07-21-2007, 18:52 | #21 |
SON VURUŞ ( Gerçek hayattan ogame uyarlanan bir hikaye )
Bölüm:19
Yer.Kıbrıs Şehir efkoşa Gözlerini açtığında belindeki ağrıyı hissetmişti..Sanki binlerce iğne batırılmıştı vucuduna zorlanarak yatağından ayaklarını yere uzattı..Bir müddet yatağında oturarak kaldı..Başı çok şiddetli bir şekilde ağırıyordu..Odanın içerisinde gözlerini gezdirmeye başladı diğer arkadaşları uyuyordu..Ayağa kalkmak için uğraştı ama başarılı olamadı belindeki acıyla tekrar oturmak zorunda kaldı..ne olduğunu hatırlamıyordu sadece Çakalın son sözleri aklındaydı.Demek ki diye düşündü beyinlerimizde oynama yapmamışlar her şeyi hatırlıyordu geçmişe dair bu sevindiriciydi..iyide bu belindeki ağrıda neyin nesiydi ayaklarına baktı tırnakları uzamıştı ellerindeki tırnaklarda uzamıştı..yanında bulunan çekmeceleri karıştırıp tırnak makası veya kesici bir şeyler aradı..Normal tırnak makaslarında daha büyük bir tırnak makası buldu yere eğilemiyordu onun için elindeki tırnaklarını kesmek için makası tırnağına götürdü ilk müdaheleyle acı içinde bağırmaya başladı tırnağından yeşilimsi bir sıvı akmaya başlamıştı..Çığlıklar üzerine odaya yüzleri kapalı doktor önlüğü giymiş 2 kişi girdi çekmecelerden pamuk ve bilmediği bir sıvı alıp tırnağını sardılar..ne olduğunu anlamamıştı ama müthiş bir acı hissetmişti ve yeşil sıvının ne olduğunu bilmiyordu..Odaya gelen kişilerin sayısı artmıştı gözleri kapanmak üzereydi az çok seçebiliyordu odadakileri odaya girenler diğer arkadaşlarının yanına gidiyordu kendi başında 4 kişi vardı ve anlamadığı bir dilde bir şeyler konuşuyorlardı..Arkadaşlarından gelen çığlıkları duyabiliyordu hepsi inanılmaz acı çekiyordu bunu anlayabiliyordu..Ama ne olduğuna dair bir bilgisi yoktu beyni uyuşmaya başladı..Arkadaşlarının sedyelerle odadan çıkarılışını bulanık bir şekilde görüyordu..Sert bir hamleyle kendiside bulunduğu yataktan sedyeye aktarıldı..Hızlı bir şekilde kapıdan dışarı çıkarıldı..Sedyenin önünde bir kişi vardı arkadakileri göremiyordu&başını oynatamıyordu gözlerini bir noktadan başka bir yere çeviremiyordu..önünü görebiliyordu biraz koridorları hızla geçtiler sürekli zikzaklar çizerek ilerliyorlardı..bir odaya girdiklerini anladı aynı sertlikte sedyeden yatağa aktarıldı..Ellerini ve ayaklarını kilitliyorlardı..Konuşmaya devam ediyorlardı ama ne dediklerini anlamıyordu yüzlerini göremiyordu beyni iyice uyuşmuştu birazdan tamamen kapanacaktı..Biraz daha dayanmalıyım diye düşünüyordu&Odanın ışıkları kapatıldı her yer zifiri karanlığa gömüldü başındaki kişilerin konuşmaları kesilmişti sanki birden yok olmuşlar gibiydi&.Oda içerisinde sarımsı bir ışık yanmaya başladı..İçeriye birinin girdiğini kapının açılmasından anladı ama göremiyordu göz kapakları daha fazla tutunamıyordu..Kapıdan içeri giren kişinin baş ucuna geldiğini anlamıştı..Son bir gayretle ağzından birkaç cümle döküldü.. -Çakal bize ne yaptın.. |
|
07-21-2007, 18:52 | #22 |
SON VURUŞ ( Gerçek hayattan ogame uyarlanan bir hikaye )
Bölüm:20
Yer:Türkiye Şehir:İstanbul Komutan Mahmud sıkıştığını biliyordu ama burada çıkmak zorundaydı.zaten buradan çıktıktan sonra bu görev tamamen kişisel bir görev olacaktı onun için çünkü diplomatik ilişkilerden dolayı görevden alınacaktı ve aranılan bir suclu olacaktı..Tüm bunları kafasından geçiriyordu..Otelin önü polis ve özel kuvvet birlikleriyle doluydu hatta Albay Erdalında bu görevde olmasından dolayı askeri birliklerde olay yerine gelmişti..Otelin bulunduğu bölge araç trafiğne kapatılmıştı..Aksarayda bulunan otelin heryeri sarılmıştı..Komutan Mahmud yanında İŞ adamı hadi ile birlikte otelin garajına doğru yöneldi çevredeki binalara yerleşen keskin nişancılar biran olsun gözlerini komutanın üstünden ayırmıyordu&Komutan garaja girerken cevresinde dolaşan polislere çıkıştı.. -Garajdan içeriye bir taneniz girerse İş adamınız ölür.. Sözlerini bitirdikten sonra garajdan içeriye girdi ne yapacağına dair bir düşüncesi yoktu..Garaj görevlilerinden birini yanına çağırdı gelen adam korka korka Komutanın yanına yaklaştı.. -Şu jipin anahtarlarını getir hemen.. -Peki efendim.. Görevli garajın içerisinde bulunan külübeye girerek anahtarları karıştırıp jipin anahtarını komutana verdi..Komutan Mahmud HAdiyi yan koltuğa oturtup emniyet kemerini koltugun arakasından geçirerek Hadiyi bağladı kaçması imkansızdı artık..Kendisi direksiyona geçip hızla Garaj kapısından çıktı sert bir manevrayla Millet caddesine girdi..Arkasından onlarca polis arabası takip ediyordu ayrıca yolların her yerinde ekipler konuşlanmıştı..Topkapıdan geçerek havaalanına doğru hızla ilerlemeye başladı..Arkasında polis otosundan başka araba yoktu şehir trafiğinin can damarı olan yolda kendisi ve polislerden başka kimse yoktu..Cevizlibağdan aşağıya indi ani bir manevrayla mertere doğrı döndü bu hareketiyle baya bir polis otosunu atlatmıştı..Aslında amacı kaçabilmek için birkaç dakikaydı..Merter dönüşünden sonra otogar yoluna geldi..Yolları bilmiyordu ama ıssız yerlere doğru gittiğinin farkındaydı..Jipin yol haritasından gidebileceği yerleri görebiiyordu seçim yapması için fazla zamanı yoktu..Kararını vermişti Habibler tarafına doğru ilerlemeye başladı orada bulunan boş arazilerden kaçabilirdi..Yanlız bilmediği boş arazilerin Askeriyeye ait olduğuydu..yaklaşık 15 dakikalık bir yolculuktan sonra araziye gelmişlerdi arazinin yanlarında evler bulunuyordu bunlardan birine sığınabilirim diye düşündü&.arkasında ekip otoları amansız takiplerini sürdürüyordu..Ülke bu haberle çalkalanıyordu&Bütün dünya kanalları yayınları kesmiş bu haberi son dakika gelişmesi olarak duyuruyordu..Müthiş bir diplomatik telefon trafiği başlamıştı..Suudi Arabistan Kralı Türkiyeye doğru yola çıkmıştı bile..Komutan Mahmud son kozlarını oynuyordu dar bir sokağa girdi yol oldukça kötüydü bu özellikle polis otolarını zorluyordu..Jip yolda atlıyarak ilerliyordu İş adamı kusmaya başlamıştı bile..Habiblerin ıssız sokaklarından birine arabayı çekti..İş adamını çözdü cebinden çıkardığı ipi işadamının ağzına tıkadı arkadan iyice sıktı ipi..Bir ağacın dibine doğru itikledi ve arabaya atladığı gibi gaz pedalına sonuna kadar bastı..Jip karanlık sokaklarda müthiş bir sesle ilerliyordu..Birden frene bastı jipi geri vitese alarak Mermer Atölyesinden içeriye soktu..Araçtan indi arabadan kurtulmuştu..Çevresinin sarıldığını biliyordu buradan araçla çıkamazdı ama yaya olarak kaçabilirdi..İş Adamını yanında götürme ümidini kaybetmişti şimdi tek derdi vardı saklanabilecek bir yer bulmak& |
|
07-21-2007, 18:53 | #23 |
