04-21-2013, 18:02 | #1 |
Tanrı, Türk'ü Türkçülerden Korusun
Türköne: Tanrı, Türk'ü Türkçülerden Korusun
Ülkücü kökenli yazardan milliyetçileri kızdıracak yazı... Son dönemlerde yaptığı sivri çıkışlarla milliyetçi kesim tarafından sert bir dille eleştirilen Zaman Yazarı Mümtaz'er Türköne, bugün yine çarpıcı bir yazı kaleme aldı. MHP'lilerin 'vur de vuralım öl de ölelim' sloganını eleştiren Türköne, okurlarına, "Anayasa'da vatandaşa 'Türk' diyen 66. maddenin Türklüğe ne faydası oldu?" şeklinde bir soru yöneltti. İşte Türköne'nin 'Tanrı Türk'ü korusun' başlıklı yazısı: "Korusun" ve ayrıca "yüceltsin"; ama Türkçülere karşı "Türk'ü korumak ve yüceltmek" son zamanlarda o kadar zorlaştı ki. YÜCE TANRI TÜRKLÜĞÜ NASIL KORUYABİLİR? Öyle ki, bugünün objektif şartlarında Türklüğün, her şeyden ve herkesten önce Türkçülerden korunması lazım. Çünkü Türkçüler, Türklüğü yakaya takılan bir rozetten, bir partinin kimliğinden, anayasaya yazılan bir kelimeden ve böylece kapıları dışarıda kalanlara sımsıkı kapalı yüksek surlarda çevrili bir kaleden ibaret zannediyorlar. Bu kalenin içine mücrim gibi hapsedilen Türklüğü, "Yüce Tanrı" nasıl koruyabilir? MOĞOLLARIN AKIBETİ ORTADA Türkler, tarihi avuçları içinde hamur gibi yoğurup biçimlendiren büyük kavimlerden biri. Bu işi sadece atla-silahla yapmaya kalkan Moğolların akıbeti ortada olduğuna göre, bariz bir farkları var. Bu fark, bir arada yaşama konusunda geliştirdikleri ince ve derin kültür. Devlet, toplumu barış içinde bir arada tutma ve yaşatma formudur. Türklerin köklü devlet tecrübesi, işte bu kültür marifetiyle şekillenmiş ve kalıcı hale gelmiştir. TÜRKLÜK, TÜRKÇÜLERİN ALGILADIĞI KADAR BASİT DEĞİL Gazi dervişlerin, alp erenlerin bu coğrafyada başlattıkları uzun tarihin, teşkilatlandırdıkları milletin sırrı, kalıcı bir toplumsal barış tesis etme yeteneğidir. Tesbih tanesi gibi dağınık diller ve kültürler, sabırla bir ipe dizilmiş ve mümkün olan en hoş ahenk yakalanmıştır. Türk'ü farklı ve kalıcı kılan, bu ahengi sürdürmekteki becerisidir. Bu uzun tarihin vârislerine düşen, bu ahengi iç içe geçmiş -küreselleşmiş- dünyada yeniden tesis etmektir. Türklük, Türkçülerin algıladıkları gibi basit bir sembol, sıradan bir aidiyet duygusu değil. İçinde Türkçülerin yabancısı oldukları rafine birçok kültür unsuru var. Türklük, musikîden dile, mimarîden mutfağa kadar yaşayan canlı bir organizmadır. Elbette başka milletler nezdinde siyasî bir karşılığı da var. Acaba Türkçüler ne kadarına vâkıflar? VURALIM ÖLELİM DİYENLERİN MEMLEKETE NE FAYDASI OLDU II. Meşrutiyet'in kuralı, "Türklerin Türkçü olmaması" idi. Cumhuriyet'in endoktrinasyonu sonrası, Türkler de naçar Türkçü olmaya