Milliyetçiliği siyasete alet etmekle, dini siyasete alet etmekle yıllarca malûm partileri suçladı CHP. Fakat dönüp de aynaya bir kere bakmadı, ben ne yapıyorum, neleri alet ediyorum siyasete diye? Yıllarca rejimi -cumhuriyet-, dini -türban-, vatanperverliği -ulusalcılık-, Mustafa Kemal Atatürk'ü siyasete alet etmekten çekinmediler. Referandumda da gördük ki yargıyı da siyaset malzemesi olarak görmekten çekinmediler.. Ve bugün bu aymazlıkla partileri itham edebiliyorlar.. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? İğnenin topuzunu bile kendilerine batırmaya yanaşmadılar, halkçıyım diyerek milyarlık takım elbiselerle gezip, belki de havuzlu villalarında güneşlenerek tekel işçilerinin eylemlerini televizyon ekranlarından seyrettiler. Sosyal demokratlık lafta kaldı sadece kendilerine demokrat oldular. Tüm bunların ana fikri çok açık: Yazık, hem de çok yazık..

Statükonun oyuncuları devleti milletten korumak için her türlü puştluğun yanında her türlü aldatıcı TAKIYYELERİDE yapacaktır. CHP siyasi bir parti değil tamamen statükonun bekçisi müsveddesidir.