SON VURUŞ ( Gerçek hayattan ogame uyarlanan bir hikaye )
Bölüm:21
Yer:Suudi Arabistan Şehir:Mekke Suudi Arabistan özel kuvvetler komutanı Mahmudun Türkiyedeki başarısız operasyonuyla çalkalanıyordu..kimilerine göre idam edilmesi kimilerine göre hafif ceza verilip görevine devam etmesi gerekiyordu..Ceza verilmesini savunan gruplar Komutan Mahmud gibi bir görevlilin kolay kolay yetişmeyeceğinin altını çiziyordu..Ancak yaşanan fiyasko cezanın hafif olması önündeki en büyük engeldi ayrıca komutanın nerede olduğuna dair bir bilgi yoktu..Türkiyeden dışarı çıkması imkansızdı saklanabileceği yerler bilinene göre yoktu..Onunla beraber Türkiyede çalışmalara katılan arkadaşları Suudi Arabistana geri dönmüştü ve yaşana bu olaylarda herhangi bir suçları bulunmadığı kanıtlanmış ve serbest kalmışlardı..Komutan MAhmudun yanındaki çalışma arkadaşlarından sadece Albay Erdal kalmıştı oda Türkiyede ifadesi alındıktan sonra serbest kalmıştı..Albay Erdalın Suudi Arabistandaki mahkemeye tanık olarak çağırılmasını Türk Genel Kurmayı sert bir karşılıkla reddetmişti..Suudi Kralı Sarayda büyük bir toplantı organize etmişti..Yaşanan bu olaylar oldukça canını sıkmış ve ülkesi itibar kaybetmişti&Ne olursa olsun Komutan bulunup idam edilecekti bu şekilde ülkesinin üzerinde olan gözler çekilecekti..Toplantı salonunda Kral dışında 43 üst düzey devlet görevlisi bulunuyordu.Bunlardan 2 tanesi komutanın yürüttüğü davayı savunan ve bu konu hakkında bir çok bilgi toplayan Razil ve Selem di..İkiside üst düzey istihbarat elemanlarıydı bu toplantıya konu hakkında bilgi sahibi oldukları için çağırılmışlardı..Kral söze direk bir giriş yaparak dikkatleri tamamen ülke prestiji ve izlenecek yol üzerine çekmişti.. -Komutan Mahmud yakalanıp sorgusuz sualsiz idam edilecektir..Bu konu hakkında hiçbir öneri veya yorum istemiyorum..Şuan için konumuz ülkemizin kaybettiği prestijini geri kazandıracak çözümler ve bu davanın sonucunun ne olacağı..Benim fikirlerim şuan için gizli kalacak sizin fikirlerinizi dinledikten sonra kendi fikirlerimi açıklayacağım ve bugün bu salondan karar almadan çıkmayacağız&karar almamız günler dahi sürse.. İlk sözü istihbaratçılardan Razil almıştı..ayağa kalktı kralı selamladıktan sonra size başladı.. -Efendim ülkemizin ciddi bir prestij kaybına uğradığı doğrudur..Yanlız bu prestijimi kazanmak için atacağımız adımlar başka ülkeleri veya şahısları zan altında bırakmadan olmak zorunda diye düşünüyorum ama eğer kendimizi düzeltmek için başkalarını ateşe atmak gerekirse elimde gördüğünüz dosyada 7 ülkeyi karıştıracak belki ihtilallerin olacağı bir kaosa sürükleyecektir..Komutan Mahmudun yürüttüğü operasyondan bizzat ben ve arkadaşım Selem çok yönlü araştırmalar yapıp bilgi toplamıştık..İzlenen yol veya yapılan eylemler bizi fazla ilgilendirmiyor..O tamamen Komutanın insiyatifi ile gerçekleşen bir harekettir..Bizim topladığımız bilgiler özellikle kaçırılan insanların nerelerde olduğuna dairdi..Bu konu üzerinde fazla bir yol izlediğimiz söylenemez yalnız bu konuyu araştırırken çok değişik bir zincirleme keşfettik aynı gün içerisinde farklı ülkelerin askerleri olan 10 Üst düzey asker çeşitli nedenlerle öldüler..Kısa bir araştırmadan sonra ölüm saatleri arasında kişi başına 2 saatlik bir fark tespit ettik..Tabi ki buna tesadüf diyebilirsiniz&.Araştırmalarımızda sizinde bildiğiniz Komutan Mahmudun Türkiye görevinde ona eşlik edecek olan iki albayında aynı gün içerinde helikopter kazasında öldüğü belirtmek isterim..Bu elimde ki dosyada ölen Albayların ölmeden önce kiminle konustukları hangi göreve atandıkları var..