TBMM'ye alçak kıyas - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Necip Fazıl** · 09-06-2012, 16:12

İsrail ve Mossad’ın amaçları paralelinde faaliyet gösterdiği bilinen Almanya merkezli Axel Springer Basın Yayın Grubu’nun, Türkiye aleyhtarı karalama kampanyalarının da merkezi olduğu ortaya çıktı. Gruba bağlı yayın organlarından Die Welt Gazetesi’nin Türkiye Muhabiri Boris Kalnoky’nin gazetecilikten çok bir kara propaganda ajanı gibi çalıştığı belirtiliyor.

BU KALNOKY NE AYAK?
İstanbul'da Kara Propaganda Ajanı Gibi Çalışıyor

İsrail ve Mossad'ın amaçları paralelinde faaliyet gösterdiği bilinen Almanya merkezli Axel Springer Basın Yayın Grubu'nun Türkiye aleyhtarı karalama kampanyalarının da merkezi olduğu ortaya çıktı. Gruba bağlı yayın organlarından Die Welt Gazetesi'nin Türkiye Muhabiri Boris Kalnoky'nin gazetecilikten çok bir kara propaganda ajanı gibi çalıştığı belirtiliyor. Artık iyice can sıkıcı noktaya gelen Die Welt Gazetesi Türkiye Muhabiri Kolnoky'nin Türkiye ile ilgili dünyaya geçtiği haberlerin ne gazetecilikle ne de herhangi bir ahlak ilkesiyle bağdaşmadığı yorumları yapılıyor.

AKILLARA ZİYAN MANTIK
Kolnoky'nin görevinin Alman toplumu ve dünya kamuoyunda Türkler ve Türkiye aleyhinde bir imaj oluşturmak olduğu değerlendiriliyor. Hemen her toplum ve ülkede görülen tecavüz, cinayet ve bir takım negatif olayları abartıp uzaktan yakından alakası olmayan bir formata sokarak merkezine servis etmekte olduğu görülüyor. Olayları eşsiz bir çarpıtma yeteneğine sahip olduğu görülen Muhabirin, sözde her haberinin ardından ‘böyle bir toplumun AT de ne işi var' gibi bir sonuca vardığı gözlemleniyor. Skandal ise şöyle başlıyor: Küstah muhabir, bakın Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ile hangi kurumu kıyaslıyor. TBMM'nin engelli CHP Milletvekili Şafak Pavey'in durumu üzerine bayan milletvekillerinin pantolon giyme yasağını kaldırmasını ele alan Kolnoky, büyük bir skandala imza attı: "Bu yasakla ilgili söylenecek tek iyi tarafı, mecliste kadınların bulunmasını işaret etmesi. Türkiye'de kadınlara Mecliste rastlama ihtimali, genelevinde rastlamaktan çok daha düşük. Meclisteki kadın oranı utanç verici, yüzde 14'dedir.”

UTANÇ VERİCİ İMİŞ..!
Kolnoky'nin Türkiye'ye utanmayı öğretmeden önce kendi anavatanı Romanya ve Macaristan Parlamentolarına bakması tavsiye ediliyor. İki kanatlı Meclis'e sahip Romanya'da Camera Deputatilor'un 333 üyesinden 37'si kadın iken bu yüzde 11 oranına denk geliyor. Romanya Senatosu'nda ise bu oran yüzde 9'a geriliyor. (137 üyeden 13'ü kadın) Anne tarafının Macaristan'a dayandığı belirtilen Macar Yahudisi Kolnoky'ye Macaristan Parlamentosundaki oranın da yine yüzde 10 civarında olduğu hatırlatılıyor.

KADIN SİYASİLERE BÜYÜK KÜSTAHLIK
Kolnoky "Türk siyasetinde kadın siyasetçinin rolü hizmetçiliktir." deme küstahlığında da bulunuyor : "İster protezin görüntüsü ister estetiği olsun. Konu bir kere başladı ve bu sexist yasak AKP tarafından ele alındı ve kaldırıldı. Yasağı bir İslamist partinin değiştirilmesi resmi tümleştiriyor, çünkü çıplak kadın bacakları AKP'li milletvekillerin gözünde bir çapaktı" gibi, abuk sabuk yorumlarda bulunuyor.

