Taraf ile Star arasındaki krizin perde arkası! Kim kime ayıp etti?

Taraf Gazetesi ile Star Gazetesi arasında bir kriz mi var? Taraf'ın basıldığı Star matbaası üzerinden iki gazete arasında neler yaşanıyor? Taraf ayıp mı ediyor? İşte yaşananların perde arkası...



Medya Gündem
29/03/2010

Gazeteciler.com isimli internet sitesi Star'ın Taraf'a baskı ayıbı işlediğini öne süren bir habere yer verdi. Site Star'ın Taraf'a baskı kıskacı iddiasında bulundu. Ancak Star cephesinden gelen haberler işin hiç de öyle olmadığını gösterdi. Sivil Medya internet sitesi de Star ile Taraf arasındaki krizin perde arkasını yazdı. İşte o haber...

***

Taraf gazetesi, aylardır gazetenin baskısı için kendilerine tolerans gösteren Star matbaasına büyük ayıp etti.

Borçlarını ödemeyen, taahhüt ettiği kağıdı göndermeyen ve sürekli olarak mazeretler ileri sürerek yükümlülüklerinden kaçınan Taraf, son olarak İstanbul matbaasından ayrılma sözü verdi. Star İstanbul matbaasındaki revizyonunu aylardır geciktiren Taraf son dakikada sözünü tutmadı ve “Bizi basmaya mecbursunuz” tavrını sürdürdü. Tarafçılar, Cumartesi günü bu sözlerini de yerine getirmedikleri gibi “O zaman gazetemizi hiçbir yerde basmayın” tehdidi savurdular.

Gazetelerinin en zor şartlarda bile aylardır sessiz sedasız Star tarafından basılmasına rağmen bir de “Eğer gazete basılmazsa bize iktidar sansürü uygulanıyor” tehdidi savurdular.

Ancak Taraf, piyasadaki matbaalarla da sorun ödeme sorunu yaşadığı için Cumartesi kendisini İstanbul’da da bastıracak yer bulamadı.

Buna rağmen star taahhüdünü yerine getirerek anlaşma kapsamında olmamasına rağmen gazetenin bütün Türkiye’de tezgaha çıkmasını sağladı. Bu sırada, Taraf yönetimi taahhüt ettiği ödeme ve kağıt sevkiyatını yine yapmamıştı.

Tarafçılar, ek hat parası ödememek için bazı baskıları bizzat kendileri iptal etmelerine rağmen gazete bütün Türkiye’de basıldı.

Ancak, o saatten itibaren taraf yönetimi sözlerini yerine getirmek yerine, “Bize iktidar baskısı yapılıyor” politikasını uygulamaya geçtiler.

Oysa aylardır gazetelerini kimseye bastıramazken ve hiçbir taahhütlerini yerine getirmemelerine rağmen Star matbaası tarafından basılıyor

O kadar ki söylentilere göre Taraf, Star matbaalarıyla sözleşme imzalamaya bile yanaşmıyormuş. Ve şu anda bile taraf’ın bütün star matbaalarında kağıt açığı devam ediyor. Bu şartlarda hiçbir matbaanın yapmayacağı baskıyı Star yapıyor…

Gazetenin bugünkü künyesinden anlaşıldığı kadarıyla Star matbaaları bu karşı kampanyaya rağmen Taraf’ı yine de bastı.

Taraf yönetimi Star’a teşekkür etmesi gerekirken internet medyasına yalan haber sızdırıp, suçu Star’ın üzerine atarak “Üzerimizde baskı var” silahıyla oynuyor…

Tehlikeli bir oyun oynuyor!

Öyle tehlikeli ki Ahmet Altan gibi belirli kesimler üzerinde olumlu imajı olan bir ismin ağzından bile özel konuşmalar çarpıtılarak servis edilebiliyor.

(SİVİL MEDYA)


*****

Bu da gazeteciler.com sitesinden yayınlanan iddia:


Biliyorsunuz; TARAF gazetesi, STAR’ın matbaalarında basılıyor…

Bir ara borç – alacak ilişkisindeki aksama nedeniyle STAR yönetimi TARAF’a çok zor anlar yaşattı…
Neyse ki TARAF borçlarını ödeyince ortalık duruldu…
Ama son günlerde Ahmet Altan, Başbakan’a hitaben “Sen kim oluyorsun Başbakan?” diye zehir zemberek bir makale yazınca ipler yeniden koptu…
Dün gece Star; İstanbul, Ankara ve Adana dışında TARAF’ı basmadı…
Neden basmadığının cevabını STAR Gazetesi genel yayın yönetmeni Mustafa Karaalioğlu verdi…
Ahmet Altan (sözde) matbaa yönetimine telefon açıp demişmiş ki; “Uleyyynnn!... Oraya gelirsem hepinizi dağıtırım!”…
Pekii Ahmet Altan gerçekten de böyle bir şey söylemiş mi?..
HAYIR…
Zaten bir süre sonra Mustafa Karaalioğlu telefon açıp yanlış anlama olduğunu belirtip özür dilemiş ama yine de TARAF’ı basmamışlar…
Bu arada 14-15 kere telefonlaşma olmuş ancak Mustafa Karaalioğlu zekâsı her seferinde bir başka bahane bulmayı becerdiği için TARAF’çılar da her bahaneden sonra, “ahanda şimdi artık bizim gazete basılır” deyip işlerinin başına dönmüşler…
Ama sonra yeniden telefon ve Mustafa Karaalioğlu’nun yeni bir senaryosunu dinlemişler…
Hâsılı; bugüne kadar kamuoyu karşısında tam kaybetmek üzereyken sadece TARAF’ın bulup çıkardığı belge ve haberlerle hayat bulan Ak Parti iktidarı ve Başbakan Erdoğan, “eleştiriye tahammülsüz” olduklarını; etkin oldukları medya organlarını, kızdıkları medya kurumlarına karşı (en son TARAF’a karşı Star’ı) koz olarak kullanarak bir kez daha kanıtlamış oldular…
Siyasetin ve medyanın duayenleri, Başbakan’ın, STAR yönetimine baskı yaparak TARAF’ın yolunu kesmiş olma ihtimaline pek sıcak bakmazken; bu işin arkasında, Başbakan’a sözde danışmanlık yapan ama tek işleri “susmak” veya Başbakan’a “haklısınız efendim” demek olan danışmanların olduğunu iddia ediyorlar…
Kim olursa olsun biz bildiğimizi söylemekten vazgeçmiyoruz:
Türkiye, TARAF gibi bir gazeteyi korumak zorundadır ve hatta buna mecburdur…
Medyanın neşterle ortadan ikiye bölündüğü; bir taraf kayıtsız koşulsuz siyasal iktidara destek verirken, diğer tarafın ise ağzıyla kuş tutsa, “Başbakan’ın ağzına kuş kaçtı” demeyi tercih ettiği bir medya âleminde TARAF’ın yok oluşunu veya yok edilişini düşünmek bile istemiyoruz…
STAR yönetimini ve bilhassa Mustafa Karaalioğlu’nu, TARAF’a karşı dürüst olmaya davet ediyoruz. (Gazeteciler)

Aman liberal tayfa bari siz yapmayın.

Faşistlerin eskisi kadar güçlü kalelere sahip olmaması adına yapmamaları lazım değilmi

Taraf gazetesinin yayın kültürü ile dokunulmayan milletin anasını ağlatan bütün sisteme comak sokulmuştur, bireylerin , diğer kurumların çok itinalı tolerans içerisinde olması gerekir.

Nedense bana medyamız hep 2 renk gibi geliyor.Biri faşist dediğin gibi,yani Cumhuriyet gazetesi diyebiliriz.30 sene önce Mao bayraklarıyla yürüyenler şimdi Türk bayrağı ile geziniyor.Vakit gazetesi diyelim,vefat eden 7 cana ettiği terbiyesizlik ortada.Öbür yandada liberal dayılar var.Taraf farkettiniz mi bilmiyorum ama TSK dışında başka hiçbir haber yapmıyor.Tamam,yorganınızda parazit vardır anladık ama bunun için hepsini yakmanız mı gerekiyor.Ayrıca parazitin orada olduğunu size kim söylüyor,bu istihbarat nereden geliyor.Şimdi azgın bir demokrat çıkıp yok siz şöylesiniz böylesiniz demesin.Ben buraya gelen her tipi de gördüm 2 senedir,turşucusunu da,atsızcısını da,liboşunu da dincisinide.Taraf gazetesi söylenmeyen şeyleri söyledi ama uzun vadede vereceği zararların farkına varılmalıdır,Ahmet Altan maymununa kalmadık çok şükür .

Medya isterse renkarenk olsun kardeş sorun medyanın renki farklılığı değil , sorun ortak meselelerin ideoloji uğruna heba edilmesi , bir kısım kartel basının ittihatçı antidemokrat cevreleri destekleyici yayın kültürü yüzünden muhafazakar veya libarel cevrenin bu boşluğu doldurma gayreti , aydın doğanın 28 şubatta darbecileri destekleyici yayını bunun içinde cumhuriyette var yakın tarihimizda kaosa 411 el diyerek vaveyle koparmalar , danıştay saldırısında sucu acilen hükümet üstüne yıkarak kitleleri anıtkabire yürütmeler , başörtü üzerinden yalan haberler yaparak toplumda ayrıştırma çatışma ortamı oluşturma gibi şerefsizliklerin başını ceken hep bu faşist basın yüzünde olmuştur bu kadar adiliğin topluca sergilendiği ülkede bırakta birileri bunlara comak soksun değilmi.

Doğan Medyasını değerlendirmeye katmadım çünkü o 2 renge de mensup değil.Yani bizim Tuncay Özkan varya hani,seçimden önce solcu Chp'ye sağcu Mhp'ye oy versin diyen,1 sene sonra Akp ile Mhp aynı yorganın altına girmiş meğer biz kimi desteklemişiz diyen insan.He kendisi şu an olsa gene Mhp'ye gaz verecekti o farklı.İşte Doğan da bu zihniyetten farksız.28 şubat gayretlerini biliyoruz,29 mart öncesi Erbakan'a çıktığı desteği biliyoruz,30 mart sabahı Erbakan'a nasıl köstek olduğunu biliyoruz.Ama bütün bu iğrençlikler "muhafazakar" olmaktan öteye geçemeyen dandik kesimi de aklamıyor.İnşallah muhafazakarlaşmak denen saçma olgudan kurtuluruz da dinini bilen insanlar haline geliriz birgün..

Star Matbaacılık'tan Taraf'a Cevap

Star gazetesinin matbaasında basılan Taraf ile Star Gazetesi arasında bir anlaşmazlık yaşandı. Konuyu bugün köşesine taşıyan Ahmet Altan'a Star'dan cevap geldi.




Aktifhaber
30 Mart 2010

Star gazetesinin matbaasında basılan Taraf ile Star Gazetesi arasında cumartesi günü bir anlaşmazlık yaşandı. Konuyu bugün köşesine taşıyan Ahmet Altan'a Star'dan cevap geldi.

Taraf Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sayın Ahmet Altan’ın bugünkü (30 Mart 2010 tarihli) yazısı gerçek dışı ifadelerle müessesemizi hedef almaktadır.

Sayın Ahmet Altan’dan, Star Matbaacılık için beklenen ancak bir teşekkür yazısı olabilirdi.

Esasen aylardan beri en zor ve en gergin günlerde baskı hizmeti verdiğimiz bu gazetenin birdenbire basılmaması için komplo teorilerinden başka mantıklı bir sebep de olamaz. Nitekim, müessesemizi hedef alan bu yazının yer aldığı dünkü nüsha da yine Star Matbaacılık tesislerinde basılmıştır.

Taraf gazetesi 13 Mart 2009 tarihinden itibaren kesintisiz olarak Star Matbaacılık’ın İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana tesislerinde basılmaktadır. Dahası bu hizmet, defalarca ısrarla talep etmemize rağmen, Taraf gazetesinin kaçınması nedeniyle sözleşme imzalanmadan tek taraflı güvenle sürdürülmektedir.

Cumartesi günü ne oldu?

Öncelikle belirtelim ki, Taraf’ın okura ulaşabilmesi için anlaşma kapsamımız dışında olmasına rağmen taşra baskılarına ilaveten İstanbul baskısını da gerçekleştirdik.

Taraf’la anlaşmamız, gazete kağıdının kendileri tarafından gönderilmesi, baskının ise tarafımızdan yapılması şeklindedir. Aylardan beri devam eden kağıt tedariki sorunu o gün de söz verilmesine rağmen çözülemediği için, doğal olarak bazı taşra baskılarında baskı adedinin azaltılacağı Taraf yönetimine bildirilmiştir.

Bu haklı ve zaten stok nedeniyle kaçınılmaz da olan talebimiz karşısında üstü örtülü olarak “bize baskı yapılıyor“ tepkisiyle karşılaştık. Buna rağmen, Taraf’ın sadece taşrada değil, İstanbul’da da herhangi bir matbaa bulamadığı anlaşılınca bütün bölgelerde gazete baskısını gerçekleştirdik.

Cumartesi günü Taraf’ın basılmadığı iddiası tamamen yalandır. Nitekim birçok merkezde gazete okuruna ulaşmıştır. Basılamayan kısmın sorumluğu ise, Taraf yönetiminin bu istikamette verdiği talimatta aranmalıdır.

Hal böyleyken, konunun kamuoyuna çeşitli yollarla ve üstelik çarpıtılarak taşınması iyi niyetle bağdaşmamaktadır.

Problem tamamen ticari ve operasyoneldir.

Müşterimiz Taraf gazetesi uzun bir süreden beri taahhüt ettiği kağıdın tedarikinde sorunlar yaşamaktaydı. Mesela, bu nedenle gazetenin ekleri müşterimizin de bilgisi dahilinde basılamamaktadır. Aynı mantık yürütülecek olursa bunda da “gizli el” aramak gerekirdi.

En zor şartlarda dahi, Taraf gazetesi matbaalarımızda basılırken de gizli bir el söz konusu değildi, bu gazete uzun süre yükümlülüklerini yerine getirmemesine rağmen risk alarak gösterdiğimiz ticari tolerans sayesinde basılırken de ortada gizli bir el yoktu. Aksi takdirde Taraf’ın bugüne kadar tesislerimizde basılmasında da o “gizli el”i veya ima edilen o siyasi tesiri aramak gerekir.

Esasen, Taraf Gazetesi baskı tesislerimize mecbur da değildir. Ticari yükümlülüklerini yerine getirdiği müddetçe her gazete istediği her matbaadan baskı hizmeti alabilir. Herhangi bir gazetenin herhangi bir nedenle basılmaması gibi bir durum baskı piyasasındaki büyük rekabet nedeniyle bugün artık imkansızdır.

Bu vesileyle, Sayın Altan’ın aramızdaki ticari ilişki bir yana güven ilişkisini de zedeleyen yazısından sonra, Taraf’ın içinde “gizli el”ler olmayan matbaalar bulacağını düşünmekteyiz.

Ve elbette gerçekleri ortaya çıkarmak konusunda Taraf’ı yalnız bırakmayacağımızı; gizli elleri, baskıları, meslek suçlarını ve mutlaka “hakkaniyet”in teminini ısrarla takip edeceğimizi de kamuoyuna duyururuz.

Ve elbette gerçekleri ortaya çıkarmak konusunda Taraf’ı yalnız bırakmayacağımızı; gizli elleri, baskıları, meslek suçlarını ve mutlaka “hakkaniyet”in teminini ısrarla takip edeceğimizi de kamuoyuna duyururuz.

Ne şekilde olursa olsun böyle durumlarda aynı davanın insanları hırgür çıkarmazlar. Yazının sonundaki bu kısımda herşeyi özetliyor.