İlginç olan iki deniz subayı olan bu albayların insan kaçırma olaylarıyla ne ilgisi olmasıdır..Hatta yerlerine atanan Albay Erdal bile bir deniz subayıdır..İki Albay olay günü helikopterle İzmire gidiyor ve bir kaza olayını araştırmaları isteniyor..Bu kaza olayını soruşturma işinin başı daha da ilginç bir isim Tümgeneral Hadi..General Hadi istihbarat konusunda özellikle bizim bulunduğumuz Ortadoğu bölgesi istihbaratı konusunda bir numara olan bir isim..Hatta şuanda bile bizim burada toplantı halinde olduğumuzu biliyor..Ben bu isimleri ve yaşanan olayları birbirine bağlayınca ortaya çok korkunç bir tablo çıkıyor.. Kral söze girmişti& -Anlattıkların ilginç geldi baya sonu nereye varacak merak ediyorum.. -Haklısınız efendim ama daha anlatacaklarım bitmedi..anlatacaklarım bittikten sonra parçaları birleştirince bana hak vereceksiniz ve işte o zaman Dünya üzerinde hiçbir devlet rahat edemiyecek..Eğer araştırmalarımda yanılmadıysam yaklaşık 3 hafta sonra dünyada yer yerinden oynayacak ve bazı ülkeler 3 hafta sonra yaşanacakları biliyorlar&Aynı gün içerisinde ölen askerler yapılacak bir operasyon için kaçırılan askerlerdir..Bu operasyonun ne olduğunu tam olarak bilmiyorum ama Dünya tarihini yeniden yazmamız gerekecek veya hepimiz yok olacağız.. |
|
07-21-2007, 18:54 | #24 |
SON VURUŞ ( Gerçek hayattan ogame uyarlanan bir hikaye )
Bölüm:22
Yer:Amerika Şehir:New Jersey Uzay Tarihi İnceleme Komisyonu olağanüstü toplanmıştı&yapılacak olan mars yolculuğu erken bir tarihe alınması gerekliydi aldıkları bazı duyumlara göre Tuhamlılar dünya üzerinde bazı bölgelere kendi ırklarından kişileri yapılan antlaşmaları göz ardı ederek yerleştirmişti..Bu yerleşimlerin çoğunluğu Afrika kıtasına yapılmıştı..Tuhamlıların ne düşündükleri veya ne yapmak istediklerini bilmiyorlardı..General Sate toplantıyı acmak için ayağa kalktı.. -Sevgili dostlar hepimizin bildiği üzere Marslılar dünyamızın çeşitli bölgelerine inişler yapmış ve yerleşmiştir..Araştırmalarımıza göre Afrika kıtasının büyük bölümlerinde marslılara rastladık..genel olarak ne amaçla geldiklerini bilmiyoruz zaten tuham Liderinede ulaşamıyoruz bütün irtibatımız kesilmiş durumda..Bunun üzerine mars yolculuğu için hazırlamış olduğumuz planda değişiklikler oldu..ilk değişiklik zaman konusunda 3 haftaya kadar ilk mekiğimiz uçusuna baslıcak takriben 1 er gün arayla diğer mekikler yola çıkacak planlarımızda değişiklikler 4 kişilik personel tek sefer değil artık eğitim gören bütün personel marsa gidecek..Seçilen 4 kişi ilk mekikte diğer 4 kişi ise 2.mekikte olacak..Zaten diğer arkadaşlar artık aramızda değiller&Kıbrıs ta bulunan yetkilimize haber gönderdim askerlerimiz yola çıktılar ve yarın burada olacaklar..Artık her şeyin netliğe kavuşması lazım ya sonumuz gelecek yada yeniden var olacağız..tabiki bu olaylardan insanlarımıza bahsetmek oldukça zor olacak dünya üzerinde 7 milyar insanı koruyamayız ancak hazırladığımız bölgelerde her ırktan her canlı türünden canlıları