DOĞAN'IN PAPARAZZİLERİ Mİ SERVİS ETTİ?
Hiç bir yazısında AK Parti karşıtlığı ve Türkiye eleştirisini atlamayan Kolnoky, "Bazı gazetelerin verdiği bilgilere göre etekler erotik tacizlere neden oluyormuş. Bazı milletvekilleri merdivenlerde kadın milletvekillerin eteklerinin altına bakıyormuş" şeklinde ifadeler kullanıyor. Kolnoky'nin bu tür bilgileri, iş ortakları Doğan Grubu medyasının elemanlarından aldığı sanılıyor.

HUSUMET SAÇIYOR
Kolnoky'nin son olarak 2 Eylül günü çalıştığı gazetesinin internet sitesinde yazdığı yazı ise artık bardağı taşıran son nokta oluyor takipçileri için. Gazetemizi arayarak bu adamın ülkemize açtığı psikolojik savaşı ihbar eden ve yetkililerin dikkatini çeken vatandaşlar, böyle insanlarla medeniyetler arasında barış değil ancak çatışma ve yanlış algılamaların artacağını vurguluyorlar.

DOĞAN UYDURUYOR, KOLNOKY YAYIYOR
Kolnoky, 2 Eylül tarihli yazısında “İslamistlerin alkole karşı gizli savaşı” başlığını atıyor ve yeni Doğan Grubu medyasından aşırdığı bilgilerle Türkiye karalamasına devam ediyor. Şifreli kelimelerle konuşan Kolnoky, ‘İslamistler' derken Ak Parti Hükümeti'ni kastediyor. Doğan Grubu gazetelerinin Bolu'da Mehmet Ak adında bir vatandaşın elinde bira şişesi varken ekmek almaya çalıştığı bu sebeple dayak yediği yönündeki haberini gündemine alarak, “Bu kişi ekmek yanında birde bira satın aldığı için dayak yemiş" diyor. "İslamist Recep Tayyip Erdoğan'ın İslamist Partisi, toplumun diğer İslamislerinin de topluma kendi değerlerini zorlamasını teşvik ediyor", "Sokakta alkol içmek yasaklandı", " 2 sene önce bir sanat galerisi önünde alkol elindeki ziyaretçilere haydutlar saldırıldı" Kolnoky'nin diğer yazı başlıkları.

MANİPÜLASYON UZMANLARI
Kendileri çalıp kendileri oynuyorlar. İsrail çıkarları için geniş bir yalan haberler ağı kuran Axel Springer Grubu'nun, bir ülkedeki uydurduğu yönlendirme haberleri başka ülkelerdeki yayın organlarına, kaynak da göstererek aldıkları biliniyordu. Kolnoky benzeri ajan gazetecilerin Türkiye'den geçtikleri sözde haberler sadece Avrupalıların Türkiye ile ilgili yanlış bilgilenmesine değil, aynı zamanda Avrupa'da yaşayan gurbetçi Türklerinde yanlış bilgilenmelerine sebep oluyor. Hatta Türkiye kökenli bazı marjinal grupların Avrupa'daki Türkiye karşıtı faaliyetlerinin keskinleşmesinde de bu tür yönlendirme haberlerin katkısı olduğu değerlendiriliyor. Yaklaşık yedi senedir Türkiye'de görev yaptığı öğrenilen Kolnoky, bu süre içerisinde Türkiye ile ilgili bir tane pozitif haber geçmemiş durumda.

KİMDİR BU KARA PROPAGANDA AJANI KALNOKY
Boris Kalnoky, 1961 Münih doğumlu. Amerika ve Macaristan vatandaşı olan Kolnoky, anne tarafından Macaristan baba Tarafından Romanya kökenli bir Yahudi. Axel Springer tarafından Almanya , Amerika, Hollanda ve Fransa'da yetiştirilmiş. Balkanlar, Yunanistan ve Ege konusunda uzman olduğu belirtilen Kolnoky halen İstanbul'da görev yapmakta.

MOSSAD'IN TRUVA ATI: AXEL SPRİNGER
Siyonist İsrail'in kuruluşundan bir yıl önce Almanya'da Axel Springer adında bir Alman Yahudisi tarafından kurulan ve aynı adı taşıyan Axel Springer Grubu, 30'un üzerindeki ülkede 150'den fazla gazete ve dergiye sahip bulunuyor. Yaklaşık 5 milyon tirajı bulunan Bild Gazetesi de yayın organları arasında. Avrupa'nın en büyük basın yayın şirketlerinden birisi olan Axel Springer Alman medyasını da kontrolü altında bulunduruyor.

İŞTE GRUBUN YAYIN ORGANLARI
Axel Springer'in çıkardığı gazeteler bazıları: Bild (günlük), Bild am Sonntag (haftalık), Die Welt (günlük), Welt am Sonntag (haftalık), Hamburger Abendblatt ve Berliner Morgenpost.

Almanya'da en çok izlenen televizyon kanalları da grubun elinde bulunuyor.

SAVAŞ ÜRÜNÜ
Grubun kurucusu Springer, 2. Dünya Harbi öncesinde Almanya'da kurmuş olduğu büyük bir gazetenin sahibiydi. Naziler savaş döneminde bu gazeteyi kapattılar. Almanya'dan ayrılmayan, kamplara da gönderilmeyen Springer, savaşın ardından işgal güçlerinin desteğiyle yayın hayatına tekrar başlayarak, Axel Springer AG'yi kurdu ve İsrail'in en büyük destekçilerinden birisi haline geldi. Axel Springer Şirketi Avrupa'nun en büyük basımcısıdır ve Almanya'da günlük gazete pazarının yaklaşık yüzde 25'ini elinde bulundurmaktadır. Axel Springer'in İsrail aşkı yayın ilkelerine de yansımış durumda. Grubun yayın ilkelerinin üçüncü maddesi aynen şöyle : `İsrail`in çıkarlarını Dünya üzerinde korumak..!'

ASIL VAZİFELERİ İSRAİL'İ KORUMAK VE KOLLAMAK
1946 yılında kurulan Axel Springer'in çalışma prensipleri arasında İsrail bağı gayet açık görülüyor. Yahudiler ve Almanlar arasında uzlaşma sağlamak, İsrail ve İsrail halkı ile dostluğu geliştirmek, İsrail halkının insan haklarını korumak Axel Springer'in yayın ilkeleri arasında. Axel çalışanları bu ilkeyi bir gelenek olarak benimsemek ve bu dostluğu korumak zorunda bulunuyorlar. 2003'te başlatılan bir programla “Ernst Cramer Fellowship” vakfı tarafından genç Alman gazeteciler İrail'e götürülmekte yerleşim ve çalışma imkanı sunularak, Alman-İsrail dostluğu oluşturulmaya çalışılmakta. Öte yandan vakıf genç İsrailli gazetecilere de Almanya'da çalışma ve yerleşme olanağı sağlıyor. Bunun dışında Springer'in desteğiyle kurulan bir internet projesi de Almanya'da yaşayan İsrailli gençleri destekleyip bir takım imkanlar sunmakta.

O DEĞİŞMEYEN İLKE
Springer Grubu'nun 2000'li yılların başında geliştirilen ilkelerinin içinde yine İsrail'le ilgili madde mevcudiyetini korumakta: İşte Axel Springer grubunun 5 temel ilkesi: 1. Batılı uluslar ailesine mensup Almanya'da özgürlük ve hukuku üstün tutmak; 2. Yahudiler ile Almanların uzlaşmalarını teşvik etmek, İsrail Devleti'nin hayati haklarını desteklemek; 3. Atlantik İttifakı'nı desteklemek, özgür ulusların ortak değerleri konusunda ABD ile dayanışma içerisinde bulunmak; 4. Siyasî aşırılıkların her çeşidini reddetmek; sosyal pazar ekonomisi ilkelerini üstün tutmak"

PROPAGANDA ŞEFLERİ YETİŞTİRİYOR
Macaristan Musevilerinden olan ve İkinci Dünya Savaşı sırasında Amerika'ya sığındıktan sonra Amerikan ordusunda propaganda şefliği yapan Gazeteci Hans Habe'de Springer Grubunun yetiştirdiği gazetecilerdendi.

SPRİNGER GRUBU İSRAİL'İN SESİ
Axel Springer'in 1967'de İsrail'in kurucusu ve ilk Başbakanı David Ben Gurion ile görüşmesi Grubun geleceğinde önemli bir dönüm noktası olmuş. O tarihe kadar pek renk vermeden yayın faaliyetlerinde bulunan Grubun yayın organları, Arap-İsrail Savaşı ve daha sonraki gelişmelerde açıktan İsrail'e destek vermeye başlamış. Ben Gurion'un çiftlik evinde ağırlanan Springer, o dönemde İsrail'e yaptığı iki ziyarette de en üst düzeyde karşılanmış. Kudüs'te kendi ismiyle açılan bir kütüphaneye bağışta bulunan Springer, Arap-İsrail savaşı sırasında İsrailli gazetecilere eğitim desteği de sağlayarak, savaşı dünyaya nasıl yansıtacaklarına dair kurslar vermiş.

