söz der ki



söz der ki
“-Gidene engel olmak için yapılan her hareket, yalnızlığı hızlandıracaktır...”
(...’Bunun üstüne artık bir şey yazılmaz’ deyip günü noktaladığı müthiş S.Ö.Z.leri)

itiraf reyonu...
(...isim: ayşenur ... şehir: istanbul... yaş: yirmi beş...)
Minibüsün en arkasında oturuyorum ve içerisi tıklım tıklım...
Şoför haddinden fazla ralli denemesine giriyor, ya bariyerlere çarpacak gibi oluyoruz, ya da öndeki arabaya...
İçerideki birkaç homurtu da kâr etmeyince tepkili bir vatandaş olarak aynanın üzerindeki “Hatalıysam ara” numarasını çevirdim...
Ben minibüslerin bağlı olduğu bir patron, bir şoför odası veya bir dernek çıkacak diye beklerken şoförün telefonu çalmaya başladı...
“Hatalıysam ara diye numara koymuşsunuz onun için aradım” dedim...
Adam dışarıdan arıyorlar zannederek, “Hep uyarıyoruz ama yine yapıyorlar abla... Siz plakayı bildirin, biz gereken uygulamayı yapalım” dedi...
([email protected] - itiraf edin, rezil edelim...)

kadınlar & erkekler
(...Kadınlar aslında ne demek istiyor?... Murat Dinler’den)
...
“-İş yerine servisiniz var mı?... Zor oluyordur yollarda sürünmek...”
(...”Araban var mı” diye sormanın kadıncası)
...
“-İstanbul’da yaşanmaz oldu, kiralar ateş pahası, sizin oralarda nasıl kira durumları?...
(...Evin kira mı, kendine mi ait)
...
“-Şu borsada da ne var anlamış değilim, insan birikimlerini hiç böyle riskli şeylerde değerlendirir mi, yatır bankaya değil mi?...”
(...Çok kritik soru, mali durumunuzu deşifre eder)
...
“-Sizin işlerde personel kolay harcanıyormuş duyduğum kadarıyla, haliyle yükselmek de biraz zor di mi?...”
(...Aşağı yukarı ne zaman terfi edersin)
...
“-Dün annem ‘yanlışlıkla’ gönderdiğin mesajı okumuş. Kim bu diye sordu, anlatmak zorunda kaldım...”
(...E ufak ufak evlenme hazırlıklarına başla)

bizimkiler
Ramazan Demir Abi‘nin hanımı Türkiye’den geldiği için Almanca bilmiyor...
Anaokuluna giden dört yaşındaki oğlu Abdulkadir gayet güzel Almaca konuşuyor. Abdülkadir bir gün annesine “Anne sana Almanca öğreteyim” diyor ve derslere başlıyor. Birkaç gün sonra yaramazlık yapınca annesi kızıyor tabii. Abdulkadir’in tepkisi sert oluyor.
“-O zaman sana gösterdiğim Almancaları geri ver!..”
***
İzmir Şelale Ofis’ten Aziz arkadaşımız rejime girmiş...
Pantolonu düşmeye başlayınca “Zayıfladım” diye seviniyor...
Bir süre sonra arkadaşları gülümsemeye başlıyor...
Oysa ki bizim Aziz göbekten dolayı pantolonun düğmelerini iliklemeyi unutmuş...

tuzaktan kumanda
(...STAR - İzdivaç)
ZUHAL TOPAL: Sen nasıl birini istiyorsun amca?...
EVLENECEK AMCA: Valla eli yüzü düzgün, mantı gibi birini istiyorum...
ZUHAL TOPAL: Mantı gibi kalmadı, zeytinyağlı dolma gibi olanından versek...

hayata dair...
Her tür ilişki avuç içinde duran kum taneleri gibidir...
Avucumuzu sıkmadan, gevşekçe tutarsak, kum taneleri kaymaz, durur...
Avucumuzu kapatıp, sıkmaya başladığımız an kum taneleri parmaklarımızın arasından akmaya başlar...
Bir kısmını tutmayı başarsanız da, çoğu akıp gider...
İlişkiler de böyledir...
Esneklik varsa, diğer insana saygı duyuluyor ve özgürlük tanınıyorsa ilişkiler bozulmaz.
Ama diğer insanı çok bunaltırsanız ilişki de yavaş yavaş bozulur ve biter...(...K.Jamison)

temel’in yeri
Temel, karısı Fadime ve tek çocukları Dursun’la denize gitmişler...
Bir süre sonra Temel yüzmek için denize girmiş...
Bir hayli açılmış ve suyun üzerinde sadece başı gözüküyormuş...
Küçük Dursun ise ortalarda yokmuş... Fadime telaşla Temel’e bağırmış;
“-Temeeel... Dursun yok Dursun...”
“Meraklanma” diye cevap vermiş Temel;
“-Bir yere gidemez, elinden sıkı sıkı tutuyorum...”

İğnelik

DİBE VURANLAR

Gelmesinler nazara,
Devâm gündüz geceli...
Meclisteki manzara,
Epeyce eğlenceli!

Teklifleri rafadan,
Engel için birçoğu...
Ayrı ayrı kafadan,
Muhâlefet bloğu!

Gözlerini kaparken,
Kimi hayâl kuruyor...
Kimi tavan yaparken,
Kimi dibe vuruyor!..

Sefa Koyuncu
[email protected]




Bunlarda benim bu gün netten sizin için seçtiklerim :







Bir soru : Arkadaşlar Söz Marketi sizce hangi bölümde yer vermeliyim ? Köşe yazarlarımı ? Eğlence bölümündemi ? Kararsız kaldımda ...