|
![]() |
#1 |
![]() DELİLİK İFTİRASI
Daha önce de belirtildiği gibi, inkarcılar Allah'ın elçilerine olan düşmanlıklarını ve kinlerini tarih boyunca hep benzer yöntemlerle fiiliyata dökmüşlerdir Hz Yusuf, Hz Meryem ve Peygamberimiz (sav) döneminde sahabelere iffetleri ile ilgili iftira atılması, bunun inkarcıların klasik bir yöntemi olduğunu gösterir Her dönemde inkarcıların sıklıkla başvurdukları başka bir yöntem ise elçileri deli olmakla itham etmeleridir Hz Muhammed de dahil olmak üzere birçok elçi, Allah'a ve dine olan bağlılıkları nedeni ile aynı iftira ile karşılaşmışlardır Allah ayetlerinde, elçilerin delilikle itham edilmelerinin nedenini şöyle bildirir: Ya da kendi elçilerini tanımadılar mı ki, şimdi onu inkar ediyorlar? Yahut: "Onda bir delilik var" mı diyorlar? Hayır, o, onlara hak ile gelmiş bulunmaktadır ve onların çoğu hakkı çirkin karşılıyorlar Eğer hak, onların heva (istek ve tutku)larına uyacak olsaydı hiç tartışmasız, gökler, yer ve bunların içinde olan herkes (ve herşey) bozulmaya uğrardı Hayır, Biz onlara kendi şan ve şeref (zikir)lerini getirmiş bulunuyoruz, fakat onlar kendi zikirlerinden yüz çeviriyorlar (Müminun Suresi, 69-71) İnkar edenlerin elçilere karşı tutumlarının nedeni, yukarıdaki ayetlerde de belirtildiği gibi, elçilerin getirdikleri gerçeklerin bu insanların dünyevi istek ve çıkarları ile çatışmasıdır Allah'ın elçileri, bu insanlardan hiçbir karşılık beklememelerine rağmen, sanki onları büyük bir borç altına sokuyorlarmış gibi elçileri susturmaya veya ortadan kaldırmaya çalışmışlardır Oysa, inkarcı topluluğun kendilerine gelen elçiyi konuşturmamaları veya onu dinlememeleri, inkarcıların ahiret hayatında karşılaşacakları sonu değiştirmeyecektir Allah yukarıdaki ayetlerin devamında şöyle bildirir: Yoksa sen onlardan haraç mı istiyorsun? İşte Rabbinin haracı (dünya ve ahiret armağanı) daha hayırlıdır O, rızık verenlerin en hayırlısıdır Gerçekten sen onları dosdoğru olan bir yola çağırıyorsun Ancak ahirete inanmayanlar, şüphesiz yoldan sapanlardır (Müminun Suresi, 72-74) İnkarcıların Allah'ın gönderdiği elçileri delilikle itham etmeleri, adeta bir miras gibi nesilden nesile, kavimden kavime aktarılmıştır Her dönemde peygamberler ve onların ardından hak dini tebliğ eden Müslümanlar benzer iftiralarla karşılaşmışlardır Ancak dini inkar edenlerin tüm çabalarına rağmen bu salih insanların, Allah'ın hak yolundan dönmedikleri Kuran'da bildirilmiştir Kuran'da delilik suçlaması ile karşılaştıkları haber verilen diğer elçilerle ilgili bazı ayetler şöyledir: EFENDİMİZ Onlar: "Ey kendisine kitap indirilen (Muhammed) Gerçekten sen cinlenmiş (bir deli)sin," dediler (Hicr Suresi, 6) O inkar edenler, zikri (Kur'an'ı) işittikleri zaman, seni neredeyse gözleriyle devireceklerdi "O, gerçekten bir delidir" diyorlar (Kalem Suresi, 51 ) Sonra, ondan yüz çevirdiler ve dediler ki: "(Bu,) Öğretilmiştir, bir delidir" (Duhan Suresi, 14) HZ HUD Kavminin önde gelenlerinden inkar edenler dediler ki: "Gerçekte biz seni 'aklî bir yetersizlik' içinde görüyoruz ve doğrusu biz senin yalancılardan olduğunu sanıyoruz" (Hud "Ey kavmim" dedi "Bende 'akıl yetersizliği' yoktur; ama ben gerçekten alemlerin Rabbinden bir elçiyim" dedi "Size Rabbimin risaletini tebliğ ediyorum Ben sizin için güvenilir bir öğütçüyüm" (Araf Suresi, 66-68) HZ NUH "O, kendisinde delilik bulunan bir adamdan başkası değildir, onu belli bir süre gözetleyin" Rabbim" dedi (Nuh) "Beni yalanlamalarına karşılık, bana yardım et" (Müminun Suresi, 25-26) Kendilerinden önce Nuh kavmi de yalanlamıştı; böylece kulumuz (Nuh)u yalanladılar ve: "Delidir" dediler O 'baskı altına alınıp engellenmişti' (Kamer Suresi, 9) HZ MUSA (Firavun) Dedi ki: "Şüphesiz size gönderilmiş bulunan elçiniz, gerçekten bir delidir" (Şuara Suresi, 27) Yukarıda yer verdiğimiz ayetlerde de görüldüğü gibi inkarcılar Allah'ın gönderdiği peygamberleri delilik, akli yetersizlik, cinlenmiş olmak gibi sıfatlarla küçük düşürmeye çalışmışlardır Buradaki amaçları yine her zamanki gibi doğru olanı, hak dini inkar edebilmek, dünyada kendi istek ve tutkularına göre yaşayabilmek, kendilerini başıboş kabul edebilmek için, elçilerin anlattıklarını yalanlamak istemeleridir İnsanların akli bir yetersizlik içinde gördükleri kişilere uymayacaklarını bildikleri için böyle bir yola başvurmuşlardır Ancak elçileri delilikle itham edenlerin ve onlara dilleriyle sıkıntı ve zorluk yaşatmaya çalışanların uğradıkları son da, daima iftiraları gibi birbiriyle benzer olmuştur Allah, Hz Musa'yı büyücü veya deli olmakla suçlayan Firavun'un sonunu Kuran'da şöyle bildirir: Fakat o, 'bütün kişisel ve askeri gücüyle' yüz çevirdi ve: "(Bu,) Ya bir büyücü veya bir delidir" dedi Bunun üzerine, Biz onu ve ordularını yakalayıp denize attık; (ki o,) 'kınanacak işler yapıyordu' (Zariyat Suresi, 39-40)
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|