AK Gençliğin Buluşma Noktası
Köşe Yazıları Köşe yazıları burada paylaşılıyor.



 
Stil
Seçenekler
 
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 11-12-2010, 09:31   #1
Kullanıcı Adı
mücahid55
Standart Su Göründü Teyemmüm Bozuldu




Mustafa Kasadar
Ajans5

Su göründü teyemmüm bozuldu


Milli Görüş’ün amiral gemisi Saadet Partisi
nde hareketin kurucusu ve lideri genel başkanlığı uhdesine aldı. Öncelikle şu hususun anlaşılması lazımdır. Milli Görüş sadece Saadet partisinden ibaret değildir. Milli Görüş liderinin destek ve teşvikleriyle kurulan ve çok değişik alanlarda faaliyet gösteren birçok müessese ve kuruluş vardır. Dolayısıyla Milli Görüş liderinin parti genel başkanı olmasının sembolik bir anlamdan öte bir değeri yoktur.

Medine muhaciri rahmetli Ali Ulvi Kurucu’nun geçtiğimiz yıl yayınlanan hatıratında önemli bir ayrıntıya dikkat çekilir. Osmanlı hanedanından bazılarının Mısır da çektikleri sıkıntı ve ızdıraplara şahit olduklarında hocaları Yozgatlı İhsan Efendi ( Ekmeleddin İhsanoğlu’nun babası) derki; Yahu çocuklar, biz Osmanlı torunlarından buradakilerin çektiği sıkıntıları görüyoruz. Bunların Avrupa’ya gidenleri var. Sefalet içinde ölenleri var. Tedavi edilemediği için azap içinde inleyenleri var. Bir günde ülkelerinden sürülmelerinden sonra bu kişiler çok zor şartlarda hayatlarını sürdürdüler. Evet, Biz hocalar da çok çektik ama biz nereye gitsek bu hanedan ailesinden birilerinin kurduğu vakıflarda kendimize bir yer bulduk, az çok bir maaş aldık. Ama onlar hiçbir yer bulamadılar. Osmanoğullarından ehl-i salip, haçlılar, Avrupa intikamını şu şekilde aldı: “Sizin ecdadınız mıydı, Kosovalara gelen, Viyanaları kuşatan, haçlı ordularını yenen, İstanbul’u alan, çan kulelerinde ezan okutan? Çekin bakalım cezanızı.” dediler.

Bu gün Milli Görüş liderine karşı duyulan kinin sebebi de Siyonizm’e karşı siyaset alanında mücadele veren ilk ve tek siyesi lider olmasındır.
Zira dünya halkları Siyonistlerin kurduğu sömürü düzenini onunla keşfetti.

Tabii Siyonizm’e karşı çıkmanın ağır bir faturası olacaktı. Nitekim öyle de oldu ve bugüne kadar bu fatura Milli Görüş liderine ödetildi
. Partileri kapatıldı, hapse atıldı, yıllar boyu siyasi yasaklı kılındı ve enson olarak da düzmece belgelerle malvarlığına el konulup maaşına dahi haciz kondu. Maksat topyekûn kuşatmak, çaresiz ve hareketsiz bırakmak. İşin garibi Milli Görüş hareketine ve onun liderine karşı yürütülen operasyonlarda daha önce genellikle laik çevreler bu işin medya ayağını üstlenmişken şimdilerde namaz niyaz ehli gazeteciler üstlendiler. Hatta Milli Gazete’yi o süreçte yöneten ekip dahi Milli Görüş liderinin lehindeki yazılara sansür uyguladı.

Helvadan sahte putlar yapıp tapan, acıktığında da çıkarıp yiyenler gibi şimdi birileri sahte kahramanlar üretiyorlar. Nefesi kesilenler, yorulanlar, bir gözü sürekli arkada olanlar, yoldan dönmek için bahaneler arayanlar ilk buldukları fırsatta gemiyi terk ediyorlar.

Başbakan’ın Davos’ta katil İsrail cumhurbaşkanına karşı “one munit” demesini her fırsatta alkışlayanlar acaba aynı katili Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ayakta alkışlayanlar hakkında neden susuyorlar?

O dört yüz küsur AKP milletvekilinden bir tek vicdan sahibi milletvekili çıkıp da o katil İsrail cumhurbaşkanını protesto edebildi mi? Edemedi, neden? Çok basit. Bedel ödemek istemiyorlar.