barındırabileceğimiz sığınaklar yaptık..Bir nevi 2.Nuhun gemisi yaptık..her şeye hazırlıklı olmalıyız dostlarım..Tuhamlılar tahminimce dünyamızı ele geçirmek istiyorlar ve bunu yavaş yavaş şekillendiriyorlar neden bu şekilde bir hazırlık yaptıklarını bilmiyoruz beklide bizim onlara yapacağımız operasyondan haberdar olmuşlardır..Ancak geri dönüşümüz olmadığı kesin..Yarından itibaren dünyadaki bütün ülkelerin Başkanlarına durum hakkında bilgi verilecek tabiî ki tuhamlılardan bahsedilmeyecek sadece Mars yolculuğundan bahsedilecek&Ama ileride bizim bahsetmemize gerek kalmıcak ve insanlarımız yıllardır bilmek istedikleri filmlerde dizilerde gördükleri sahneleri yaşıyacaklar..Söyleyeceğim fazla bir şey yok arkadaşlar durumumuz ortada Dünyamız artık bir var oluş savaşına girmiştir& |
|
07-21-2007, 18:55 | #25 |
SON VURUŞ ( Gerçek hayattan ogame uyarlanan bir hikaye )
Bölüm:23
Yer:Amerika Şehir:Washıngton Amerika Birleşik Devletleri Başkan Jim Paul başkanlığında toplanmıştı..Konu yapılacak mars yolculuğu ve dünyanın geleceği hakkındaydı..Toplantıda üst düzey devlet görevlileri CIA FBI UTİK ve NASA nın üst düzey görevlileri bulunuyordu..Başkan Jim Paul toplantıyı başlatmak için ayağa kalktı.. -Arkadaşlar bugün burada yaşadığımız dünyanın önünde bulunan çok büyük bir tehlikenin nasıl ve hangi yollarla bertaraf edeceğimizi konuşmak ve karara bağlamak için toplandık..Burada alacağımız kararları vakit kaybetmeden dünya devletlerinin başkanlarına göndereceğiz..Mars yolculuğundan ziyade şuanki konumuz Marslıların yani tuhamlıların dünyamızda ne işi olduğudur..Yapılan antlaşmalar gereği Tuhamlılar dünya üzerinde bizim iznimiz ve bilgimiz olmadan hareket etmiyecekti..Suanda Afrika kıtası üzerinden dünyamıza inişler gerçekleştiriyorlar şuana kadar yaklaşık olarak 900 tane tuhmalı tespit edebildik 3gün önce inişler başlamış yani günde ortalama 300 tuhamlı dünyamıza geliyor..Şuan için o bölgede herhangi bir müdahele söz konusu değil..Tuham Kralına ulaşmaya çalışıyoruz ama bunda başarılı olamadık mecburen onlar bizimle bağlantıya geçene kadar veya bize saldırana kadar onlarla temas kuramıyacağız..Bu olaylardan dolayı mars yolculuğumuzu erken bir tarihe almaya karar verdik..Şuanda mars yolculuğunu yapacak olan askerler yolda ve gelmek üzereler.Tabiki eğitimlerini tam tamamlayamadıkları için genetik yapılarında bazı operasyonlar yapıldı ki bu operasyonun ve kendilerinin iyiliği içindi..Şimdi UTİK başkanı General Sat bize Tuhamlılar ve Mars gezegeni hakkında bazı açıklamalarda bulunacak& -Teşekkürler sayın Başkan..Evet şuanda dünyamız büyük bir tehlike ile karşı karşıya olduğu kesin..Benim size anlatacaklarım karşımızdaki düşmanın nasıl bir yapıya sahip olduğu ne gibi teknolojiye sahip olduğu gibi askeri açıdan bize yararlı olacak bilgilerdir..Tuhamlılar 800 yıl öncesine kadar Litas adlı bir güneş sisteminde yaşayan ve bu sistemde bulunan en güçlü imparatorluklardan biriydi..Yaklaşık 120 yıl önce girdikleri bir savaşı kendi içlerinden olan bazı kumandanların ihaneti sonrası kaybetmiş ve bulundukları Litas sisteminden Bizim bulunduğumuz sisteme gelmişlerdir..Ve 110 yıldır bizim varlığımızdan haberdarlar..Yönetim sistemleri bizden pek farklı bir sistem değildir bizdeki gibi orduları bizdeki gibi komutanları vardır..Tamamen asker bir halktır..Cinsiyet ayrımı yoktur yani erkek veya kadın oldukları hakkında bir bilgiye sahip değiliz..