10-29-2012, 14:47 | #1 |
Solda anarşi özlemi
Valiliğin provokasyon uyarılarına rağmen CHP, DSP ve İP bugün Ankara’da “29 Ekim Cumhuriyet Bayramını kutlamayı” bahane ederek adeta anarşi çıkarmayı amaçlıyor. Yıllar önce yapılanlar tekrar tezgâhlanmak isteniyor. AK Parti iktidarı döneminde demokratikleşme ve sivilleşme adımları peş peşe atılıyor. Geçmişte başörtüsü hazımsızlığından dolayı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül ile birlikte ev sahipliğini yaptığı 29 Ekim resepsiyonuna katılmayan TSK'nın komuta kademesi, bu akşam eşleriyle Köşk'te olacak. Böylece Gül'ün cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra ilk kez Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları eşleriyle birlikte Çankaya Köşkü'ndeki bir etkinlikte hazır bulunacak. SOKAKTA CHP-ETÖ DAYANIŞMASI Ancak millete tepeden bakan, değerlerine hakaret eden CHP ise tam tersi bir tavır içinde. Ana muhalefet partisi bu olumlu tabloyu gölgelemek istiyor. Ankara Valiliği'nin provokatif eylem uyarısına rağmen “29 Ekim'i kutlama değil, yeniden Atatürk devrimi için mücadele günü ilan ediyoruz” itirafında bulunarak, asıl dertlerinin bayram kutlaması olmadığını ortaya koyan İşçi Partisi ve diğer marjinal gruplarla güç birliği yapan CHP, yasaları çiğneyerek ortalığı savaş alanına çevirmek için çabalıyor. Yani sanki sol gruplar anarşi özlemi yaşıyor. Valiliğin yasakladığı Ulus'taki ilk Meclis önündeki eyleme CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP'li vekiller bizzat katılıyor. “Seferberlik Yürüyüşü” adlı eylemin öncülüğünü ADD, ÇYDD ve TGB gibi gruplar yapıyor. CHP'nin TGB'yle birlikte hareket etmesi “Ergenekon kardeşliği sokağa taştı” şeklinde yorumlanıyor. Savcılar, TGB'nin Ergenekon'un paravan gençlik yapılanması olduğunu deşifre etmişti. Gençlik hareketlerinden bahseden ve hükümet karşıtı sokak gösterilerinden dem vuran Ergenekon sanığı Yalçın Küçük'ün, TGB'ye özel önem atfettiği deşifre olmuştu. DSP de yürüyüşe destek vereceğini Masum Türker'in de katılacağını açıklamıştı. “CHP'NİN DESTEĞİ MANİDAR” Akit'e konuşan Türkiye Gençlik Konseyi Genel Başkanı Rıdvan Söylemez, “hükümetin cumhuriyet kutlamalarına izin vermediği” çarpıtmasını üreten CHP'nin, Türkiye Gençlik Birliği (TGB) gibi Ergenekonvari oluşumlarla işbirliği yapmasının son derece yanlış olduğunu belirterek, “TGB, ÇYDD ve ADD gibi, Ergenekon ile İşçi Partisi'nin uzantısı olan yapılanmalarla bu ülkeye demokrasi gelmez. Bu tür yapılanmalarla hiçbir yere varılmaz, cumhuriyet korunmaz. Çünkü cumhuriyet Kürdüyle, Türküyle, Çerkeziyle, Lazıyla hep beraber kurulmuştur. Her seferinde hükümeti hedef alarak, bu ülkenin yöneticilerine hakaret eden, gençleri devlete karşı bir silah haline getiren TGB gibi yapılanmaları CHP'nin savunması da çok manidardır” dedi. “KILIÇDAROĞLU'NUN TAVRI ÇELİŞKİLİ” Eylemde yer alacak Kılıçdaroğlu'nun çelişkili bir tavır sergilediğini kaydeden Söylemez, şöyle devam etti: “Bu ülkede eğer anamuhalefet partisinin lideri yasalara, yasak olmasına rağmen gelip sokakta yürüyorsa, Ergenekon uzantısı STK'larla işbirliği içerisine giriyorsa, fakir halkı gece yarısı evinden alıp kör kurşunlarla gömen yapılanmalara sahip çıkıyorsa, kimse demokrasiden bahsetmesin, kimse CHP'nin bu halkın partisi olduğundan söz etmesin. Bunların amacı insanımızı kamplaştırarak ülkede kaos çıkarmaktır. Daha dün Diyarbakır'da “Benim siyasi hayatıma mal olsa bile bu kan dursun” diyen bir lider, bugün nasıl olup da insanları gece yarısı evinden kaldırıp öldüren, mazlumun, fakirin kanından beslenen Ergenekon uzantısı STK'ları savunuyor. Çok çelişki var.” “BU İŞİ ORGANİZE EDENLER BELLİ ÇEVRELER” Bir televizyon programına katılan AK Parti MKYK üyesi Prof. Dr. Mazhar Bağlı da, CHP'nin halen cumhuriyet istismarı yaptığını belirtti. Bağlı, şunları söyledi: “CHP halen geçmişte olduğu cumhuriyet üzerinde siyaset yapmaya, kendine taraftar toplamaya çalışıyor. Cumhuriyet elden gidiyor diyenler bakın kimler, yani bu yürüyüşü organize edenler; Ergenekon davasından tutuklu olanlar ve Balyoz davasından hüküm giyenleri sürekli destekleyen ve kendilerini ulusalcı olarak tanımlayan STK'lar. Ve CHP de bunlardan güç kazanmaya çalışıyor. Türkiye'de cumhuriyet rejimiyle ilgili bir sorun ve tehlike yok. Bu yürüyüşe katılanlar arasında gerçekten muhafazakarlar, milliyetçiler, ülkücüler, yani toplumun diğer kesimlerden insanların da olduğunu görseydik, o zaman tamam burada bir sorun var diyebilirdik. Ama bunu organize edenler belli çevreler, küçük bir kesim. Ayrıca AK Parti iktidarı cumhuriyetin 100. yılında önüne bir hedef koymuş parti. Bu partiyi nasıl cumhuriyet karşıtı olarak gösterebilirsiniz?” Yeni Akit
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|