başladıktan sonra yeni bir sorun zuhur etti. Dün Türk olmayan Türkçüler, memleketi kurtarmak için Türkçülük yaptılar. Bugün, Türkçülerin Türklüğe ve memlekete zarar vermesini önleyecek çareler düşünmemiz lâzım. Çözüm sürecine "vurup-ölerek" karşı çıkan Türkçülerin önüne şu soruyu koyalım: "Memlekete ve Türklüğe ne faydanız oldu?" TÜRKLÜĞÜN NE KADAR YAŞAMA ŞANSI VAR? Orhan Pamuk veya Yaşar Kemâl kadar Türklüğün ana taşıyıcı sütunu olan Türkçeye katkıda bulunan bir Türkçü, son zamanlarda aranızdan zuhur etti mi? Etyen Mahçupyan kadar, Türk fikir hayatına derin çentikler açan, Türklüğün düşünce ufkuna katkı sağlayan bir aydın sağınızda-solunuzda dolaşıyor mu? (Bu soruya cevap vermeden önce elbette bir süre Mahçupyan okumaları lazım) Bahçeli'nin Çukurova şivesinden sadır olan bozuk kelimelere, güzelim İstanbul Türkçesi karşısında meşruiyet arayanların Türkçeye ve Türklüğe verdiği zararı Türkçülerin kavrama imkânı var mı? Bu coğrafyadaki bin yıllık maceranın son halkasına Ahmet Davutoğlu yerine Türkçüleri eklemeyi deneyin: Türklüğün sizce ne kadar yaşama şansı kalır? Varsayalım ki geride kalan şanlı tarihimizde bugünün etnik köken takıntılı Türkçülerinden birkaçı söz sahibi olsaydı; Sokollu'suz, Mimar Sinan'sız, Kâtip Çelebi'siz bugün elimizde ne kalırdı? 66. MADDENİN TÜRKLÜĞE NE FAYDASI OLDU? Can alıcı soru şu: "Anayasa'da vatandaşa "Türk" diyen 66. maddenin Türklüğe ne faydası oldu? Daha ötesi, anayasada velev ki Türk ibaresi hiç olmasa -Osmanlı'nın bu düzeyde hiç kullanmadığını hatırlayalım- Türklüğün nesi eksilir? Ecdadın iki taşı üst üste koyarak bize bıraktığı mütevazı bir eseri korumanın bile, Anayasa'da "Türk"ün kalmasından daha fazla Türklüğe hizmet edeceğini, Türkçülerimizin anlama imkânı var mı? Türkçüler, altına sadece kendilerinin sığabileceği daracık bir siper kazmakla meşguller. Ecdat mezarından kalksa, Türk'ten başkasına sıcak bir cümle etmeyi beceremeyen Türkçüleri herhalde sopayla kovalardı. Kaynak En Son Haber 09.04.2013
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
04-22-2013, 03:22 | #2 |
GAVURLARA UYAN, ONLARIN ADET VE GELENEKLERİNİ KABUL EDEN, BATI KAFALI ZİHNİYETLİ OLAN VE DE KENDİSİNİ SÖMÜRTÜYORSA VARSIN BEN TÜRKÜM DİYE İSTEDİĞİ KADAR GEÇİNSİN NE FARKEDER Kİ?
Eskiden gavurlar bizden çok korkarlardı. Şimdi niye korkmuyorlar.Hatta bize emir bile vermeye kalkıyorlar.Hani o eski Türklük nerede kaldı.Kimse kimseyi kandırmasın, eski Türklük öldü.GAVUR AŞIKLISI TÜRKTEN BU ÜLKEYE FAYDA GELMEZ.Ruhuna EL FATİHA! |
|
12-30-2013, 01:25 | #3 |
Benim her zaman mhp den uzak durmamın sebebi budur,mhpli değilsen milliyetçi olamassın,yahu ne alaka sizin samimi olmadığınız burdan belli.
|
|
12-30-2013, 16:25 | #4 |
Milliyetçilik ve ırkçılığın haram olduğuna dair hadisler
Irkçılığa (asabiyyeye) çağıran Bizden değildir; ırkçılık için savaşan Bizden değildir; ırkçılık üzere, asabiyye uğruna ölen Bizden değildir." (Müslim, İmâre 53, 57, hadis no: 1850; Ebû Dâvud, Edeb 121; İbn Mâce, Fiten 7, hadis no: 3948; Nesâî, Tahrim 27, 28) "Asabiyet (kavmiyetçilik) dâvâsına kalkan, onu yaymaya çalışan, bu dâvâ yolunda mücâdeleye girişen Bizden değildir." (Ebû Dâvud, Edeb 112) Vasîle bin el-Eskâ (r.a.) anlatıyor: "Ben, 'Yâ Rasûlallah! Adamın kendi kavmine bir zulüm üzerine yardım etmesi asabiyetten (ırkçılıktan) mıdır?' diye sordum. Hz. Peygamber (s.a.s.): "Evet" buyurdu." (İbn Mâce, Fiten 7, hadis no: 3949; Ebû Dâvud, Edeb 121, hadis no: 5119; Ahmed bin Hanbel, 4/107, 160) Rasûlullah (s.a.s.)'a soruldu: "Kişinin soyunu, sülâlesini (kavmini, ulusunu) sevmesi asabiyet (kavmiyetçilik, ırkçılık) sayılır mı?" Hz. Peygamber şöyle cevap verdi: "Hayır. Lâkin kişinin kavmine zulümde yardımcı olması asabiyettir/kavmiyetçiliktir."(Ahmed bin Hanbel, 4/107, 160; İbn Mâce, Fiten 7, hadis no: 3949) "Zulüm ve haksızlıkta kavmine yardıma kalkışan kişi, kuyuya düşmüş deveyi kuyruğundan tutup çıkarmaya çalışan gibidir." (Ebû Dâvud, Edeb 113, 121, hadis no: 5117) "Kim kâfir olan dokuz atasını onlarla izzet ve şeref kazanmak düşüncesiyle sayarsa, cehennemde onların onuncusu olur." (Ahmed bin Hanbel, 5/128) "Bir kısım insanlar vardır ki, cehennem kömüründen başka bir şey olmayan adamlarla iftihar ederler, övünürler. İşte bunlar ya bu övünmeden vazgeçerler, ya da Allah nezdinde, pisliği burunlarıyla yuvarlayan pislik böceklerinden daha değersiz olurlar." (Ahmed bin Hanbel, 2/524; Ebû Dâvud, Edeb 111) "Aziz ve Celil olan Allah sizden câhiliyye devrinin kabalığını ve babalarla övünmeyi gidermiştir. Mü' min olan, takvâ sahibidir. Kâfir olan ise şakîdir. Siz, Âdem'in çocuklarısınız. Âdem de topraktan yaratılmıştır. Bazı adamlar, (kâfir olarak ölen) kavimleriyle övünmeyi terketsinler. Çünkü onlar cehennemin kömüründen bir kömürdürler, yahut onlar, Allah indinde burnu ile pislik yuvarlayan pislik böceğinden daha aşağıdırlar." (Ebû Dâvud, Edeb 120, hadis no: 5116) |
|
12-30-2013, 16:38 | #5 |
Moiz kohen (Tekin Alp) Kimdir ? Moiz Kohen’in “Atalar Ruhu” safsatası ve Türkleri İslam’dan koparma çabasını Gütmüş yahudi asıllı koyu Atatürkçüydü.. İttihat ve Terakki partisinin başlangıcını hazırlayan, Osmanlıyı mahveden ve kemiren Selanikli Gerçek adı Moiz Kohen olan ve Soyadından da anlaşılacağı üzere bir yahudi Soylusu.. Bu Yahudi adını daha sonra “Alp Tekin” olarak değiştirerek “Türkçülüğün Esasları” adlı prensiplerini, Kızıl Elma’yı, Ötüken’i nostaljik bir sunumla çıkış arayan 2. Abdulhamit’in açtığı üniversitelerde eğitim gören Tıbbiyeli Mustafa’lara yedirmiş ve bu fikrler onların milliyetçi damarlarında ateş olup akmıştır.. Tekinalp’in “atalar ruhu” dediği kavramla, çok açık olmamakla beraber, İslam öncesi özellikle Atilla, Mete ve Cengiz Han dönemlerindeki Şamanist Türklerin anlayış ve yaşayışı kastedilmektedir. Burada bazen ırk kavramına bazen de kültür kavramına göre hareket edilmektedir. Genelde ifade etmek istediği ise ırkçılık ve gelenekçiliktir. Fakat onun ırk-kültür konusundaki yaklaşımı sistematik değildir…Türklere ırkçı doktrini aşılamak için, yahudi faşizmini milliyetçilik türkçülük akımları ile aşılamak istemiştir.. Esasen Moiz Kohen’in ortaya çıkmasını isteyen ve Türk Milliyetçiliğinin fikir babası olan, perdenin gerisinde duran ve planlarını işleme koyan ise, 2. Abdülhamit'ten Filistin’de toprak satın almak isteyen ama Sultan’ın toprakları satmamasına kızıp başka planlar ortaya koyan, bugünkü İsrail’in fikir babası ve siyonizmin kurucusu Theodor Herzl’den Başkası değildir… Bre Milliyetçiler!.Anladınız mı şimdi hangi ve kimin yolunda olduğunuzu?... |
|
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
korusun, mümtaz'er türköne, tanrı, türk'ü, türkçülerden |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|