Üreme şekilleri kendi başlarına 3 yılda 1 kere olmak üzere 6 yavru doğururlar bu yavrular toprak altında 6 yıl kaldıktan sonra kendi çabaları ile Tuham halkına katılır anne baba kardeş gibi olguları yoktur..Kimse birbirini tanımaz ama birbirlerine sadıktırlar..Konuştukları dil bizim bilmediğimiz bir dil kendileri bu dile Litas adını vermişler eski sistemlerinden dolayı..Su ile yaşarlar ama dışkı ihtiyaçları yoktur&Fiziksel yapıları insan ırkına çok benzerlik taşır bazı farklılar dışında ..Tuhamlılarda renk diye bir şey yoktur her şeyi siyah beyaz görürler hava kararınca her nesneyi beyaz görürler.Çok sert bir dış yapıları vardır..Tabir yerindeyse kurşun geçirmez bir yapıdır&Ayrıca bu özelliklerine rağmen kalkanları ve zırhları vardır..Silahları tamamen lazer ve adını yeni öğrendiğimiz ama nasıl bir silah olduğunu bilmediğimiz Gaus tekniği denilen bir teknikler yapılan silahlardır..Hava kuvvetleri çok değişik gemilerden oluşan bir filodur..Yaklaşık olarak sayılarının 4 milyonun üzerinde olduğunu tahmin ediyoruz tabiî ki bu gemiler bizim uçak ve füzelerimizden çok üstün özellikli silahlarla donatılmıştır.Şuan için Tuhamlılarla dünyamız arasında başlıcak olan bir savaşta gerçekçi olmak gerekirse hiç şansımız yok..Herkese Teşekkür ederim& Salonda bulunanlar nasıl bir belaya bulaştıklarını yeni yeni anlıyordu..Dünya büyük bir tehlike hatta yokolma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştı&Kimse ne söyleyeceğini bilmiyordu herkes Mars yolculuğunda neler olacağını ve beklide savaşın başlamadan biteceğini düşünüyordu..Dünyanın kaderi 8 askerin elindeydi bu görevi başaramazlarsa dünya artık tuhamlıların yeni gezegeni olacaktı hayatta kalan insanlar köle misali hayatlarını sürdürecekti..Tuhamlıların dünyayı ele geçirme isteğinin dünyanın 4/3 su olması ve su ihtiyaçlarını karşılamak olduğu kesindi Çünkü mars gezegenindeki su kaynakları tükenmek üzereydi..Bir kısım tuhamlı pluton gezegenine göç etmişti..Dünya ele geçirilince onlarda geri gelecekti..Herkes birbirine bakarak gözlerde neler anlatıldığını anlamaya çalışıyordu..Belkide herkesin gözleri aynı şeyi anlatıyordu..KORKU ve SON&& |
|
07-21-2007, 18:55 | #26 |
SON VURUŞ ( Gerçek hayattan ogame uyarlanan bir hikaye )
Bölüm:24
Yer:Türkiye Şehir:İzmir İzmir Hava Okulu Komutanı Tümgeneral Hadi sabah koşusunu yaptıktan sonra duş almak için odasının bulunduğu koridorda duşluğa gitmişti..15 dakika sonra duşluktan çıktı ve kamuflajlarını giyerek masasına oturdu..Baya birikmiş işler vardı kendisine çay söyleyerek ilk dosyadan işlerini yapmaya başladı..elindeki dosyada ölen albayların soruşturma sonuçları vardı..Hiç incelemeden altına imza attı..elini çenesine götürerek düşüncelere daldı.Kendine gelmesi uzun sürmedi elindeki dosyayı bir kenara bırakıp odasının balkonundan etrafı izlemeye başladı..Kapının çalınmasıyla geriye dönü ve sert bir ses tonuyla.. -Gel.. -Komutanım akrabanız olduğunu söyleyen birisi sizinle görüşmek istiyormuş..Kim Olduğunu sorduğumda amca çocukları olduğunuzu söyledi hatta kimliğini gösterdi Hakkari Yüksekovada görevli bir binbaşı.. -Al bakalım içeriye.. General Hadi