorularına verdiği yanıtları paylaşmıştık.
Uçakta iki konunun altını ısrarla çizdi. Bunlardan biri dün manşete çektiğimiz İmralı ile yazılı bir anlaşma olmadığı bilgisiydi. Bir diğeri de Alman vakıflarının bazı belediyelere verdikleri kredilerle ilgiliydi.
İsmini vermediği Alman vakıflarının belediyelere kredi verirken söz konusu işi hangi firmaya vereceklerine dair yapılan baskının usulsüzlük olduğunu söylüyordu.

***
Röportajın o bölümünü bakın bir kez daha anımsayalım, şöyleydi:

“Bu belediyelere bazı vakıflardan destek gidiyor. Özellikle Almanlar bu konuda iyi durumda değil. Almanya’daki o vakfın ismini vermeyeceğim. Bu tür vakıflar özellikle CHP’li ve BDP’li belediyeler ile kredi sözleşmeleri yapıyorlar. Bu kredi sözleşmelerini yapmakla kalmıyorlar, hangi müteahhitlerle iş yapmaları gerektiği konusunda işaret veriyorlar. Bu yolla resmen PKK’ya para gönderiyor o vakıflar.

- Yöntemleri nasıl peki?

Kredi sözleşmesi yapıyor. Bununla da kalmayıp hangi müteahhide vereceği konusunda işaret veriyor. Kanalizasyon işi yapıyor. Ama şu firmaya vereceksiniz diyor. Tabii, baktığınızda yasaya uygun gibi görünüyor olay.
-Sizin rahatsız olduğunuz bu durumdan Alman hükümetinin haberi var mı?
Duyurduk. Haberleri var ama nedense vurdum duymaz davranıyorlar bu konuda.”

***
Dün sadece bizim altını çizdiğimiz bir bilgi vardı; Başbakan Erdoğan’ın CHPli ve BDPli bazı belediyelere Alman vakıflarından usulsüz bir şekilde kredi verilmesinin yani bir anlamda maddi destek sağlanmasının her iki partinin genel merkezlerine kadar uzanabileceği ihtimaliydi.

Özellikle 2008 yılında CHP’nin Deniz Feneri e.V soruşturması kapsamında Ak Parti’ye para aktarıldığı ve bu durumun partinin kapatılması anlamına geleceği şeklindeki iddiaları anımsayınca Başbakan Erdoğan’ın CHPli ve BDP’li belediyelere yönelik yabancı vakıfların usulsüz para aktarımını CHP ve BDP genel merkezine kadar gidebileceği daha güçlü bir ihitmal olarak duruyor karşımızda.

Bakın Anayasa’nın 69. Maddesi ne diyor: “Siyasi partilerin uyacakları esaslar” bölümündeki şu cümleye dikkatinizi çekmek istiyorum:
“(...)Yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden maddi yardım alan siyasi partiler temelli olarak kapatılır

[Gönülden]

Ak Partiye kapatma davası açılırken delillerinin birçoğu medyanın ürünüydü düzenlemeydi... Somut bir eylem yoktu ve başsavcı'nın hazırladığı iddianamede birçok eksiklik vardı.. buna rağmen dava açıldı ve AK Parti'yi cezalandırdılar...Chp'nin olayında ise eğer Vakit gazetesi o zamanlar belgeyi yayınlamıştı ama başsavcı buna sessiz kalmıştı..
Gerçekler neyse gerekli olan acilen yapılmalı ve bu cahil halk partisi biran evvel kapanmalı..partilerin kapatılmasından yana değilim bu arada ama şu CeHaPe'nin bir kezde olsa kapanmasını yeğlerim

[Yıldırım]

Lütfen haber paylaşırken kaynak belirtmeyi unutmayalım birde bu tarz eski haberlerde lütfen tarihi büyük bir şekilde belirtelim.

[Halid Meşal]

Bunu Watan gazetesinin bir köşe yazarı yazdı