10-14-2013, 13:37 | #161 |
Ate : Tanrıyı inkar eden
Ateist : Tanrının varlığını inkar eden,Allah’ı inkar eden. Pagan : Doğa üstü güçlere inanıp,semavi dinlerden hiçbirine tabi olmayan. İslami terimler; Fasık : İnançsızlığı sabit olmasada, din hükümlerine az çok aykırı davranan kişi. Kafir : İslami tertiplerde imansızlığı görülen kişi. Münafık : Görünüşte Allah’a inanıp kalben inanmayan kişi. Münkür : Allah’ı tanımayıp, o’nu inkar eden kişi. Gavurda denir. Müşrik : Allah’a eş koşan, çok tanrılar kabul eden. Zındık : Küfrü gerektiren inançlar taşıdığı halde müslüman görünen kişi. PİRİ GALİBİ EHLİ HALDEN DERLENEN HİKMETLİ KELAM VE YAŞANTILAR isimli eserinden alıntıdır. |
|
10-15-2013, 12:23 | #162 |
«Biz, Allah’a ve bize indirilene; İbrahim, İsmail, İshak, Yakup ve esbâta indirilene, Musa ve İsa’ya verilenlerle Rableri tarafından diğer peygamberlere gelenlere, onlardan hiçbiri arasında fark gözetmeksizin inandık ve biz sadece Allah’a teslim olduk» deyin.
Bakara 136 |
|
10-16-2013, 11:54 | #163 |
“İçlerinden, zulmedenler bir yana, Ehl-i Kitap’la ancak en güzel yoldan mücâdele edin ve deyin ki:
bize indirilene de, size indirilene de îman ettik. Bizim tanrımız da, sizin tanrınız da birdir ve biz o’na teslim olmuşuzdur.” Ankebut 46 Konu fican tarafından (10-16-2013 Saat 12:00 ) değiştirilmiştir.. |
|
10-16-2013, 20:19 | #164 |
Ehl-i kitaptan öyleleri var ki, Allah’a, hem size indirilene, hem de kendilerine indirilene tam bir samimiyetle ve Allah’a boyun eğerek iman ederler.
Allah’ın âyetlerini az bir paraya satmazlar. İşte onlar için Rableri katında ecirleri vardır. Şüphesiz Allah, hesabı çabuk olandır. Ali İmran 199 |
|
10-18-2013, 12:43 | #165 | |
EHLİ HALDEN DERLENEN HİKMETLİ KELAM VE YAŞANTILAR Alıntı:
|
||
10-27-2013, 09:00 | #166 |
Tasavvuf ilaçtır, kullanmasını bilirsen abât, bilmezsen berbat olursun!
Yozgatlı Ahmed Şevki Efendi |
|
01-16-2014, 10:57 | #167 |
METAFİZİK
Allah’ın nuru ile bakan, insan-ı kâmilin ferasetini de şöyle izah etmiştir: “Siz müminin ferâsetinden kaçınınız, onlar Allah’ın nuru ile bakar buyurdu, peygamber (s.a.t.v.) Efendimiz.Siz müminin ferasetinden kaçınınız. Onlar Allah’ın nuru ile bakar. Siz müminin ferâsetinden kaçınınız. Onlar Allah’ın nuru ile bakar. Nasıl bakar nuru ile, bu bakış işte bu bakış, bu bakış beş duygunun arkasındaki altıncı his telepati dedikleri, bir beş duygu daha. Onun bakışı. Bu bakış, nur-ı Muhammedî bakışı,bu bakış peygamber Efendilerimizin bakışı, Rabbimin verdiği lütfettiği göz. Pir-i Gâlibi Kadiri, Rufai, Üveysi Meşayihi Seyyid H.Galip Hasan Kuşçuoğlu |
|
01-16-2014, 11:11 | #168 |
İki âlemde tasarruf ehlidir rûh-ı velî,
Deme, kim, mürdedir, bundan nice dermân ola!. Rûh-ı şimşîri Hüdâ’dır, ten, gılef olmuş ana, Dahî alâkâr eder, bir tiğ kim üryân ola. Hazret-i ALLAH Kur’ân-ı Azîmü’ş-şân’da kullarını uyarıyor : “Siz onlara “ölü” demeyin. Onlar diridir fakat siz bilmezsiniz.” Diri oldukları gibi, dereceleri nisbetinde velâyet makâmına erişmiş velînin iki âlemde de tasarrufatları vardır. Yâni müsâde edildiği kadar icraata yetkili kılınmıştır. Maddî hayatta iken de rûhî icraatları vardı. Verilen yetki geri alınmaz. Verdiğini geri almak beşerin zaafıdır. Dünyâda iken cesedin ve rûhun da icraatı vardı. Ruh vücut kınında olduğundan tasarrufatları avamın müşâhedesinden rahmet-i ilâhî olarak gizli idi. ALLÂH’ın kılıcı olan rûh-ı velî cesetten çıktı, daha keskin oldu. Onlar cesetli iken rahmet tecellîleri idiler. Rûhen de merhametlidirler. Kılıç vurmazlar ama nasipsiz, îman fukarâsı kendisini kılıca vurur. Pir-i Gâlibi Kadiri, Rufai, Üveysi Meşayihi Seyyid H.Galip Hasan Kuşçuoğlu Konu fican tarafından (01-16-2014 Saat 11:14 ) değiştirilmiştir.. |
|
01-16-2014, 11:21 | #169 |
Tasavvuf kişinin Rabbine ve Rabbinin bildirdiklerine muhabbet duymasının adıdır. Kanun yada kural değil muhabbet yoludur.
|
|
01-17-2014, 19:35 | #170 |
“Yâ Ali, şu hakîkatı bil ki: Allah yolunda yapılacak ibâdetlerin en yücesi, onun kullarına gönderdiği bir mürşidin mâneviyâtı gölgesinde bulunmak ona uymakdır.
Bu âlemde herkes başka türlü ibâdet yolu tutar. Herkes kurtuluş yolu olan bir Allâh’a varış tarîki arar. Sen bu yolların hepsini bırak. O âkil mürşidin âğûşunu seç. İçinde sana muhâlefet eden gizli düşmanlardan tamâmı ile kurtulmuş olursun. Böyle bir ibâdet senin için bütün başka ibâdetlerin üstündedir. Bu ibâdetle sen hakk’a giden kâfilenin başında olacaksın.” Mevlânâ, Mesnevî-yi Şerîf, 3015 |
|
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
tasavvuf |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|