Başbakan her fırsatta Gazze’ye uygulanan insanlık dışı ambargoya dikkat çekiyor. Lafla da olsa Gazze’nin Türkiye başbakanı tarafından dünya kamuoyunun gündemine taşınması çok güzel bir şey. Peki, Gazze’de işlenen cinayetlerin kat, kat üstünde hem de yanı başımızda işlenen katliamlara karşı acaba hem Sayın Cumhurbaşkanı hem de başta Davos fatihi Başbakan olmak üzere hükümet üyeleri neden kör ve sağır. Gazze nüfusunun tamamından daha fazlası Irak’ta katledildi. Beş milyon dul ve yetim kaldı. Halen de kan durmuş değil. Çünkü orada büyük ağabey var. Bilindiği gibi AKP ‘nin iktidar olmasıyla Irak’ın işgali aynı tarihlere rastlamaktadır. AKP iktidarı 1992’de Amerikan işgal güçlerinin bir kolunun Türkiye toprakları üzerinden geçerek karadan Irak’a saldırması için meclise tezkere gönderdi. Ancak CHP’nin topyekûn karşı çıkması sonucu bazı AKP’li milletvekilleri de o kadarda olmaz diyerek ret oyu verdiler ve tezkere reddedildi. Bunun üzerine devrin başbakanı Abdullah Gül “o kadar kızdım ki nerede ise başbakanlıktan istifa edecektim” dememiş miydi?! Yine Irak’ta savaşan Amerikan askerlerinin sağ salim evlerine dönmeleri için dua ediyorum” diyen Davos fatihimiz başbakan Sayın Tayyip Erdoğan değil miydi?

İki milyon Iraklının kanı birilerinin iktidarı için feda edildi. Meclis Amerikan kara birliklerinin Türkiye topraklarını kirleterek Irak’lı kardeşlerimize saldırmasına müsaade etmedi ama devrin AKP hükümeti hava sahasını Amerikan uçaklarına açarak Irak’ı kan gölüne çeviren Amerikan uçak ve füzelerinin Türkiye üzerinden Irak ‘ı vurmasını sağladı. İncirlikten kalkan Amerikan uçakları Iraklı kardeşlerimizin üzerine ateş yağdırdı. Bununla da yetinilmedi Felluce, Samara, Bakuba başta olmak üzere tüm Sünni şehirleri yerle bir edildi. Bir sahabe ve evliya yatağı olan Bağdat hayalet şehir haline geldi. Bütün bunların üstüne de conilerin lojistik ihtiyacı Türkiye üzerinden tedarik edilerek destek sürekli hale getirildi.

Bu vahşice işgalin ilk günleri geçtikten sonra Türk medyasında adeta Irak unutuldu. Yalnızca yüzlerce kişinin öldüğü saldırılar olunca vakayı adiyeden bir haber olarak ekranlara getiriliyor. Hâlbuki şu anda da Irak kan ağlamaktadır. Sahi siz hiç Amerika’nın fosfor bombalarıyla adeta yerle bir ettiği ve atılan bu bombaların bıraktığı radyasyondan dolayı Felluce’de özürlü olarak doğan çocukların içler acısı görüntülerine medyada hiç rastlıyor musunuz?

Erbakan farkı burada da görüldü ve yaptığı ilk basın toplantısında Amerikan işgal kuvvetlerinin Irak’ı derhal terk etmeleri gerektiğini söyledi.


Milli Görüş çatısı altında siyaset yapmak her kişin değil er kişilerin işidir.


Zira burada siyaset yapmanın çoğunlukla maddi bir karşılığı yoktur. Saadet partisinde oynanan son oyun da basit bir liste meselesi değildir
. Erbakan’ı ve onun misyonunu külliyen siyaset meydanından silip atma operasyonudur. Ama netice hayırlı olmuştur. Yıllardır teşkilatların bir türlü içine sindiremediği ve Milli Görüş’ü asla temsil etmeyen ancak yıllardır başka bir adres bulamadığı için burada zoraki duran Mukadder Başeğmez ve onun gibilerden de teşkilatlar kurtuldu. Bu tipler siyaset meydanından eksik olmaz. Ama bu artık irabdan mahalleri olmaz.

Hareketin liderinin bizzat kaptan köşküne oturması tüm senaryoları boşa çıkardı.

Zira su görüldü teyemmüm bozuldu.


Artık bütün Milli Görüşçülere düşen görev şurada burada birilerine meze olmayı bırakıp hocasının yanında kenetlenerek Milli Görüş’ü yeniden şahlandırmaktır.

Su göründü teyemmüm bozuldu - Ajans5 Haber Sondakika Haberler

 

mücahid55 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi