AK Gençliğin Buluşma Noktası
Köşe Yazıları Köşe yazıları burada paylaşılıyor.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 07-21-2008, 10:55   #1
Kullanıcı Adı
Ak_Kelebek
Standart Susurluk, Ergenekon, Baykal
İnanmayacaksınız ama “Neden Susurluk’a karşı çıktınız da, şimdi Ergenekon’u destekliyorsunuz” sorusuna bugüne dek tek bir cevap gelmedi.


Sanki bu soru sorulunca, gözler donuklaşıyor, alt dudak sarkıyor ve yüzdeki ifade boşalıveriyor.


İsterseniz bugün Ergenekon çetesini destekleyen eski “demokrat” ve dürüst dostlarınıza aniden bu soruyu soruverin.


Sonra yüzlerini seyredin.


Eğleneceğinize eminim.


Onlara, “Seni Susurluk’a karşı çıkmaya ikna eden hangi kanıtı bugün Ergenekon’la ilgili bulamıyorsun” diye sorun.


Deyin ki onlara, “Danıştay’a saldıran adamla Cumhuriyet Gazetesi’ne bomba atan adam aynı, Cumhuriyet Gazetesi’ne atılan bombayla Ergenekon çetesinin cephaneliğinde çıkan bombaların kafile numarası da aynı… Bu gerçekler, seni nasıl bir sonuca götürüyor?”


Bakalım ne diyecekler.


Danıştay davasına bakarken bu davayla Ergenekon çetesinin bir “ilişkisi” olmadığına karar veren yargıç da bugünlerde bu sorularla karşılaşınca tuhaf cevaplar veriyor.


Mesela, Radikal gazetesine, “Apo’nun davasıyla da bütün PKK davaları birleştirilmedi” diyor.


“Apo’nun davalarıyla PKK davaları birleştirilmediği için Danıştay davasıyla Ergenekon davasının birleştirilmemesi” gerektiği görüşü bana hukuki açıdan biraz garip gözüktü doğrusu.


Sanırım buna benzer tuhaflıkları Ergenekon davasıyla ilgili olarak daha çok duyacağız.


çünkü saklamaya çalıştıkları gerçek, öyle kolayından bahanelerin, yalanların, çarpıtmaların içine saklanabilecek gibi değil.


Ama asıl soru, niye Ergenekon gerçeğini saklamaya çalıştıkları.


Bundan nasıl bir çıkarları var?


CHP Genel Başkanı Deniz Baykal neden “Ergenekon’un avukatı” olma ihtiyacını hissetti?


O bulunan cephanelikleri, çıkan bombaları, Susurluk’un da önde gelen isimlerinden ve şimdiki Ergenekon davasının sanıklarından olan Veli Küçük’ün mafyayla ilişkilerini, Ergenekon çetesinin “siyasi suikastları” da öngören planlarını bir “çete avukatı” olarak nasıl savunacak acaba?


“Ben çetenin avukatıyım” diye ortaya fırlayan bir parti liderine ilk kez rastlıyoruz.


Tabii Deniz Baykal’a da sormak lazım: “Neden Susurluk’un avukatı olmadın da Ergenekon’un avukatı oldun.”


“Bu ikisinin farklı olduğunu sana düşündüren ne?”


“Susurluk’taki hangi kanıt seni avukatlıktan alıkoydu da, o kanıtı şimdi göremediğin için Ergenekon’un avukatlığını böyle hevesle üstlendin?”


CHP’li dostların ne düşündüğünü de merak ediyorum doğrusu.


Liderlerinin çete avukatlığı onları çok mu memnun ediyor?


Susurluk çetesine karşı “lambaları söndürüp yakan” o camia, şimdi cephaneliklerin, bombaların, bombalamaların, cinayetlerin savunulmasına çok mu seviniyor?


Danıştay saldırısını yapan katilin, Ergenekon cephaneliğindeki bombalarla aynı kafileden olan bombaları Cumhuriyet Gazetesi’ne atmış olması onlarda gerçekten hiçbir kuşku yaratmıyor mu?


En ufak bir kuşkuları bile yok mu?


En ufak?


Bu kadar kuşkusuzluk kimseye şaşırtıcı gelmiyor mu?


Ergenekon çetesinin suçlarının gerçek olma ihtimali milyonda bir bile olsa, bir siyasi parti ve onun lideri bu bir milyonda birlik ihtimali görmezden gelebilir mi?


“Milyonda bir bile ihtimal yok” mu diyorlar?


Ergenekon çetesinin suçlu olma ihtimali hiç yoksa, o cephanelikler ne, Cumhuriyet Gazetesi’ne atılan bombalar ne, Veli Küçük’ün aynı Susurluk döneminde olduğu gibi saptanan mafyayla ilişkileri ne?


Niye CHP bunun avukatı olmak istiyor?


Bütün CHP’liler, liderlerinin üstlendiği bu avukatlığı paylaşıyor mu?


Bütün Kemalistler, bütün Atatürkçüler, Ergenekon çetesinin cephanelikleri olmasını, o cephaneliklerdeki bombaların Danıştay saldırganı tarafından kullanılmasını “olağan” mı buluyor?


Bu, bir suçun ya da suçluluğun işareti değil mi onlar için?


Peki, o zaman niye Susurluk’a karşı çıktılar?


Böyle cephanelikler bulunmamıştı, bombalar bulunmamıştı, o bombaları kullanan bir katil bulunmamıştı?


Niye Susurluk’a karşı çıktılar?


İnanmayacaksınız ama günlerdir sorduğum bu soruya cevap veren kimse çıkmıyor.


Bana neler yazmam gerektiği konusunda akıl verip yol gösteren genç dostlarım da dahil olmak üzere hiçbir yazar bu konuda tek satır yazmıyor, her konuda yazıyorlar, bunu yazmıyorlar.


Sanki tılsımlı bir soru bu.


Soruyu duyan donup kalıyor.


Siz de sorun.


Bakalım bu soruya cevap veren kimseyi bulacak mıyız?


Niye Susurluk’a karşı çıktınız da Ergenekon’u savunuyorsunuz?



Ahmet ALTAN
Taraf

 

Ak_Kelebek isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 07-22-2008, 03:27   #2
Kullanıcı Adı
Üç mevsim
Standart Susurluk, Ergenekon, Baykal
Danıştay'a yapılan saldırının failinin Ergenekon olduğu onca bağlantıyla sabitken bu olaya "silahlı türban örgütü" adını veren yargı varken "yürütme adayı" nıın böyle davranması normal...

Ergenekon'un çöküşü onlarında çöküşü olacak zira Baykal'ın, bu olayların "milyonda bir ihtimal" le doğru olabilme şansını dahi silip atabilmesi ne kadar zor durumda olduklarını ve ayrıca da durumun farkında olduklarını gösteriyor.
Üç mevsim isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi