08-02-2010, 11:25 | #1 |
Tarık TOROS "Şevket Kazan, Önder Sav'a gitmekte geç kaldı"
Saadet Partisi'nde olağanüstü kongre için imzalar toplandı fakat henüz tarihi ilan edilmedi. Necmettin Erbakan, delege çoğunluğunu elinde tutuyor, görünüyor. Bunun için de kongre için bastırıyor... O arada, ne olur ne olmaz deyip Şevket Kazan'ı CHP Genel Sekreteri Önder Sav'a gönderdi, taktik aldı. Erbakan'ın cevap aradığı sorular şunlar: - Kongrede delegeler nasıl kontrol altında tutulur? - Muhalifler nasıl konuşturulmaz, etkisiz hale getirilir? - Alternatif liste çıkarsa bu nasıl bertaraf edilir? Erbakan bununla da yetinmedi, çıktı parti kanalı TV5'e açıklama yaptı. Yazılı açıklama, Milli Gazete'de de yayımlandı. Hoca, açık ve net biçimde kendisine itaat edilmesini istedi, "Bizim çalışma esaslarımızın temelini itaat teşkil eder" dedi. Milli Gazete'nin internet sitesinde, haberin altındaki yorumlarda da mesajın alındığı görülüyor. Hocacılar, "İşittik, itaat ettik" demek için sıraya girmiş... Şimdi bakalım... Maalesef, bir siyasi görüş lideri olarak Erbakan, partiye hakim olamamış, açık itaat çağrısıyla çizilen karizmasını kurtarmaya çalışmaktadır... Erbakan, 40 yıl sonra "itaat" isteyerek Milli Görüş'ün çatırdadığı izlenimi vermiştir... Kimse, bunu "biat"la karıştırmasın, o başka bir şeydir. Şevket Kazan, Önder Sav'a gidip akıl almakta geç kalmıştır. Saadet Partisi, olağanüstü kongre toplamış, genel başkanlığa Numan Kurtulmuş seçilmiş, onun listesi parti yönetimine getirilmiş, ak saçlı Erbakan kurmayları liste dışı kalmıştır. Bozgun açıktır... Yaklaşan kıyametlerini göremeyen ak saçlıların CHP'li kurtlardan alacağı akıl işe yaramaz, Saadet'te durum farklı... Şevket Kazan, Önder Sav olmadığı gibi, Numan Kurtulmuş da Gürsel Tekin değil... 3G testini yanlış yerde yaptınız baylar! Bir GSM operatörü, geçen hafta kıyaslamalı bir 3G testi yaptı. Gazetecileri toplayıp önce Diyarbakır, ardından Paris'te 3G üzerinden internet iletişiminin hızı denendi. Doğal olarak Diyarbakır Paris'i geçti... Doğal olarak diyoruz, çünkü Diyarbakır gibi kullanımın düşük olduğu bölgede müthiş sonuç alırsınız. Paris gibi bir metropolle kıyaslanmaz. Rakip GSM operatörünün CEO'su bu çelişkiyi güzel örneklemiş: - Boğaz Köprüsü'nü en yoğun saatte 1.5 saatte geçersiniz. Ama gece yarısı saat 02'de karşıya geçmeniz beş dakika bile sürmez. Hafta sonu Başkent Ankara'nın göbeğinde, hadi adres vereyim, Kurtuluş'ta Kıbrıs Caddesi Altay Sokak'ta telefonumla internete bağlanmayı denedim. Hızını bir kenara bırakın, 3G bile yoktu. "EDGE" hızıyla sayfaları açmaya çalıştım, sonra yavaşlıktan bıkıp vazgeçtim. Onun için bağlı olduğum operatörün Diyarbakır'a kadar gitmesine gerek yok, buyurun Ankara'nın göbeğinde test edelim... Ben de gelirim.
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|