‘YORULMAK BİLMEYEN SAVAŞÇILAR'
Grupq ile İsrail'in ilişkileri artarak devam ediyor. Katil devlet İsrail 'in elebaşılarından Başbakan Netanyahu, geçtiğimiz yıllarda Axel Springer şirketini ziyaret ederek, “İsrail'e yorulmak bilmez desteğiniz için teşekkürler” dedi. Bild gazetesine gerçekleştirdiği ziyarette, ziyaretçi defterini de imzalayan Netanyahu, deftere düştüğü notta, Springer ailesine olan minnettarlığını, “İsrail'e yorulmak bilmez desteğiniz için teşekkürler” yazarak ifade etti.

ALMANLAR GERÇEĞİ ANLADI
1967 yılındaki Arap-İsrail savaşı sırasında İsrail'i destekleyen ve Almanya'daki Neo-Nazilere hitap eden yayınlarıyla tanınan Axel Springer, o dönemde Almanya'nın en önemli dergileri Stern ve Der Spiegel tarafından eleştirilirmişti. 1999 yılında Nobel Edebiyat Ödülü sahibi olan ünlü Alman yazar Günter Grass'da Springer Grubu'nu faşizm ile suçlamıştı.Stern dergisi Axel Ceasar Springer'in İsrail ile olan ilişkileri ilk olarak gündeme getiren yayın organı olduğu biliniyor.

PATRON İSRAİL VE MOSSAD
Türkiye'de İsrail çıkarlarına en uygun yayın faaliyetinde bulunan Doğan Grubu'nun en büyük yabancı ortağı da yine Axel Springer Grubu. Springer Doğan Grubunun da yaklaşık dörtte birini elinde bulunduruyor. Bild'in genel yayın yönetmeni Kai Dikmann, aynı zamanda Hürriyet Gazetesinin de Yönetim Kurulu Üyesi. Bu arada Grubun kurucusu Yahudi asıllı Axel Springer'in 1985 yılında ölmeden önce elindeki tüm hisseleri İsrail devletine bağışladığı öne sürülmüştü. Hisselerinin tamamının İsrail devletinde olduğu anlaşılan şirket'in ortağı olan Doğan Grubu da bu durumda bir İsrail şirketi olmuş oluyor.

HEM ORTAK HEM PARAVANLAR
Springer Grubu ile Doğan Grubu Almanya ve Türkiye'deki yatırım ve girişimlerde birbirlerini paravan olarak ta kullanıyorlar. Almanya ve Türkiye rekabet kurallarının bu şekilde delindiği belirtiliyor.

İSRAİL'LE ORTAKLIK DOĞAN'IN BAŞINA İŞ AÇMIŞTI
Doğan ve Axel Springer arasındaki ortaklık sebebiyle, İsrail'in yüzde 25'ine sahip olduğu anlaşılan Doğan Yayın Holding, hisselerini % 25'ini 22 Aralık 2006'da Axel Springer'e satmışken, satışı 2007 yılında gerçekleşmiş gibi gösterdiği gerekçesiyle yaklaşık 1 milyar TL'lik vergi cezası almıştı.

BAŞBAKAN'A SADECE BİLD HAVLAMIŞTI
İsrail'in Gazze'deki katliamları üzerine Başbakan Erdoğan'ın takındığı sert tavır Avrupa'da bir çok gazete tarafından haklı bulunurken, Axel Springer Grubu yine bunun tek istisnası olmuştu. Gruba bağlı Bild Gazetesi, batı basınında Başbakan Erdoğan'a en sert şekilde yüklenen yayın organı olmuş, Gazete, ABD'deki Yahudi kuruluşlarından ve pek çok Yahudi gazeteciden daha sert bir tonla Başbakanın ‘açık bir Yahudi düşmanlığı sergilediğini' öne sürmüştü.

SİYONİSTLER AKİT'LE DE UĞRAŞMIŞLARDI
Öte yandan Siyonizm karşıtı mücadelenin Doğan Grubu yayın organlarında karalanması Doğan Grubu'nun Yahudi ortaklığı ile açıklanabiliyor. Türkiye'ye ziyarette bulunan İsrailli yetkililerin seslerinin Doğan Grubu yayın organlarınca duyurulması da bu ortaklığın bir yansıması olarak görülüyor. Elikanlı İsrailli yetkililerin, Türkiye'de Vakit ve Yeni Akit'le ilgili rahatsızlıkları ve hatta Gazetemizin kapatılması yönünde girişimlerde bulundukları yine Doğan Grubu gazetelerince dillendirilmişti.

