AK Gençliğin Buluşma Noktası
Yeni Şafak , Akit ve Milat "Yeni Şafak" ve "Vakit" Gazetesi köşe yazıları / Vakit'ten Hafızalardan Silinmeyen Habercilik Başarıları..



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 05-22-2014, 21:55   #1
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart İbrahim Karagül - Başımız Sağolsun
İbrahim Karagül



Başımız sağolsun..


Soma'da bütün ülkeyi mateme boğan bir facia yaşadık. Daha ilk saatlerde kazanın büyüklüğüne dair güçlü işaretler vardı ve endişelendik. Ama yine de bir umut dedik. Bu kadar büyümez, kayıplarımız bu kadar artmaz, dedik.

Ama öyle olmadı, iyimserliğimiz kısa sürdü. Türkiye tarihinin en büyük iş kazası gerçeği ile karşı karşıya kaldık. Dünya tarihinin en büyük maden kazalarından birini yaşadığımızı gördük. Her geçen dakika kayıp sayısı artıyordu, herkes son dakika haberlerine kilitlenmişti.

Bütün ülke korkunç bir acıyla ve çaresizlikle yüzleşiyordu. Enerji Bakanı Taner Yıldız'ın kayıp sayısını 'yüz elli bir' diye açıklayan sözlerinden ve daha fazlasını söylemeye dilinin varmadığını hissetmemizden sonra işin vahameti ortaya serildi. O gece Türkiye uyumadı, uyuyamadı, hâlâ da uyumuyor.

Eminim bütün ülke, o ailelerin, çaresizce haber bekleyenlerin kalb atışlarını hissetti. Hepimiz hissettik. Haber merkezlerimize akan her bilgi kalbimizi sıkıştırdı.

Acının kimliği olmaz, tarifi olmaz, ilacı olmaz. Acı acıdır ve çekilir. Sadece ve sadece paylaşıldığı zaman azcık da olsa katlanılabilir hâle gelir.

Sebepler sorgulanır, dersler çıkarılır, varsa bir ihmal hesap sorulur, cezası verilir. Ama bütün bunlar acıyı ortadan kaldırmaz. Bütün bunlar acıdan sonraki aşamalardan ve acının sebebini ve kendisini ortadan kaldırmaz.

Hepimiz bu durumdayız. Aynı durumdayız ama ne yapsak, ne kadar içselleştirsek de yüzlerce metre toprağın altında kalanların yaşadığı korkuyu bilemeyeceğiz, ailelerinin yaşadıklarını hissedemeyeceğiz.

Hissettiklerimiz kadarını paylaşmakla yükümlüyüz. Maddi manevi onlarla birlik olmakla yükümlüyüz. Onlara yardım eli uzatmakla yükümlüyüz.

Cenazeler kalktıktan sonra bu kazanın sebebini sorgulamakla, varsa ihmalkârlıkların üzerine gitmekle, hesap sormakla yükümlüyüz.

Türkiye'de iş kazalarının faturası neden bu kadar yüksek? Bu kadar mevzuat değişikliğine, birçok ülkeden daha ileri yasal düzenlemelere rağmen uygulamada nerede aksaklıklar var? Nerede hata yapıyoruz, hangi alanlarda ihmalkâr davranıyoruz? İnsana neden bu kadar az değer veriyoruz?

Evet, bu olanlar elbette kader. Ama o kader bizim elimizle gerçekleşiyorsa sorumlusu elbette biziz. Bu sorumluluğu üzerimizden atamayız.

Acı paylaşınca hafifliyorsa o acı birleştiricidir, biz öyle görmek zorundayız. Daha iyiye gitmek için kaynaştırıcıdır. El birliği içinde, omuz omuza sorunlarımızla mücadele için kamçılayıcıdır. Daha büyük acılar çekmemiz için fırsat kollayanlara imkân vermemeli, buna izin vermemeliyiz.

İki gündür, öfkelerini, hınçlarını, kinlerini insanların üzüntüleri, ağıtları üzerinden servis edenlere, nefret saçanlara 'yuh' demek geliyor içimizden. Yüzlerce ailenin matemini, milyonların üzüntüsünü böylesine gözü dönmüşlüğe kılıf yapanların intikam çağrılarına bu millet kulak asmaz. Onların kinlerinin üzüntülerinin çok önünde olduğunu bilir. Buradan siyaset çıkmaz. Buradan siyasi intikam şansı doğmaz. Milletimiz bunu bilir. O acılı aileler bile bunu bilir.

Evet matemdeyiz. Üç günlük Millî Yas ilan edildi. Bayraklar yarıya indirildi. 19 Mayıs törenleri iptal edildi. Tüm şenlikler, programlar kaldırıldı. Kıbrıs'ta da yas ilan edildi. Bazı ülkeler büyükelçiliklerindeki bayrakları yarıya indirdi, programları iptal etti, Türkiye'nin acısını paylaştı.

Bütün kurumlarımızla, yardım kuruluşlarımızla seferber olduk. Herkes üzerine düşeni yapıyor, yapmaya çalışıyor. Yapabildiğimiz kadarını yapalım. Yapamıyorsak yapanlara destek olalım. En azından moral verelim.

Biz gazeteciler, Türkiye'de ve dünyada yaşanan acı olaylarla ilk yüzleşenler oluruz. Ama olayların duygusal taraflarını, acı veren insani yönlerini kendimize saklarız. Fazla belli etmeyiz. Bunları yaparken de insan yönümüzün aşınmaması için çaba harcarız.

Yazılarımızda, yayınlarımızda eleştirel, rasyonel yönleri öne çıkarırız. Sorgularız, yanlışları yakalarız ve kamuoyu ile paylaşırız. Bunu bir kamu yararı olarak görürüz. Zaten bu yönde ağır bir sorumluluğumuz vardır.

Ama bu sefer bütün bunları bir kenara attık. Atmak zorundayız. İnsan yönümüz her şeyin önünde ve biz bu acının tam merkezindeyiz.
Ülkemizin başı sağolsun. Hayatını kaybedenlere Allah rahmet etsin, ailelerine ve yakınlarına sabır versin.

Bize de bu felaketten ders çıkarma basireti versin.

Kaynak

Yeni Şafak 15.05.2014

 

Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi