İngiliz dergisi Economist'in araştırma birimi Economist Intelligence Unit, Türkiye ekonomisinin son durumunu değerlendirdi.
TÜRKİYE 6. ÜLKE KONUMUNDA
Değerlendirmede; Türkiye'nin 2010 yılında 10 bin doların üzerinde kişi başına gelire sahip, 70 milyonun üzerinde nüfusu olan 6. ülke konumuna yükseldiğine dikkat çekildi. Listedeki ilk beş ülke ise şunlar: ABD, Japonya, Almanya, Rusya ve Brezilya.
BU LİSTEYE GİRMEK KOLAY DEĞİLDİR
İngiliz derginin yaptığı araştırmayı değerlendiren Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye'nin bu noktaya gelmesinin temel kaynağının 2010 yılında gösterdiğiekonomik performans olduğunu belirtti. Türkiye'nin 2023 hedeflerine emin adımlarla ilerlediğine işaret eden Çağlayan, "Dünyanın en büyük ekonomisi ABD, Almanya ve Japonya ile birlikte Brezilya ve Rusya'nın bulunduğu kategoriye girmek kolay değildir. Sözkonusu ülkelerden ABD dünyanın bir numaralı ekonomisi olup, 2010 yılı GSYİH'sı 14 trilyon 660 milyar Dolar, nüfusu 310. 2 milyon ve kişi başına düşen geliri 47 bin 290 dolardır. " dedi.
Türkiye'nin kişi başına düşen reel gelir artışını yüzde 7, 9 ile söz konusu ülkeler içinde en fazla arttıran ülke olduğunu belirten Çağlayan, Brezilya'da yüzde 6, 5, Almanya'da yüzde 3, 6, Japonya'da yüzde 4, 2, ABD'de yüzde 1, 8, ve Rusya'da yüzde 4, 2 arttığını ifade etti. Türkiye'nin geçen yıl 2009 yılına kıyasla reel milli gelirini yaklaşık yüzde 9 oranında artırdığına dikkat çeken Çağlayan, "Bu oran 10 bin Dolar liginde olan diğer 5 ülkenin artış oranlarının üzerinde gerçekleşmiştir. Türkiye'ye en yakın reel GSYİH artışını Brezilya gerçekleştirmiştir ki; bu oran Brezilya'da yüzde 7, 5'dir. Söz konusu ülkeler içinde 2010 yılında Rusya yüzde4, Almanya yüzde 3, 5 oranında gelirini artırmıştır. " ifadelerini kullandı.
"KAMU BORCUNDA DA BAŞARILIYIZ"
Türkiye'deki büyümenin özel sektör odaklı olduğunun altını çizen Çağlayan, şöyle konuştu: "Türkiye büyürken, kamu borçluluk oranını düşürmüştür. Türkiye 2010 yılı itibari ile kamu borçlarının milli gelire oranı açısından Rusya'dan sonra (yüzde10 civarında) en düşük değere sahiptir. Brezilya'da yüzde 60, Almanya'da yüzde 80, Japonya'da yüzde 100'ün çok üzerinde olan bu oran Türkiye'de yüzde 40'lar civarındadır. Türkiye 2010 yılında bu büyüme başarısını elde ederken aynı zamanda kamu borçlarının milli gelire oranını da 2009 yılına göre yüzde 8 civarında aşağı çekmeyi başarmıştır. "
Son yıllarda Türkiye'nin öneminin dünya arenasında önemli ölçüde artığına dikkat çeken İngiliz The Ekonomist dergisi, eksen kayması tartışmalarına da yer verdi. Uzun ve ayrıntılı makalede Türkiyedeki ekonomik gelişmelerden de övgüyle bahsediliyor... Özetle "Türkiye Avrupanın Çin'i oldu" yorumu yapılıyor... "Avrupalılar da Türkiye'nin üyeliği konusunda korku içindeler." görüşüne yer verilen makelede Fransa , Almanya ve Avusturya Türkiyenin tam üyeliğini engeller ise büyük bir hata olur yorumu yapılıyor.. "Türkiye'nin İran olacağına yönelik iddialar tam bir saçmalıktan ibaret." ifadelerine yer verilen makelenin sonunda "Kısacası Türkiye iyi yolda. Serbest ekonomisi, hukuku ve demokrasisiyle Müslüman dünyasında parlayan bir yıldız gibi." yorumu yapılıyor. Amerikan Newyork Times Gazetesi de benzer içerikli yorumunda Türk ekonomisine övgüler yağdırdı. Gazete bu son derece olumlu duruma rağmen değeri artan Türk lirasının ihracata zarar verebileceğini, uzun dönemde yabancı yatırımcıları kaçırabileceğini ve cari işlemler açığını yükseltebileceği uyarısını da yaptı.