Habervaktim.com

**Necip Fazıl** · 09-06-2012, 16:13

09-06-2012, 16:12	#1
Kullanıcı Adı Necip Fazıl	TBMM'ye alçak kıyas İsrail ve Mossad’ın amaçları paralelinde faaliyet gösterdiği bilinen Almanya merkezli Axel Springer Basın Yayın Grubu’nun, Türkiye aleyhtarı karalama kampanyalarının da merkezi olduğu ortaya çıktı. Gruba bağlı yayın organlarından Die Welt Gazetesi’nin Türkiye Muhabiri Boris Kalnoky’nin gazetecilikten çok bir kara propaganda ajanı gibi çalıştığı belirtiliyor. BU KALNOKY NE AYAK? İstanbul'da Kara Propaganda Ajanı Gibi Çalışıyor İsrail ve Mossad'ın amaçları paralelinde faaliyet gösterdiği bilinen Almanya merkezli Axel Springer Basın Yayın Grubu'nun Türkiye aleyhtarı karalama kampanyalarının da merkezi olduğu ortaya çıktı. Gruba bağlı yayın organlarından Die Welt Gazetesi'nin Türkiye Muhabiri Boris Kalnoky'nin gazetecilikten çok bir kara propaganda ajanı gibi çalıştığı belirtiliyor. Artık iyice can sıkıcı noktaya gelen Die Welt Gazetesi Türkiye Muhabiri Kolnoky'nin Türkiye ile ilgili dünyaya geçtiği haberlerin ne gazetecilikle ne de herhangi bir ahlak ilkesiyle bağdaşmadığı yorumları yapılıyor. AKILLARA ZİYAN MANTIK Kolnoky'nin görevinin Alman toplumu ve dünya kamuoyunda Türkler ve Türkiye aleyhinde bir imaj oluşturmak olduğu değerlendiriliyor. Hemen her toplum ve ülkede görülen tecavüz, cinayet ve bir takım negatif olayları abartıp uzaktan yakından alakası olmayan bir formata sokarak merkezine servis etmekte olduğu görülüyor. Olayları eşsiz bir çarpıtma yeteneğine sahip olduğu görülen Muhabirin, sözde her haberinin ardından ‘böyle bir toplumun AT de ne işi var' gibi bir sonuca vardığı gözlemleniyor. Skandal ise şöyle başlıyor: Küstah muhabir, bakın Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ile hangi kurumu kıyaslıyor. TBMM'nin engelli CHP Milletvekili Şafak Pavey'in durumu üzerine bayan milletvekillerinin pantolon giyme yasağını kaldırmasını ele alan Kolnoky, büyük bir skandala imza attı: "Bu yasakla ilgili söylenecek tek iyi tarafı, mecliste kadınların bulunmasını işaret etmesi. Türkiye'de kadınlara Mecliste rastlama ihtimali, genelevinde rastlamaktan çok daha düşük. Meclisteki kadın oranı utanç verici, yüzde 14'dedir.” UTANÇ VERİCİ İMİŞ..! Kolnoky'nin Türkiye'ye utanmayı öğretmeden önce kendi anavatanı Romanya ve Macaristan Parlamentolarına bakması tavsiye ediliyor. İki kanatlı Meclis'e sahip Romanya'da Camera Deputatilor'un 333 üyesinden 37'si kadın iken bu yüzde 11 oranına denk geliyor. Romanya Senatosu'nda ise bu oran yüzde 9'a geriliyor. (137 üyeden 13'ü kadın) Anne tarafının Macaristan'a dayandığı belirtilen Macar Yahudisi Kolnoky'ye Macaristan Parlamentosundaki oranın da yine yüzde 10 civarında olduğu hatırlatılıyor. KADIN SİYASİLERE BÜYÜK KÜSTAHLIK Kolnoky "Türk siyasetinde kadın siyasetçinin rolü hizmetçiliktir." deme küstahlığında da bulunuyor : "İster protezin görüntüsü ister estetiği olsun. Konu bir kere başladı ve bu sexist yasak AKP tarafından ele alındı ve kaldırıldı. Yasağı bir İslamist partinin değiştirilmesi resmi tümleştiriyor, çünkü çıplak kadın bacakları AKP'li milletvekillerin gözünde bir çapaktı" gibi, abuk sabuk yorumlarda bulunuyor. DOĞAN'IN PAPARAZZİLERİ Mİ SERVİS ETTİ? Hiç bir yazısında AK Parti karşıtlığı ve Türkiye eleştirisini atlamayan Kolnoky, "Bazı gazetelerin verdiği bilgilere göre etekler erotik tacizlere neden oluyormuş. Bazı milletvekilleri merdivenlerde kadın milletvekillerin eteklerinin altına bakıyormuş" şeklinde ifadeler kullanıyor. Kolnoky'nin bu tür bilgileri, iş ortakları Doğan Grubu medyasının elemanlarından aldığı sanılıyor. HUSUMET SAÇIYOR Kolnoky'nin son olarak 2 Eylül günü çalıştığı gazetesinin internet sitesinde yazdığı yazı ise artık bardağı taşıran son nokta oluyor takipçileri için. Gazetemizi arayarak bu adamın ülkemize açtığı psikolojik savaşı ihbar eden ve yetkililerin dikkatini çeken vatandaşlar, böyle insanlarla medeniyetler arasında barış değil ancak çatışma ve yanlış algılamaların artacağını vurguluyorlar. DOĞAN UYDURUYOR, KOLNOKY YAYIYOR Kolnoky, 2 Eylül tarihli yazısında “İslamistlerin alkole karşı gizli savaşı” başlığını atıyor ve yeni Doğan Grubu medyasından aşırdığı bilgilerle Türkiye karalamasına devam ediyor. Şifreli kelimelerle konuşan Kolnoky, ‘İslamistler' derken Ak Parti Hükümeti'ni kastediyor. Doğan Grubu gazetelerinin Bolu'da Mehmet Ak adında bir vatandaşın elinde bira şişesi varken ekmek almaya çalıştığı bu sebeple dayak yediği yönündeki haberini gündemine alarak, “Bu kişi ekmek yanında birde bira satın aldığı için dayak yemiş" diyor. "İslamist Recep Tayyip Erdoğan'ın İslamist Partisi, toplumun diğer İslamislerinin de topluma kendi değerlerini zorlamasını teşvik ediyor", "Sokakta alkol içmek yasaklandı", " 2 sene önce bir sanat galerisi önünde alkol elindeki ziyaretçilere haydutlar saldırıldı" Kolnoky'nin diğer yazı başlıkları. MANİPÜLASYON UZMANLARI Kendileri çalıp kendileri oynuyorlar. İsrail çıkarları için geniş bir yalan haberler ağı kuran Axel Springer Grubu'nun, bir ülkedeki uydurduğu yönlendirme haberleri başka ülkelerdeki yayın organlarına, kaynak da göstererek aldıkları biliniyordu. Kolnoky benzeri ajan gazetecilerin Türkiye'den geçtikleri sözde haberler sadece Avrupalıların Türkiye ile ilgili yanlış bilgilenmesine değil, aynı zamanda Avrupa'da yaşayan gurbetçi Türklerinde yanlış bilgilenmelerine sebep oluyor. Hatta Türkiye kökenli bazı marjinal grupların Avrupa'daki Türkiye karşıtı faaliyetlerinin keskinleşmesinde de bu tür yönlendirme haberlerin katkısı olduğu değerlendiriliyor. Yaklaşık yedi senedir Türkiye'de görev yaptığı öğrenilen Kolnoky, bu süre içerisinde Türkiye ile ilgili bir tane pozitif haber geçmemiş durumda. KİMDİR BU KARA PROPAGANDA AJANI KALNOKY Boris Kalnoky, 1961 Münih doğumlu. Amerika ve Macaristan vatandaşı olan Kolnoky, anne tarafından Macaristan baba Tarafından Romanya kökenli bir Yahudi. Axel Springer tarafından Almanya , Amerika, Hollanda ve Fransa'da yetiştirilmiş. Balkanlar, Yunanistan ve Ege konusunda uzman olduğu belirtilen Kolnoky halen İstanbul'da görev yapmakta. MOSSAD'IN TRUVA ATI: AXEL SPRİNGER Siyonist İsrail'in kuruluşundan bir yıl önce Almanya'da Axel Springer adında bir Alman Yahudisi tarafından kurulan ve aynı adı taşıyan Axel Springer Grubu, 30'un üzerindeki ülkede 150'den fazla gazete ve dergiye sahip bulunuyor. Yaklaşık 5 milyon tirajı bulunan Bild Gazetesi de yayın organları arasında. Avrupa'nın en büyük basın yayın şirketlerinden birisi olan Axel Springer Alman medyasını da kontrolü altında bulunduruyor. İŞTE GRUBUN YAYIN ORGANLARI Axel Springer'in çıkardığı gazeteler bazıları: Bild (günlük), Bild am