gelenin kim olduğunu biliyordu..onu içeri almakla iyimi yaptı kötümü yaptı bilmiyordu zaten birgün yüzleşeceklerdi.Koltuğuna oturdu gelen misafiri odadan içeri girince uzun yıllardır görmediği birini görmüş gibi uzun uzun gelen kişiye baktı.. -Otur bakalım Komutan Mahmud..beni neden görmeye geldin.. -Sizinle çok önemli işlerim var General sizde biliyorsunuz neden geldiğimi.. -Şu anda aranan bir kaçaksın istersem seni ihbar edebilirim.. -O zaman ölürsünüz..beni dinleyin şimdi İş adamından aldığım belgelerde Ahmet Huklevinin Türkiyede olduğunu anladım..Bana onu bulmamda yardımcı olacaksınız..onu bulup kendimi temize çıkarmam gerek.. -Sen buraya nasıl geldim İstanbuldan nasıl çıkabildin.. -Benim yanıma verdiğiniz kişi sayesinde..Neyse bunların şuan için önemi yok Ahmet Huklevi nerede.. -Ahmet yıllar önce benim yanıma gelmişti..Benden bazı devlet görevlilerin adreslerini aldı ve gitti daha sonra onu hiç görmedim& -Kimdi bu görevliler..Ahmet insan kaçakçılığı yapıyor bunuda biliyorsunuz ozaman.. -İnsan kaçakçılığı yaptığını biliyorum..Hatta sizin köylerinizden insanları kaçırdığınıda biliyorum..Bizden de bu tür taleplerde bulundu ama reddedildi..işte o gün bugün ortalarda görünmüyor.. -Peki bu insanları nereye götürüyor kimlere satıyor.. -Bunu cevabını 3 haftaya kadar alacaksın o kaçırılan insanlarla beklide yüz yüze geleceksin. -3 Hafta sonra ne olacak.. -Bunu yarın öğrenirsin..Bak Mahmud seni severim işinde çok iyisindir sana yardım edeni unutmasın bilirim..Ancak sana fazla bir şey söyleyemem unutmaki benimde üstlerim var ve bende onlara hesap veriyorum..Şuan için kalacak yerin sorunsa sana yer ayarlayabilirim zaten 2 güne kalmaz seni unuturlar ..Farklı bir gündem maddesi belirlendi ve yarın manşetlerde görürsün zaten& -Ne olacağını söylemiyecekmisin.. -Mars yolculuğu..İnsanoğlu ilk defa Marsa yolculuğa çıkıyor..Bu haber aylarca gündemi değiştirir.. -Mars yolculuğumu buda nerden çıktı şimdi..kim yapıyor bu yolculuğu.. -Tabiki Amerika kim olacaktı başka.. -O anlamda sormadım astranotlar kim.. -Bilmiyorum kim olduklarını hem bunların önemi yok..Kimin olduğu kimin umrunda adamlar marsa gidiyor sen kimin gittiğini soruyorsun.. -Eğer aldığım bilgiler doğruysa o yolculuğu yapacak olanlar aynı gün içerisinde ölen askerler&Bu askerlerin içinde Benim buradaki görevimde yanıma verilen daha sonra helikopter kazasında ölen iki albayda var.. -Neler saçmalıyorsun sen Mahmud..Adamların ölüm dosyalarını daha yeni imzaladım.. -Seni pislik herif ya bana bildiklerini anlatırsın yada beynini duvara yapıştırırım.. Silahını çekip Generalin alnına dayadı..Masanın üzerine çıkmıştı..Generalin alnından soğuk terler boşalmaya başlamıştı..Silahın namlusunda susturucu vardı ölse kimsenin haberi olmazdı..Komutan Mahmud Hışımla konuşmaya devam etti& -Sen beni aptalmı zannediyorsun..Bildiğin her şeyi anlatacaksın..Mars yolculuğunu kim yapıyor.. O albaylar kim tarafından kaçırıldı..Ahmet Huklevi nerede..herşeyi anlatman için 20 dakikan var& |
|
10-03-2007, 00:05 | #27 |
SON VURUŞ ( Gerçek hayattan ogame uyarlanan bir hikaye )
paylasim icin tesekkurler
|
|
10-03-2007, 22:26 | #28 |
SON VURUŞ ( Gerçek hayattan ogame uyarlanan bir hikaye )
ellerine sağlık kardeş
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|