Sonntag (haftalık), Die Welt (günlük), Welt am Sonntag (haftalık), Hamburger Abendblatt ve Berliner Morgenpost. Almanya'da en çok izlenen televizyon kanalları da grubun elinde bulunuyor. SAVAŞ ÜRÜNÜ Grubun kurucusu Springer, 2. Dünya Harbi öncesinde Almanya'da kurmuş olduğu büyük bir gazetenin sahibiydi. Naziler savaş döneminde bu gazeteyi kapattılar. Almanya'dan ayrılmayan, kamplara da gönderilmeyen Springer, savaşın ardından işgal güçlerinin desteğiyle yayın hayatına tekrar başlayarak, Axel Springer AG'yi kurdu ve İsrail'in en büyük destekçilerinden birisi haline geldi. Axel Springer Şirketi Avrupa'nun en büyük basımcısıdır ve Almanya'da günlük gazete pazarının yaklaşık yüzde 25'ini elinde bulundurmaktadır. Axel Springer'in İsrail aşkı yayın ilkelerine de yansımış durumda. Grubun yayın ilkelerinin üçüncü maddesi aynen şöyle : `İsrail`in çıkarlarını Dünya üzerinde korumak..!' ASIL VAZİFELERİ İSRAİL'İ KORUMAK VE KOLLAMAK 1946 yılında kurulan Axel Springer'in çalışma prensipleri arasında İsrail bağı gayet açık görülüyor. Yahudiler ve Almanlar arasında uzlaşma sağlamak, İsrail ve İsrail halkı ile dostluğu geliştirmek, İsrail halkının insan haklarını korumak Axel Springer'in yayın ilkeleri arasında. Axel çalışanları bu ilkeyi bir gelenek olarak benimsemek ve bu dostluğu korumak zorunda bulunuyorlar. 2003'te başlatılan bir programla “Ernst Cramer Fellowship” vakfı tarafından genç Alman gazeteciler İrail'e götürülmekte yerleşim ve çalışma imkanı sunularak, Alman-İsrail dostluğu oluşturulmaya çalışılmakta. Öte yandan vakıf genç İsrailli gazetecilere de Almanya'da çalışma ve yerleşme olanağı sağlıyor. Bunun dışında Springer'in desteğiyle kurulan bir internet projesi de Almanya'da yaşayan İsrailli gençleri destekleyip bir takım imkanlar sunmakta. O DEĞİŞMEYEN İLKE Springer Grubu'nun 2000'li yılların başında geliştirilen ilkelerinin içinde yine İsrail'le ilgili madde mevcudiyetini korumakta: İşte Axel Springer grubunun 5 temel ilkesi: 1. Batılı uluslar ailesine mensup Almanya'da özgürlük ve hukuku üstün tutmak; 2. Yahudiler ile Almanların uzlaşmalarını teşvik etmek, İsrail Devleti'nin hayati haklarını desteklemek; 3. Atlantik İttifakı'nı desteklemek, özgür ulusların ortak değerleri konusunda ABD ile dayanışma içerisinde bulunmak; 4. Siyasî aşırılıkların her çeşidini reddetmek; sosyal pazar ekonomisi ilkelerini üstün tutmak" PROPAGANDA ŞEFLERİ YETİŞTİRİYOR Macaristan Musevilerinden olan ve İkinci Dünya Savaşı sırasında Amerika'ya sığındıktan sonra Amerikan ordusunda propaganda şefliği yapan Gazeteci Hans Habe'de Springer Grubunun yetiştirdiği gazetecilerdendi. SPRİNGER GRUBU İSRAİL'İN SESİ Axel Springer'in 1967'de İsrail'in kurucusu ve ilk Başbakanı David Ben Gurion ile görüşmesi Grubun geleceğinde önemli bir dönüm noktası olmuş. O tarihe kadar pek renk vermeden yayın faaliyetlerinde bulunan Grubun yayın organları, Arap-İsrail Savaşı ve daha sonraki gelişmelerde açıktan İsrail'e destek vermeye başlamış. Ben Gurion'un çiftlik evinde ağırlanan Springer, o dönemde İsrail'e yaptığı iki ziyarette de en üst düzeyde karşılanmış. Kudüs'te kendi ismiyle açılan bir kütüphaneye bağışta bulunan Springer, Arap-İsrail savaşı sırasında İsrailli gazetecilere eğitim desteği de sağlayarak, savaşı dünyaya nasıl yansıtacaklarına dair kurslar vermiş. ‘YORULMAK BİLMEYEN SAVAŞÇILAR' Grupq ile İsrail'in ilişkileri artarak devam ediyor. Katil devlet İsrail 'in elebaşılarından Başbakan Netanyahu, geçtiğimiz yıllarda Axel Springer şirketini ziyaret ederek, “İsrail'e yorulmak bilmez desteğiniz için teşekkürler” dedi. Bild gazetesine gerçekleştirdiği ziyarette, ziyaretçi defterini de imzalayan Netanyahu, deftere düştüğü notta, Springer ailesine olan minnettarlığını, “İsrail'e yorulmak bilmez desteğiniz için teşekkürler” yazarak ifade etti. ALMANLAR GERÇEĞİ ANLADI 1967 yılındaki Arap-İsrail savaşı sırasında İsrail'i destekleyen ve Almanya'daki Neo-Nazilere hitap eden yayınlarıyla tanınan Axel Springer, o dönemde Almanya'nın en önemli dergileri Stern ve Der Spiegel tarafından eleştirilirmişti. 1999 yılında Nobel Edebiyat Ödülü sahibi olan ünlü Alman yazar Günter Grass'da Springer Grubu'nu faşizm ile suçlamıştı.Stern dergisi Axel Ceasar Springer'in İsrail ile olan ilişkileri ilk olarak gündeme getiren yayın organı olduğu biliniyor. PATRON İSRAİL VE MOSSAD Türkiye'de İsrail çıkarlarına en uygun yayın faaliyetinde bulunan Doğan Grubu'nun en büyük yabancı ortağı da yine Axel Springer Grubu. Springer Doğan Grubunun da yaklaşık dörtte birini elinde bulunduruyor. Bild'in genel yayın yönetmeni Kai Dikmann, aynı zamanda Hürriyet Gazetesinin de Yönetim Kurulu Üyesi. Bu arada Grubun kurucusu Yahudi asıllı Axel Springer'in 1985 yılında ölmeden önce elindeki tüm hisseleri İsrail devletine bağışladığı öne sürülmüştü. Hisselerinin tamamının İsrail devletinde olduğu anlaşılan şirket'in ortağı olan Doğan Grubu da bu durumda bir İsrail şirketi olmuş oluyor. HEM ORTAK HEM PARAVANLAR Springer Grubu ile Doğan Grubu Almanya ve Türkiye'deki yatırım ve girişimlerde birbirlerini paravan olarak ta kullanıyorlar. Almanya ve Türkiye rekabet kurallarının bu şekilde delindiği belirtiliyor. İSRAİL'LE ORTAKLIK DOĞAN'IN BAŞINA İŞ AÇMIŞTI Doğan ve Axel Springer arasındaki ortaklık sebebiyle, İsrail'in yüzde 25'ine sahip olduğu anlaşılan Doğan Yayın Holding, hisselerini % 25'ini 22 Aralık 2006'da Axel Springer'e satmışken, satışı 2007 yılında gerçekleşmiş gibi gösterdiği gerekçesiyle yaklaşık 1 milyar TL'lik vergi cezası almıştı. BAŞBAKAN'A SADECE BİLD HAVLAMIŞTI İsrail'in Gazze'deki katliamları üzerine Başbakan Erdoğan'ın takındığı sert tavır Avrupa'da bir çok gazete tarafından haklı bulunurken, Axel Springer Grubu yine bunun tek istisnası olmuştu. Gruba bağlı Bild Gazetesi, batı basınında Başbakan Erdoğan'a en sert şekilde yüklenen yayın organı olmuş, Gazete, ABD'deki Yahudi kuruluşlarından ve pek çok Yahudi gazeteciden daha sert bir tonla Başbakanın ‘açık bir Yahudi düşmanlığı sergilediğini' öne sürmüştü. SİYONİSTLER AKİT'LE DE UĞRAŞMIŞLARDI Öte yandan Siyonizm karşıtı mücadelenin Doğan Grubu yayın organlarında karalanması Doğan Grubu'nun Yahudi ortaklığı ile açıklanabiliyor. Türkiye'ye ziyarette bulunan İsrailli yetkililerin seslerinin Doğan Grubu yayın organlarınca duyurulması da bu ortaklığın bir yansıması olarak görülüyor. Elikanlı İsrailli yetkililerin, Türkiye'de Vakit ve Yeni Akit'le ilgili rahatsızlıkları ve hatta Gazetemizin kapatılması yönünde girişimlerde bulundukları yine Doğan Grubu gazetelerince dillendirilmişti. Habervaktim.com

Konuyu Toplam 3 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 3 Misafir)